POLİTİKA - 08 Aralık 2021 Çarşamba 23:44

Bakan Varank: "Savaş konseptlerini değiştiren sıvı yakıtlı RAMJET projesinde son safhaya geldik"

A
A
A
Bakan Varank: "Savaş konseptlerini değiştiren sıvı yakıtlı RAMJET projesinde son safhaya geldik"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Savaş konseptlerini değiştiren sıvı yakıtlı RAMJET projesinde son safhaya geldik. Süpersonik hızlarda çalışan bir RAMJET Motor prototipini 2022’de ortaya çıkaracağız” dedi.

TBMM Genel Kurulunda 2022 yılı bütçe görüşmeleri İçişleri ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri ile devam ediyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve bağlı kurumlara ilişkin milletvekillerine sunum yaptı. Varank, Türkiye’nin büyümesinde ikinci çeyrekte yüzde 40, üçüncü çeyrekte yüzde 10 büyüyen sanayinin katkısı olduğunu söyleyerek, “Küreselde yatırımlar düşüyor, şirketler küçülüyor olsa da, Türkiye’de Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir yatırım dönemini yaşıyoruz. Bakınız bu yılın ilk on ayında 9 bin 441 teşvik belgesi düzenleyerek, 184 milyar liralık yatırımın önünü açtık. Birileri ısrarla görmek istemese de, üreterek büyüyen Türkiye hedefine milli ve güçlü sanayimizle kararlılıkla ilerliyoruz” ifadelerini kullandı.

2021 yılında sanayi sicil sistemine kayıtlı işletme sayısı 160 bine ulaştı.

Bakan Varank, 2021 yılında sanayi sicil sistemine kayıtlı işletme sayısının 160 bine ulaştığını belirterek, "Sadece bu yıl küçük sanayi esnafından büyük işletmelere kadar 15 bin yeni tesis Türkiye’de üretime başladı. 10 milyar liralık yatırımla 21 bin insanımıza ekmek kapısı olan 18 şehirdeki 168 fabrikanın açılışına bizzat ben katıldım. Yılbaşından bu yana dünyada grafeni seri üretebilen on ülkeden biri olmamızı sağlayan tesisi Ankara’da kim açtı? Biz açtık. Türkiye’nin ilk ve tek sitrik asid tesisini Adana’da kim açtı? Biz açtık. Avrupa’nın en büyük ip ve iplik fabrikasını Tokat’ta kim açtı? Biz açtık. Ana muhalefet partisinin sanayiden anladığı nedir? CHP’li Datça Belediyesi’nin yaptığı sanayi heykeli. Böyle heykeller yaparak sanayiye, sanata destek olunmaz” dedi.

İhracatta büyük bir başarı yakalayarak, 12 aylık ihracatın 220 milyar doları aştığını hatırlatan Bakan Varank, “Salgın şokunun ardından istihdamda eşi benzeri görülmemiş gelişmelere şahitlik ediyoruz. Pandeminin başından beri sanayide kayıtlı istihdam SGK verilerine göre, yaklaşık 700 bin artarak, 4 milyon 700 bine yükseldi. 700 bin istihdam artışı ne demek biliyor musunuz? 56 Erdemir, 150 Kardemir, 20 Arçelik, 50 Ford Otosan fabrikası demek. Sizin çılgın projeniz var ya, işsizliği bitirmek için. Muhtarların yanına özel kalem müdürü vermek. Türkiye’de 50 bin civarında muhtar var. Hepsine birer özel kalem müdürü atasanız 50 bin istihdam olur. İşte son 1,5 yılda sanayi istihdamındaki artış, sizin bu vizyoner projenizden 14 kat daha fazla” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin otomobil projesinin devam ettiğini kaydeden Bakan Varank, “Sadece elektrikli araç üretmekten çok daha fazlası olan bu projeyle otomotiv endüstrisinde yaşanan büyük dönüşümde yerimizi aldık. Batarya, şarj ve otonom araç teknolojilerinde mevcut kapasite ve yetkinliklerimizi geliştiriyoruz. Elektrikli araçların kalbi olan bataryaya yönelik dünya-devi FARASİS ile yapılan iş birliği sayesinde yakın zamanda Gemlik’te bir batarya fabrikasının temeli atılacak” şeklinde konuştu.

"Bir gün CHP'lilerin de bu kürsüye çıkıp özgür iradeleriyle konuşabilmelerini temenni ediyorum”

CHP Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan’ın TOGG’un direksiyonuna geçtiğini ve fabrika genel müdüründen bilgi aldığını hatırlatan Bakan Varank, “Ben o gün iktidar-muhalefet ayırmaksızın bu deneyimi yaşayan tüm vekillerimizin, TOGG'a gururla baktıkların görüp mutlu olmuştum. Ancak görüyorum ki kameraların karşısına geçince, iş değişiyor. Neden değişiyor biliyor musunuz? Mahalle baskısı yüzünden. Mahalle baskısı sebebiyle gerçekleri konuşamadığınızı biliyorum. Bir gün CHP'lilerin de bu kürsüye çıkıp özgür iradeleriyle konuşabilmelerini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

"TOGG sayesinde işte ürettiğimiz katma değer, işte Milli Teknoloji Hamlesi"

Araç kamerasını gösteren Bakan Varank, “Sürücünün yorgunluğunu görüntü işleme teknolojisiyle tespit ederek sürüş güvenliğini sağlayan bir yüksek-teknoloji ürünü. Bu kamerayı üreten firma KOSGEB’in desteğiyle 2 genç girişimci tarafından kuruldu, TÜBİTAK’ın destekleriyle de büyüdü. Şimdi ürettikleri bu kamerayı TOGG kullanacak. Eğer TOGG’un fikri mülkiyet hakları bize ait olmasaydı, Türk mühendislerinin geliştirdiği bu kamerayı böyle bir araca entegre edemezdik. TOGG’a otomotiv endüstrisini dönüştürecek proje derken kastettiğimiz de bu. TOGG sayesinde işte ürettiğimiz katma değer, işte Milli Teknoloji Hamlesi. Üstelik, Bilişim Vadisi’nde geliştirilen tek otomobil TOGG da değil. Bir Uzakdoğu ülkesinin Milli Otomobil Projesi, şu anda Bilişim Vadisi’ndeki Türk mühendislere emanet edilmiş durumda” diye konuştu.

Bilişim Vadisi’ndeki AirCar uçan araba projesinin ortaklarından birinin İşbankası olduğunu söyleyen Varank, “Belki de Türkiye’nin ilk uçan arabası bu projeden çıkacak. O yüzden muhalefet ederken tutarlı olmak lazım. AK Parti’ye muhalefet edeyim derken, vizyoner mühendislerimize, onların kabiliyetlerine, hayallerine kast etmemek lazım. Aman ha! Şimdi ben bunu açıkladım diye gidip o projeyi de Devrim Otomobilinde olduğu gibi baltalamaya çalışmayın” şeklinde konuştu.

"Uzayda ateşleyeceğimiz hibrid roket motorunun testlerini sürdürüyoruz"

Bakan Varank, Türkiye’nin Milli Uzay Programı çalışmalarının devam ettiğini belirterek, “Türk mühendis ve teknisyenlerinin tasarladığı araçla Ay’a sert iniş yapma hedefine yönelik çalışmalarımızı hızlandırdık. Uzayda ateşleyeceğimiz hibrid roket motorunun testlerini sürdürüyoruz. Türkiye Uzay Ajansı’nın asıl misyonu Milli Uzay Programı’ndaki projelerin koordinasyonunu sağlamaktır. Bu kapsamda belirlediğimiz hedeflere yönelik çalışmalar, 1,9 milyar liralık bütçeyle yatırım programına dâhil edildi” ifadelerini kullandı.

