EKONOMİ - 20 Şubat 2020 Perşembe 18:00

Civic Type R ailesi büyüyor

A
A
A
Civic Type R ailesi büyüyor

Honda, Civic Type R ailesini Sport Line ve Limited Edition versiyonları ile genişletiyor. Yeni Civic Type R Limited Edition bugüne kadar üretilen en safkan Type R olma özelliği ile öne çıkarken Limited Edition versiyonundan Avrupa için sadece 100 adet üretilecek.

Honda, Civic Type R ürün gamını Limited Edition ve Sport Line olmak üzere iki versiyonla genişletiyor. Standart Type R GT versiyonunu temel alan iki yeni versiyon farklı bir tarz ve performans paketi ile Honda’nın ödüllü yüksek performanslı kompakt hatchback modelinin pazardaki konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Civic Type R Limited Edition; yeni hafif yapı elemanları, gelişmiş sürüş dinamikleri ve çarpıcı tasarımıyla bugüne kadar üretilen en safkan Type R versiyonu olarak dikkat çekiyor. Civic Type R Sport Line ise Type R modellerine özgü performansı sunuyor ancak daha alçak arka spoyler, 19 inçlik alaşım jantlar ve siyah iç mekânıyla daha az dikkat çeken bir görünüm bekleyenlere hitap ediyor.

2020 Civic Type R’da dikkat çeken görsel dokunuşlar

Tüm Honda Civic Type R ürün gamı değişen görünümü ile dikkat çekiyor. 2020 Civic Type R modellerinde ön tampon yenilenirken, tampon alt bölgesindeki sis lambalarının çerçeveleri daha simetrik bir tasarıma kavuştu ve çerçeve ince kanatçıklarla hareketlendirildi.

Elde edilen bilgilere göre yeni, daha büyük bir hava girişi ve daha ince ızgara çıtaları yüzde 13 daha büyük bir hava açıklığı sağlıyor. Güncellenen radyatör ile birlikte tüm bu gelişmeler, pist gibi yüksek performans gereksinimlerinin yaşandığı sürüş koşullarında soğutma sıvısı sıcaklığında 10 dereceye kadar azalma (Honda dahili testi) sağlıyor. 2020 Civic Type R modellerinde daha büyük ızgara açıklığından kaynaklanan ön yere basma kuvvetindeki azalmayı dengelemek için yeniden tasarlanan ön tamponun altına bir hava kanalı eklendi. Derin tutulan bu kanal, havayı spoyler üzerinde toplamak üzere oluklarla desteklendi.

Honda, iç mekândaki kullanım kolaylığın ve ergonomiyi iyileştirmek üzere tüm Civic modellerinde bilgi-eğlence sistemi ile klimaya birkaç fiziki düğme ekledi. Yeni, delikli Alcantara direksiyon ele daha iyi otururken, önceki Type R modellerine benzer damla formunda yeni vites kolu 90 gram karşı ağırlık ile vites değiştirme hissini iyileştiriyor. Type R’ın Sport, +R ve Comfort sürüş modlarına özel ayarlar yapan yeni Active Sound Control (ASC) Spor ve +R sürüş modlarındaki agresif sürüşlerde motor sesini desteklemek için ses sisteminin hoparlörlerini kullanıyor.

Honda LogR sürüş performansını geliştirecek

Honda’dan yapılan bilgilendirmede şu ifadeler yer aldı:

“Bir Honda modelinde ilk kez kullanılan Type R modeline özel veri kaydedicisi Honda LogR yol bilgisayarı, sensörler ve akıllı telefon uygulamasını bir araya getirerek sürücünün performans parametrelerini izlemesine ve kaydetmesine yardımcı oluyor. Sistem ayrıca, sürüş algoritması ile sürüş becerilerini geliştirmeye yardımcı oluyor.

