ASAYİŞ - 21 Ekim 2016 Cuma 14:34

Can Dündar'a saldırıda flaş gelişme!

A
A
A
Can Dündar'a saldırıda flaş gelişme!

Cumhuriyet Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın, adliye önünde silahlı saldırıya uğramasına ilişkin davada hakim, “kasten yaralamaya teşebbüs” suçundan tutuklu yargılanan sanık Murat Şahin’in tahliyesine karar verildi.

Cumhuriyet Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile NTV muhabiri Yağız Şenkal'ın adliye önünde silahlı saldırıya uğramasına ilişkin 1'i tutuklu 3 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi.

İstanbul 28’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Murat Şahin cezaevinden getirilirken, tutuksuz sanık Habip Ergün Celep ile birlikte şikayetçi Yağız Şenkal ve avukatları duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya katılmayan müşteki Can Dündar’ı avukatları temsil etti.

Duruşmanın başlamasının ardından söz alan tutuklu sanık Murat Şahin’in avukatı, müvekkiline atılı suçlamanın alt ve üst sınırları değerlendirildiğinde ve infaz yasası da dikkate alındığında tutuklu kaldığı sürenin mağduriyetine sebebiyet vereceğini söyledi. Şahin’in avukatı bu nedenle sanık Şahin’in tahliyesi yönünde karar verilmesini talep etti. Sanık Ergün Celep ise iş adamı olduğunu belirterek mağdur olduğunu, bu nedenle beraatini talep ederken, Celep’in avukatı Can Dündar’ın duruşmaya gelerek müşteki sıfatıyla ifadesinin alınmasını istedi.

“Sanığın Facebook hesabı incelensin”
Duruşmada söz alan Can Dündar’ın avukatları İstanbul 1’inci Ağır ceza Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararına katılmadıklarını söyleyerek, yargılamanın genişletilmesini talep etti. Avukatlar, Murat Şahin’in, silahlı saldırıyı gerçekleştirdiği günden 3 ay süre öncesine kadar geçen sürede Facebook hesabının incelenerek diğer sanıklarla bağlantısının olup olmadığının tespit edilmesini istediler.

Tek tutuklu sanığa tahliye
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Şahin’in üzerine atılı suçlamanın niteliği ve delillerin büyük kısmının toplanmış olmasını dikkate alarak tahliyesine karar verdi. Duruşma 15 Aralık 2016 tarihine ertelendi.

“Kasten adam öldürmeye teşebbüs” kapsamında tartışılmalı
Mahkeme, davanın 25 Ağustos 2016 tarihinde görülen duruşmasında tutuklu sanık Murat Şahin’e yardım etikleri iddia edilen tutuksuz sanıklar Sabri Boyacı ve Habip Ergün Celep’in eylemlerinin “kasten adam öldürmeye teşebbüs” kapsamında tartışılması gerektiğine hükmetmişti. Hakim, bu suçlara bakmak ve delillerin tartışılıp değerlendirilmesi görevinin, üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olması nedeniyle görevsizliğe karar vermişti.

Hakim görevsizlik kararı vererek dosyayı Ağır Cezaya göndermişti
Kararda, Murat Şahin’in, Can Dündar ve Yağız Şenkal’a yönelik eylemleri nedeniyle 30 yıldan 47 yıla kadar hapis istemiyle yargılanması gerektiğini belirtilerek, olayın azmettiricisi oldukları öne sürülen sanıklardan Sabri Boyacı’nın 10 yıldan 18 yıla, Habip Ergün Celep’in ise 9 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanması ve delillerin tartışılması gerektiğine değinilmişti.

Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı geri göndermişti
Dosyanın gönderildiği İstanbul 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi, dava konusunun “Ağır Ceza statüsüne girmediği” gerekçesiyle Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararını kaldırarak dosyayı geri göndermişti. Bunun üzerine İstanbul 28’inci Asliye Ceza Mahkemesi, dosyaya yeni bir esas numarası vererek, davanın hiçbir duruşmasına katılmayan müşteki Can Dündar hakkında zorla getirme kararı çıkarmıştı.

