GENEL - 11 Şubat 2011 Cuma 21:12

Balyoz'da 'paşa'lara tutuklama

A
A
A
Balyoz'da 'paşa'lara tutuklama

"Balyoz planı" davasında çıkarılan tutuklama kararının ardından aralarında eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına'nın da bulunduğu emekli askerler Silivri Cezaevi'ne, muvazzaf askerler ise Hasdal Askeri Cezaevi'ne gönderildi.

Emekli asker sanıklar, saat 00.30 sıralarında sağlık kontrolü için Silivri Devlet Hastanesi'ne götürüldü.

Sağlık kontrolleri yaklaşık 5 saatte tamamlanan emekli asker sanıklar, daha sonra Silivri Cezaevi'ne gönderildi.

Aralarında eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli orgeneral Ergin Saygun ve Korgeneral Nejat Bek'in de aralarında bulunduğu 29 asker hakkında ise yakalama emri çıkarıldı.

Tutuklama kararının başka davadan tutuklu ve duruşmada bulunmayan Albay Dursun Çiçek'in yüzüne okunması kararlaştırıldı.

Tutuklama kararının gerekçesi


İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi kararı, "dosyadaki delil durumu, dosyada kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunması, delillerin tam olarak toplanılmamış olması, sanıkların konumları itibariyle delillere etki yapma ihtimalinin olması, tanıkların henüz dinlenilmemiş oluşu, atılı suçun CMK'nın 100. maddesinde belirtilen katalog suçlardan olması, belirtilen bu sebeplerle adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı" gerekçeleriyle verdi.

Kararı okuyan Mahkeme Heyeti Üyesi Ali Efendi Peksak, Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, emekli Korgeneral Engin Alan, Süha Tanyeri, Feyyaz Öğütçü, Mehmet Otuzbiroğlu, Şükrü Sarıışık, Kadir Sağdıç'ın da aralarında bulunduğu 133 sanık hakkında tutuklama kararı verildiğini açıkladı.

Tutuklama kararı verilenler arasında, Tümgeneral Gürbüz Kaya, Jandarma Tümgeneral Halil Helvacıoğlu ve Tuğamiral Abdullah Gavremoğlu da yer aldı.

Duruşmaya katılmayan sanıklar eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Orgeneral Nejat Bek ve emekli Orgeneral Ergin Saygun'un da aralarında bulunduğu 29 sanık hakkında ise yakalama kararı çıkarıldığını ifade eden Peksak, ayrıca yine duruşmaya katılmayan başka suçtan tutuklu sanık Albay Dursun Çiçek'in de tutuklama kararının yüzüne okunması için tutuklu bulunduğu cezaevi aracılığıyla mahkemede hazır edilmesine karar verildi.

Peksak, tutuklama kararının delillerin henüz toplanmamış olması, kuvvetli suç şüphesi, adli kontrol hükümlerinin suç şüphesi karşısında yeterli olmayacağı, delilleri karartma ihtimaliyle CMK 100. maddesindeki katalog suçlardan olması gerekçesiyle alındığını söyledi.

Kararın okunmasının ardından izleyici bölümünde bulunan sanık yakınları, verilen kararı alkışlarla protesto etti.

Bazı sanık yakınlarını bulunduğu bölümden mahkeme heyetine yönelik, "Çocuklarınıza iyi sarılın bu gece" diye bağırdıkları ve çeşitli sözlerle protesto ettikleri duyulurken, sanıklar da bulundukları yerden hep birlikte önce Harbiye Marşı, ardından da Deniz Harp Okulu Marşını okudu.

"Üst rütbeye teslim oluruz"


Duruşma salonunda hakkında tutuklanması istenenlerden bazıları görevli askerlere tepki gösterdikleri ve sanıklar arasında general rütbesinde askerlerin bulunduğunu belirterek, "Size onları teslim etmeyiz. Buraya onları teslim almak için Orgeneral gelecek" dedikleri duyuldu.

Sanıklar yaklaşık bir saat boyunca bulundukları yeri terk etmezken basın mensupları da salondan çıkarıldı.

