CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a Van'da yapılan yumurtalı ve taşlı saldırının yankıları sürerken, CHP Van İl Başkanı Halil Kartal, olayı yargıya götüreceklerini söyledi. CHP'nin 33. Olağan Kongresi'ne katılmak üzere 2 Nisan 2010'da Van'a gelen Baykal'a yapılan saldırının ardından Ankara'ya giden Halil Kartal, Van'a dönmesinin ardından ayağının tozuyla il binasında basın toplantısı yaptı. Toplantı öncesi masaya saldırıya ilişkin fotoğrafları bırakan Kartal, partililere de olay günü çekilen görüntü ve
fotoğrafların bulunduğu CD'ler dağıttı. Konuşmasına DTP eski Genel Başkanı Ahmet Türk'e yapılan saldırıyı kınayarak başlayan Kartal, bu olayı tasvip etmediklerini söyledi.
Genel Başkanları Baykal'a yapılan saldırının peşini bırakmayacaklarını ve yargıya gideceklerini kaydeden Kartal, Van halkının da beklentisinin bu yönde olduğunu ifade etti. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Van Milletvekili Hüseyin Çelik'in bir açıklamasından alıntı yapan Kartal, "Hüseyin Çelik peygamber soyundan geldiğini söylüyor.
Benim bildiğim peygamber ocağı adamı çarpar. Yani yalan söyleyeni çarpar. Hırsızlık yapanı çarpar, haysiyetsizlik yapanı çarpar. Ben o peygamber ocağına güveniyorum. Ama peygamber ocağını istismar edenleri de Allah'a havale ediyorum" dedi.
Bundan sonra bir tek görevleri olduğunu kaydeden Kartal, "Bundan sonra burada bütün hemşehrilerime seferberlik çağrısı yapıyorum. Partili, partiden olmayan ayırımı yapmıyorum. BDP'lisi, BBP'lisi, MHP'lisi ve diğer partileri, Vanlıyım diyen namuslu ve şerefli herkesi hırsız siyasetçilere karşı seferberlik için bir cephede toplanmaya çağırıyorum. Bu günden itibaren Van temizlenecek. Van milletinin iradesiyle bu kirlilikten temizlenecek" şeklinde konuştu.
BDP Van İl Başkanı Cüneyt Caniş'in kendisine çektiği mesajı da basın mensuplarına göstererek okuyan Kartal, Caniş ile aralarında geçen konuşmaları anlattı. Yapılanların haince bir komplo olduğunu kaydeden Kartal, "Olaya karışanları Van halkının sayesinde bulduk. Olayla ilgili ilk söylenen her şey gerçek dışıdır. Bu olayın akışında kullanılan piyonlar belli oldu. Piyonlarla uğraşmaktan yana değilim. Ama burada ben Van'ın kralıyım diye kendini ilan eden aileye hitaben diyorum ki, bu Van ya temiz siyasetle hayata devam edecek, yahut ben bu Van'ı terk edip gideceğim. Ben bunun karşılığını vereceğim, bunun imkanı yok" diye konuştu.
Olaya karışan AK Partililerin istifa etmesinden yana olmadığını da dile getiren Kartal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şu olgunluğu gösterebilirlerdi. İnsanız, hepimiz hata yapabiliriz. Beşer şaşar. Biz Hüseyin Çelik'ten olayın iğrenç olduğunu söylemesini beklerdik. 'Bu olay Vanlılara yakışmaz. Ben araştıracağım. Varsa bir partili anında karşılığını vereceğim' demesini beklerdik. Böylece olay da kapanırdı. Büyüklük budur. Yoksa inkar ederek, 'Akrabam değil, kimsem değil, tanımıyorum' demekle olmuyor. Başbakanı da yanılttılar. Başbakan da aynı yöntemle konuşuyor. İlk gün 'Bir tek kişiyi göstersinler' diyordu. Biz bir tek
kişiyi değil, birçok kişiyi gösterdik. Bu delillerle yargıya gideceğiz. Avukatız, bunun yolunu yordamını araştırdık. Bekledik ki kimseye iftira etmeyelim. Bu delillerle yargıya gidip hodri meydan diyeceğiz. Halen namuslu hakimler var, hiç merak etmeyin. Biz yargıya gideceğiz. Yargıda da nereye giderse gitsin."
Kartal, yaptığı basın açıklamasının ardından İçişleri Bakanlığı tarafından olayı incelemek üzere görevlendirilen mülkiye müfettişlerine gidip tanık sıfatıyla ifade vereceklerini kaydetti. Kartal, "Gelen müfettişler bizleri dinleyeceklerini söylediler. Müfettişlerin en çok merak ettikleri şeylerden biri de, acaba tedbir için kime gittiğimizdir. Bizde güvenlik tedbirleri için emniyete başvurduğumuzu söyleyeceğiz" dedi.
Kartal, yaptığı açıklamanın ardından beraberinde bulunan 5 partili ile İl Emniyet Müdürlüğü'nde bulunan mülkiye müfettişlerine ifade vermek üzere parti binasından ayrıldı.
ŞABETTİN AKKUŞ - VAN