ASAYİŞ - 01 Nisan 2020 Çarşamba 17:34

Bilet fiyatları vatandaşı isyan ettirdi

A
A
A
Bilet fiyatları vatandaşı isyan ettirdi

İstanbul’da yurtlardaki karantinadan çıkıp memleketlerine gitmek isteyen vatandaşlar otobüs bilet fiyatlarına isyan etti.

İstanbul Valiliği tarafından belirlenen KYK yurtlarında iki hafta süreyle gözlem altında tutulan ve test sonuçları negatif çıkan vatandaşlar tahliye edildi. Tahliye edilen yüzlerce vatandaş Samandıra’da yer alan bir turizm firmasına akın etti. Bilet fiyatlarının çok yüksek olmasına tepki gösteren vatandaşlar, “Almanya’dan geldik, 15 gün yurtta kaldık hasta olmadık ama burada hasta olacağız. Gelirken 120 liraya geldim şimdi 350 liraya bilet kesiyorlar” dedi. Maske ve eldivenle kendi tedbirlerini alan birçok vatandaş uzun süredir otogarda beklediklerini ifade ederek, “Saat 17.00’de geldik saat şimdi kaç bilmiyorum, bekliyoruz. Otobüslerde biletimi kendim ayarlayacağım, çay yok yemek yok hiçbir şey yok” dedi. Antalya’ya gidecek olan bir kadın da, “Hasta olduk hasta, Antalya’ya gideceğim. Sesim çıkmıyor, ateşim çıktığı zaman ne diyecekler” diye sordu. Bilet fiyatlarına tepki gösteren bir diğer vatandaş, “190 liraya aldığımız biletleri iptal ettik, 300 liraya Antalya’ya bilet sattılar. Bizler erkeğiz dayanıyoruz da yaşlı kadınlar, çocuklar ne yapacak. 14 gün bizi kapattılar zaten psikolojimiz bozuk. Paramızla rezil oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Basına "izniniz var mı" sorusuna tepki

Samandıra'da bulunan bir turizm firmasına ait otogarda görevini yapan İhlas Haber Ajansı(İHA) muhabiri ve kameramanına tepkili bir şekilde "İzniniz var mı?" diye soran firma görevlisine çevredeki vatandaşlar sert tepki gösterdi. Vatandaşlar otogarda sosyal mesafenin olmayışına isyan etti.

Sağlık Bakanlığı tarafından defalarca açıklanan ‘Sosyal mesafe’ kavramına otogarda uyulmadığını belirten yaşlı bir vatandaş 14 gün çok güzel ağırlandıklarını ancak otogarda perişan olduklarını söyleyerek, “Ben İsveç’ten geldim, çok güzel ağırlandık, çok güzel baktılar. Şu tedavi değil bu durum işkence. Bak titriyorum, saatlerdir burada bekliyorum. Bu yapılan nedir. Nerede bir buçuk metre mesafe” diye sordu.

Sosyal medya hesabından canlı yayın yapan bir diğer vatandaş, “Bu insanlar Türkiye’nin her tarafına dağılacak zaten burada bir kişide varsa herkese bulaştı. Dört saattir buradayız” dedi. Yaşlı bir kadın ise kendi imkanlarıyla korona virüs tedbirini alarak şunları söyledi:

“Ankara’ya gideceğiz, ne bilet var ne başka bir şey” derken bir diğer vatandaş aldığı bileti göstererek, “Arkadaşlar bakın saat 21.00’de kalkacaktı saat 22.00 hala kalkmadı. 350 Türk Lirasına bilet verdiler. Çok mağduruz, beş saattir bu insanlar soğukta bekletiliyor” dedi. 100 Lira olan biletin 300 liraya çıkmasına isyan eden bir diğer vatandaş, “100 Liralık bilet 300 lira, alsınlar 200 lira da 300 lira nereden çıktı. Millet zaten zor durumda.” İfadelerini kullandı.

Polis vatandaşları güçlükle sakinleştirdi

Otogar içinde ve çevresinde çok sayıda polis ekibi görev yaparken Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne bağlı ekiplerde her türlü olumsuzluğa karşı hazır olarak bekletildi. İçişleri Bakanlığının yayınlamış olduğu genelgeye göre otobüsler mevcut kapasitelerinin yarısı kadar yolcu alabiliyor; polisler otobüsleri kalkış anına kadar kontrol ederek yasağa uyulmasını sağladı. Yer yer turizm firması yetkilileriyle vatandaş arasında çıkan sert tartışmalara da müdahale eden polis ekipleri öfkeli vatandaşları sakinleştirmeye çalıştı.