Ne olmuştu?
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde gazetenin Ankara temsilcisi Erdem Gül ile birlikte yargılanan Can Dündar, 6 Mayıs 2016 tarihinde, mahkemenin karar arası verdiği esnada, İstanbul Adalet Sarayı önündeki meydana çıkmıştı. Dündar’ın gazetecilerle konuştuğu esnada, “vatan haini” diye bağıran Murat Şahin isimli şahıs, elindeki silahla iki el ateş etmiş, saldırıda Can Dündar yara almazken, gazeteci Yağız Şenkal bacağından yaralanmıştı. Olayın ardından, Murat Şahin tutuklanırken, savcılık geniş çaplı soruşturma başlatmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Murat Şahin’in “Kasten yaralama, “Silahla tehdit, “Hakaret”, “6136 sayılı Kanuna Muhalefet” suçlarından toplam 4 yıldan 11 yıla kadar hapsi talep ediliyor. Şahin'e silah temin ettiği öne sürülen sanık Sabri Boyacı ve azmettirici olduğu öne sürülen Habip Ergün Celep hakkında ise 2 yıl 8'er aydan 7'şer yıla kadar hapis cezası isteniyor. 

Başak Akbulut

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Su birikintisine düşerek hayatını kaybeden Edanur toprağa verildi Küçükçekmece’de su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Acılı annenin ayakta güçlükle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da cenazeye izinli olarak katıldı. Küçük kız, törenin ardından toprağa verildi. Küçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Sahil Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur için bugün Esenyurt’taki Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, küçük kızın ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Tabuta omuz veren Vali Gül, acılı anne Nurcan Gezer’e başsağlığı diledi. Cenazede ayakta durmakta güçlük çeken acılı annenin feryatları yürekleri dağladı. Kılınan cenaze namazının ardından küçük kız Esenyurt’taki mezarlıkta defnedildi. Vali Gül, “Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizler de Esenyurt’ta cenaze törenine geldik. Allah ailesine sabır versin. Ölüm olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan işlemler oluyor. Bundan sonraki adli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu, kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu adli süreçte belli olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu tür bir hadise ile karşılaşmaması için tedbirleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıca ailenin kendi içerisinde birçok sıkıntısı var. Onlarla ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğümüzün üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi. Anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın, mangalın içinde ateş yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar. Çocuğu aramaya bir tane mi iki tane mi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip ’5 yaşındaki kız çocuğu yok’ demişler. Güvenlikte kuyunun yanına geliyor. Kafasını uzatıp, ’Çocuğunuz burada, içinde’ diyor. Orada bizimkilerden birisi müdahale etmeye çalışıyor. ’İçine atlama, burası çok derin’ diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niye bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya, çevirmişler, önlem almışlar. Benim çocuğum olmasa başka birinin çocuğu da olabilirdi. Başka bir annenin ciğeri de yanabilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi. Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayısı Selçuk Yaşar, “Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım, baktım dudakları mosmor. Etrafında koruma yoktu, bildiğimiz su birikintisiydi. Kimse gelip ’Burada kuyu var’ demedi. Derinlik beni çekiyordu zaten. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Ordu Akkuş şeker fasulyesinin üretimi güvence altına alınacak Ordu’nun Akkuş ilçesinde, coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesinin yetiştirilmesi, markalaşması ve pazarlanmasıyla ilgili üreticilere bilgiler verildi. Düzenlenen panelde Akkuş şeker fasulyesinin üretiminin güvence altına alınması için çalışmaların başlatıldığı belirtildi. Akkuş Argan Yerel Eylem Grubu Derneği’nin Yerel Kalkınma Stratejisi faaliyetleri kapsamında üreticilere yönelik eğitim paneli düzenlendi. Panelde, coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesinin yetiştirilmesi, markalaşması ve pazarlanmasıyla ilgili üreticilere bilgiler