ASAYİŞ - 23 Şubat 2021 Salı 15:24

Beylikdüzü'nde şarkıcı Çılgın Sedat'ın evinde yangın çıktı

A
A
A
Beylikdüzü'nde şarkıcı Çılgın Sedat'ın evinde yangın çıktı

Beylikdüzü'nde şarkıcı Çılgın Sedat'ın ailesi ile birlikte yaşadığı villada yangın çıktı. Yangın haberini duyar duymaz olay yerine gelen ünlü şarkıcı, ailesini göremeyince sinir krizleri geçirdi. Ünlü şarkıcının engelli çocuğu ve ailesine kavuştuğu anlarda duygusal anlar yaşandı.

Edinilen bilgilere göre olay 15.00 sıralarında Beylikdüzü Cumhuriyet Mahallesi'nde lüks sitede bulunan villada meydana geldi. 3 katlı villalın giriş katında henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangına kısa sürede müdahale eden itfaiye ekipleri, duman tahliyesi çalışmalarına başladı. Yangın tamamen söndürülürken, evde maddi hasar oluştu.

Beylikdüzü'nde şarkıcı Çılgın Sedat'ın evinde yangın çıktı

Yangının yaşandığı villada eşi ve iki çocuğu ile birlikte ünlü şarkıcısı Çılgın Sedat'ın ikamet ettiği belirlendi. Yangın haberini alır almaz olay yerine gelen Çılgın Sedat, engelli çocuğunu ve ailesini göremeyince sinir krizi geçirdi. Komşularının sakinleştirmeye çalıştığı ünlü şarkıcı, kısa süre sonra ailesine kavuştu. Engelli oğluna ve ailesine sarılan Sedat, uzun süre gözyaşı döktü.

"Eşim kötü durumda biraz"

Yangın esnasında evde olmadığını belirten Çılgın Sedat, “Küçük oğlum aradı. Ağlayarak baba yangın çıktı diye. Kameralara bakıyorum hepsi yanmış hiç bir şey göremiyorum. Alt katan bir yerden çıkmış. Elektrik kontağıyla mı alakalı bilmiyorum. Ailem evdeydi. Eşim kötü durumda biraz” dedi.

Yangının yaşandığı villada eşi ve iki çocuğu ile birlikte ünlü şarkıcısı Çılgın Sedat'ın ikamet ettiği belirlendi. Yangın haberini alır almaz olay yerine gelen Çılgın Sedat, engelli çocuğunu ve ailesini göremeyince sinir krizi geçirdi. Komşularının sakinleştirmeye çalıştığı ünlü şarkıcı, kısa süre sonra ailesine kavuştu. Engelli oğluna ve ailesine sarılan Sedat, uzun süre gözyaşı döktü.