Uygulamanın yüklü olduğu akıllı telefonun araca bağlanması halinde ana ekranda bir Performans Ekranı gösteriliyor. Sürücü; vites konumu, motor suyu ve motor yağı sıcaklığı, yağ ve hava basıncı ve motor hava emiş sıcaklığı gibi verileri gerçek zamanlı olarak görebiliyor. Sürücü ayrıca, bir grafik ile hızlanma, fren ve viraj hareketlerini gösteren “G-Metre” veya otomobilin viraj alma, fren ve hızlanma hareketlerini kuşbakışı gösteren “3D” görünümü arasında seçim yapabiliyor. Bunun dışında ekran Comfort, Sport veya +R olmak üzere sürüş modlarını da gösteriyor.

Log Modu pistte sürücünün tur zamanını geliştirmeye yardımcı olurken Otomatik Puanlama, Honda LogR uygulaması etkin olduğunda sürücünün; viraj, fren, düz gidiş ve hızlanma davranışlarını gözlemleyerek bunlara puan veriyor. Bu özellik sürücünün hızlı tur zamanlarını geliştirmek yerine günlük sürüş davranışlarını iyileştirmeye yardımcı oluyor.

Honda Civic Type R Limited Edition

Pist performansına odaklanarak geliştirilen yeni Civic Type R Limited Edition en dinamik önden çekişli hatchback olmak üzere tasarlandı. Yeni hafif yapı elemanları ile bugüne kadar üretilen en abartılı ve safkan Type R versiyonu olarak dikkat çekiyor.

Avrupa için sadece 100 adet üretilecek olan Civic Type R Limited Edition sürüş dinamikleri ve performans noktasında standart Civic Type R versiyonunu temel alıyor. Yeni hafif alaşım 20 inçlik BBS jantlar özellikle yüksek hızlı pist kullanımları için tasarlanan Michelin Cup 2 lastikler tarafından çevreleniyor. Daha kontrollü bir sürüş ve daha fazla direksiyon geri bildirimi için yeni jant lastik kombinasyonuna uygun olarak amortisörler optimize edildi.

Civic Type R Limited Edition için devreye alınan yeni ‘Güneş ışığı sarısı’ gövde rengini arkadaki siyah Civic logosu tamamlıyor. Parlak siyah tavan, yan ayna ve motor kaputundaki hava girişi gibi detaylar Honda’nın sportif mirasını yansıtırken, aynı zamanda yüksek performanslı hatchback segmentinin en çarpıcı örneği olarak dikkat çekiyor. Civic Type R Limited Edition; kırmızı yarış tipi koltuklar, Alcantara direksiyon, damla formunda vites topuzu ve her bir araca özel üretim adedi plakası gibi iç mekân detaylarıyla da safkan sporcu özellikleri sergiliyor. Pist odaklı kullanım amacına uygun olarak ağırlıktan tasarruf etmek üzere bilgi-eğlence sistemi ve klima kullanılmıyor.

Type R GT ile kıyaslandığında Civic Type R Limited Edition 47 kg daha hafif. Diğer markaların pist odaklı performans hatchback modellerinden farklı olarak Civic Type R Limited Edition arka koltuklarını ve Civic'e özgü günlük kullanıl özelliklerini koruyor.

Civic Type R Limited Edition, Type R’daki yüksek performanslı 2.0-litre VTEC Turbo motorla donatılıyor. 6.500 d/d’da 320 PS güç ve 2,500-4.500 d/d aralığında 400 Nm tork üreten motor ile Civic Type R Limited Edition, 0-100 km/s hızlanmasını 5,7 saniyede tamamlıyor.

Honda Civic Type R Sport Line

Yeni Civic Type R Sport Line versiyonu heyecan uyandıran yüksek performansı daha yalın bir tasarımla bir araya getiriyor. Yeni Civic Type R Sport Line, Type R modellerine özgü performansı sunuyor ancak daha mütevazı ve yalın bir görünümle bünyesinde barındırmış olduğu performansı görselliğiyle dışa vurmuyor. Type R Sport Line ile standart Civic Type R versiyonları arasındaki en belirgin görsel fark heybetli bir arka spoyler yerine daha küçük ve alçak bir spoyler kullanılıyor olması. Böylece sportif ve dinamik bir görünüm korunurken daha zarif bir siluet beraberinde geliyor. Civic Type R Sport Line, otomobilin alt kenarı boyunca uzanan gri bir çizgi ile de ayrışıyor.

