ASAYİŞ - 09 Haziran 2022 Perşembe 11:01

“Balkonda mangal yakan komşuya manevi tazminat davası açılabilir”

A
A
A
“Balkonda mangal yakan komşuya manevi tazminat davası açılabilir”

Kayseri Baro Avukatı Emir Akpınar, balkonda mangal yakan kişilerden rahatsızlık duyan kat maliklerinin manevi tazminat davası açılabileceğini söyleyerek, “Balkonda mangal yakarak itfaiyeyi meşgul etmek, idari yaptırıma sebep olabilir” dedi.

Apartman sakinlerine rahatsızlık veren komşular için mahkemeden müdahale kararı alınabileceğini söyleyen Emir Akpınar, “Hukukumuzda mangal yakmanın yasak olarak düzenlendiği spesifik bir kanun hükmü olmamaktadır. Ancak Kat Mülkiyeti Kanunu madde 18'e göre kat malikleri apartmanın bağımsız veya ortak kullanım alanlarını kullanırken birbirlerini rahatsız edemezler. Bu minvalde apartmanda mangal yapmanın yasak olarak kararlaştırılabileceği gibi yasağa uyulmaması halinde ise cezai müeyyidelerle de karşı karşıya kalınabilir. Aynı kanunun 33.maddesince Hakim, ilgilileri dinledikten sonra, bu kanuna ve yönetim planına ve bunlarda bir hüküm yoksa, genel hükümlere ve hakkaniyet kaidelerine göre derhal kararını verir. Bu çerçevede değerlendirildiğinde apartmanda mangal yapmak usulen yasaktır. Bu husus bazı apartmanların yönetim planlarında da açık şekilde ifade edilmektedir. Rahatsızlığa sebebiyet veren komşuya karşı mahkemeden müdahale kararı alınabilir. Duydukları rahatsızlık sebebiyle dava açan komşuların manevi tazminat hakkı bulunmaktadır. İzmir Konak Bahçelievler semtinde komşuların mangal yakılmasından ötürü rahatsızlık duyulması sebebiyle açılan emsal bir davada hakim 500 TL tazminata hükmetmiştir. Hükmedilen tazminatın ödenmemesi halinde Kat Mülkiyeti Kanunu 33. maddesi gereğince tespit edilen süre içinde hâkimin kararını yerine getirmeyenlere, aynı mahkemece, 250 TL’den 2 bin TL’ye kadar idarî para cezası verilebilir” dedi.

Akpınar, mangal yakarak rahatsızlık verilmede ısrarcı olunursa dairenin satışının istenebileceğini söyleyerek, “Ancak kanunun saklı hükmü 25. Maddede yer almaktadır. Bu hükümde çekilmezlik hali aranmakta olup olayımıza ilişkin çekilmezlik hali Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi gereğince hakim tarafından verilen karara ilişkin yazılı borç ve yükümlülükleri devam ettirmek olacaktır. Yaz aylarında mangal aşkı ile beyaz atlet giyip balkonda keyif yapan vatandaşımız karara rağmen tutumuna devam ederse, çekilmezlik hali süreklilik kazanacak bu halde dairenin kiracısı değil sahibi olsa dahi kat maliklerinin sayı ve arsa payı oranına göre çoğunluk kararına göre dairenin satışı istenebilecek akabinde daire kat malikleri tarafından arsa payı oranında satın alınacaktır. Böylece problemli komşu apartmanda çıkartılabilecektir. Bina sakinlerine karşın gerekli saygıyı göstermeyen ve huzursuzluğa sebebiyet veren kiracıya ilişkin ise öncelikle ev sahibi tarafından çekilecek olan tahliye ihtarnamesi ile hukuki süreç başlatılabilir. Komşusunun mangal yakmasından rahatsız olanların mangal yakan komşuyu apartman ya da site yönetimine şikayet yolu ile bildirmesi gerekmektedir. Yönetim, söz konusu kimseyi uyarmalıdır. Durum devam ediyorsa ya da uzlaşma sağlanamamış ise ana gayrimenkulün bulunduğu yer sulh hukuk mahkemesine durum bildirilerek hakimden müdahale etmesi istenebilir” ifadelerini kullandı.