Murat Delice
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Birçok badire atlatan Osmanlı’nın 508 yıllık camisi, tarihe tanıklık ediyor Sakarya’da Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim’in vezir-i azamı Yunus Paşa tarafından 1516 yılında Mimar Sinan’a yaptırılan cami, 508 yılı aşkın süredir varlığını sürdürerek tarihe tanıklık ediyor. Taraklı ilçesinde Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim’in vezir-i azamı Yunus Paşa tarafından 1516 yılında Mimar Sinan’a yaptırılan cami, 508 yıldır ilk günkü gibi ayakta duruyor. Kubbesinin kurşunla kaplanması ve taş bloklar arasındaki bağlantıya demir yerine kurşun dökülmesi sebebiyle halk arasında "Kurşunlu Cami" olarak bilinen Yunus Paşa Cami, yerli ve yabancı turistler tarafından ilgi görüyor. Birçok deprem görmesine rağmen sağlamlığını koruyan camii, Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilerek yeniden ibadete açılmayı bekliyor. “Taraklılar bu camiye "Kurşunlu Cami" de derler” 508 yıldan beri tarihe tanıklık eden camii tarihi hakkında bilgi veren Alaattin Yılmaz, içeresinde bulunan hat sanatlarının Taraklı ilçesinde doğan ve eserleriyle iz bırakan Hattat Hafız Saim Özel tarafından yazıldığını belirtti. Caminin halk arasında "Kurşunlu Cami" olarak bilindiğini ifade eden Yılmaz, “Yunus Paşa Camii’nin kubbesi ve taş bloklardaki demir bağlantılarının arasına kurşun döküldüğü için Taraklılar bu camiye "Kurşunlu Cami" de derler. Cami Yunus Paşa tarafından 1516-1517 yılları arasında yaptırılmış. 2022 yılının sonunda restorasyon çalışması için cami teslim edildi, 2023 yılının sonunda bitecekti ama 2024 sarktı” dedi. “Burada namaz kılmak insana daha başka duygular yaşatıyor” Caminin çevresi ve içinden bahseden Yılmaz, “Camimizin içinde ilçenin değerlerinden olan Hattat Hafız Saim Özel’in yazılar var, burada namaz kılmak insana daha başka duygular yaşatıyor. Caminin farklı bir bölgesinde hamam var, burası 24 saat yandığı zaman çıkan buharla bu caminin ısınması sağlanıyormuş. Ayrıca caminin bahçesinde de 300 yıllık mezarlarda mevcut bunlarda Taraklı’nın, yurdumuzun tapusu niteliğindedir” diye konuştu.
Samsun ‘Ağrılardan eklem enjeksiyonu ile kurtulmak mümkün’ Fizik tedavi branşında lokal enjeksiyonların eklem içine, eklem yanına, kaslardaki tetik noktalara, tendonlara, omurgaya, bağlara yapılabildiğini ifade eden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzm. Dr. Fırat Altay, “Eklem enjeksiyonunun temel hedefi, ağrıyı azaltmak ve eklem hareket kabiliyetini artırmaktır” dedi. Liv Hospital Samsun’dan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Fırat Altay, eklem enjeksiyonları hakkında açıklamalarda bulundu. Eklem enjeksiyonlarının vücuttaki hangi alanlara uygulanabileceğini anlatan Uzm. Dr. Altay, “Fizik tedavi branşında lokal enjeksiyonlar eklem içine, eklem yanına, kaslardaki tetik noktalara, tendonlara, omurgaya, bağlara yapılabilmektedir. Eklem enjeksiyonunun temel hedefi ağrıyı azaltmak ve eklem hareket kabiliyetini artırmaktır. Bunu ekleme uyguladığımız maddeye göre eklemdeki iltihabı ödemi azaltarak ya da kıkırdak dokuda güçlendirme süreci başlatarak sağlayabiliriz. Bu enjeksiyonlarda kortizon, lokal anestezik, hyaluronik asit, kolajen, PRP (trombositten zengin plazma), CGF, ozon, yağ dokusundan elde edilen kök hücre, eklem dolgusu (poliakrilamid hidrojel) tercih edilmektedir. Bazen ise sadece kuru iğneleme bile tedavi sağlayabilir” diye konuştu. “Enjeksiyon çeşitleri” Uzm. Dr. Fırat Altay, eklem enjeksiyon çeşitlerini şu şekilde sıraladı: “Kortikosteroidler: Eklem içi enjeksiyonunda sık kullanılan ilaçtır. Eklem kireçlenmelerinde ya da gut ve romatoid artrit gibi romatizmal hastalıkların tedavisinde sıklıkla kullanılır. Hyaluronik asit: Eklemi kayganlaştıran sinovyal sıvılarda bulunan doğal olarak oluşan bir maddedir. Kireçlenme hastalarında bu madde azalarak yok olabilir. Eklem içi sıvısının yok olması, eklemlerde