Sivas’ta heykeltıraş arkadaşlar; Kerim Emre Kököz, Ali Rıza Benek ve Samet Güler Sivas’ın tarihi sembollerinden biri olan ve kent meydanındaki Selçuklu eserlerinden 750 yıllık Çifte Minareli Medrese’nin kilden minyatürünü yaptı. İlhanlı Başveziri Şemsettin Mehmet Cüveyni tarafından 1271 yılında yaptırılan medresenin kilden minyatürünün yapımı tam üç ay sürdü. Bir metre 10 santimetre boyunda, 1 metre 28 santimetre eninde yapılan eserde tamamen el işçiliği kullanıldı.
Selçuklular döneminde 1271 yılında Mehmet Cüveyni tarafından yaptırılan eserin mimarisinden ve üzerindeki işlemelerden etkilenerek, birebir minyatürünü yapma kararı verdiklerini belirten Samet Güler, "Minyatürünü yapmak biraz zor oldu. İşlemeler bizi biraz zorladı. O zamanın şartlarında yapılan işlemelerin, günümüzde minyatür halinde yapılması şu anki teknoloji ile bile ne kadar zor olduğunu bize göstermiş oldu. Bu yapmış olduğumuz eserin yaklaşık olarak 3 aylık yapım süresi bulunuyor" dedi.
“Yapım süresi bizi oldukça zorladı”
Minyatürün yapım süresinde birçok zorluklar yaşadıklarını ve özellikle işlemelerin yapımında işlemelerin birebir yapılması gerektiğini dile getiren Güler, "Bu işlemelerin bazıları zamanla deforme olduğu için çok zorlandık. Orijinalini bulmaya çalıştık. Orijinal resimlerinden birebir işlemelerinin yapılmasına çalıştık. Üzerinde Arapça harflerin bulunduğu işlemeler, sütunlar, giriş kapısı ve minareler bizi gerçekten çok zorladı. Boyut olarak 128 santimetre en ve 110 santimetre yüksekliğe sahip. Yapım malzemesi olarak polyester kullandık. 100 yıllık bir ömrü olan polyester, uzun süre halkımızın arasında kalmasını sağlayacak. Bu eserin yapım aşamasını; Ali Rıza Benek, Kerim Emre Kököz ve ben olmak üzere üç kişilik emek sayesinde böyle bir şaheseri halkımıza ortaya getirdik" diye konuştu.
Paha biçilemiyor
Çifte Minareli Medrese'nin maketini satın almak isteyen bir iş adamının kendilerine 100 bin lira teklif ettiğini belirten genç heykeltıraş, ortaya çıkarttıkları eseri satmayı düşünmediklerini ifade edip, “Özellikle Sivas halkının esere büyük ilgisi var. Bunu sergilemek amacıyla birkaç defa dışarı çıkardık. Dışarıda aldığımız tepkiler çok olumlu. Eserin fotoğraflarını sosyal medya üzerinden yayınlayınca, eseri satın almak isteyenler tarafından teklifler gelmeye başladı. Bizden fiyatını soruyorlar. En son gelen teklifte İstanbullu bir iş adamı 100 bin liralık bir fiyat sundu. Biz değerinin 100 bin lira olmadığını düşündüğümüz için satmadık. Tabi değerinde bir fiyat olursa satmayı düşünüyoruz" dedi.
Veysel Korkmaz - Tolga Şardağ
