POLİTİKA - 30 Aralık 2018 Pazar 21:17

Binali Yıldırım: 'Önümüzdeki 3 ay bize durmak, yorulmak, dinlenmek yok'

A
A
A
Binali Yıldırım: 'Önümüzdeki 3 ay bize durmak, yorulmak, dinlenmek yok'

AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, "Süreç resmen başladı önümüzdeki 3 ay bize durmak, yorulmak, dinlenmek yok. Gece gündüz demeden her kapıyı çalacağız, her insanla mümkünse kucaklaşacağız. Daha çok konuşmaktan ziyade dinleyeceğiz, İstanbul’u dinleyeceğiz. Gözümüz kapalı değil, kulağımız kapalı değil, açık dinleyeceğiz. İstanbul’un gören gözü işiten kulağı olacağız. Dinleyen kalbi olacağız. Görevi aldık sefere çıkıyoruz' dedi.

AK Parti İstanbul İl Başkanlığında düzenlenen Teşkilat Toplantısına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı ve AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş katıldı. 

Binali Yıldırım, yaptığı konuşmada, “Evimizde ailemizle eşimizle dostumuzla bir arada olacakken heyecanla hevesle buraya gelmemizi sağlayan duyu nedir. İşte AK Parti farkı burada, bir başka parti böyle bir partiyi 25 yıldırı ne kadar çok iş yaptık diye bir böbürlendirme toplantısına dönüştürür. Bizim için böyle bir şey olmaz. İşimiz bunları yapmaktı. Bir insan işini yaptığı için böbürlenebilir mi? Bizim derdimiz başka, bundan sonra ne kadar çok iş yapacağız diye konuşmak daha çok nasıl hizmet diye üretiriz diye kafa yormak için buradayız. AK Parti’yi milletin gönüllerine yerleştiren ruh budur. 27 Mart 1994 ruhudur bu. O gün İstanbullu Türk milletinin eşi bulunmaz feraseti ülkemizin kaderini değiştirdi, kirli havadan çöp dağlarından akmayan sulardan rüşvetten, ikinci sınıf muameleden bıkıp, İstanbul’da işi ehline vermeye karar verdi. O gün tarihin akışı değişti. O gün İstanbul kendisine belediye başkanı seçmedi. O gün Türkiye kendisine bir lider seçti. Liderimizin öncülüğünden hepimiz kenetlendik. Aynı davaya baş koyanlar olarak çalıştık. Evimizden çok parti merkezinde, sahada, işimizin başında vakit geçirdik. Çocuğumuzdan çok yol arkadaşlarımızla beraber olduk, ekmeğimizi suyumuz onlarla paylaştık. Bugün ne mutlu ki koskoca aile olarak buradayız” diye konuştu.

“Gözümüz hala hizmet aşkıyla parlıyor”
“Gözümüz hala hizmet aşkıyla parlıyor” ifadelerini kullanan Yıldırım, “Cumhurbaşkanımızın İBB Başkanı seçildiği o akşamı dün gibi hatırlıyorum. Ben dün gibi dedim ama dikkatinizi çekiyorum aslında çok uzun süre çeyrek asır geçti. Dünyanın başkentine şerefle hizmet verdiğimiz bir çeyrek asırımız var elimizde. O zamanlar internet bile yoktu. Elinizdeki akıllı telefonları hayal edemiyorduk. Cep telefonu görüşmesi yeni yapılmıştı. Sosyal medya arama motorları, böyle şeyler düşünülmezdi. O zaman Beylikdüzü Belediye Başkanımızı Mustafa Necati Işık o zaman 10 yaşındaydı. İşte o günlere bugünlere gümbür gümbür geldik. Eşsiz başarı öyküsü yazarak buralara geldik. Bunun devamını da bizden iyi daha kimse yazamadı. Milletimiz 25 yıldır, hem büyükşehri belediyesine hem de ilçelerimizin büyük çoğunluğuna bizi layık gördü. Demek ki iyi iş yapıyoruz. Zaten hepimiz şahidiz. Teşkilatlar, başkanlar, personellerimizim her zaman ellerinden gelenin en iyisin yaptı. Eksik olduğumuz geç kaldığımız yerler de oldu. o zaman bundan sonra o yetişemediklerimize, yetişeceğimiz bir dönemi başlatmaya hazır mısınız? Bundan sonra yürüyeceğimiz o uzun yolun ilk durağı 2023’e yürüyüşümüzü buradan başlatalım mı? Cumhurbaşkanımız İstanbul için belediye başkan adaylarımızı açıkladı. Sizin de huzurunuzda, şahsımı da bu göreve uygun bulduğu için kendisine şükranlarımızı sunuyorum. Beraber yol yürüyeceğiz ilçe başkan adaylarımıza başarılar diliyorum” dedi.

