ASAYİŞ - 28 Temmuz 2021 Çarşamba 11:08

Büyükşen çiftinin cinayet zanlısı: 'Bana 100 bin lira teklif ettiler, ben reddettim'

A
A
A
Büyükşen çiftinin cinayet zanlısı: 'Bana 100 bin lira teklif ettiler, ben reddettim'

Konya'da 2018 yılında cinayete kurban giden Metin ve Necla Büyükşen çiftini öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan Afgan uyruklu Abdulhamid U., ifadesinde Abdullah B’nin "Benim düşmanlarım var, sana 100 bin lira versem düşmanlarımı öldürür müsün” dediğini, kendisinin bu teklifi kabul etmediğini söyledi.

Olay, 3 Eylül 2018 Pazartesi günü saat 23.00 sıralarında merkez Karatay ilçesi İsmil Mahallesi 62. Sokak’ta bulunan müstakil bir evde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Metin Büyükşen (55) ve Necla Büyükşen (54) çifti eve giren yüzü maskeli bir saldırgan tarafından tüfekle vurularak öldürüldü. Başına tüfeğin dipçiğiyle vurulan kızları Büşra Büyükşen ise olaydan ölü numarası yaparak yaralı kurtuldu. Olayın üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen baba ve annesinin katil zanlısının bulunmaması üzerine Necla ve Metin Büyükşen'in doktor oğlu Osman Büyükşen bir televizyon programına çıkarak katilin yakalanması için yardım istedi. Cinayetin çözülebilmesi için Jandarma Genel Komutanlığınca jandarma dedektifleri JASAT görevlendirildi. JASAT ve Konya İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından 13 Temmuz'da çok sayıda adrese şafak vakti operasyon düzenlendi. Operasyonda 25 kişi gözaltına alınırken, şahıslara ait ev ve araçlarda da arama yapıldı.

Yanlış adrese girmişler iddiası

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 25 şüpheliden Abdullah B. ve Esra T., gece yarısı Konya Adliyesine sevk edildi. Abdullah B. ve Esra T'nin azmettirici oldukları, firari cinayet zanlılarının yanlış eve girerek Büyükşen çiftini öldürdüğü iddia edildi. Yapılan sorgulamada Esra T.'nin öldürülen Büyükşen çiftinin evlerine 500 metre mesafede bulunan komşularının oğlu Hüseyin K.'nin eski sevgilisi olduğu ortaya çıktı. Esra T.'nin Hüseyin K.'nin ailesinin baskısıyla kendisinden ayrıldığı ve bu nedenle aileye zarar vermek istediği, bu durumu sevgilisi Abdullah B.'ye anlattığı, sevgilisinin de para karşılığı 2 kişi kiralayıp, korkutup zarar vermeleri için Hüseyin K.'nin evine gönderdiği öne sürüldü. Abdullah B.'nin kiraladığı 2 kişinin kendilerine verilen adresi karıştırıp Hüseyin K.'nin ailesi yerine komşuları Büyükşen çiftini öldürdükleri belirtildi. Şüpheliler Abdullah B. ve Esra T. 'kasten öldürmeye azmettirme', Zekeriya O. ve Mustafa O. de 'kasten öldürmeye yardım etme' suçlarından sevk edildikleri mahkemece tutuklandı. Adliyeye sevk edilen 1 şüpheli adli kontrol kararıyla, jandarmadaki diğer 20 şüpheli ise ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.

Büyükşen çiftinin cinayet zanlısı: 'Bana 100 bin lira teklif ettiler, ben reddettim'

Cinayete kurban giden Necla Büyükşen ve eşi Metin Büyükşen'in cinayet şüphelisi olduğu iddiasıyla aranan ve daha önce tutuklanan Abdullah B.’nin çiftliğinde çoban olarak çalışan Afganistan uyruklu Abdulhamid U. da Ankara'da yakalandı. Sorgulanmak üzere Konya İl Jandarma Komutanlığına getirilen Abdulhamid U., sorgusunun ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Zanlı Abdulhamid U. verdiği ifadede, "Türkiye'ye girdiğimde Ankara'daki yeğenimin yanına geldim. Yeğenimin yanında 20 gün kadar hiçbir işte çalışmadan kaldım. Daha sonra Konya'nın Ilgın ilçesine gelerek burada çobanlık yaptım. Sonra da Çankırı iline gittim. Burada farklı yerlerde 5 ay çobanlık yaptım ve tekrar Konya'nın Sarayönü ilçesinde bulunan köylümün yanına geldim. Burada biraz işsiz kaldıktan sonra köylüm beni Abdullah B. ve Süleyman B. ile tanıştırdı. Ben Abdullah B'nin yanında 9 ay kadar çalıştım. Parayı az bulduğum için yanlarından ayrılıp, tekrar Çankırı'ya gittim. Burada da 2 yıl çalıştıktan sonra tekrar Abdullah B'nin yanında çalışmaya başladım. 2 bin TL karşılığında 3 ay daha çalıştıktan sonra tekrar Ankara Gölbaşı'na gittim. Burada 13 ay çalıştım. Kaldığım köyde jandarmalar beni yakalayıp Konya'ya getirdi” dedi.