verildi. İki bölümden oluşan panelde alanında uzman kişiler tarafından üreticiler bilgilendirildi. “Üretim güvence altına alınacak” Panelde konuşan Ordu İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, Akkuş şeker fasulyesinin üretiminin güvence altına alınması için çalışmalar yapıldığını söyledi. Yılmaz, “Tarımsal üretimin planlanması çalışmaları kapsamında stratejik ürünlerimiz olan tahıl ve baklagillerin üretimini güvence altına alacak düzenlemeler yapıldı. Bu kapsamda Akkuş şeker fasulyesi de önümüzdeki süreçte bu planlamada yerini alacak ve bu ürünümüze sahip çıkacağız” diye konuştu. “Üretimi yaygınlaştıracağız” Akkuş Belediye Başkanı İsa Demirci ise şeker fasulyenin Akkuş için önemine değindi. Başkan Demirci, “Kendine has tadı, aroması ve kokusuyla dikkat çeken coğrafi işaret tescilli Akkuş şeker fasulyesi ilçemiz için bir değer. Yaptığımız çalışmalar ile fasulyenin katma değerini yükselterek önemli bir marka haline getirdik. Bizler elimizdeki imkanlarla şeker fasulyenin önündeki başta sulama sorunu olmak üzere yeni çalışmalar yaparak üretimin daha da yaygınlaşması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerine yer verdi. Programa Ordu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hüseyin Öztürk, Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Ordu İl Koordinatörü Berkay Çelik, akademisyenler ve çiftçiler katıldı.
İstanbul Su birikintisine düşerek hayatını kaybeden Edanur Gezer için cenaze töreni düzenlendi Su birikintisine düşerek hayatını kaybedeb 5 yaşındaki Edanur Gezer için Esenyurt’ta bulunan Kıraç Cemevinde cenaze töreni düzenlendi. Acılı annenin ayakta güçlükle durduğu görülürken, cezaevinde olan baba da izinli olarak katıldı. Emrah DODUK Küçükçekmece Fatih Mahallesi Menekşe Sahil Parkı’nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından yapılan kazı çalışmasında oluşan su birikintisine düşen 5 yaşındaki Edanur Gezer hayatını kaybetmişti. Edanur Gezer için bugün Esenyurt’ta bulunan Kıraç Cemevi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene; İstanbul Valisi Davut Gül, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, ailesi, yakınları ve cezaevinde olan baba jandarma eşlinde kelepçeli olarak katıldı. Vali Davut Gül acılı anne Nurcan Gezer baş sağlığı diledi. Edanın acılı annesi ayakta durmakta güçlük çektiği görülürken feryatları yürekleri dağladı. Vali Davut Gül tabuta omuz verdi. Kılınan cenaze namazın ardından cenaze defnedilmek için Esenyurt’da mezarlığa defnedildi. İstanbul Valisi Davut Gül, “ Yavrumuz hayatını kaybetti maalesef. Bizlerde Esenyurt’ta cenaze törenine geldik. Allah ailesine sabır versin. Ölüm olayı olduğu için otomatikman savcılık tarafından başlanan işlemler oluyor. Bundan sonraki adli süreç orada devam edecek. İhmal var mı yok mu kusur var mı yok mu ya da kimlerin kusuru var bu adli süreçte belli olacak. Biz daha çok yavrularımızın bu tür bir hadise ile karşılaşmaması için tedbirleri hangi kurum neler yapması gerek onlara bakacağız. Ayrıca ailenin kendi içerisinde bir çok sıkıntısı var onlarla ilgili Aile, Sosyal Politikalar il müdürlüğümüz üzerine düşen neyse bundan sonraki süreci takip edeceğiz” dedi. Feryat eden acılı anne Nurcan Gezer, “Güvenlikler gelmiş burada ateş yakmayın mangalın içine ateşi yakın demişler. Çocuk yok diye hepsi dağılmışlar çocuğu aramaya bir tane mi iki tanemi güvenlik varmış. Güvenliğe gidip 5 yaşındaki kız çocuğu yok demişler . güvenlikte kuyunun yanına geliyor. kafasını uzatıp çocuğunuz burada içinde diyor. Orada bizimkilerden birisi müdehale etmeye çalışıyor. İçine atlama burası çok derin diyor. Derin olduğunu biliyorsunuz da niye bir şeyler yapmıyorsunuz. Dün gittim oraya çevirmişler orayı önem almışlar. Benim çocuğum olmasa başka birinin çocuk da olabilirdi. Başka bir annenin ciğeri de yana bilirdi. Kim oraya sebepliyse cezasını çeksin” dedi. Eda’yı su birikintisinden çıkaran dayı Selçuk Yaşar, “ Biz ailece piknik yapıyorduk. Baktım kuyunun üzerinde yatıyor. İçinden çıkardım baktım dudakları mosmor. Etrafında koruma yoktu bildiğimiz su birikimiydi. Kimse gelip burada kuyu var demedi. Derinlik beni çekiyordu zaten. Toprağa tutunup tek elimle çıkardım. Bulmamız 20 dakikayı buldu. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.