“Yine başımız dik olarak durmak yok yola devam”
“Gönül belediyeciliğiyle ve büyük projelerle yine başımız dik olarak durmak yok yola devam” diyen Binali Yıldırım, şunları kaydetti:
“Bunun bir bayrak yarışı olduğunu hep söylüyorum. Ben İDO Genel Müdürlüğü, milletvekilliği, bakanlık, başbakanlık, TBMM Başkanlığı yaptım. Milletin iradesi, ihtiyacı neredeyse liderimiz nereye uygun gördüyse o işe koştuk, canla başla çalıştık. Şimdide İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak bundan tek farkı daha fazla çalışmak gerektiğidir. AK Parti’yi rakiplerinden ayıran en önemli noktalardan biride budur. AK Parti’deki bayrak yarışı farklıdır, bayrağı alan daha hızlı koşar, bayrağı verende ondan daha hızlı koşar. Bayrağı illa ben taşıyacağım diye yarışmak değildir. Bayrağı taşıyanı desteklemek ve onun başarısı için çabalamak, nefesinin yetmediği yerde ona nefes vermek. Sıra sana geldiğinde o bayrağı en ileri taşımak için kendini zinde ve kuvvetli tutmaktır. Bayrak yarışı içimizde değil diğer koşanlara karşı yapılır. O bayrağı tutan elin kuvveti sadece o elin sahibinin değildir. Onu besleyen onun için dua eden herkes tek bir el olmuştur. Bayrağa sımsıkı sarılmıştır. AK Parti kadrolarını doğru insanı seçme konusunda en iyi sisteme sahip partidir. Bir AK Parti’liye görev verildiyse diğerlerinin yetersiz olduğundan değildir, onları yeni görevler beklediği içindir. Niye olmadım diye düşünen arkadaşlara sesleniyorum, çünkü sen başka yerde daha güzel işler yapacaksın. AK Parti kendine güvenen asla yolda bırakmayan bir partidir. Herkese değer verir, herkesin değerini bilen hiç kimseyi işin dışında koymayan partidir”. 

“Sayın genel başkanım geçmiş 25 yılın üzerine gelecek bir 25 yıl hedefi koymak suretiyle bu hedefin ilk etabı 2023 yürüyüşünü başlatırken, daha güçlü ve birlik ve beraberlik içinde olmamız gerekiyor” diyen Yıldırım, “Herkesten biraz alır götürür. İnsanın yüzünde kırışıklıklar başlar. Evin çatısı yenilemek ister. Zamanın hızlı aktığı her gün yeni teknoloji çıktığı bugünlerde hücreleri yenilemek kaçınılmaz hale gelir. Bizim tek vücut olup birlikte hareket etmeliyiz. İşimiz kolay değil, ama zorda değil. Çok çalışıp asla küsmemeliyiz. Her işi yapmalıyız. Sayın cumhurbaşkanımızın yol arkadaşlığına başladığımız günden bu yana bu davaya yüreğini koyan arkadaşlarımın çalışmalarına şahidim. Bundan sonrada böyle olacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

“Süreç resmen başladı”
Sürecin resmen başladığını belirten Binali Yıldırım, “Önümüzdeki 3 ay bize durmak, yorulmak, dinlenmek yok. Gece gündüz demeden her kapıyı çalacağız, her insanla mümkünse kucaklaşacağız. Daha çok konuşmaktan ziyade dinleyeceğiz, İstanbul’u dinleyeceğiz. Gözümüz kapalı değil, kulağımız kapalı değil, açık dinleyeceğiz. İstanbul’un gören gözü işiten kulağı olacağız. Dinleyen kalbi olacağız. Görevi aldık sefere çıkıyoruz. İstanbul’un geleceği için göreve çıkıyoruz” şeklinde konuştu.  