“Bana 100 bin lira vermeyi teklif etti, ben reddettim”

Abdulhamid U.'nun ifadesinde, “İlk çalıştığım dönemde Abdullah benim yanıma 4 kez gelerek, bana 'Benim düşmanlarım var. Sana 100 bin TL versem bu düşmanlarımı öldürür müsün?' diye sordu. Ben de sakat bir kızımın olduğunu, öldüremeyeceğimi söyledim. Bunları bana söylerken şaka yapmıyordu, gayet ciddiydi. Öldürülen çifti tanımıyorum. Abdullah bana öldürmek için 100 bin TL teklif etmişse de ben kabul etmedim. Onun adına hiç kimseyi öldürmedim. İsmil Mahallesi'ni hiç duymadım ve oraya hiç gitmedim. Öldürülen kişileri de hiç tanımıyorum. Suçsuzum" dediği öğrenildi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, tekrar YESİDEF yönetiminde BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, YESİDEF yönetimine yeniden seçildi. Dönmez, endüstriyel yemek sektörünün üst kuruluşu olan YESİDEF’in sektörün gelişmesi için çok önemli çalışmalar yaptığını söyledi. Yemek Sanayicileri Federasyonunun (YESİDEF) olağan genel kurulu kısa süre önce İstanbul’da yapıldı. Federasyon Başkanı Hüseyin Bozdağ’ın güven tazelediği kongrede Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez de bir kez daha Yönetim Kurulu üyesi seçildi. Stratejik öneme sahip olan endüstriyel yemek sektörünün ciddi büyüklüğe ulaştığını söyleyen Coşkun Dönmez, ülke genelinde 6 bin dolayında firmada yaklaşık 400 bin kişiye istihdam sağladıklarına dikkat çekti. Günümüzde gıdaya ulaşmanın zorlaştığını ve bu nedenle gıda güvenliğinin daha da önemli hale geldiğini ifade eden Dönmez, “Her sektörde olduğu gibi endüstriyel yemek sektörünün de kendine has zorluları ve sorunları var. Sektörün gelişimini, öncelikle sorunlarımızı çözerek başlamamız doğru olur. Tıpkı yerelde BUYSAD ile yaptığımız gibi, YESİDEF çatısı altında da sorunlarımızı temelden ortadan kaldıracak çözümler üretmek istiyoruz” dedi. Coşkun Dönmez yapmak istedikleri çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Sektörde çoğu işletmenin geleneksel yöntemlerle yemek pişirmeye devam ettiğini fakat enerji verimliliği açısından tüm işletmeleri buharlı pişirme sistemlerine geçmesi gerektiğini söyleyen Dönmez, “Çünkü başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere enerji maliyetleri gerçekten can yakıyor. Yemekleri maksimum gıda güvenliği, sıfır tolerans, sıfır risk anlayışı ile tercihen pastörize ederek son tüketim noktalara ulaştırmamak gerekiyor. Temel ihtiyaç olan gıda sektöründeki firmalara yatırım teşvikleri verilmeli. Kaldı ki bizim sektörümüzde her şeyi yerli teknoloji ile yapabiliyoruz. Yani hazır yemek sektörüne verilecek katkı aynı zamanda yerli üreticinin desteklenmesi anlamına geliyor” diye konuştu. Başkan Dönmez, şehirlerin sanayi bölgelerine yakın konumdaki yerlerinde gıda ihtisas alanları oluşturulması, bu alanlar teşvik çerçevesine alınıp gıdaların daha sağlıklı ortamlarda üretilmesinin yolunu açmak gerektiğini de söyledi. Bu alanlarda devletin denetim faaliyetlerinin de daha kontrollü olacağını kaydeden Dönmez, “Her ne kadar işini layıkıyla yapan işletmelerimizde kendilerine ait arıtma sistemleri olsa da, kapsamlı arıtma sistemleri de yapılarak altyapı sorunlarımız giderilebilir” diye konuştu.