Mangal yakan kişilerin kaygı oluşturarak itfaiyeyi meşgul etmesinin de idari yaptırım cezasına sebep olabileceğini söyleyen Emir Akpınar, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Hukukun genel ilkeleri bağlamında değerlendirildiğinde de komşuluk hukukunda da kişilerin eylemlerinin dürüstlük ve iyi niyet kurallarına uygun olması gerekmektedir. Kat maliklerinin yönetim planı hükümlerinde cezai yaptırım öngörülmese dahi genel hükümlere göre tazminat sorumluluğu doğabilecektir. Suça vücut veren tipik eylemler muhtelif kanunlarda ihlal ettiği hukuki yarar sebebiyle farklı şekillerde düzenlenmiştir. Komşuluk hukukunun yanında balkonda mangal yakmanın sonuçları Türk Ceza Kanunu'na göre de suç teşkil edebilecektir. Zira balkon gibi, site gibi alanlarda ateş yakmanın olumsuz neticeleri kitleleri etkileyebilir. Kamu düzenine ilişkin tehlike arz etmesi sebebiyle TCK madde 170/2'ye göre genel güvenliğin kasten tehlikeye düşürme suçunu oluşturabilir. Mangal yakmak gibi bir eylemin sonuçları itibariyle Topluma Karşı İşlenebilen bir suç olarak nitelendirilmesi mümkündür. Kişinin mangal yaparak etrafta yangın kaygısı oluşturması sebebiyle itfaiyenin gereksiz yere meşgul edilmesi durumunda idari yaptırım uygulanabilirliği de gündeme gelecektir.”