Duruşmanın görüldüğü salona ek olarak yaklaşık 30 askeri personel getirilirken, duruşma salonunun bulunduğu bölüme girişe ve binadan çıkanların içeri girişlerine izin verilmiyor.

Tutuklama kararı çıkarılanlar


"Özden Örnek, Halil İbrahim Fırtına, Mustafa Korkut Özarslan, Engin Alan, Şükrü Sarıışık, Ayhan Taş, Ramazan Cem Gürdeniz, İzzet Ocak, Süha Tanyeri, Bülent Tunçay, Mehmet Kemal Gönüldaş, Orkun Gökalp, Mustafa Kemal Tutkun, Gürbüz Kaya, Mustafa Çalış, Nurettin Işık, Hasan Basri Aslan, Ali Rıza Sözen, İlkay Nerat, Veli Murat Tulga, Behzat Balta, Halil Kalkanlı, Tuncay Çakan, Hasan Fehmi Canan, Salim Erkal Bektaş, Ahmet Yavuz, Ahmet Küçükşahin, Recai Elmaz, Erdal Akyazan, Ahmet Şentürk, Mümtaz Can, Ahmet Topdağı, Cemal Candan, Fatih Altun, Faruk Oktay Memioğlu, Mehmet Kaya Varol, Recep Yıldız, Bekir Memiş, Ali İhsan Çuhadaroğlu, Mehmet Yoleri, Namık Koç, Fuat Pakdil, Behçet Alper Güney, Metin Yavuz Yalçın, Yurdaer Olcan, İhsan Balabanlı, Emin Küçükkılıç, Kasım Erdem, Kemal Dinçer, İkrami Özturan, Burhan Gögce, Mustafa Erdal Hamzaoğulları, Doğan Fatih Küçük, Dursun Tolga Kaplama, Doğan Temel, Hayri Güner, Mehmet Fikri Karadağ, Hasan Hakan Dereli, Gökhan Gökay, Fatih Musa Çınar, Zafer Karataş, Aytekin Candemir, Nihat Özkan, Sırrı Yılmaz, Barboros Kasar, Soydan Görgülü, İsmet Kışla, Abdullah Dalay, Lütfü Sancar, Ahmet Feyyaz Öğütçü, Engin Baykal, Özer Karabulut, Mehmet Otuzbiroğlu, Hasan Hoşgit, Hüseyin Hoşgit, Kadir Sağdıç, Ali Deniz Kutluk, Mustafa Aydın Gürül, Turgay Erdağ, Taylan Çakır, Ayhan Gedik, Ahmet Türkmen, Mehmet Fatih İlğar, Cem Aziz Çakmak, Muharrem Nuri Alacalı, Ali Semih Çetin, Şafak Duruer, Utku Arslan, Ümit Özcan, Fatih Uluç Yeğin, Levent Erkek, Levent Çehreli, Hakan İsmail Çelikcan, Ahmet Necdet Doluel, Ertuğrul Uçar, Ali Türkşen, Tayfun Duman, Ercan İrençin, Mustafa Karasabun, Bora Serdar, Levent Görgeç, Dora Sungunay, Yaşar Barbaros, Yaşar Barbaros Büyüksağnak, Hasan Gülkaya, Faruk Doğan, Mücahit Erakyol, Ergün Balaban, Cemalettin Bozdağ, Taner Balkış, Abdullah Gavremoğlu, Kıvanç Kırmacı, Yusuf Ziya Toker, Cengiz Köylü, Cemal Temizöz, Bulut Ömer Mimiroğlu, Hakan Sargın, Hüseyin Özçoban, Mustafa Koç, Kahraman Dikmen, Yusuf Kelleli, Hüseyin Polatsoy, Hüseyin Topuz, Murat Özçelik, Ali Aydın, Ahmet Tuncer, Gökhan Kiloğlu, Halil Helvacıoğlu, Kubilay Aktaş, Mehmet Ulutaş, Memiş Yüksel Yalçın, Suat Aytın, Yüksel Gürcan ve Taner Gül."