büyük hasara sebep olabilir. Hyaluronik asit eklemlerde kayganlığı artırmak, ağrıyı azaltmak ve eklemdeki hareket aralığını iyileştirmek için kullanılmaktadır. Lokal anestezikler: Bazen ağrı kesici şekli olarak eklem içi enjeksiyonlar ile birlikte verilmektedir. Etkisi sınırlıdır. Trombosit zengin plazma: PRP hastanın kendi kanından elde edilmektedir. Uygulama, kanın plazma olarak bilinen sıvı kısmını içerir. Eklem içi PRP enjeksiyonu doku tamiratı başlatarak ağrıyı azaltır ve fiziksel işlevi artırmaktadır. Kök hücre: Hastanın kemik iliği ya da yağ dokusu içerisindeki kök hücreler steril şartlarda filtreleme ve ayrıştırma işlemi ile elde edilir. Hastalar lokal ya da genel anestezinin etkileri geçtikten sonra genel durumları iyi ise aynı gün taburcu edilir. İşlem sonrası hastaların günlük işlerini yapmasında sakınca yoktur. Eklem dolgusu: Diz kireçlenmesinin tedavisinde kullanılan eklem içi poliakrilamid hidrojel enjeksiyonudur. Eklem boşluğuna enjekte edildiğinde sinovyal sıvı içindeki viskoziteyi geri kazandırarak eklemin kayganlığını ve tamponlamasını iyileştirir. Eklem kapsülünün sinovyumuna entegre olarak tampon benzeri bir etki oluşturur.” “Kızarık ve hafif şişme gibi geçici reaksiyonlar görülebilir” Eklem içi enjeksiyonların yan etkilerinden de bahseden Uzm. Dr. Altay, “Birçok hasta enjeksiyonu takiben geçici bir dolgunluk hissi algılayabilir. Enjeksiyon sonrası eklem içi enfeksiyon ve sistemik alerjik reaksiyon çok nadir olmakla beraber görülebilir. Yine bazı hastalarda eklemde kızarık ve hafif şişme gibi geçici reaksiyonlar olabilmektedir” ifadelerini kullandı.
İstanbul Henley & Partners uluslararası yatırımcıları Türkiye’ye çekmeyi hedefliyor Uluslararası yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık konularında hizmet veren Henley & Partners, Türkiye’ye doğrudan kaliteli ve sürdürülebilir yabancı kaynak sağlamayı hedefliyor. Temel hedefi ülkelere doğrudan kaliteli ve sürdürülebilir yabancı kaynak sağlamak olan Henley & Partners’ın Türkiye ofisi, uluslararası yatırımcıları Türkiye’ye çekmek için çalışmalarına devam ediyor. Yapılan açıklamaya göre, sektörün sadece talep tarafında kalmayarak, ayın zamanda arz tarafını da temsil eden şirket, Türkiye’ye kalıcı sürdürülebilir doğrudan yabancı yatırımı çekmek için harekete geçerken 15’ten fazla ülkeye danışmanlık yapıyor. Aktif olarak 70 ülkeyle görüşmelerini sürdüren şirket, bugüne kadar Karadağ’dan, Malta’ya, Grenada’dan, St Kitts and Nevis’e kadar hukuksal alt yapılarını, güvenlik süreçlerini ve program konumlandırılması gibi tüm operasyonlarını tasarladığı programlarla devlet danışmanlığı verdiği ülkelere milyonlarca dolarlık doğrudan yatırım sağlamaya devam ediyor. Kalıcı ve sürdürülebilir doğrudan yatırım Konu hakkında değerlendirmede bulunan Henley & Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel, "Türkiye’de de yatırım göçü yoluyla kalıcı ve sürdürülebilir doğrudan yabancı yatırımı, uluslararası standartlarda şeffaflık, etik kriterler ve en sıkı güvenlik süreçleriyle cazip hale getirmek için çalışıyoruz. Uluslararası yatırımcılar çoğu varlıklarını çeşitlendirmek ve dünya çapında birden fazla yatırım alanında yeni fırsatlar oluşturmak için yatırım göçü programlarını kullanıyor. Şirketimiz global düzeyde devletlere danışmanlık hizmetleriyle yatırım göçü programlarının tasarlanmasından, hukuk alt yapılarının hazırlanmasına kadar sürekli hizmetle ülkelerin ekonomisine değer katacak yatırımlar sağlıyor" dedi.