"Sabahleyin bir fabrikayı gezdik, dünyada 2. büyük fabrika. Bunu yapan Çorum ve Çorumlular"

Bakan Varank şunları kaydetti:
“’Sabahleyin bir fabrikayı gezdik, dünyada 2. büyük fabrika. Bunu yapan Çorum ve Çorumlular. Dolasıyla Çorumlulara ve Çorum’a şükran borçluyuz. Böyle bir onur, böyle bir büyüklüğü Türkiye’ye kazandırdığı için’. Bu övgülerin sahibi kim biliyor musunuz? CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu. Peki bu övgüleri hangi firma için söylüyor? Bakanlığımızın; Teknopark muafiyetlerinden, yatırım teşviklerinden, Ar-Ge ve Tasarım Merkezi desteklerinden faydalanan KOSGEB’le, TÜBİTAK’la Ar-Ge Projeleri yürüten ve bu destekler için Bakanlığımıza müteşekkir olduğunu her fırsatta ifade eden bir değirmen makinası üreticisi için. Aynı Kılıçdaroğlu daha iki gün önce bu kürsüye çıkıp ‘Bu bütçede sanayiciye destek yok’ diyordu. Kılıçdaroğlu zannediyor ki bu işler öyle kendi kendine oluyor.”

Bakan Varank hava-hava füzeleri GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN’ın atışlı testlerine başladıklarını söyleyerek, “Seri üretime geçtiğimizde, bu teknolojiye sahip 7 ülkeden biri olacağız. Savaş konseptlerini değiştiren sıvı yakıtlı RAMJET projesinde son safhaya geldik. Süpersonik hızlarda çalışan bir RAMJET Motor prototipini 2022’de ortaya çıkaracağız. Doğalgaz hatlarındaki arızaları tespit etmek için TÜBİTAK’la geliştirdiğimiz ROBOT-GÖZ’ü İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne teslim ettik. Böylelikle dünyada bu teknolojiyi kendi imkanlarıyla geliştirebilen iki ülkeden biri olduk” dedi.

