GÜNDEM - 14 Nisan 2021 Çarşamba 14:16

Bursa’da tarihi konaklar bir bir yanıyor

A
A
A
Bursa’da tarihi konaklar bir bir yanıyor

Bursa’da son iki ayda Osmanlı Devleti’nden miras Tophane eteklerinde yan yana iki ayrı tarihi konakta yaşanan şüpheli yangın "Bursa’nın tarihi evlerini kim yakıyor" sorusunu gündeme getirdi.

Her iki yangının çıkış sebepleri üzerinde çalışan itfaiye ekipleri yangınları şüpheli bulurken, olayda sabotaj ihtimali üzerine duruluyor.

İlk yangın geçtiğimiz 30 Ocak gecesi Osmangazi ilçesine bağlı Yahşibey Mahallesi Yahşibey Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, A.C.’nin ve ailesinin yaşadığı 200 yıllık tarihi evde ısıtıcının devrilmesi sonucunda yangın çıktı. Dumanların binayı sardığını gören A.C, durumu itfaiye ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen ekipler vatandaşları tahliye etti ancak küle dönen tarihi konak kullanılmaz hale geldi. Aynı günün sabahında da Osmangazi Belediyesi’nin ekipleri tarafından yanan tarihi konak yıkılıp bölge temizlendi.

Bursa’da tarihi konaklar bir bir yanıyor

Dün akşam tam iftar saatinde yine aynı mahalle ve aynı sokakta aralarında çok az mesafe bulunan bir başka tarihi konakta da bilinmeyen bir sebeple yangın çıktı. Kısa sürede alev topuna dönen 3 katlı tarihi konak konumu sebebiyle alev alev yanarken neredeyse Bursa’nın bir çok noktasından görüldü. Tarihi yıldız parkında toplanan bir kaç vatandaş 120 yıllık konağın yanışını film izler gibi izledi. Yükselen alevler sebebiyle alev topuna dönen tarihi konak Bursa’nın bir çok bölgesinden görüldü. İftar saatine denk gelen yangın iftar sofrasında buluşan çok sayıda vatandaşı da sokağa döktü. Binanın tarihi geçmişini bilen yaşlı kadınlar sokağa inip yangına müdahale etmek istedi. Bina sahibi dumandan etkilenirken, evinde beslediği onlarca kedi ise itfaiye ekipleri tarafından kurtarıldı. Kedilerin kurtarılmasından memnun olan bir hayvansever kadın ise mutluluk gözyaşlarını tutamadı. Kullanılmaz hale gelen tarihi konak itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü. Küle dönen konak sabah saatlerinde bölgeye gelen belediye ekipleri tarafından yıkılıp bölge temizlendi.