Eren Kan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Bu ilçede 15 yıldır hırsızlık olayı yaşanmadı Kütahya’nın Aslanapa ilçesi Belediye Başkanı Necati Kulik, ilçede asayişle ilgili herhangi bir olumsuz durumun yaşanmadığını belirterek, Aslanapa’nın güvenli ve huzurlu bir ilçe olduğunu vurguladı. Başkan Kulik, yaptığı açıklamada ilçede suç olaylarının neredeyse hiç yaşanmadığını ifade ederek, "İlçemizde kötü bir şekilde işlenen herhangi bir suç bulunmuyor. Vatandaşlarımız son derece duyarlı. Herkes malını, aracını güvenle dışarıda bırakabiliyor. İnşaat malzemeleri, marketler, bakkallar rahatlıkla açıkta durabiliyor. Kimse kimsenin malına göz dikmiyor" dedi. Aslanapa’nın bu yönüyle anılmasından büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Kulik, "İnsanlarımız birbirlerinin malına ve canına saygılı. Bu durumdan dolayı çok mutluyuz. Vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum, Allah hepsinden razı olsun" ifadelerini kullandı. Herhangi bir siyasi ya da emniyetle ilgili olumsuz olayın yaşanmadığını belirten Başkan Kulik, bu huzur ortamının temelinde insanların birbirine duyduğu saygının yattığını söyledi. İlçede uzun süredir asayiş olayının yaşanmadığını kaydeden Kulik, "Yaklaşık iki-üç yıldır buradayım. Daha önce de ilçeyi iyi tanıyordum. Köylerimizde ya da ilçe merkezimizde bugüne kadar büyük bir olay yaşanmadı" diye konuştu. İlçenin nüfus bilgilerini de paylaşan Kulik, Aslanapa’nın köyleriyle birlikte toplam nüfusunun yaklaşık 8 bin 700 olduğunu, ilçe merkezinin ise 2 bin civarında seyrettiğini belirtti. Ocak ayından itibaren mahalle sayısının dörtten beşe çıkacağını aktaran Kulik, ilçede şu anda 30 köy bulunduğunu ifade etti. Aslanapa’da hırsızlık olaylarının yok denecek kadar az olduğunun altını çizen Başkan Kulik, "Yaklaşık 15 yıldır böyle bir olaya ne şahit oldum ne de duydum. Güvenlik birimleri daha net bilir ama ilçemizde huzur ortamı hamdolsun devam ediyor" dedi.
Ordu Dünyanın en iyileri arasında olan Çambaşı Kayak Merkezi sezona hazır Ordu’nun Kabadüz ilçesinde bulunan ve "2026 Dünyanın En İyileri" listesinde kış sporları için önerilen destinasyonlar arasında yerini alan Çambaşı Kayak Merkezi, sezona hazır. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler tarafından 5 yıl önce bungalov evleri, 5 yıldız konforunda oteli ile Ordu’ya kazandırılan 2 bin rakımlı Çambaşı Kayak Merkezi, geçen aylarda dünyaca ünlü bilim ve keşif dergisi National Geographic’in "2026 Dünyanın En İyileri" listesinde kış sporları için önerilen destinasyonlar arasında yerini almıştı. Şehir merkezine de yakın olması itibariyle tercih edilen kayak merkezinde etkili olan yağışların ardından kar yüksekliği istenilen seviyeye ulaştı. Kar ezme işlemlerinin yapıldığı bölgede hazırlıklar tamamlanırken, tesisin açılışı ise 20 Aralık Cumartesi günü yapılacak. "Kartpostallık görüntülerin olduğu bir yer" Hatay’dan gelen Müslüm Keseroğlu, Çambaşı Yaylası’nı çok beğendiklerini belirterek, "Burayı sosyal medya üzerinden görüyorduk ve gelmek istedik. Beklediğimiz güzel ve kartpostallık görüntülerin olduğu bir yer. Çok memnun kaldık" diye konuştu. Yusuf Keseroğlu da kar motorları ile aktivite yaptıklarını ve yaylayı çok beğendiklerini kaydetti. Öte yandan her yıl yaz ve kış sezonu olmak üzere yıllık yaklaşık 1 milyon turist ağırlayan Çambaşı Yaylası’nda, kayak merkezinin açılması ile birlikte yoğunluk olması bekleniyor.
İstanbul Kısa vadeli dış borç stoku Ekim ayında 165,7 milyar dolar oldu Türkiye’nin Kısa Vadeli Dış Borç (KVDB) stoku, bir önceki aya göre 21 milyon dolar azalarak Ekim ayı itibarıyla 165,7 milyar dolar oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Ekim ayı Kısa Vadeli Dış Borç İstatistikleri Gelişmeleri’ni paylaştı. Türkiye’nin Kısa Vadeli Dış Borç (KVDB) stoku, bir önceki aya göre 21 milyon dolar azalarak Ekim ayı itibarıyla 165,7 milyar dolar oldu. Orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış borçları gösteren kalan vadeye göre KVDB stoku, 226,0 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bankalar kaynaklı KVDB stoku, bir önceki aya göre yüzde 0,8 oranında artarak 73,4 milyar ABD doları olurken, Merkez Bankası yükümlülükleri yüzde 0,4 oranında azalarak 27,6 milyar ABD doları oldu. Yurt içi bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler, bir önceki aya göre yüzde 16,7 oranında azalarak 7,8 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Yurt dışı yerleşik bankaların yurt içindeki mevduatı yüzde 0,5 oranında azalışla 19,4 milyar ABD doları olmuştur. Banka hariç yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı yüzde 0,4 oranında artışla 21,1 milyar ABD doları olurken, TL cinsinden mevduatları yüzde 9,2 oranında artarak 25,1 milyar ABD doları oldu. Diğer sektörler kaynaklı KVDB stoku, bir önceki aya göre yüzde 0,7 oranında azalarak 64,7 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşti. Dış ticaret işlemlerinden kaynaklanan ticari krediler yüzde 0,7 oranında azalarak 59,2 milyar ABD doları olurken, nakit kredi kaynaklı yükümlülükler yüzde 1,1 azalarak 5,5 milyar ABD doları oldu. Döviz kompozisyonu incelendiğinde, KVDB stokunun yüzde 34,5’inin ABD doları, yüzde 26,8’inin euro, yüzde 23,0’ının Türk lirası ve yüzde 15,7’sinin diğer döviz cinslerinden oluştuğu görüldü. Kalan vadeye göre KVDB stokunda, bankalar ve diğer sektörlerin kredi ve tahvil yükümlülükleri yaklaşık 65,4 milyar dolara düşerken, yurt dışı yerleşiklerin Türkiye’de yerleşik bankalardaki mevduat stoku ise yaklaşık 65,6 milyar dolara yükseldi.