Civic Type R Sport Line daha abartılı kardeşlerine oranla daha yumuşak bir sürüş sunuyor. Yeni koyu gri 19 inçlik alaşım jantları daha yumuşak yan duvarlara sahip Michelin Pilot Sports 4S lastikler çevreliyor. Daha yumuşak lastikler ve bagaj ile bagaj kapağındaki özel yalıtım malzemelerinin de katkısıyla daha konforlu, titreşimden arındırılmış ve daha sessiz bir sürüş deneyimi ortaya çıkıyor.

Yeni Civic Type R Sport Line'ın içi mekanı yine performans odaklı, ancak daha zarif bir ambiyans sunuyor. Kırmızı dikişli siyah yarış tipi koltuklar, yeni damla formunda vites topuzu ve Alcantara direksiyon simidi kabin içindeki sportif ve şık görünümü tamamlıyor Kırmızı dikişler kapı panelleri dahil olmak üzere iç mekan boyunca yayılıyor ve Honda mirasını yansıtıyor.

Standart Civic Type R gibi yeni Type R Sport Line da bir dizi konfor ve güvenlik donanımlarıyla donatılıyor. Ayrıca yeni versiyonda da DAB radyo, Apple CarPlay ve Android Auto özelliklerini destekleyen 7 inç büyüklüğünde bir bilgi-eğlence sistemi yolculukları keyfe dönüştürüyor.