Yakalama kararı çıkarılanlar


Mahkeme Heyeti, aynı gerekçelerle, CMK'nın 98 ve 199. maddeleri gereğince sanıklardan "Çetin Doğan, Ergin Saygun, Nejat Bek, Halil Yıldız, Refik Hakan Tufan, Erhan Kuraner, Yunus Nadi Erkut, Nuri Ali Karababa, Gökhan Murat Üstündağ, Harun Özdemir, Hakan Akkoç, Mehmet Alper Şengezer, Recep Rıfkı Durusoy, Hamdi Poyraz, Hasan Nurgören, Murat Ataç, Bahtiyar Ersay, Mustafa Yuvanç, Nedim Ulusan, Mehmet Ferhat Çolpan, Nihat Altunbulak, İbrahim Koray Özyurt, Soner Polat, Meftun Hıraca, Hanifi Yıldırım, Ali Demir, Mustafa Önsel, Erdinç Atik ve Abdurrahman Başbuğ" hakkında da yakalama emri çıkarılmasına hükmetti.

Heyet, başka suçtan tutuklu olan Dursun Çiçek'in ise hakkında tutuklama kararı verilmek üzere CMK'nın 146/1 maddesi uyarınca mesai saatleri içerisinde mahkemelerinde hazır edilmesi için hakkında ihzar müzekkeresi çıkarılmasına, ihzar müzekkeresinde Çiçek'in Beşiktaş'taki İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma salonunda hazır bulundurulmasının bildirilmesine karar verdi.

Mahkeme Heyeti, duruşmanın 14, 15, 17, 18, 21, 22 ve 24, 25 Mart tarihlerinde saat 09.30'da yapılmasına oy birliğiyle karar verdi.

Heyet, katılma talebinde bulunan Abdurrahman Dilipak, Hamza Türkmen, Rıdvan Kaya, Abdurrahman Koçoğlu, Özgür-Der ve Hukukçular Derneği'nin "sanıkların üzerine atılı suçlamanın sabit olması halinde, suçlamadan doğrudan zarar görme ihtimalleri olması" nedeniyle CMK'nın 237-238. maddeleri uyarınca katılma taleplerinin kabulünü kararlaştırdı.

"Tutuklama kararı hukuka aykırı"

Öte yandan, emekli orgeneral Çetin Doğan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, görülen duruşmanın ardından cezaevi önünde basın mensuplarına bir açıklama yaptı.

Ersöz, "İstemediğimiz, beklemediğimiz gelişmelerle karşı karşıya kaldık. Savcılık makamı müvekkilim dahil 163 kişi hakkında tutuklama ve yakalama kararı talep etti. Bu konu hakkında tarafımıza söz hakkı verilmeliydi. Talep ettiğimiz halde bu gerçekleşmedi, alınan tutuklama kararı hukuka aykırı olarak, usulsüz olarak alınmıştır. Rahatsızlığı dolayısıyla müvekkilim Çetin Doğan 10 gün rapor almış, İstanbul'daki evinde istirahat etmektedir. Dolayısıyla bugünkü duruşmaya katılamadı. Kendisine yakalama kararı çıktığını ben haber verdim. Bunu üzüntüyle karşıladı. Ancak hukuka saygı çerçevesi içerisinde bu karara uyacağını bildirdi" dedi.

İşçi Partililerden protesto

Bu arada İzmir'de bir grup İşçi Partili, "Balyoz planı" davasında mahkemenin verdiği tutuklama kararlarını protesto etti.

Saat 22.30'da Alsancak'taki Kıbrıs Şehitleri Caddesi girişinde toplanan grup, hükümet aleyhine slogan attı.

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir İl Başkanı Tugay Şen, burada yaptığı açıklamada mahkemenin verdiği kararın Türk ordusuna yönelik operasyonun bir sonucu olduğunu iddia etti. Türk ordusuna sahip çıkmayı bir vatandaşlık görevi olarak gördüklerini söyleyen Şen, mahkemenin verdiği kararın kendileri için yeni bir mücadeleyi başlatacağını ifade etti.

