GÜNDEM - 09 Kasım 2021 Salı 09:42

Çarpıcı pandemi tespiti: 'Hiç görmediğimiz kadar arttı'

A
A
A
Çarpıcı pandemi tespiti: 'Hiç görmediğimiz kadar arttı'

Pandemi döneminin çocuklar ve ergenler üzerinde oluşturduğu etkileri anlatan Prof. Dr. Burak Doğangün, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Doğangün, “Ergenler, gençler kendine zarar verme gibi davranışları daha yoğun bir şekilde gösterdiler. Hafta sonları dahil hiç bunca yıllık meslek yaşamımda olmadığı kadar yoğunluk olduğunu söyleyebilirim” dedi.

Covid-19 pandemisi toplumun her kesimini büyük oranda etkilerken alışkanlıkların da değişmesine neden oldu. Salgın nedeniyle uzun süre evde kalan insanların tercih, tutum ve davranışlarında değişiklikler yaşandı. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Burak Doğangün de pandemi döneminde çocuk ve ergenlerin ruhsal yapıları hakkında açıklamalarda bulundu. Doğangün, bu süreçte kesici aletlerle kendisine zarar veren çocukların sayısının büyük oranda arttığını ifade ederken aileleri uyardı.

“Bunca yıllık meslek yaşamımda olmadığı kadar yoğunluk oldu”

Başlangıcından bu yana salgının çocuklar ve ergenler üzerinde oluşturduğu etkilere ilişkin konuşan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Burak Doğangün, “İlk dönemde çocuklar ne olduğunu anlamaya çalıştılar şok olan anne babalarının yüzlerini izlediler. Belirli bir dönem sonra ise ne olduğunu daha rahat anlamaya çalıştılar. Önce korktular birçok yetişkin gibi daha sonra bunları söze dökebilenler daha rahatladı. Kendi evlerinde hapis olmuş oldular. Bunların getirdiği etkiyle bir dönem sonra suçluluk hissetmeye başladılar. Hem bir taraftan dışarıya çıkmak isteme hem de içeride kalıp aileyi koruma gerekliliği vardı. Yapılan çalışmalar genellikle çocuk ve ergenlerin birkaç alanda yoğun bir şekilde etkilendiğini gösteriyor.

Çocuk ve ergenlerin dünya ve ülke genelinde daha fazla depresif belirtiler gösterdiği, yoğun kaygı sorunları yaşadığı bunlarla bağlantılı olarak özellikle biz de ülkemizde çok sık görmeye başladık. Kendine zarar verme gibi davranışlar geliştirmeye başladığını gördük. Ergenler, gençler daha çok sosyalleşme alanındaki zorluk, yeme bozuklukları ve kendine zarar verme gibi davranışları daha yoğun bir şekilde gösterdiler. Hafta sonları dahil hiç bunca yıllık meslek yaşamımda olmadığı kadar yoğunluk olduğunu söyleyebilirim” dedi.

Çarpıcı pandemi tespiti: 'Hiç görmediğimiz kadar arttı'

“Vücudun kapalı bölgelerine yapıldı”

Pandemide çocukların kendilerine zarar verme eğilimlerinin arttığını kimi zaman ailelerin bu durumu geç fark ettiğini belirten Prof. Dr. Burak Doğangün sözlerini şöyle sürdürdü:

“Aileler ilk önce fark etmediler bunu, bir moda gibi sosyal medyadan etkilenip ergenlerin, gençlerin sıkıntılı süreçler yaşadıklarında çözüm üretemediklerinde o depresif belirtileri yoğun yaşadıklarında kendilerine zarar verdiklerini gördük. Bazı sosyal medya alanlarında da bu durum bir fenomene, popülariteye dönüşerek moda gibi bir güç kazandı. Çok da fazla arttı. Geçmişte de bu durum mutlaka vardı ancak hiç görmediğimiz kadar bunu görmeye başladık. Kendine zarar verme davranışı gencin sıkıntı hissettiği zamanlarda bu bir uyarı, uyaran gibi yani çok sıkılan birinin uykuya dalmamak için kendini çimdiklemesi gibi bir uyarı etkisi gösterdi. Benim anlatmaya çalıştığım bilinçli ve bilinç dışı bir cezalandırma gibiydi.