İtfaiye ekipleri tinercilerin de uğrak yeri haline gelen bölgedeki yangınların şüpheli olduğu konusunda görüş bildirdi. Bu durum olayın sabotaj olma ihtimalini güçlendirirken, polis ekipleri de her iki yangınla alakalı çok yönlü tahkikat başlattı. Öte yandan bazı vatandaşlar bölgenin bir an önce kentsel dönüşüme girmesi için kasıtlı yakılabileceğini iddia etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Altınordu sezonu hedeflediği yerde bitirdi TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta uzun bir süre düşme korkusu yaşayan Altınordu, sezonu 12. sırada bitirerek kümede kalma hedefini gerçekleştirmeyi başardı. Geçtiğimiz sezon 1. Lig’den TFF 2. Lig’e düşen Altınordu, birçok oyuncusu ile yollarını ayırıp altyapı patentli oyuncularla yola devam kararı almıştı. 2. Lig Beyaz Grup’ta sezona istediği gibi başlayamayan ve ilk 8 hafta galibiyete hasret kalan kırmızılı-lacivertliler, bu süreçte düşme korkusu yaşadı. Altınordu, ligin orta bölümlerinde zaman zaman istediği sonuçlar alsa da, tehlikeli bölgeden uzaklaşmayıp adeta ateşle oynamıştı. Son haftalara doğru vites yükselten İzmir ekibi, yenilmezlik ve galibiyet serilerine imza atarak düşme hattından uzaklaşıp sezonu 12. sırada bitirmeyi başardı. Böylece Altınordu, kümede kalarak ligi hedeflediği yerde birdi. Altınordu’da Başkan Seyit Mehmet Özkan’ın hayali gerçek oldu TFF 2. Lig ekiplerinden Altınordu’da Başkan Seyit Mehmet Özkan’ın hayali gerçek oldu. Öz kaynak sisteminden yetiştirdiği futbolcularla dikkat çeken İzmir ekibi, mücadele ettiği liglerde kadrosunun ilk 11’inde ağırlıklı olarak kendi oyuncuları ile mücadele ediyordu. Başkan Seyit Mehmet Özkan’ın “Bir gün ilk 11’deki oyuncularımızın hepsinin öz kaynak sisteminden yetişen oyuncular olmalarını hayal ediyorum” açıklaması Ankaraspor ile oynanan maçta gerçekleşti. Bu sezon mücadele ettiği ligde genelde ilk 11’de 8-9 oyuncusuna öz kaynak sisteminden yetişen oyunculara şans tanıyan Altınordu, ligde kalmayı garantileyince Ankaraspor ile oynanan maçın ilk 11’ndeki oyuncuların tamamı öz kaynak sisteminden yetişen futbolculardan oluştu.
İstanbul Günlük hayatta depresyon belirtilerinizi maskeliyorsanız ‘yüksek işlevli depresyon’da olabilirsiniz Son günlerde sosyal medyada ‘yüksek işlevli depresyon’ adı verilen yeni bir kavram gündemde. Klinik Psikolog Sinem Özdener, depresyonda olmayan kişilerin bile kendisiyle özdeşleştirebildiği yüksek işlevli depresyonla ilgili, “Kişi, dışarıya karşı bir maske takar. En küçük olumsuzlukta kendisini yetersiz ve bunalmış hisseder. Sürekli yorgundur ancak içindeki bu depresif belirtilerin günlük yaşamını bozmasına izin vermez” dedi. Bilindiği üzere depresyon tanısı alan bir kişi, yaşadığı yoğun duygusal durumdan dolayı günlük hayatın sorumluluklarını yerine getirmemeye, davranışsal olarak kendini sabote etmeye meyillidir. Ancak son zamanlarda çok konuşulan ‘yüksek işlevli depresyon’da kişiler dışarıdan bakıldığında işlerine, okullarına normal şekilde devam ediyor ancak depresyon belirtilerini iç dünyasında yaşıyor. Yüksek işlevli depresyonun klinik bir bozukluk veya tanınmış bir tanı olmadığını belirten Medicana Ataşehir Hastanesi Psikoloji Bölümü’nden Klinik Psikolog Sinem Özdener, son dönemde gündeme gelen bu kavramla ilgili, “Yüksek işlevli depresyonun en belirgin özelliği, kişinin dışarıya karşı bir maske takması ve içinde hissettiği depresif belirtilerin işlevini bozmasına izin vermemesidir” dedi. Klinik Psikolog Özdener, yüksek işlevli depresyonun 7 belirtisini şöyle sıraladı: "Kişi, dışarıdan bakıldığında gündelik hayattaki sorumluluklarını yerine getirir ancak içinde boşluk ve uyuşukluk duygusu hakimdir. Kişi sürekli bir yorgunluk hisseder. Düşük enerjiyle mücadele zaman zaman kişiyi umutsuzluk hissine ve bu durumdan hiç kurtulamayacakmış gibi bir düşünceye sokmaya teşvik edebilir. Saatlerce bilgisayar oyunu oynayıp fast food tüketebilir Bu duyguların yanı sıra kişi kendini uyuşturan aktivitelere daha çok vakit ayırır. Bunlardan bazıları sosyal medyada çok uzun süre gezinmek, sürekli hazır yemek yemek ve saatlerce video oyunları oynamaktır. Kişi bu aktivitelere çok uzun süre vakit ayırarak aslında içindeki boşluk duygusunu uyuşturmaya ve ondan kaçmaya çalışır. Normalde kişinin üstünde o kadar büyük bir etkisi olmayacak bir olayın büyük bir tetikleyici olabilmesi de belirtilerden biridir. Günlük hayatta ortaya çıkan olumsuz olaylar, kişinin yetersizlik inancını pekiştirme potansiyeli taşır ve bu inancı tetikler. Bu inancın tetiklenmesiyle en küçük olaylar bile bunaltıcı hissettirebilir. Kişi, kendisinin en büyük eleştirmeni olur Bu duygu durumu aynı zamanda kişinin kendini eleştirmesine ve dikkati çok fazla kendine yöneltmesine sebep olur. Kişi zamanla kendinin en büyük eleştirmeni haline gelir. Başka bir deyişle kendine çok yüklenir. En ufak bir hata bile kişiye başarısızlık hissi verir. Bir başka belirti ise kişinin eskiden keyif aldığı aktivitelerden artık zevk almıyor oluşudur. Hepimiz zaman zaman günlük hayatımızda bize keyif veren küçük zevklere vakit ayırırız. Ancak bu durumda kişi keyif aldığı bir durum oluşturmakta zorlanır ve hayatını eskisi kadar renklendirmediğini hisseder. Bu durumun getirdiği bir etken ve bir başka belirti kişinin kendini sosyal açıdan izole etmesidir. Eskisi gibi zevk alınmaması ve umutsuzluğa kapılma duygusu kişiyi denemekten vazgeçirme potansiyeline sahiptir. Kişi zamanla kendini aile ve arkadaşlarından soyutlar ve kendi kendine kalmak ister. Bu durum da çoğunlukla dış çevreden fark edilir."
Adana ABD’de ölü bulunan Adanalı fenomenin mezarı açıldı, yeniden otopsi yapılacak Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) hayatını kaybeden ve sevgilisi tarafından öldürüldüğü iddia edilen sosyal medya fenomeni Yağmur Taktaş’ın mezarı açıldı ve yeniden otopsi için cansız bedeni Adana Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı. Bir televizyon yarışmasıyla ünlenen Adanalı sosyal medya fenomeni Yağmur Taktaş (28), 3 Nisan’da ABD’de fenalaşması sonrası kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Taktaş’ın cansız bedeni, 20 Nisan’da hava yoluyla getirildiği Adana’daki Kabasakal Mezarlığı’nda toprağa verildi. Taktaş’ın ailesi, daha önce darp edilen ve dalağını kaybeden kızlarının ölümüne sebep olduğunu iddia ederek avukatları aracılığıyla Türk asıllı ABD vatandaşı ressam sevgilisi A.C.F.’den şikayetçi oldu. Ailenin şikayeti üzerine yeniden otopsi yapılması için gerekli işlemler de başlatıldı. Ailenin talebi üzerine mezar yeniden açıldı Taktaş’ın ailesinin başvurusunun ardından bugün sabah saatlerinde ekipler tarafından mezar yeniden açıldı. Taktaş’ın cansız bedeni mezardan çıkartılarak otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu Morgu’na götürüldü. Burada gazetecilere konuşan Taktaş ailesinin avukatı Fethi Öksüz, “Fethi kabir işlemini gerçekleştirdik. Cenaze şuanda Adana Adli Tıp Kurumu Morgu’nda. Otopsi yapılacak ve sonucu bekleyeceğiz” dedi.