GÜNDEM - 31 Ağustos 2015 Pazartesi 14:11

CHP’li vekil operasyonların durdurulmasını istedi

A
A
A
CHP’li vekil operasyonların durdurulmasını istedi

CHP milletvekillerinden oluşan heyet, Şırnak’ta incelemelerde bulundu. CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, bölgede faili meçhul cinayetler işlenmeye başladığını iddia etti. CHP’li vekil, "Operasyonların durdurulması gerekiyor" da dedi.

Aralarında Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil ve İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın bulunduğu CHP heyeti, Şırnak’a gelerek, bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulundu. Belediye ve baroyu ziyaret eden heyet, daha sonra CHP İl Başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Havutça, Türkiye’nin 7 Haziran seçimleri öncesi ve sonrasında iki farklı kimliğe büründüğünü belirterek, “7 Haziran öncesi toplumda bir umut vardı. İnsanların can güvenliği vardı. Demokrasiye inancı olan bir Türkiye vardı. Fakat 7 Haziran’dan sonra sanki bir sihirli değnek değdi ve Türkiye’de şu anda herkes kaygılı, herkes korkulu, herkesin can güvenliği endişesi var. Burada gördüğüm en çarpıcı şey şu anda bölgede hiç kimsenin can güvenliği yok. Şırnak’ta insanlar geceleri sokaklara çıkamıyor. Biz gece gelirken herkes bize aman geç kalmayın güvenlik sıkıntısı var. Aman sizi koruyamayız” dedi.

“BÖLGEDE FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER BAŞLADI”

Bölgede faili meçhul cinayetler işlenmeye başladığını öne süren Havutça, “13 yıldan beri Türkiye’yi yöneten bu iktidarın ülkeyi getirdiği noktaya bakınız. Türkiye’de doğu ve güneydoğuda olan insanların can güvenliği yok. Daha da kötüsü faili meçhul cinayetler başlamış. 7 yaşındaki Baran öldürülüyor, kimin öldürdüğü belli değil. Aslında belli kimin elini tetikten çektiği. Hastalara müdahale eden sağlık memuru öldürülüyor. Bunların da kim olduğu belli değil. Aslında emirleri kimin verdiği belli. Dolayısıyla Türkiye yeniden çok tehlikeli bir sürece doğru gidiyor” diye konuştu.

“DİNDAR-KİNDAR DİYE BÖLÜNDÜ”

Türkiye’nin kötü bir sürece doğru gittiğini savunan Havutça, şunları kaydetti:

“Türkiye 13 yıldan beri bu ülkeyi yöneten AKP iktidarı döneminde ‘dindar-kindar’ diye bölündü. Mezhepsel bölündü. Şimdi daha kötü bir sürece doğru gidiyor. Şuanda Türkiye’de en çok ihtiyacımız olan şey, derhal barış. Türkiye’de silahların hemen susması gerekiyor. Bölgede hukuk devletini, demokrasiyi hemen konuşmamız gerekiyor. Arkadaşlarımızla buraya geldiğimizden beri tüylerimizi ürperten olayları duyuyoruz. Bölgede hiç kimsenin güvenliğinin kalmadığı, ekonomi ile ilgili ciddi kaygıların olduğu bize aktarılıyor. Ekonomi bitiyor. İnsanlar bölgeden göç ediyor. Gençlerin geleceğe ilişkin umutları tükeniyor. Cizre’deki işadamlarımız bize ciddi kaygılarını anlatıyorlar. Evet, doğrudur, bu bölgede silahların gölgesinde, şiddettin gölgesinde, hiç kimsenin güvenliğinin olamadığı bir yerde ticaret olur mu? Ekonomi gelişir mi? İnsanlar bu bölgeye gelir mi? Bu nedenle Türkiye’yi kan ve gözyaşı ile yönetmek isteyen siyasi iktidara buradan sesleniyoruz. Derhal bölgede silahları susturarak, bölge insanlarının hassasiyetlerine, bölge insanının barış ve kardeşlik çağrılarına cevap vermesi gerekiyor. Operasyonların durdurulması gerekiyor. Derhal ve acil bir şekilde Türkiye’de barışı ve kardeşliği tesis edecek adımların atılması gerekiyor.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.