Şaibeli bir seçimle İstanbul’u almak isteyen CHP, hedefine ulaşamayınca yine kanunları zorlamaya başladı. 2007 yılında cumhurbaşkanlığı seçimini Anayasa Mahkemesine taşıyarak 367 garabetini dayatan CHP, bu sefer YSK’daki yedek üyelerin oy kullanmaması gerektiğini, bu yüzden seçimleri iptal kararının geçersiz olduğunu iddia etti. Hukukçulardan tepki gecikmedi.
Geçen hafta 7 asil 4 yedek üye ile toplanan Yüksek Seçim Kurulu, 4 red oyuna karşılık 7 kabul oyu ile İstanbul seçimlerinin iptal edilmesine ve 23 Haziran’da yenilenmesine karar verdi. Ardından, CHP önce İstanbul’daki tüm seçimlerin ‘Tam kanunsuzluk’ gerekçesiyle iptal edilmesini istedi. Sonra CHP’nin hukukçularından Haluk Pekşen, YSK kararında yedek üyelerin oy kullanmasının Anayasa’ya aykırı olduğunu savundu. Başlatılan bu tartışmaya diğer bazı hukukçular da katıldı. İstanbul’da oyların tamamının sayılmasına itiraz edip sayım kararı alınan sandıklardaki sayımı durdurmak için her yolu deneyen CHP’nin son oyununu hukukçular ‘mantığı, izahı yok’ diye değerlendirdi.
ASİLLER VERSE DE SONUÇ DEĞİŞMEZDİ
AK Parti’nin hukukçularından Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya iddialara YSK’daki asil ve yedek üyelerin kullandığı oylarla cevap verdi. Buna göre, YSK’nın 7 asil üyesinin kullandığı oylar şöyle: Sadi Güven(Red), Erhan Çiftçi (Kabul), Zeki Yiğit (Kabul), Nakiddin Buğday (Kabul), Muharrem Akkaya (Kabul), Cengiz Topaktaş (Red), Kürşat Hamurcu (Red). 4 Yedek Üyeden İlhan Hanağası (Kabul), Faruk Kaymak (Kabul), Refik Eğri (Kabul), Yunus Aykın (Red) oyu kullandı. Yani asillerde de seçimlerin iptali 4 kabul 3 red oyuna karşılık alınmış oldu. Oylamaya sadece asiller katılsa netice değişmeyecekti.
Kim ne dedi?
ZİHİN BULANDIRIYORLAR
TBMM Adalet Komisyonu Başkanvekili Yılmaz Tunç: Anayasa, YSK’nın 11 üyeden oluşacağını hükme bağlamış. YSK’nın Teşkilat Kanunu’nda da ‘Kurul kararlarını salt çoğunlukla verir’ deniyor. Kanun ‘Kurul’ dediğine göre 11 üyeden bahsediyor. Aksi halde ‘asil üyelerin salt çoğunluğu ile karar verir’ demesi gerekirdi. Sadece İstanbul kararı değil, YSK önceki kararlarını da bu şekilde alınmıştır. Anayasa ve kanun açık. CHP’nin bunu tartışmaya açması, zihin bulandırma, kafa karıştırma amaçlı.
KANUNU BİLMİYORLAR
AK Parti İstanbul Milletvekili Avukat Abdullah Güler: 2017 yılında kabul edilen kanundan ya haberleri yok veya art niyetliler. Kurul 7 asıl ve 4 yedek üyeden oluşur. Anayasa’nın 79’uncu maddesine bakınca bunun Anayasal bir temeli olduğunu görüyoruz. Görev ve yetkileri belli, karar verme usulü yazılmış. Bunlara rağmen CHP, YSK’nın kararlarına şüphe düşürmek için her türlü şeyi yapıyor. 367’deki olay nasıl bir hukuk cinayetiyse bu da aynı öyledir.
HUKUKİ GEÇERLİLİĞİ YOK
Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı: YSK’nın kararları herhangi bir mahkemeye götürülemez. Kesin kararlardır. Bu görüşlerin onun için herhangi bir geçerliliği yoktur. Yedek üyelerinin toplanmasıyla ilgili herhangi bir problem yok. İlk gün buna kimse itiraz etmedi. Şimdi buradan başka bir şey bulmaya çalışıyorlar gibi geliyor. YSK’nın kararları yargı denetimine tabii olmaması ve kapalı olması nedeniyle bu tartışmadan bir şey çıkmaz.
8 YILDIR KARAR BÖYLE ALINIYOR
Türkiye Adalet Araştırmaları Merkezi Başkanı Mehmet Sarı: YSK 2011 yılından beri hep 7 asil ve 4 yedek üyeyle kararlarını almaktadır. Bu nokta Anayasa’daki ‘7 asil ve 4 yedek üyeyle toplanır’ şeklindeki tanımlama böyle olmasına rağmen bu vakte kadar siyasi partiler tarafından herhangi bir itiraza söz konusu olmamıştır. YSK’nın 11 üyeyle vermiş olduğu kararın hukuka aykırılığı bulunmamaktadır. YSK’nın verdiği kararlar bağlayıcıdır. 367 kararı gibi ucube kararları emsal tutarak, YSK’nın almış olduğu kararları anlamsız kılmaya dönük çabaların tamamı hukukiliğin ötesinde siyasa amaca vakıftır.
Türkiye Gazetesi