Tıpkı Civic Type R GT gibi Type R Sport Line da yeni Yarış Mavisi (Racing Blue) gövde rengi seçeneğiyle satışa sunulacak.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Zonguldak-Filyos tünellerindeki çalışmalar aralıksız sürüyor Zonguldak-Filyos arasındaki tünel ve yol çalışmaları aralıksız sürüyor. AK Parti Zonguldak Milletvekili Muammer Avcı, Kilimli- Muslu tünellerini ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Yüklenici firma yetkililerden bilgiler alan Avcı, “Zonguldak’ımızı Filyos’a, Filyos Vadisi Projesine bağlayacak olan ve iki etaptan oluşan Kilimli-Muslu, Muslu-Filyos arasındaki çalışmalar için bütün tünellerimizi ziyaret ettik. Bildiğiniz üzere büyük bir heyecanla takip ettiğimiz Kilimli-Muslu’muza bağlayan bir projemiz var. 3 bin metrelik giriş, 3 bin metrelik dönüş olmak üzere altı bin metrelik bir tünel açımı söz konusu olacak. Şuan da tünel açılımı deniz kısmı bin 400 metre, iç kısım bin 390 metre durumundadır. Görüyoruz ki tünelin aşağı yukarı yarısına gelmiş durumdayız. Buradaki çalışmalar yüz yetmiş personelle devam ediyor. Hız kesmeden gece- gündüz devam eden bir çalışma var. İnşallah bundan sonrada hız kesmeden devam edecek. Kurban Bayramı’ndan sonra inşallah Muslu, Zonguldak yönüne doğru da ikinci etap olarak gördüğümüz yani tünenin iki taraflı çalışması sağlayacak organizasyonumuz başlayacak” dedi. “Zonguldak Filyos arası 16 dakikaya inecek” Muslu-Filyos arasındaki projedeki tünel sayılarına ilişkin konuşan Avcı, “Projede yaptığımız tadilat ile birlikte tünel sayımızı 5 giriş, 5 bölüşe indirdik. Proje genelinde ise; tünel açılımı 18.500 metre olacak. Şu anda bunun 7.930 metresini açmış durumdayız. Diğer yandan biz hem tüneli açıyoruz hem de akabinde nihai kaplama dediğimiz çalışmaları da bir yandan yapıyoruz. Bu seviyemizde 3330 metre seviyesinde ilerlemiş durumdayız. Önemle belirtmeliyim ki; Artvin’den başlayıp İstanbul’a kadar devam eden Karadeniz Sahil Yolu’nun önemli bir aksını teşkil ediyor bu yol ve bizim Zonguldak’tan Filyos’a 16 dakika gibi bir zaman içerisinde ulaşımı kolaylaştıracak bir projeden bahsediyoruz. Bu vesileyle; bu projenin yapılması talimatını bizzat kendisi veren Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, yakın takipleri için Ulaştırma ve Altyapı Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu’na, yüklenici firmada çalışan tüm personelimize teşekkür ediyoruz. Bu projeyle birlikte biz biliyoruz ki Zonguldak’ımız özellikle istihdam anlamında çok büyük bir açığını yüklenecektir. Her şey Zonguldak’ımızın Türkiye Yüzyılında Kuzey’in Yıldızı olması için.”
Mersin Mersin’de yollar yenileniyor Mersin Büyükşehir Belediyesi Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi ekipleri, kent genelinde yol ve asfalt çalışmalarına aralıksız olarak devam ediyor. Gerek altyapı çalışmaları, gerekse de doğal şartlar sebebiyle bozulan yollarda faaliyetlerini yoğunlaştıran yol yapım ekipleri, ömrünü tamamlayan veya deforme olan yollarda asfalt sökülmesi işleminin ardından, asfalta hazırlık çalışmalarına geçiyor. Zemin etüdü yaparak bozuk yolları düzeltip iyileştiren ve sıcak asfalt serim çalışması gerçekleştirerek ulaşım kalitesini yükselten ekipler, 4 merkez ilçedeki çalışmalar kapsamında, Akdeniz İlçesi Özgürlük Mahallesi’nde bazı sokaklarda kısmi kaplama çalışması yaparak yolları iyileştirdi. Hız kesmeden faaliyetlerine devam eden ekipler, Yenişehir ilçesi 50. Yıl Mahallesi, Kuzeykent Mahallesi, Akkent Mahallesi, Mezitli ilçesi Yenimahalle Yüksek Harman Caddesi, Çamlıca Mahallesi Atatürk Caddesi, Çankaya Mahallesi ve son olarak Mezitli ilçesi Yeni Mahalle Stadyum Caddesi’nde sıcak asfalt serim çalışması gerçekleştirdi. Vatandaşların sıklıkla kullandığı, insan sirkülasyonunun fazla olduğu alanlarda faaliyetlerine devam eden ekipler, Toroslar ilçesi Yalınayak Mahallesi Atatürk Caddesi’nde ise yol açma, genişletme ve kavşak düzenleme çalışmalarını tamamladı. Kentteki ulaşımın kalitesini, konforunu ve güvenliğini artırarak yüksek standartlarda yolları mahalle sakinlerinin hizmetine sunan yol ve asfalt ekipleri, çalışmalarını kısa süre içerisinde tamamlayarak vatandaşlardan tam not alıyor. Yol yapım ekipleri, kent genelindeki ana arterlerin üstyapılarının bakım, onarım ve yapım işlerine, plan ve program dâhilinde devam edecek.
