SAĞLIK - 21 Ocak 2017 Cumartesi 11:20

Binlerce Hepatit C hastası kurtulacak

A
A
A
Binlerce Hepatit C hastası kurtulacak

Kronik Hepatit C tedavisinde kullanılmaya başlanan yeni ilaçlarla yüzde yüz tedavi sağlandığını belirten KLİMİK Derneği Hepatit Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bilgehan Aygen, "Doğrudan etkili antiviral ajanlar olarak adlandırılan yeni tedavi seçenekleri ile yüzde 100’e yakın oranlarda kalıcı virolojik yanıt elde edilmektedir. Gerçekten devrim olarak nitelendirilebilecek bu tedavi seçenekleri eski tedavilere göre daha etkili olmalarının yanı sıra yan etkileri azdır ve hastalar tarafından iyi tol

Türkiye’de hepatit C virüs enfeksiyonu taşıyan hasta sayısının, 334 bin ila 1 milyon 170 bin arasında olduğu tahmin ediliyor. İleri yaşlarda enfeksiyonun görülme sıklığı artarken risk gruplarında da daha yüksek oranlar söz konusu oluyor. Hepatit C, Türkiye’de ileri evre siroz hastalarının yüzde 40’ından, karaciğer kanseri hastalarının da yüzde 60’ndan sorumlu oluyor. 2030 yılında hepatit C virüsüne bağlı kompanse sirozda yüzde 40, dekompanse sirozda yüzde 60 ve karaciğer nedenli ölümlerde yüzde 70 artış olacağı ön görülüyor. Türkiye’de ise tanı ve tedaviye erişim oranı düşük. 2013 yılı verilere göre tanı oranı yüzde 20’nin, tedavi oranı ise yüzde 1’in altında.

KLİMİK Derneği Hepatit Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bilgehan Aygen, kronik hepatit C tedavisinde kullanılmaya başlanan yeni ilaçlarla yüzde yüz tedavi sağlandığını vurgulayarak, "Doğrudan etkili antiviral ajanlar olarak adlandırılan yeni tedavi seçenekleri ile yüzde 100’e yakın oranlarda kalıcı virolojik yanıt elde edilmektedir. Gerçekten devrim olarak nitelendirilebilecek bu tedavi seçenekleri eski tedavilere göre daha etkili olmalarının yanı sıra yan etkileri azdır ve hastalar tarafından iyi tolere edilebilen tedavilerdir. Ayrıca interferon tedavisi gibi enjeksiyon yoluyla değil ağız yoluyla kullanılmaları ve tedavi süresinin 8-12 hafta gibi kısa süreli olması önemli üstünlükleridir" dedi.

Binlerce hastaya Hepatit C’den kurtulma umudu doğdu
Prof. Dr. Aygen, tedavi maliyeti tek hastada 100 bin lirayı bulan ilaçların, SGK tarafından 18 Haziran 2016 tarihinden itibaren geri ödenmeye başlanmasıyla, binlerce hastaya hepatit C’den kurtuluş umudu doğduğunu vurgulayarak, "Böylece birçok hastaya tedavi verme olanağı elde ettik. Sağlık Bakanlığı tarafından tedavi alan hasta sayısı ile ilgili resmi olarak açıklanan net bir sayı olmamakla beraber, yaklaşık 8-9 bin civarında hastanın tedavi aldığı tahmin edilmektedir. Bu sayı önümüzdeki günlerde daha da artacaktır. Tedavi verdiğimiz hastalarda başarı oranı çok yüksek. Mevcut yasa gereği tüm kronik hepatit C hastaları yeni tedavi seçeneklerini kullanamıyor. Daha önce tedavi alan ve yanıt vermeyen hastalar, daha önce tedavi almayan, ancak karaciğer hastalığının orta-ağır düzeyde olduğu kanıtlanan hastalar ve kronik böbrek yetmezliği gibi altta yatan başka bir hastalığı olan kronik hepatit C hastalarını yeni ilaçlarla tedavi edilebiliyoruz" dedi.
Prof. Dr. Bilgehan Aygen, mevzuatın yürürlüğe girmesinin başta hastalar olmak üzere tedaviyle uğraşan hekimler için de çok sevindirici bir gelişme olduğunu ifade ederek, "Özellikle daha önce defalarca tedavi alıp, bu tedavilere yanıt vermeyen ve karaciğer hastalığı ilerlemiş hastalarımızın yeni tedavi seçenekleri dışında tedavi şansı yoktu. Dünyanın kronik hepatit C’de birincil kabul ettiği ve tedavideki başarı oranının yüksek olduğu ilaçların ülkemizde de kullanılabilmesi çok önemli bir sağlık sorununa çözüm getirecektir. Siroz, karaciğer kanseri, karaciğer yetmezliği gibi birçok komplikasyonu olan kronik hepatit C hastalığını tedavi etmek son derece önemlidir" dedi.