Ankara Ankara’da işletmelere yönelik vergi denetimi yapıldı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, 2 bine yakın işletmeye yönelik Katma Değer Vergisi (KDV) denetimi yaptı. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, restoran, pastane, fırın, kafe ve eczane gibi işletmelerde KDV denetimi gerçekleştirdi. Denetimler 250’ye gelir uzmanı ile yapıldı. Denetimlerde; KDV oranlarına ilişkin tespitler, ödeme kaydedici cihazlar ve pos cihazı kontrolünün yanı sıra, iş yerinin kira olup olmadığı, iş yeri kiralarının bankalar vasıtasıyla ödenip ödenmediği, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı kontrol edildi. Denetimlere Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman da katıldı. Duman, yaptığı konuşmada, denetimlerin kesintisiz devam edeceğini belirterek, şu konuların kontrol edileceğini aktardı: "Ankara genelinde 250 gelir uzmanımız ile kafe, restoran, pastane, fırın ve eczane işletmeleri nezdinde denetim faaliyetlerini gerçekleştireceğiz. Bu vergi denetimi kapsamında; kayıt dışı faaliyet gösteren işletmelerin bulunup bulunmadığı, yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanılıp kullanılmadığı, bir başka ifade ile yeni nesil ÖKC ile bağlantısı olmayan pos cihazların bulunup bulunmadığı." İşletmeye ait olmayan pos cihazının kullanılıp kullanılmadığının da kontrol edileceğini vurgulayan Duman, şöyle konuştu: "Banka hesapları (IBAN) aracılığıyla yapılan tahsilatlara karşılık fatura düzenlenip düzenlenmediği ile başkasına ait banka hesapları üzerinden tahsilat yapılıp yapılmadığı, İşletmede hesap takibinde kullanılan entegrasyon (ROP) sistemi ile ödeme kaydedici cihaz arasında bağlantının kurulup kurulmadığı, işletmede belge düzenine uyulup uyulmadığı, belge düzenlenirken doğru KDV oranının uygulanıp uygulanmadığı, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı, iş yeri kiralık ise kira bedelinin banka kanlıyla ödenip ödenmediği konularında çalışmalar yürütülecektir." Kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında yapılan çalışmalar artarak devam edeceğine dikkati çeken Duman, "Vergi Dairesi Başkanlığımızca yapılan çalışmaların yanında vatandaşlarımızdan ricamız, satın aldıkları ürün veya hizmete ait ödeme kaydedici cihaz fişi veya faturaları talep etmeleri ve verilen bu belgeler üzerinde KDV oranlarının doğru olup olmadığını kontrol etmeleridir" ifadesini kullandı. Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman, belge düzenlemeyen veya yanlış düzenleyen firmalar için vatandaşların doğrudan başkanlıklarına ya da CİMER üzerinden şikayet oluşturarak ulaşılabileceğini de kaydetti. Duman bu konuda hassasiyet ile çalışacaklarını da aktardı.
Antalya Antalya’da korkunç cinayet: Müşterilerine çilek satarken silahlı saldırıya uğradı Antalya’da bir kişi, daha önceden aralarında husumet bulunduğu ileri sürülen çilek satıcısını müşterilerine satış yaptığı sırada tabancayla kurşun yağdırdı. Şüpheli şahıs kaçarken, çilek satıcısı olay yerinde hayatını kaybetti. 12 adet boş kovanın bulunduğu yerde ölen şahıstan geriye sattığı çilek kasaları ve kamyoneti kaldı. Olay, Aksu ilçesi Kundu Mahallesi 33001 sokak üzerinde 11.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, toptan çilek satışıyla uğraşan 4 çocuk babası Ahmet Özdakak (46), sabah saatlerinde 07 DBH 74 plakalı kamyonetiyle müşterilerine çilek getirdi. Bu sırada aralarında yıllar öncesine dayanan husumet olduğu öğrenilen T. E. (27), olay yerinde tabancasıyla 12 el ateş edip yaya olarak kaçtı. Olayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ekipleri ve çok sayıda polis sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri Özdakak’ın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Ölüm haberini duyan Özdakak’ın yakınları olay yerinde sinir krizi geçirdi. Sağlık ekipleri fenalaşan kişilere müdahalede bulundu. Özdakak’tan geriye ise sattığı çilekler ile kamyoneti kaldı. Ahmet Özdakak’ın cansız bedeni, olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Öte yandan, 2016 yılında Şanlıurfa Viranşehir’de kardeşi S. E.’nin öldürülmesi olayıyla ilgili aralarında husumet olduğu öğrenilen T. E’nin yakalanması için Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri çalışması başlattı.