Ergenin kimlik oluşurken bedenine yönelik bir hissetme durumu gibiydi ama daha çok bu pandemide hangi özel şartlarda oluyordu derseniz, normalde kol ve bacaklara yapılan bir nevide dış dünyaya yönelik bir mesaj olan bu kendine zarar verme davranışı pandemi döneminde özellikle vücudun kapalı bölgelerine yapıldı. Anne babanın aslında evde olup görme durumu olan bu durum böylelikle ertelenmiş oldu. Yoğun depresif sıkıntılar yaşayan gençlerde belli bir dönem sonra kendine zarar verme davranışı maalesef bazı intihar fikirleriyle de kendini gösterdi. Aile o zaman farkında oldu ve böylelikle patlak vermeye başladı”

Çarpıcı pandemi tespiti: 'Hiç görmediğimiz kadar arttı'

“Parmak sallar şekilde değil, niye oldu bu durum merak ediyorum demek”

Ailelerin kendine zarar veren çocuklarına karşı yaklaşımının çok önemli olduğunu dile getiren Prof. Dr. Burak Doğangün, “Sıklıkla kesici aletlerle olan durumdan bahsediyoruz, birçok cismi ergen, kendisini yaralamak, zarar vermek için kullandı. Anne baba böyle bir durumda genellikle şok, panik yaşıyor. Zaman zaman inkar ediyor ‘zaten ufacık bir şey, bir şey olmaz ki, kedi yapmış’ bir taraftan biliyordum diyor ama yakıştıramıyor. Öncelikle bir kabul edebilmek, görebilmek, bir durabilmek sert değil, net durabilmek tabiri caizse bir zemin hazırlayıp üzerine konuşulabilir bir alan oluşturmak lazım.

Bu durumu bunu niye yaptın gibi parmak sallar şekilde değil, niye oldu bu durum merak ediyorum demek ikisi arasında fark var. İşin içinden çıkılamaz boyutta bir durum olduğu düşünüldüğünde de bir psikiyatr, bir psikiyatriste bir profesyonele geliyorlar ama burada da şu çok önemli seni aldım götürüyorum, bakacaklar sana suçlu gibi değil. Bu kendine zarar verme davranışları da daha çok ilk orta ergenlik döneminde daha sık oluyor. Yani 13-16, 12-15 yaş arasında daha sık gözlemlediğimizi söyleyebiliriz. Ekrana boğulduk bu dönemde herkes kendi alanında bir kısır döngü yaşamaya başladı. Pandemi döneminde uyku bozuklukları çok fazla oldu. Mesela 5 gün hiç uyumayıp oyun oynayan ergen gördüm. Zombi gibi karşımda dolaşıyordu, bütün bunlar şimdi çok şükür ki daha dengeye girmeye başladı” ifadelerini kulandı.

“Şu an bu olumlu süreç oluştu”

Öğrencilerin uzun zaman sonra okula başladığı ilk dönemlerde uyum problemi yaşadığı ancak bu durumun giderek olumlu bir sürece girdiğini ifade eden Prof. Dr. Doğangün, “Şu an bu olumlu süreç oluştu. Belli bir dönem sonra kendiliğinden gelişti. 1,5-2 yıl hiç okula gitmeyen çocuk 'gittiğim zaman beni eleştiriler mi, beni beğenmezler mi, yanlış bir şey söyler miyim' gibi pandemiden kalan, pandemide artan o anksiyeteyi sosyal alana yansıttı. Ama adaptasyon birlikte geldi. Birlikte geçirilecek kaliteli zaman çok önemli. Özellikle 0-4 yaş döneminde çocuklarını ekrana boğmayın, masada yemek yemeleri için karşılarında bir uyuşturucu gibi onları hipnotize edecek ekranları tabletleri ellerine vermeyin” dedi.