"Çoğu insan hepatit taşıdığından habersiz yaşıyor"
KLİMİK Derneği Hepatit Akademisi, 2017 Düzenleme Kurulu Başkanı, Doç. Dr. Aysel Kocagül Çelikbaş ise, hepatitlerin A’dan E’ye kadar görüldüğünü, hepatit B ve C’nin siroz ve karaciğer kanseri gibi ağır klinik tablolara neden olduğu için ayrı bir önemi olduğunu belirterek, "Dünyada yaklaşık 2 milyar kişinin hepatit B virusu (HBV) ile karşılaşmış olduğu, yaklaşık 400 milyon kişinin ise kronik hepatit B (bunların 15-20 milyonunda Delta hepatit vardır) olduğu bilinmektedir. Her yıl 500-700 bin kişinin HBV infeksiyonu ve/veya ilgili komplikasyonlar nedeniyle yaşamını yitirdiği tahmin edilmektedir. Hepatit virüsleri karaciğerde yerleşerek hastalık oluştururlar. Bu kişiler çoğu zaman enfeksiyonu taşıdığından veya hasta olduğundan habersizdir. Bu nedenle bulaşın en önemli kaynağı bu bireylerdir. Hastalık çoğu zaman kan, cinsel temas ve doğum sırasında anneden bebeğe bulaşarak toplumda yayılır" diye konuştu.

Hepatit Akademisi hakkında
Klimik Derneği, Viral Hepatit Çalışma Grubu tarafından yılda bir kez "Hepatit Akademisi" başlığı altında genç araştırma görevlileri ve uzmanların katılımının sağlandığı okul formatında aktiviteye devam ediyor. Akademi programları sayesinde genç doktorlara viral hepatit alanında gereksinim duydukları bilgileri, verileri aktarma ve paylaşma olanağı elde ediliyor. Bu yıl Bursa’da beşincisi gerçekleştirilecek "KLİMİK Hepatit Akademisi 2017: Temel Bilgiler" toplantısında konularında deneyimli uzmanlar tarafından hepatit A, hepatit B, hepatit C, hepatit D ve hepatit E virüs enfeksiyonları ele alınacak.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’da “Avrupa Film Günleri" Samsun Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) çatısı altında faaliyetlerini sürdüren Samsun AB Bilgi Merkezi’nin organizasyonu ile Samsun’da gerçekleştirilecek “Avrupa Filmleri Haftası”nın ikincisi 8 Mayıs günü başlıyor. Sinemaseverler etkinlik kapsamında, AB üyesi 22 ülkesinin 18 filmi, 8-12 Mayıs tarihleri arasına kadar Atakum’da bir AVM’de ücretsiz olarak izleyebilecek. Samsun Avrupa Birliği(AB) Bilgi Merkezi, Samsun Sinema Derneği ve bir kafe iş birliğinde “Avrupa Film Günleri" ikinci kez Samsunlu sinemaseverler ile buluşuyor. AB üyesi 22 ülkesinin 18 önemli filminin gösterileceği etkinlik, halka açık ve ücretsiz olacak. 8-12 Mayıs tarihlerinde gerçekleştirilecek olan ‘Avrupa Film Günleri’ 18 farklı film ile sinemaseverlere yine unutamayacağı anlar yaşatacak. Samsunlu sanatseverler, Avrupa Filmleri Haftası boyunca gösterimde olacak filmleri Atakum ilçesinde bir AVM’de ücretsiz olarak izleyebilecek. Hafta, 8 Mayıs Çarşamba günü saat 18.00’de Slovakya yapımı olan ‘Asla Asla deme” filmi ile başlayacak ve hemen ardından ise saat 20.30’da İtalya 2022 yapımı ‘Dante’ filmi izleyiciyle buluşacak. Sinemaseverleri etkinliğe davet etti Avrupa Filmleri Haftası’na ikinci kez ev sahipliği yapmanın heyecanını yaşadıklarını belirten Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, “1997 yılından bu yana Odamız çatısı altında AB Bilgi Merkezi’ne ev sahipliği yapıyoruz. Bu zaman zarfında Samsun AB Bilgi Merkezi olarak da onlarca sosyal ve kültürel etkinlikler düzenledik. Yine çok özel bir etkinlikle gişelerde bulamayacağımız Avrupa filmlerini, halkımızla buluşturacağız. AB Türkiye Delegasyonu, AB Üye Ülkeleri Büyükelçilikleri, AB Ulusal Kültür Enstitüleri ve AB Bilgi Merkezlerinin iş birliğiyle düzenlenmekte olan Avrupa Film Günleri, 15 Nisan’da Ankara’da ve 29 Nisan’da İstanbul’da gerçekleştirilen gala geceleriyle illerde başladı. Seçkin filmlerin yolculuğu Samsun’un da aralarında bulunduğu Antalya, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Eskişehir, İzmir ve Trabzon’da devam edecek. Geçen yıl sonbaharda büyük başarı ile tamamlanan Avrupa Film Günleri etkinliğinin ardından bu etkinliğin de başarılı olacağını düşünüyoruz. Biliyoruz ki sinema evrensel bir dildir. Etkinliğin Avrupa ve Türkiye arasında sürdürülebilir kültürel diyaloğa katkı sağlamasını umut ediyoruz. Tüm sinemaseverleri etkinliğimize davet ediyorum” dedi. Bu yıl gösterimdeki filmler: Bulgaristan’dan “Tüm Çıplaklığı ile Jiguli Grubu”, Danimarka’dan “Viborg Güzeli”, Estonya’dan “Ufuktaki Savaş”, Finlandiya’dan “Eli Kulağında”, Fransa’dan “Sönmüş Hayaller”, Hollanda ve Almanya’dan “Kuaför Romy”, İspanya’dan “Ramona”, İsveç’ten “Ben Zlatan”, İtalya’dan “Dante”, Malta ve Kanada’dan “Carmen”, Litvanya’dan “Göz Kırpmayı Unutma”, Macaristan ve Almanya’dan “Zarif”, Polonya’dan “Köylüler”, Portekiz, İspanya ve Fransa’dan “Büyükbabamın İblisleri”, Romanya ve Çek Cumhuriyeti’nden “Mikado”, Slovakya’dan “Asla Asla Deme”, Slovenya, İtalya ve Hırvatistan’dan “Suçsuz Adam”, Yunanistan’dan “Domatesler Wagner’le Tanışınca.
İstanbul Sancaktepe’de Hıdırellez coşkuyla kutlandı Orta Asya’dan Balkanlar’a kadar geniş bir coğrafyada baharın gelişi olan Hıdırellez, Sancaktepe’de coşku içinde kutlandı. Sancaktepe Belediyesi tarafından Paşaköy Mahallesi’nde Hıdırellez Şenliği düzenlendi. Etkinlikte çuval yarışı, mendil kapmaca, ağızda yumurta taşıma, uçurtma şenliği gibi birçok etkinlik yapılarak yediden yetmişe herkes doyasıya eğlendi. Hıdırellez etkinliğine Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin’in yanı sıra, Sancaktepe İlçe Kaymakamı Ahmet Karakaya, CHP İlçe Başkanı Emre Yılmaz, Sancaktepe Belediye Meclis Başkanı İlknur Ünlü, Sancaktepe CHP Meclis Üyeleri, muhtarlar ve tüm Sancaktepe halkı katıldı. Hıdırellez Şenliği, Başkan Alper Yeğin’in ateşi yakmasıyla başlarken, çocuklar ve aileleri çalan müzik eşliğinde doyasıya eğlendi, bazı vatandaşlar yanan ateşin üzerinden atladı. Hıdırellez şenliğinde konuşan Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin, "Biz de baharı coşkuyla karşılıyoruz. Uzun yıllardır bu bölgede yapılmayan bir etkinliği yapıyoruz. Hıdırellez şenlikleri. Özellikle Sancaktepe’nin bütün bölgelerinden komşularımız burada. Paşaköy’de yapılmasının bir anlamı var çünkü yıllar önce geleneklerine uygun olarak Paşaköy’ümüzde yapılıyordu. Tekrar bir geleneği yerine getireceğiz" dedi. "Hıdırellez, baharın gelişini müjdeler" Başkan Yeğin, "Bizim bu etkinliği yapmamızda en büyük pay sahibi, emek sahibi, fikir sahibi olan Paşaköy muhtarımıza teşekkürü borç biliyorum. Bizi geçmişe götürdüğü için, sizlerle buluşmamıza vesile olduğu için kendisine teşekkür ederim. Saydığımız bu coğrafyaların kışları ağır geçer. Uzun geçer. Ve doğa sanki bir daha hiç uyanamayacakmış gibidir. İnsanların umutlarından tükendiği bir anda derler ya her kışın sonu bahardır. Hıdırellezde baharın gelişini müjdeler. Bu müjde öyle büyük bir müjdedir ki; baharla birlikte insanların umutlarını büyütür. Değişen doğa insanlara nimetler sunar. İnsanlar doğaya sunduğu bu nimetlerden dolayı minnetini gösterirler. Baharı karşılarken en güzel kıyafetlerini giyerek böyle renkli şenlikler yaparlar. Yemekler yapılır, birlikte yenilir, oyunlar oynanır. Ve baharın gelmesiyle doğanın sunduğu nimetlerden dolayı dilekler için adaklar adanır" şeklinde konuştu. "Gelenekleri yaşatmak için elimizden geleni yapacağız" "Bugünden sonra da Hıdırellez’lerde sizlerle bir arada olup dualar etmeye devam edeceğiz" diyen Başkan Yeğin, "Bu topraklarda atalarımızdan emanet ne varsa yardımlaşmayı, dayanışmayı, sevgiyi ve saygıyı, hoşgörüyü ve bütün değerleri yaşatmak için bir araya geleceğiz. Bugünün önemine uygun olarak kınalı kuzular getirilmiş. Gül fidanlarımız dikilmiş. Çömlekten dileklerin çekildiği, ateşten atlandığı, hayvanların kuzuların kına ile meralara salındığı pek çok yaygın gelenek var. Bunların bir kısmını ne yazık ki zamana yenildi. Ama yaşatmak için elimizden gelen bütün imkanları kullanacağız. Kutlamaların başlangıcında gündüz vakti çocuklarımızın eğlenceleri vardı. Çocuklarımızı mutluluğunu görmek bizi de mutlu ediyor. Çocuklarımız bizim baharımız. Bahar gibi onlar da bizim umutlarımızı canlandırıyor. Sancaktepelilerin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini, hemşeriliğini yaşatmak için elimizden gelen bütün imkanları seferber edeceğiz" dedi. Etkinlik hakkında konuşan Aslı Çetinkaya, "Bu etkinlik için Alper Başkan’a teşekkür ederiz. Çok güzel bir etkinlik düzenledi. Ailecek buradayız. Ailecek katıldık. Çocukları şenlendirdiği gibi büyükleri de şenlendirdi. İyi ki Alper başkan. Haydar başkana teşekkür ederiz." dedi.