Selim Bayraktar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Özgür Özel’den milliyetçilik vurgusu Manisa’nın Kula ilçesinde halka seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım. Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, memleketi Manisa’daki ziyaretlerinin üçüncü ve son durağı olan Kula ilçesinde vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılandı. Özel, partisinin Kula ilçe başkanlığını ve Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez’i ziyaret ettikten sonra Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında otobüs üzerinden halka hitap etti. "Atatürk’ün iki emanetine gözümüz gibi bakacağız" Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında halka seslenen Özel, “Cumhuriyet tarihinde ilk kez Manisa’da hem büyükşehiri hem merkez ilçeleri hem 15 ilçeyi kazanıp bugün sizin karşınıza büyükşehir belediye başkanlarımızla, ilçe belediye başkanlarımızla büyük bir onur ve gururla çıktık. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Hiç şüphe yok bu başarı sadece CHP’ye ait değildir. Öyle yaparsak büyük bir haksızlık yapmış oluruz. Bu başarı Kula ittifakının başarısıdır. Herkesin katkısının farkındayız. Bundan sonra iş bu büyük birlikteliği bir arada tutmak. Hikmet Başkanımız belediyenin kapılarını ardına kadar açtı. Onun hedefi Kula’ya en iyi hizmeti yapmak. Biz de Kula’ya destek için ne gerekiyorsa Mansur Yavaş’sa Mansur Yavaş’tan, Ekrem İmamoğlu ise Ekrem İmamoğlu’ndan her türlü destek. Biz bu seçimlerde bir zafer kazanmadık. Biz bu seçimlerde bir görev aldık. CHP olarak bu büyük ittifakı büyütmenin, korumanın, önümüzdeki seçimlere taşımanın ve dolayısıyla cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde partimizi birinci parti yapmanın, Atatürk’ün partisini iktidar yapma görevi aldık. BU görev partizanca bir görev değildi. CHP herhangi bir parti değildir. BU parti Cumhuriyeti kim kurduysa, bu memleketi kimler kurtardıysa onların kurduğu bir partidir. BU parti baba ocağıdır. Hepimiz baba ocağına doğarız, orada büyürüz. Kimi ırakta oturur, kimi yakında oturur ama herkes bilir ki baba ocağı oradadır, bacası tütmekte, çorbası kaynamaktadır. O bacayı tüttürenler CHP’lilerdir. BU baba ocağı sadece CHP’lilerin değildir. Burası hepimizin. Burası dedemizin, babamızın partisidir. Biliriz ki başımız sıkınca gideceğimiz yer baba evidir. Zorda kalırsak, başımız sıkışırsak gideceğimiz yer baba evidir. Kimse size şimdiye kadar neredeydiniz demez. Kim Atatürk’ü seviyor, kim bayrağını, ülkesini seviyorsa biz de onu seviyoruz. Kim ki İstiklal Marşı çalarken ağlayan filenin sultanlarıyla ağlıyor, kim ki milli takım gol attığında havalara sıçtırıyorsa onlarla birlikteyiz. Biz kibre, güç zehirlenmesine kapılmayacağız. Aksine sorumluluğumuzun farındayız. Bu ülkede yoksulluk, işsizlik var. Çifti, esnaf perişan, emekliler açlığa terk edildi. 10 bin lira ile. Kira versin aç kalırsın, karnını doyursan sokakta kalırsın. Böyle bir ülke oluşturdular. Onun için mücadele verip halkın iktidarı kurmak, tekrar Atatürk’ün cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir sözünü hatırlamak, uygulamak, işsizliği, yoksulluğu bitirmek, emeklinin yüzünü güldürmek, çiftçiyi milletin efendisi yapmak için hep birlikte çalışacağız. Birileri kavga etmemizi istiyor. Asla ve asla suni gündemlerin peşine takılmayacağız, kimlik siyaseti oyunlarına gelmeyeceğiz. Biz bu ülkenin gerçek sorunlarını konuşup onu dile getirip çözmek için mücadele edeceğiz. Diyorlar