Ahmet Umur Öztürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van YYÜ’de “Kürdiyat Sempozyumu” düzenlendi Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaşayan Diller Enstitüsü tarafından bu yıl 5’inci kez “Kürdiyat Sempozyumu” düzenlendi. Van YYÜ Prof. Dr. Cengiz Andiç Kültür Merkezi’nde bugün başlayan sempozyumda, Molla Mahmud-i Bayezedi ve Alekssandre Auguste Jaba ile ilgili tebliğler sunulacak. Farklı ülkeler ve üniversitelerden akademisyenlerin katıldığı ve iki gün sürecek sempozyumun açılış konuşmasını yapan Yaşayan Diller Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yakup Aykaç, sempozyumun amacının Kürdoloji alanında önemli isimleri konuşup ve bu isimleri ileri tarihe taşımak olduğunu ifade etti. Bu yıl 5’incisini düzenledikleri Kurdiyat’ın bu yılki dizisinin Molla Mahmud-i Bayezedi ve Alekssandre Auguste Jaba temalı olduğunu vurgulayan Aykaç, “Kürdoloji alanında önemli çalışmalar yapmış iki önemli ismi konuşuyoruz. 19’uncu yüzyıl dediğimiz Osmanlının gerileme dönemidir. Sömürgeci devletlerin bu yönde faaliyetlerini geliştirdikleri bir yüzyıl oldu. Dönemin büyük devleti olan Rusya’nın klasik tarih kitaplarında okuduğumuz sıcak denizlere inme politikasında yol güzergâhında Karadeniz’in doğusunda bulunan en büyük milletlerden biri olan Kürtlerdir. Batılı bir akla sahip olan Rusya’nın önceden bu milleti etnografı olarak, kültürel, dilsel, tarihi olarak bütün yönleriyle tanıması gerekiyordu. Bu sırada Alekssandre Auguste Jaba, Erzurum Başkonsolosu oluyor. Erzurum’da bulunan Alekssandre Auguste Jaba’nın topladığı materyaller istihbarı doküman materyalleridir” dedi. Alekssandre Auguste Jaba’nın Molla Mahmud-i Bayezedi ile yollarının kesiştiğini söyleyen Aykaç, “Kürtlerin tanınması ile beraber Avrupa’da Kürtçe’nin akademik anlamda Farsça, Arapça ve Türkçeden farklı bir dil olduğu, tartışmaların alevlendiği bir dönemde Alekssandre Jaba’nın Molla Mahmud-i Bayezedi’nin Avrupa’da yayınladığı Kürtçe sözlükler ve kitaplarla Kürt dilini Avrupa’ya tanıtan önemli çalışmaların başından geliyor. Bundan dolayı Alekssandre Jaba, Kürt dili ve edebiyatında önemli bir yere sahiptir. Sempozyumun amacı da bu koleksiyonları birer birer gün yüzüne çıkarmak olacaktır. Bugün burada bulunan bütün paydaşları ve hocalarımıza şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Kayri, Van YYÜ Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Abdulhadi Timurtaş’ın da birer konuşma yaptığı sempozyumun 2 gün süreceği belirtildi.
Bursa Bağımlılıktan kurtulmayı balon uçurarak kutladılar Denetimli serbestlikten faydalanan 15-18 yaş arası suça sürüklenen çocuklar, bağımlılıktan kurtulmanın özgürlüğünü temsilen balonları gökyüzüne bıraktı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Nilüfer Belediyesi işbirliğinde ’Artık Bağımlı Değilim’ projesi tamamlandı. Proje çerçevesinde Nilüfer Belediyesi Bağımlılıkla Mücadele Birimi işbirliği ile denetimli serbestlik tedbiri altında bulunan ve madde kullanımı olan çocukların rehabilitasyonuna yönelik çeşitli çalışmalar yürütüldü. Bu çerçevede Psiko-Sosyal danışmanlık hizmeti ile çocuklara bireysel mentörlük hizmeti verilerek sorun çözme becerileri ve madde kullanımı ile baş edebilme stratejilerine yönelik becerileri geliştirildi. Kültürel geziler, tiyatro, ritim atölyesi gibi sosyal ve kültürel etkinlikler vasıtasıyla boş zamanları yapılandırılan gençlerin alternatif hayat becerileri geliştirilerek madde kullanımından uzaklaşmasına katkı sağlandı. 2023 Haziran ayında başlayan projede süreci başarı ile tamamlayan çocuklarla birlikte Nilüfer ilçesi Gölyazı Mahallesinde yapılan kapanış programına Denetimli Serbestlikten Sorumlu Cumhuriyet Başsavcısı Tuncay Sümbül, Denetimli Serbestlik Müdürü Cihat Çanak, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin, Nilüfer Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürü Erkan Arslan, Nilüfer İlçe Sağlık Müdürlüğünden Dr. Deniz Arıkan ve Dr. Elif Soyer, Nilüfer Belediyesi Bağımlılıkla Mücadele Birimi çalışanları, suça sürüklenen çocuklar ve çocukların aileleri katıldı. Kahvaltı ile başlayan programda desteklerinden dolayı Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Okan Şahin’e ve Nilüfer Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürü Erkan Arslan’a suça sürüklenen çocukların kendi yaptıkları Türk Bayrağı motifli Filografi eserleri hediye edildi. Nilüfer Belediyesi tarafından da çocuklara hediyeler verildi. Kahvaltı sonrası balonlar eşliğinde kortej yapılarak Gölyazı Köprüsü’ne giden katılımcılar, bağımlılıktan kurtulmanın özgürlüğünü temsilen balonları gökyüzüne bıraktı.