Eskişehir ’Dijital Gelecek’ projesi yükümlülere yeni kapılar açacak Eskişehir’de denetimli serbestlik yükümlülerinin dijital dünyaya uyum sağlaması ve topluma yeniden kazandırılması amacıya yürütülen ’Dijital Gelecek: Genç Denetimli Serbestlik Yükümlülerinin İstihdama Entegrasyonu’ projesin kapanış toplantısı gerçekleştirildi. 2025 yılının mart ayında başlayan proje çalışmaları kapsamında, geçen 10 aylık süreç içerisinde gerçekleştirilen çalıştaylarda Eskişehir’de bulunan denetimli serbestlik yükümlüsü gençler ile işverenler bir araya getirilerek sektörün ihtiyaçları ve gençlerin talepleri tespit edildi. Çalıştayların sonunda ’İstihdama Katılım ve Uyum Strateji Belgesi’, ’Yaşam ve Meslek Becerilerinin Geliştirilmesi Eskişehir Eylem Planı’ ile ’Bilgi ve Teknoloji Becerilerinin Geliştirilmesi Eskişehir Eylem Planı’ hazırlandı. Projenin sonunda ise, ’Denetimli Serbestlik Yükümlüsü Gençlerin Dijital Araçlar Yoluyla İstihdamı Türkiye Modeli Oluşturulması’ yönünde çalışmalara devam edileceği ifade edildi. Çalışmanın çıktılarının ilgili bakanlıklar ile paylaşılarak projenin Türkiye genelinde yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir olması hedeflendiği vurgulandı. Türkiye’de bir ilk olma niteliği taşıyor Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın öncülük ettiği projede, uygulayıcı ortaklar olarak Sakin Okul Eğitim, Kültür ve Sanat Derneği, Eskişehir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü ve Eskişehir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) yer alıyor. Avrupa Birliği Erasmus+ Programı kapsamında desteklenen ve Türkiye’de bir ilk olma niteliği taşıyan projenin 18-30 yaş arası, Eskişehir’de denetimli serbestlik altında bulunan ne eğitimde ne de istihdamda olan gençlerin dijital becerilerini ve yaşam kapasitelerini artırarak, onları üretken bir yaşama yeniden entegre etmeyi amaçlıyor. "Gençlerimizin hayata yeniden tutunması için atılmış önemli bir adımdır" Eskişehir Haller Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirilen Proje Değerlendirme ve Kapanış Zirvesi’nde proje ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Üzeyir Karakülah, projenin sadece bir mesleki eğitim veya sosyal destek faaliyeti olmanın ötesine geçtiğini belirterek, "Bu proje, gençlerimizin hayata yeniden tutunması, üretken bireyler olarak toplumla bağlarını güçlendirmesi ve dijital çağın gerekliliklerine uyum sağlamaları için atılmış önemli bir adımdır. Yükümlülerimizin denetimli serbestlik süreci, özellikle gençlerimiz için kritik bir dönüm noktasıdır. Bu dönemde sunulan doğru fırsatlar, onların hayatlarında derin ve kalıcı değişiklikler oluşturabilmektedir. İşte bu proje, tam da bu noktada gençlerimize yeni bir yön, yeni bir umut ve yeni bir gelecek sunmayı amaçlamaktadır. Bu proje vesilesiyle ortaya çıkan iş birliği kültürünün, gelecekte daha kapsamlı ve etkili projelerin temelini oluşturacağına yürekten inanıyorum. Hep birlikte, gençlerimize daha güçlü bir gelecek hazırlamak için çalışmayı sürdüreceğiz" dedi. "Geçmişiniz değil, attığınız adımlar ve kurduğunuz hayaller sizi tanımlar" Eskişehir Sakin Okul Derneği Başkanı Ferhat Taşdelen, eğitimde ve istihdamda olmayan genç yükümlülerin umutsuz olmadıklarını vurgulayarak şunları söyledi: "Proje kapsamında ortaya koyulan işbirliği sayesinde gençler için güvenli, kapsayıcı ve sürdürülebilir bir öğrenme ve istihdama geçiş alanı oluşturulmuştur. Bu proje yalnızca bilgi aktaran bir süreç olmadı. Gençlere ’yapabilirim’ duygusunu yeniden hatırlattı. Kamu, sivil toplum ve iş dünyası gençler için aynı masada buluştu. Değerli gençler, burada kazandığınız her bilgi, beceri ve deneyim sizlerin geleceği için bir temel oluşturuyor. Geçmişiniz sizi tanımlamaz. Attığınız adımlar, kurduğunuz hayaller ve gösterdiğiniz çaba sizi tanımlar." "Sosyal bir sorumluluk meselesinden çok daha fazlasını ifade ediyor" Eskişehir Sanayici İş İnsanları Derneği Başkanı Kenan Işık ise, denetimli serbestlik altında bulunan gençlerin istihdamının sadece bir sosyal mesele olmadığını, aynı zamanda değişen ekonomik şartlarda sanayi ve hizmet sektörü içerisinde iş gücüne erişim konusunda önemli bir çözüm sunduğunu söyledi. Başkan Işık, "Bu proje iş dünyamız için sosyal bir sorumluluk meselesinden çok daha fazlasını ifade ediyor. Doğru model ve destekle hızlı, verimli, katma değeri yüksek nitelikli işgücü oluşturmak konusunda önemli bir fırsat sunuyor" şeklinde konuştu. Katılımın yoğun olduğu projenin kapanış zirvesine Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Üzeyir Karakülah, Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Arif Hamdi Sazak, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Murat Özgen, ESİAD Başkanı M.Kenan Işık, Sakin Okul Derneği Başkanı Ferhat Taşdelen ile çok sayıda sanayici ve sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı.