ASAYİŞ - 10 Mayıs 2022 Salı 10:45

Bir metrelik kılıçla dehşet saçtı, yaralanan esnaf iki kez ölümden döndü

A
A
A
Bir metrelik kılıçla dehşet saçtı, yaralanan esnaf iki kez ölümden döndü

Kocaeli'de geçtiğimiz Ağustos ayında iki esnafın tartışması kanlı bitti. Kılıçla karnından yaralanan Yunus Tokgöz iki kez ölümden döndü. Kolunu kaybetme tehlikesi geçiren Tokgöz, "Sanık 1 metrelik bir kılıçla bana saldırdı. Ninja değilsin, Terminatör değilsin, o kılıcın senin dükkanında ne işi var? Bu şahsın yakalanması için illa ölmem mi gerekiyordu" dedi.

Olay, 16 Ağustos 2021 tarihinde meydana geldi. İddiaya göre, arkasından konuştuğunu iddia ettiği esnaf komşusu Kaya D. ile konuşmaya giden Yunus Tokgöz, kılıçla saldırıya uğradı. Arabasına binerek 200 metre ilerideki dükkanına giden Yunus Tokgöz, ağabeyi Mustafa Tokgöz’e olayı anlattı. Olayı çözmek için Kaya D.’nin yanına giden Mustafa Tokgöz de aynı şekilde saldırıya uğradı. Ağabeyinin saldırıya uğradığını gören Yunus Tokgöz, olay yerinde girerek ağabeyini korumaya çalıştı. Bu esnada Kaya D. tarafından kolundan ve karnından kılıçla yaralandı. Olayı gören çevredeki vatandaşlar, Yunus Tokgöz'ü araçlarına alarak hastaneye götürdü. Polis ekipleri, olaya karışan Kaya D., oğlu Kerem D. ve diğer şahısları ifadelerini almak üzere emniyete götürdü. Olayda kullanılan kılıca ise el konuldu. Şahısların ifadelerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

5 defa ameliyat geçiren Tokgöz, uzun süren tedavinin ardından taburcu edildi. Olay sebebiyle Tokgöz’ün elinde ve parmaklarında his kaybı yaşandı. Gıda toptan ve unlu mamuller işi yapan Yunus Tokgöz (41) olayı anlattı. 16 Ağustos 2021 olayın gerçekleştiğini ifade eden Tokgöz, "Arkamdan konuşmuş bir esnafımızın yanına gidip neden böyle bir şey yaptığını sordum. İçeriye girer girmez benim üzerime kılıçla koşmaya başladı, içeridekiler de bana saldırınca ben aracıma binerek 200 metre ilerideki dükkanıma gittim. O sırada ağabeyim Mustafa geldi ve ne olduğunu sordu. Ağabeyime durumu anlatınca neden böyle bir şey yaptığını sormak için onun yanına gitti. Mustafa ağabeyimin elinde sivri bir kalem dahi yoktu. Ağabeyimin üzerine 4-5 kişi sopalarla bir kişi de kılıçla geldi. Ben de koşarak oraya gittiğimde Kaya kılıcı benim koluma vurdu. Sonrasında yere düştüğümde kılıcı 2 defa karnıma soktu. Kasap bir arkadaşımızın arabası ile hastaneye gittik. 5 kez ameliyat geçirdim. 2 gün sonra mahkememiz var ama olaydan 10 ay geçmiş olmasına rağmen sanık hala tutuksuz bir şekilde elini kolunu sallayarak ortalıkta geziyor” dedi.

"Ninja değilsin, Terminatör değilsin, o kılıcın senin dükkanında ne işi var?

Olayı hala unutamadığını söyleyen Tokgöz, "Sanığın ifadesine göre, kendisinin elinde ekmek bıçağı varmış, elinde duruyormuş ve ben böyle yaralanmışım. Sanık 2 metrelik bir kılıçla bana saldırdı. Aldığım kılıç yarası sebebiyle elimi ve parmaklarımı hissetmiyorum. Bu sanık hem bana hem ağabeyime saldırdı. Bu şahısla aynı mahalle mülk sahibiyim, annemle aynı mahallede yaşıyorlar. Babam 2 ay önce bu olayın üzüntüsünden kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Adalete güveniyoruz. 10 ay oldu bu adam hala tutuksuz. Benim ölmem mi gerekiyordu bunun tutuklanması için. Aramızda husumet yoktu, bana neden saldırdı bilmiyorum. Yeğenlerime benim depomdan alışveriş yapmamalarını söylemiş. Ben de bunun sebebini öğrenmek için sormaya gittiğimde bana saldırdı. İnsan insana böyle büyük bir kılıçla neden saldırır bilmiyorum, insan insana bunu yapmaz. Bir esnafın dükkanında neden kılıç bulundurduğunu merak ediyorum. Ninja değilsin, Terminatör değilsin, o kılıcın senin dükkanında ne işi var?" diye konuştu.

"Bu şahsın yakalanması için illa ölmem mi gerekiyordu"

Sanığın annesiyle olan diyaloğunu anlatan Yunus Tokgöz, "70 yaşındaki annem bu olaydan sonra ekmek almaya giderken sanık, annemin ona hakaret ettiğini ve can güvenliğinin olmadığını söyleyerek polis çağırmış. Şikayet üzerine polis geliyor ve annemin ifadesini alıyor. Kendisi kılıç taşıyor ama 70 yaşındaki bir kadını şikayet ederek ‘Can güvenliğim yok’ diyor. Annemle aynı gün bu yaşanan olaylar sebebiyle mahkememiz var. Başak Cengiz olayını hatırlıyorsunuzdur, benden sonra onun olayı oldu ve katil zanlısı yakalandı. Ben 15 ünite kan alıp ölmediğim için mi sanık tutuklanmayarak bu kadar özgür bir şekilde geziyor, bu şahsın yakalanması için illa ölmem mi gerekiyordu" şeklinde konuştu.

"Gözümün önünde oğlumu kılıçla doğradı, ben bu kadar canilik görmedim"

Yaşananlar sebebiyle gözyaşlarına boğulan anne Semiha Tokgöz, “Kapının önünde otururken oğlum Yunus geldi, eli ayağı titriyordu. Ne olduğunu sorduğumda Kaya'nın kılıçla kendisine dükkanda saldırdığını söyledi. O sırada ise büyük oğlum Mustafa geldi. Mustafa’ya da olayı anlatınca, ‘Ben gidip konuşacağım derdi neymiş’ diyerek gitti. O sırada oğlum Mustafa usul usul gitti, eline bir şey de almadı. Sanık oğlumla karşılaşınca ensesine kılıcı salladı. İkinci bir hamlede ise oğlum Yunus kolunu ağabeyinin önüne tuttu. Bu sırada Yunus'un kolu düştü zannettim çünkü her tarafı kan içindeydi. ‘Eyvah çocuğumu öldürdü’ diyerek bağırdım, çocuğumu kanlar içinde arabaya alarak hastaneye kaldırdılar. Bu olay sebebiyle bayılmışım. Daha sonra hastaneye gittik, ben çocuğumu öldü sanıyordum. Hastanede hasta eks oldu dediler. Çocukları ‘Babamız öldü’ diye ağladılar. Daha sonra başka bir hastaneye sevk ettiler ve bizden izin alarak oğlumun kolunu kesmek istediler. ‘Yalvarıyorum etmeyin, kesmeyin, kolu üstünde kalsın, sakat olmasın’ dedim. 11 saat Yunus ameliyatta kaldı. Biz ümidimizi kesmiştik ama Allahtan hiçbir zaman ümit kesilmezmiş. Biz bir hafta hastanenin önünde Yunus’un çıkmasını beklerken sanık tutuksuz bir şekilde iş yerinde oturuyormuş. Bu nasıl adalet, böyle bir şey olamaz. Eşim bu olay sebebiyle kalp krizi geçirdi. Kaya denilen şahıs, gözümün önünde oğlumu kılıçla doğradı, ben bu kadar canilik görmedim" ifadelerini kullandı.
Öte yandan, olay anı güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Yaşanan tartışmanın ardından sanık Kaya D.'nin kılıcı alarak koştuğu görülüyor.

Fehime Kartal - Cihan Atik
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Osman Zeki Korkmaz: “Şimdiden zihinsel olarak kimsenin tatile çıkmaya hakkı yok” İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, Adana Demirspor maçının ardından yaptığı açıklamada, “Üç hafta sonra lig bitecek ama bizim işimiz devam edecek. O yüzden şimdiden kimsenin zihinsel olarak tatile çıkmaya hakkı yok” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında İstanbulspor, evinde karşılaştığı Adana Demirspor’a 1-0’lık skorla mağlup oldu. Müsabakanın ardından İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Ligden düşmenin matematiksel olarak kesinleşmesine kadar bir oyun kimliğine sahip olduklarına değinerek Korkmaz, “Geçtiğimiz hafta bunun uzağındaydık. Bir hafta boyunca bunun üzerine çalıştık. Bu zamana kadar oluşturduğumuz futbol kimliği devam ettirmemiz gerekiyordu. Bugün 90 dakikanın sonundaki davranıştan memnunuz ancak skor alamadık. Maça yine dalgın ve tatil düşüncesiyle başladık. Yediğimiz golde sadece doğru savunma pozisyonunu alsaydık ofsayt nedeniyle iptal edilecekti. Savunma duruşu hatasından golü yedik. İkinci yarıda reaksiyon verdik. Top daha çok rakip yarı sahadaydı. Daha fazla şut, gol girişimi, korner, etkili hücum sonlandırma girişimi yapmamız gerekiyordu. Pozisyonlarımız var ama daha etkili olmamız gerekiyordu. Son 3 haftada zihinlerimizi toparlamamız gerekiyor. Bu zamana kadar var ettiğimiz bir futbol kimliği ve kültürü var. Bunu sert bir şekilde devam ettirmemiz, ortaya koymamız gerekiyor. Zihinsel olarak kimsenin tatile çıkmasına izin veremeyiz. Üç hafta sonra lig bitecek ama bizim işimiz devam edecek. O yüzden şimdiden zihinsel olarak tatile çıkmaya kimsenin hakkı yok. İlk 15 dakika bunun faturasını ödedik. Bu da sonucu belirledi” diye konuştu.
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden sempozyum Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi’nin (HUBİTEM Merkezi) düzenlediği Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu’nda (HUBİTSEM) akademik dünya ile iş hayatı buluştu. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliğiyle Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatının bir araya geldiği sempozyumda atölye çalışmaları yapıldı. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, sempozyuma ilişkin İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bilişim hukuku, hukuk, yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi, hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu” dedi. Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şunları söyledi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek, yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile iş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarıda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen dünyanın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yakmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bugün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile bağ kurmasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların yer aldığı sempozyum, 4 ve 5 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek.
İstanbul Hikmet Karaman: “Üç puan aldığımız için mutluyuz” Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, İstanbulspor maçının ardından yaptığı açıklamada, uzun zaman sonra deplasmanda galibiyet alınmasının sevindirici olduğunu söyleyerek, “Üç puan aldığımız için mutluyuz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Adana Demirspor, deplasmanda karşılaştığı İstanbulspor’u 1-0’lık skorla mağlup etti. Müsabakanın ardından Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Uzun zaman sonra deplasman galibiyeti alınmasının sevindirici olduğunu aktaran Karaman, “Maçın 10. dakikasında golü bulduk. Sonrasında farkı açabilirdik Ancak müsabakanın son 15 dakikasında İstanbulspor bizden üstün oynadı. Daha organize olabilseler veya son pası verebilseler golü bulabilirlerdi. Uzun süre oynamayan, şans bulamayan arkadaşlarımız vardı. Bazen hamle gücü bazen de bu gibi durumlarda ikinci golü atabilen oyuncularımız eksikti. Üç puan aldığımız için mutluyuz. Osman Zeki Korkmaz hocayı ve takımını tebrik ediyorum. Hakemlere de teşekkür ediyorum. Temiz bir maç yönettiler. Önümüzdeki hafta içeride oynayacağımız önemli bir maç var. Sakat ve cezalı oyuncularımız da aramıza katılacak. Rekabet ortamı biraz daha artacak. Galatasaray maçında müthiş bir taraftar topluluğu vardı. Adana Demirspor taraftarı maç öncesi ve içinde bizi çok iyi bir şekilde destekledi. Haftaya güzel futbolla alacağımız skorla onları da mutlu etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.