DÜNYA - 24 Kasım 2025 Pazartesi 23:20 | Son Güncelleme : 24 Kasım 2025 Pazartesi 23:21

Cenevre'deki Ukrayna barış görüşmeleri sona erdi

A
A
A
Cenevre'deki Ukrayna barış görüşmeleri sona erdi

ABD'nin Ukrayna için 28 maddelik barış teklifi çerçevesinde İsviçre'nin Cenevre kentinde gerçekleştirilen görüşmeler sona erdi. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Ukrayna heyetinin yurda dönmek üzere hareket ettiğini duyurdu.

ABD'nin Ukrayna için 28 maddelik barış teklifi çerçevesinde İsviçre'nin Cenevre kentinde ABD, Ukrayna ve Avrupa heyetleri arasında gerçekleştirilen görüşmeler sona erdi. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, barış görüşmelerine ilişkin bir açıklama yaptı. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Zelenskiy, "Şu an heyetimiz yurda dönüyor. Akşam saatlerinde Cenevre'deki görüşmelerin gidişatı ile partnerlerimizin temel vurgu noktalarına ilişkin kapsamlı bir rapor almayı bekliyorum. Bu raporlara dayanarak sonraki adımları ve zamanlamayı belirleyeceğiz. Avrupa ve dünyadaki diğer partnerlerle koordinasyonu sürdüreceğiz. Gerekli sonuçlara ulaşacağımıza inanıyoruz. Ukrayna'nın yanında duran herkese teşekkür ediyorum" dedi.

"Bazı maddeler çıkarıldı"

Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanlık Danışmanı Oleksandr Bevz, ABD'nin sunduğu 28 maddelik planın Cenevre'deki görüşmeler sonucunda değişikliklere uğradığını söyledi. Cenevre'deki görüşmelerin oldukça yapıcı olduğunu vurgulayan Bevz, "28 maddelik plan, artık herkesin gördüğü ilk haliyle mevcut değil. Bazı maddeler çıkarıldı ve bazıları da değiştirildi. Ukrayna tarafının hiçbir itirazı göz ardı edilmedi" dedi.

Bevz, problemli meselelere ilişkin nihai kararın Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve ABD Başkanı Donald Trump tarafından verileceğini ifade etti.

"Henüz resmi görüşme yok"

Rusya ise, 28 maddelik ABD planının ilk halinin görüldüğünü fakat henüz plan üzerinde resmi görüşme yapılmadığını açıkladı. Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Yuri Uşakov, "Başkan Putin, planın bu versiyonunun görüldüğünü ancak bu konuda Rus temsilcilerle somut bir müzakere yürütülmediğini açık bir şekilde dile getirdi" dedi.

Planın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında bugün gerçekleştirilen telefon görüşmesinde de ele alındığını vurgulayan Uşakov, "Başkanımız, incelediğimiz şekliyle bu önerilerin Alaska'daki Rus-Amerikan zirvesindeki görüşmelere uyumlu olduğunu ve esasen nihai bir barışçıl çözüm için temel olarak kullanılabileceğini ifade etti" dedi.

Rusya, Avrupa'nın Ukrayna'da barış için sunduğu teklifi "işe yaramaz" olarak nitelendirmişti

Uşakov, daha önce yaptığı açıklamada ABD'nin 28 maddelik Ukrayna'da barış planına ilişkin Avrupalılar tarafından sunulan karşı teklifin "yapıcı olmadığını" ve "Rusya'nın işine yaramadığını" ifade etmişti. ABD planının bazı yönlerinin Rusya'ya daha uygun olduğunu ancak bazı konuların daha ayrıntılı tartışılması gerektiğini belirten Uşakov, "Bu planın tüm maddeleri değil, ancak çoğu bizim için oldukça kabul edilebilir görünüyor" demişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.