Bolu Otomobil ile ezerek husumetlisini öldüren cinayet zanlısının cezası belli oldu Bolu’da husumetlisinin otomobil ile üzerinden geçerek ölümüne sebep olan sanığa, mahkeme heyeti haksız tahrik indirimi uygulayarak 16 yıl hapis cezası verdi. Sultan köyünde 21 Ağustos’ta gece saatlerinde meydana gelen olayda, iddiaya göre İsmail Çetin (62), köy kooperatifi nedeniyle aralarında husumet bulunan İrfan Başkalaycı’nın aracının önünü kesti. Otomobilinden inen Çetin, elindeki bıçağı İrfan Başkalaycı’ya savurarak tehdit etti. İkili arasında yaşanan tartışmanın ardından Başkalaycı, otomobiline binip gaza basarak Çetin’in üzerinden geçti. İsmail Çetin, 3 yaşındaki torununun gözü önünde olay yerinde yaşamını yitirdi. Gözaltına alınan İrfan B. ise tutuklandı. Öte yandan, İrfan Başkalaycı’nın oğlunun başkan olduğu köy kooperatifinde İsmail Çetin’in denetçi olarak görev yaptığı, kooperatifteki hesaplar sebebiyle olaydan yaklaşık 6 ay önce iki aile arasında gerginlik başladığı ve zaman zaman tartıştıkları öğrenildi. Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılanan İrfan Başkalaycı, karar duruşmasında hakim karşısına çıktı. Duruşmada son savunmasını yapan Başkalaycı, “Yüksek tansiyon, şeker ve kalp hastasıyım. Bana bıçakla yaklaşınca çok korktum. Tir tir titriyordum ne yaptığımı biliyorum’’ dedi. Mahkeme heyeti, İrfan Başkalaycı’ya haksız tahrik indirimi uygulayarak 16 yıl hapis cezası verdi.
İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Mayıs ayında 4 yeni destinasyon Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, peş peşe eklenen yeni rotalarla İstanbul’u dünyanın pek çok şehrine bağlıyor. Pegasus Havayolları, mayıs ayında İstanbul Sabiha Gökçen’den Bulgaristan’ın Sofya, Moldova’nın Kişinev, Kazakistan’ın Aktau ve Slovakya’nın başkenti Bratislava şehirlerine uçacak. 1 Mayıs’tan itibaren Sofya (SOF) hattı pazartesi, çarşamba, cuma günleri olmak üzere haftada üç frekansla, 5 Mayıs’ta başlayacak Kişinev (RMO) uçuşları haftada iki sefer, 12 Mayıs’ta açılacak Aktau (SCO) hattı haftada iki frekans ve 15 Mayıs’tan itibaren başlayacak olan Slovakya’nın Bratislava (BTS) seferleri çarşamba ve pazar günleri haftada iki frekans olarak gerçekleştirilecek. 2023 yılını tüm zamanların yolcu trafiği rekoruyla tamamlayan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 2024 yılının ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yolcu sayısını yüzde 22 artırdı. Ocak-Mart döneminde 9 milyon 432 bin 83 yolculuyu misafir eden ‘Şehrin Havalimanı’, mayıs ayında eklenen 4 yeni destinasyonu ile Doğu Avrupa ve Orta Asya’da uçuş ağını genişletmeye devam ediyor. İstanbul’dan Bratislava’ya direkt uçuş 15 Mayıs’ta başlayacak Slovakya seferleriyle Bratislava şehri ilk kez direkt uçuşla İstanbul’a bağlanacak. Son yıllarda giderek artan seyahat talepleri doğrultusunda Sabiha Gökçen Havalimanı, 5 Mayıs’ta ilk kez Kişinev rotasıyla Moldova’ya da bağlanacak. İstanbul’un dünyaya açılan kapısı Sabiha Gökçen Havalimanı, mayıs ayında ayrıca Kazakistan genelindeki bağlantılarını da artıracak. Türkistan, Almatı, Çimkent ve Nur-Sultan’ın (Astana) ardından Aktau (SCO) hattı İstanbul Sabiha Gökçen’den ülkeye 5. destinasyon olacak. Bu rotaların yılın geri kalanında havalimanına ilave 102 bin uluslararası yolcu kazandırması bekleniyor. Açılan ikinci pist ile kapasitesini artıran Sabiha Gökçen halihazırda 40 iç hat, 122 dış hat bağlantısı ile 53 ülkede toplam 162 destinasyona hizmet veriyor. Sabiha Gökçen, 2024’ün ilk aylarından itibaren yolcu sayısını artırarak rekor kırmaya devam ediyor. “Avrupa ve Asya bağlantılarımız çeşitleniyor” ISG İcra Kurulu Başkanı (CEO) Serhat Soğukpınar, “Dünyanın en güzel şehirlerinin başında gelen İstanbul’a herkesin yolunun düşmesini, buradaki güzellikleri herkesin görmesini isteriz. Sabiha Gökçen merkezli uçuşlar çeşitlendikçe hem bu dileğimiz biraz daha gerçekleşiyor hem de ‘Şehrin Havalimanı’ olarak başta İstanbul’a ve Türkiye’ye erişimi konforlu ve kolay hale getiriyoruz. Bu bakımdan yeni iş birlikleriyle destinasyon sayımızı artırmaya ve ortaklıklarımızı güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Mayıs ayında destinasyon ağımıza ekleyeceğimiz Sofya, Kişinev, Aktau ve Bratislava şehirleriyle Avrupa ve Asya bağlantılarımız biraz daha çeşitlenmiş olacak. Ülkemize hayırlı olmasını dileriz” ifadelerini kullandı.