Hasibe Karadağ - Emre Baba
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Büyükkılıç’tan Kayseri’de birlik ve istişare mesajı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, sivil toplum kuruluşları, iş dünyası ve yargı temsilcilerinden oluşan konuklarını makamında kabul etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, kent yaşamına değer katan kurum ve temsilcileri makamında ağırlamaya devam ediyor. Bu kapsamda Başkan Büyükkılıç, Avrupa Kayserili İşverenler Birliği (AKİB) Kurucu Genel İkinci Başkanı Yeşim Akpınar ve AKİB Yönetim Kurulu üyelerini belediyede misafir etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Büyükkılıç, Kayseri’nin ulusal ve uluslararası alanda daha güçlü bir konuma ulaşmasında iş dünyasıyla kurulan iş birliklerinin önemine dikkat çekerek konuklarına teşekkür etti. Başkan Büyükkılıç ayrıca, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Tolgahan Öztoprak’ı da makamında kabul etti. Nazik ziyaretlerinden dolayı Başsavcı Öztoprak’a teşekkür eden Büyükkılıç, yargı camiasına çalışmalarında kolaylıklar diledi. Öte yandan Tomarza Pusatlı Mahallesi Muhtarı Halil Tanırgan ve beraberindeki heyet ile Hobi Bahçeleri Dernek Başkanı Serdar Toker ve dernek yönetimi de Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ı ziyaret etti. Gerçekleşen görüşmelerde yerel yönetim, mahalleler ve sivil toplum kuruluşları arasındaki iş birliğinin önemi vurgulandı. Ziyaretlerden duyduğu memnuniyeti ifade eden Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç, "Kayseri’yi hep birlikte, ortak akıl ve istişare kültürüyle yönetmeye devam ediyoruz. Şehrimize katkı sunan tüm kurum ve temsilcilerimize nazik ziyaretleri için teşekkür ediyorum" dedi.
İstanbul Çocuklar istedi, Başkan Vekili Karadeniz yeni parkın talimatını verdi Gaziosmanpaşa Belediye Başkan Vekili Eray Karadeniz, çocukların isteği üzerine Karadeniz Mahallesi’ne modern park kazandırılması için talimat verdi. 1220 Sokak’ta yapılacak parkta; basketbol ve futbol sahası, çocuk oyun alanı, seyir amfisi, piknik alanları ile geniş yeşil alanlar yer alacak. Karadeniz Mahallesi ziyareti sırasında Gaziosmanpaşa Belediye Başkan Vekili Eray Karadeniz’in sohbet ettiği çocuklar, oyun oynadıkları alana bir park ve futbol sahası yapılmasını istemişti. Bunun üzerine 1220 Sokak’taki atıl alanda ekibiyle birlikte incelemelerde bulunan Başkan Vekili Karadeniz, buraya çok fonksiyonlu bir park kazandırılması için çalışma başlattı. 1220 Sokak Parkı tamamlandığında mahalle sakinleri, içerisinde basketbol ve futbol sahası, çocuk oyun alanı, seyir amfisi ile piknik alanları bulunan modern bir parka kavuşacak. Gerçekleştirilecek olan peyzaj ve ağaçlandırma çalışmaları ile yeşil bir görünüme sahip olacak parkın caddeye bakan tarafına da gürültü engelleyici ses bariyeri yapılacak. "Bu alanı, çok güzel bir şekilde Karadeniz Mahallesi’nin hizmetine sunmuş olacağız" Mahalleye kazandırılacak olan yeni park ile ilgili açıklamalar yapan Başkan Vekili Karadeniz, "Burası hemen TEM’in kenarında bulunan atıl bir alan. Biz bu atıl alanı güzel bir parka çevireceğiz. Yürüyüş parkuru ve ağaçlandırma çalışması da yapacağız. Işıklandırmayla ve güvenlik kamerasıyla burada güvenliği artırmış olacağız. Çocuklarımızın istediği halı sahayı da yaptığımız zaman bu alanı, çok güzel bir şekilde Karadeniz Mahallesi’nin hizmetine sunmuş olacağız" dedi.
Denizli Fidanlar çınarlarla buluşuyor, nesiller arası gönül köprüsü kuruluyor Denizli’nin Çal ilçesinde "Fidanlar Çınarlarla Buluşuyor" Projesi kapsamında öğrenciler ile asırlık çınarlar aynı çatı altında bir araya geldi, nesiller arasında gönül bağı güçlendi. 2025 Aile Yılı kapsamında Denizli’nin Çal ilçesinde hayata geçirilen "Fidanlar Çınarlarla Buluşuyor" Projesi, gençlerle büyükleri aynı yürekte buluşturdu. Çal Kaymakamlığı öncülüğünde yürütülen proje, kuşaklar arasında unutulmaya yüz tutan bağları yeniden canlandırdı. Kaymakamlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü koordinesinde gerçekleştirilen proje kapsamında, Proje Koordinatörü Tuğçe Ertürk eşliğinde Çal Anadolu Lisesi öğrencileri, ilçenin kıymetli çınarlarından Zühra Dağlar’ı evinde ziyaret etti. Gençlerle büyüklerin aynı sofrada buluştuğu ziyarette; hatıralar paylaşıldı, geçmişten geleceğe uzanan hikâyeler dinlendi. Samimi sohbetlerin yaşandığı buluşma, duygu dolu anlara sahne oldu. Hayat tecrübeleriyle öğrencilere ilham veren Zühra Dağlar’ın anlattıkları, gençlerin hafızasında iz bırakırken; ziyaret boyunca hem yüzler güldü hem de nesiller arası gönül bağı daha da güçlendi. Geçmişin birikimiyle geleceğin umudunu bir araya getiren "Fidanlar Çınarlarla Buluşuyor" Projesi, toplumsal dayanışmanın ve aile değerlerinin yaşatılmasına örnek bir çalışma olarak gönüllere dokunuyor.