Hanifi Bayar - Cüneyt Sevindik
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Çermik ilçesinde yeni eğitim müfredat tanıtım toplantısı yapıldı Diyarbakır’ın Çermik İlçe Millî Eğitim Müdürü Murat Bozdoğan başkanlığında, şube müdürleri, ilçedeki tüm okul müdürlerinin katılımıyla, kaymakamlık toplantı salonunda “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ve yeni eğitim müfredat programının tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantıda İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Bozdoğan, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde becerilerin gelişimi; zihinsel, sosyal, fiziksel ve ahlaki boyutları içeren bir yapıda ele alındığını söyledi. Bozdoğan, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; öğrenci profili, beceriler çerçevesi, erdem, değer, eylem modeli, sistem okuryazarlığı, alana ait bilgi kümeleri bileşenlerinden oluşan bir modeldir. Bu yapı kapsamında, karmaşık ve soyut fikirleri eyleme dönüştürme sürecinde, ortaya çıkan fikirler, beceriler ile bu becerilerin derse özgü bilgi ve becerileri içeren yapılarını temsil eden, alan becerileri ilgili derse ait alan bilgisi ve bu alana ait bilgileri temsil eden içerik çerçevesi ile bütünleşerek öğrencilerin edinmesi beklenen öğrenme metotlarını oluşturmaktadır. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; sadece son bir yılın değil, on yıllık uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Yeni müfredat, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli şekilde uygulanmaya başlanacaktır” dedi.
Erzincan Azmiyle herkese örnek oluyor! Erzincan’da geçirdiği kaza sonucu omurilik felci olan ve yaklaşık 500 gün hastanede yatan Suat Can, tedavi gördüğü mesleki rehabilitasyon merkezinde öğrenmiş olduğu filografi sanatı ile hastalığının tedavi sürecini hızlandırarak hayata yeniden tutundu. Erzincan’da yüksekten düşerek geçirdiği kaza sonucu omurilik felci olan 47 yaşındaki Suat Can, kaza sonrasında tekerlekli sandalyeyle yaşamak zorunda kaldı. Yaklaşık 500 gün hastanede tedavi gören Can, tedavi sürecinde mesleki rehabilitasyon merkezinde filografi sanatını öğrendi. Filografi sanatı ile uğraşmaya başladıktan sonra hastalığının tedavisinin hızlandığını fark eden Suat Can, hayata tekrar bağlanmak için sanatını daha da ileriye taşıyarak ustalaştı. Bugüne kadar yüzlerce eser yapan Can, filografi sanatı ile hayata tekrardan tutunmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi. Filografi sanatının tedavi sürecini hızlandırdığını ifade eden Suat Can, “8 yıl önce geçirdiğim kaza sonucu omurilik felci oldum. 2020 yılında tekrar bir kaza daha yaşadım. Omurgada kırık meydana geldi. Toplam 12 tane vida ve platinler var belimde. Bel altımda şuanda kısmi felçler var. 7 yıldır da filografi ile uğraşıyorum. Filografi ile uğraşmamda ki en büyük nedenlerden biri rehabilite edici özelliği. Niyetimiz bu dünyada hoş bir seda bırakmak hem de insanlarımıza faydalı olabilirsek ne mutlu bize. Özellikle engelli arkadaşlarımızın farklı dallarda uğraşabilecekleri muhakkak bir şeyler vardır. Hayatımızda her türlü zorluklar meydana gelebilir ama hiç birinde de hayata küsmememiz lazım. Her şeyin üstesinden devletimiz, milletimiz ile el ele vererek gelmemiz mümkün. Yeter ki azim olsun. Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz. Filografiyi insanlarımız duydukça, ilgi gösterdikçe potansiyel oluşmaya başlıyor. Üç beş derken geniş kitlelere ulaşmak söz konusu oluyor. Ne kadar çalışırsak Rabbimiz o kadar imkan sunar. Yeter ki çalışalım” dedi.