Açıklama sonrası slogan atarak Kordon Orduevi'ne yürüyen grup, olaysız dağıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Başkan Pehlivan: "Menemen, Şehit Kubilay ve silah arkadaşlarını bağrına bastı" Şehit Asteğmen Kubilay ile şehit bekçiler Şevki ve Hasan, şehadetlerinin 95. yıl dönümünde Menemen’de törenle anıldı. Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "Asteğmen Kubilay’ın, kent dışından gelen karanlık odaklar tarafından şehit edilişinin hiçbir izahı yoktur. Ancak Menemen, o günden bu yana Şehit Kubilay’ı ve silah arkadaşlarını bağrına basmış, aziz hatıralarını her zaman saygı, minnet ve sevgiyle yaşatmıştır. Her 23 Aralık’ta aynı inanç ve kararlılıkla burada olmaya devam edeceğiz" dedi. Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı, Menemen dışından gelen bir grubun ilçede başlattığı ayaklanma girişiminde şehit düşen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki, Yıldıztepe’de bulunan Kubilay Anıtı’nda anıldı. Düzenlenen törende Şehit Kubilay ve silah arkadaşları anılırken, Kubilay Anıtı’na çelenk sunuldu ve şehitlikte yatan vatan evlatlarının kabirlerine karanfil bırakılarak dualar okundu. "Şehit Kubilay’ı rahmet ve minnetle anıyoruz" Törene katılan ve 95 yıl önce bayraklaşan şehadetiyle İnkılap Şehidi olarak hafızalara kazınan Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın aziz hatırasını her daim yaşattıklarını ifade eden Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "Her 23 Aralık’ta burada, bu şehitlikte aynı inanç ve aynı kararlılıkla olmaya devam edeceğiz" dedi. "Dinmeyecek acı" Başkan Pehlivan, "İnkılap şehitlerimiz Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki; bu ülke için hiçbir zaman dinmeyecek bir acıdır. İlçemiz Menemen içinse tam anlamıyla derin bir yaradır. Asteğmen Kubilay’ın, kent dışından gelen karanlık odaklar tarafından şehit edilişinin hiçbir izahı yoktur. Ancak Menemen, o günden bu yana, Şehit Kubilay’ı ve silah arkadaşlarını bağrına basmış, aziz hatıralarını saygı, minnet ve sevgiyle yaşatmayı görev bilmiştir. Bu topraklarda doğan her Menemenli bilir ki; Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay sadece bir asker değildir. O, bir fikrin, bir inancın, bir Cumhuriyet idealinin temsilcisidir. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eserim dediği Cumhuriyetimiz, uğruna şehit ve gazi olanların bizlere mukaddes bir emanetidir. Bu nedenle Şehit Kubilay’ı anmak, bu toprakların bağımsızlık ve özgürlük ruhuna olan bağlılığımızı tazelemektir. Onları hatırlamak, bu toprakların bağımsızlık ve özgürlük ruhuna olan sarsılmaz bağlılığımızı yeniden ifade etmektir. Şehit Asteğmen Kubilay’ın aziz hatırası bize, karanlığa karşı uyanık olmayı, ayrışmaya karşı birlik olmayı, umutsuzluğa karşı inancı korumayı öğretir. 23 Aralık tarihi, Menemen İnkılap Şehitleri’nin yası, saygıyla anıldığı günün adıdır. Bu ve bunun gibi anmalar, siyasete malzeme yapılamayacak kadar kıymetli ve ağır konulardır. Tıpkı dinimiz, kutsal kitabımız, bayrağımız, vatanımız ve elbette Atamız gibi, siyaset üstüdür. Bu nedenlerle bizler, tıpkı 10 Kasım’da Atatürk’ü andığımız gibi, her 23 Aralık’ta da Şehit Kubilay’ın yasını tutuyor, saygı ve minnetle anıyoruz. Ülkesi ve milleti için karanlığa karşı bedenini siper eden tüm şehitlerimizi bir kez daha saygı, minnet ve hürmetle anıyorum. Böylesine karakterli, cesur ve vatanına adanmış evlatlar yetiştiren kıymetli ailelerine de şükranlarımı sunuyorum" dedi.