ki ‘Gel benimle kavga et’ ben kavga edeceksem, çiftçinin, emeklinin, yoksulun kavgasını edeceğiz. Millet bizden kavga istemiyor. Millet, oturun, çalışın ve derdime çare olun diyor. Yeniden seçimler olup iktidar olana kadar ana muhalefet partisiyiz. Bu ülkenin çıkarları için sonun kadar mücadele edeceğiz. Atatürk’ün iki emaneti olan hem Türkiye Cumhuriyeti’ne hem de partimize gözümüz gibi bakacağız" dedi. "Milliyetçilik oyununa gelmeyiz" "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım" şeklinde konuşmasına devam eden Özel, "Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız. Yaşasın cumhuriyet. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi. Bu ülkeyi Atatürk’ün emanet ettiği gibi çiftçisine de, işsizine de sahip çıkana kadar, emekliler hakkını alana kadar önce muhalefet mücadele edeceğiz sonra iktidarda hepsinin yüzünü güldüreceğiz. Bize oy verenleri pişman etmeyeceğiz, oy vermeyenlerin de gönlünü kazanacağız. ‘Keşke ben de verseydim’ dedirteceğiz. İlk seçim gelsin oy atacağım dedirteceğiz. Bu partiyi nasıl yüzde onların altında Kula’da yüzde 50’nin üzerine getirdiysek, neredeyse Türkiye şampiyonu yaptıysak hep birlikte bu partiyi çok çalışarak iktidar yapacağız. Bunun için başta şunu ifade edeyim. Hikmet Başkan kazandı Kula kazandı, Ferdi Başkan kazandı Manisa Kazandı. Türkiye İttifakı kazandı, Türkiye kazandı. Ben partimizin genel başkanı olarak Hikmet Başkana şunu söylüyorum, sen çalış biz arkandayım. Örgütümüz bana emanet, örgütümüze Hikmet Başkanı emanet ediyorum, Hikmet Başkana Kula’yı emanet ediyorum sizleri de Allah’a emanet ediyorum" diyerek konuşmasını tamamladı.
Hakkari Engelli çift, inşaatını bitiremedikleri evleri için destek bekliyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, temelini geçen sene attıkları evlerini tamamlamak için yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Yüksekova’ya bağlı Çevreli Küme Evleri’nde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, 2022 yılında dünya evine girdi. Bedensel engelli olan ve tekerlekli sandalyeye mahkum bir hayat süren çift, kendilerine bir ev inşa etmek istedi. Geçen sene arsalarının üzerine temel atan çift, maddi imkansızlıklar yüzünden evlerini tamamlayamadı. En büyük hayallerinin evlerine yerleşmek olduğunu kaydeden Dağdeviren çifti, yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Evlendikten sonra Yüksekova’da kaldıklarını kaydeden Çiğdem Dağdeviren, “Kaldığımız dairede hem kiramız arttı hem de giriş çıkışları bizim için sıkıntılıydı. Köye geldik, kaynımın evinde kalıyoruz. Onların evinin giriş çıkışı da bizim için rahatsız edici. Biz geldik bir temel attık. Malzemelerin bir kısmını borçla aldık, bir kısmı için de hayırseverler yardımcı oldu. Temeli attık ama geçen seneden beri bu temel böyle. İkimizin de engelli maaşı çok düşük. Valimiz olsun, vatandaşlar olsun, destek bekliyoruz kendilerinden. Biz de evimize girmek istiyoruz. Rahat etmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Attıkları temelin ikinci yıla gireceğini ve temelde kullandığı inşaat malzemelerinin büyük kısmını borçla aldığını söyleyen Orhan Dağdeviren ise, “Zor durumdayız, sıkıntıdayız. İmkanlarımız yok. Tek gelirimiz engelli maaşımız. Onunla da bir şey yapılmıyor. Geçen seneden beri abimin evindeyiz. İçeri girmek, dışarı çıkmak bizim için çok sıkıntılı. Gelip gidemiyoruz. Kendimize göre ev yapmak için temel attık ama tamamlayamadık. Milletimiz bize destek olursa çok seviniriz” şeklinde konuştu.