Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İklim Değişikliği Konferansı (COP23) programına katılmak üzere geldiği Köln'de Diyanet İşleri Türk İslam Birliği Merkez Camii’ni (DİTİB) ziyaret etti.
Bakan Özhaseki’yi DİTİB Genel Başkanı Prof. Dr. Nevzat Yaşar Aşıkoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Köln Başkonsolosu Hüseyin Emre Engin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri karşıladı.
Vatandaşlarla sohbet edip fotoğraf çektiren bakan daha sonra sivil toplum kuruluşları temsilcilerini kabul etti. Özhaseki yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin başındaki sıkıntılar başka ülkede yok. Hele son bir iki sene içinde yaşadığımız hadiseleri dünyanın hiçbir ülkesi yaşamadı. Kimin başında PKK gibi bir bela var. Elinde silah çoluk çocuk demeden, memur demeden kalleşçe insanları öldürüyor. 40 yıldır bunlarla mücadele ediyoruz. Avrupa'dan da bayağı destek alıyorlar. Son iki yılda bunlarla yapılan mücadeleyle Türkiye içinde silahlı güçlerini bitirme noktasına geldik. Dağları, tepeleri, mağaraları ve inlerini veya yurtdışından sızıntı yaparak girmeye çalışanlar var. Bunlar gelip canımızı yakmaya çalışıyor başka bir şey yapamaz. Bunların yanında bir de başımıza FETÖ gibi bir bela çıktı. 40 yıl bize geldiler, işte biz hizmet eriyiz, bize yardım edin insanlar yetiştiriyoruz dediler. İnsanlar da bunlara inandılar ve yardım ettiler. Fakat bir gecede bunların vahşi yüzü kime hizmet ettikleri belli oldu. Zordu kolay değildi. Askere, polise yargıya her yere sızmış bu lanet sürü. Şimdi bunlarla mücadele ediyoruz" dedi.
"Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak istiyorlar"
Özhaseki, şöyle devam etti: "Batı'nın ekonomik olarak Türkiyeyi köşeye sıkıştırmak, istediğini yaptırmak, dize getirmek gibi bir de hevesleri var. Açık kapalı yapıyorlar bunu. İklim konferansında gelişmiş ülkeler sınıfına atıp siz hem yardım edeceksiniz hem de para vereceksiniz teknolojiden istifade edemeyeceksiniz bu konumdalar. Bu statüdesiniz diyorlar. Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz. Teknolojiye erişmek isteyen ülkelerdeki gibi aynı statüde olmak istiyoruz. Brezilya, Hindistan ve Çin gibi ülkeler yardım alırken. Biz niye yardım ediyoruz ki. İşlerimizi hamd olsun gün geçtikçe daha iyiye gidiyor. Türkiye Avrupa Birliği'nin tümünün tam iki misli büyüyor. Hem badireler atlatacaksınız hem kötülükleri def edeceksiniz hem de iki misli büyüyeceksiniz. Buradakilerin şaşkınlığı şu; eskiden hazır olda buldukları bir Türkiye vardı.Eski dönem bitti. Şimdi eşit şekilde masada otururuz hakkımızı alırız istediğimizi söyleriz. Doğrudan da vazgeçmeyiz. Buna alışamıyorlar. Komşularımızda olup bitenlere arkamızı dönmeyeceğiz. Buradan ve 10 bin kilometreden birileri gelip müdahil olacak. Sınır olmayan ülkeler, gidip orada her işi yapacaklar. DEAŞ diye kendi uydurdukları bir uyduruk var. İslami temeli ve geçmişi olmayan ama proje örgüt var orada. Onu bahane edip Suriye'ye girecekler biz seyredeceğiz. Öyle bir şey yok. Şimdi işte bu oyunlar bozulduğu için bunun sancısını çekiyorlar. Birde bize karşı nasıl davranacakları hususunda kafaları iyice karmakarışık. Türkiye'ye karşı bir algı operasyonu yapıp biraz sizi rahat ediyor. Size karşı bakışlarının soğukluğunun farkındayız."
Sinan Karamurat