Ankara ATO Başkanı Baran, ATO Meclisi’nde Başkent’ten direkt uçuşlar konusunu değerlendirdi Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, ATO’nun Ankara’dan yurt dışına direkt uçuşlar konusunda yaptığı çalışmalarla pandemi öncesi dönemde bu konuda ilerleme kaydedildiğini dile getirerek, “Pandemi tüm gelişmeleri tersine çevirdi. Bugün İstanbul Havalimanı’ndan haftalık yurt dışı uçuş sayısı 4 bin iken Esenboğa Havalimanı’ndan sadece 160 uçuş gerçekleştirildiği görülüyor” dedi. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Ankara Ticaret Odası’nın Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda Meclis üyelerine hitaben yaptığı konuşmada Başkent’ten yurt dışına direkt uçuşlar konusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ankara Ticaret Odası’nda yönetime geldikleri günden bu yana Başkent’ten yurt dışına direkt uçuşların artmasına yönelik çalışmalar yaptıklarını dile getiren Baran, konuyu ilgili mercilere taşıdıklarını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın destekleriyle pandemi öncesinde bu konuda ilerleme kaydedildiğini söyledi. Başkent’in gelişimi açısından yurt dışına direkt uçuşların önemine dikkat çeken Baran, “Ankara’nın ticaret, ihracat ve turizm başta olmak üzere hangi alanda gelişmesi söz konusu olursa olsun konu daima yurt dışına direkt uçuşlara geliyor. Sizin de yakından bildiğiniz gibi göreve başladığımız günden bu yana, bu konu bizim gündemimizin ilk sıralarında yer aldı. 2020 yılına kadar şehrimizden yurt dışına direkt uçuşlar konusunda bir ivme yakalamıştık ancak bu süreçte başlayan pandemi tüm gelişmeleri tersine çevirdi. Türk Hava Yolları’nın iştiraki olan AnadoluJet’in merkezinin Ankara yapılacağı söylendi ancak sonradan bundan vazgeçildi. Sonra AnadoluJet’in adı da değiştirilerek AJet adında yeni bir marka oluşturuldu. Geldiğimiz noktada, İstanbul Havalimanı’ndan 120 ülke 280 destinasyona, Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan 51 ülke ve 154 destinasyona uçuş gerçekleştiriliyorken, Esenboğa’dan sadece 25 ülke 41 destinasyona uçulabiliyor. İstanbul Havalimanı’ndan haftalık yurt dışı uçuş sayısı 4 bin iken, Esenboğa Havalimanı’ndan sadece 160 uçuş gerçekleştirildiği görülüyor. Diğer yandan yeni düzenleme neticesinde AJet Yolcuları CIP hizmetlerden yararlanamadığı gibi uçak içi ikram da alamıyor” dedi. Direkt uçuşlarda THY talebi Baran, Ankara’dan direkt uçuşların sadece AJet ile yapılabildiğini, Türk Hava Yolları ile yolculuk yapmak isteyenlerin İstanbul aktarmalı seyahat edebildiğini belirterek, “Ankara’dan yoğun talep gören hatlarda, direkt uçuşların Türk Hava Yolu ile de gerçekleştirilmesi sağlanmalı. Yolculuk yapmak isteyenlere seçenek sunulmalı” diye konuştu. “16 destinasyona direkt uçuş talebimizi Bolat’a ilettik” ATO Başkanı Gürsel Baran, geçtiğimiz haftalarda ATO Başkan Yardımcısı Temel Aktay ve Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Ömer Çağlar Yılmaz ile birlikte Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Ahmet Bolat’ı ziyaret ederek, konuya ilişkin hazırladıkları detaylı bir dosya ilettiklerini söyledi. Baran, “Ticaret ve yatırım ilişkileri gibi gerekçelerle Ankara’dan aktarmalı uçulan, Brüksel, Roma, Barselona, Zürih, Aşkabat ve Saraybosna’nın da aralarında bulunduğu 16 destinasyona direkt uçuş konulmasına ilişkin taleplerimizi Sayın Bolat’a ilettik. Ankara Ticaret Odası olarak bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da Ankaramızın ve ülkemizin gelişimi ve ilerlemesi için iş dünyası olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Kayseri Büyükşehir’in Çocuk Kitap Fuarı ve Şenliği, hafta sonu minikleri bekliyor Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen, 142 yayınevi, 72 yazarın yer aldığı Kayseri Çocuk Kitap Fuarı ve Şenliği, hafta sonu minikleri beklerken, şenliğe gitmek isteyen çocuklar için 27 ve 28 Nisan günleri ücretsiz ulaşım imkânı sağlanacak. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın geleceğin parlak yüzleri, ülkenin yarınları olan çocukların daha donanımlı, daha eğitimli ve daha nitelikli olması için gayretleri sürüyor. Bu kapsamda, ‘Okuyan ve Okutan Şehir’ misyonu doğrultusunda çocuklara özel Kayseri Çocuk Kitap Fuarı ve Şenliği düzenliyor. Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’nde 19-28 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen Çocuk Kitap Fuarı ve Şenliği’n sona ermesine iki gün kaldı. Çocuklar tarafından 8 gündür büyük bir ilgi ile karşılanan etkinlik, miniklerin doyasıya eğlenmesi için 27 ve 28 Nisan günlerinde de devam edecek. Birbirinden farklı yazarlarla bir araya gelen minik kitapseverler, kitap fuarında gün boyu doyasıya gezerken, şenlik alanında da gönüllerince eğleniyorlar. Sahne gösterileri, spor etkinlikleri, bilimsel deney ve etkinliklerle hem eğlenen hem öğrenen hem de deneyimlemenin tadını çıkaran çocuklar, hafta sonu da Kayseri Çocuk Kitap Fuarı ve Şenliği’ne davet ediliyor. Ücretsiz ulaşım hizmeti hafta sonu da devam ediyor Millet Bahçesi’nde gerçekleşen şenlik için 27 ve 28 Nisan tarihlerinde de Cumhuriyet Meydanı ile Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi arasında 639 hat kodlu seferler ile ücretsiz hizmet verilecek. Seferler, saat 10.00 ile 22.00 arasında yarım saatte bir olarak planlanırken, ücretsiz otobüsler Cumhuriyet Meydanı Kaleönü durağından hareket edecek.
Sakarya Bakan Şimşek: “Küresel ekonomik görünümde Türkiye lehine daha olumlu bir arka plan var” Sakarya’nın Sapanca ilçesinde katıldığı zirvede konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Küresel dezenflasyon devam ediyor. Muhtemelen beraberinde Feld ve IsDb faiz indirimlerini piyasa öngörüyor ve muhtemelen beraberinde getirecek. MTA fiyatları da az önce söylediğim gibi reel olarak sabit kalacak. Küresel ekonomik görünüme baktığınız zaman Türkiye lehine daha olumlu bir arka plan var” dedi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sakarya’nın Sapanca ilçesinde düzenlenen zirveye katıldı. Programdaki konuşmasında, yeni programın uygulanmasına yönelik gelişmelerden ve gelecek dönem vizyonlarından bahseden Bakan Şimşek, “Küresel ekonomik görünüme baktığınız zaman Türkiye lehine daha olumlu bir arka plan var. Birincisi bizim ana ticaret ortaklarımızda bir toparlanma öngörülüyor, bu iyi bir haber. Biz büyümeyi yeniden dengelerken iç talebin bir miktar yumuşadığı bir dönemde tabii ki dış destekleyici olması bizim için çok önemli. İkincisi küresel dezenflasyon devam ediyor. Her ne kadar son aşamadaki düşüş biraz zorlayıcı da olsa küresel dezenflasyonun devamını bekliyoruz. O da belki beraberinde, dünyanın önde gelen merkez bankalarının finansal piyasalara yönelik olarak finansal şartları daha destekleyici hale getirme dolayısıyla bizim gibi ülkelere fon akışına daha destekleyici bir sürece girme ihtimalleri yüksek” dedi. “Önümüzdeki 5 yıllık perspektifte küresel büyüme her ne kadar dirençliyse de nispeten yavaş seyredecek" Bakan Şimşek, “MTA piyasalarına baktığımız zaman IMF’nin öngörüsü reel olarak MTA fiyatlarının istikrarlı bir şekilde devam edeceği yönünde. O anlamda da destekleyici jeopolitik gelişmeler önemli. Ama bu gelişmeler aslında bölgede, Türkiye’nin stratejik önemini de ön plana çıkartacak. Dolayısıyla küresel arka plana baktığımız zaman Türkiye’yi daha destekleyici bir arka plan söz konusu. Burada gördüğünüz gibi özellikle Avrupa genel olarak Avrupa’daki toparlanma, Orta Doğu ve Afrika’daki toparlanma çok net bir şekilde bu sene ve gelecek sene daha destekleyici bir noktada olacak. Küresel dezenflasyon devam ediyor. Muhtemelen beraberinde Feld ve IsDb faiz indirimlerini piyasa öngörüyor ve muhtemelen beraberinde getirecek. MTA fiyatları da az önce söylediğim gibi reel olarak sabit kalacak. Tabii jeopolitik gelişmelerle finansal stres arasında bir ayrışma var. Piyasalar jeopolitik gelişmeleri fiyatlamıyor, umursamıyor gibi bir durum söz konusu. Önümüzdeki 5 yıllık perspektifte küresel büyüme her ne kadar dirençliyse de nispeten yavaş seyredecek çevirecek. Ama orta vadede büyümeyi olumlu yönde etkileyecek bir yapay zeka kullanım beklentisi var. Yapısal reformlar esas belirleyici olacak. Bu iki faktör orta uzun vadeli büyümeyi olumlu etkileyebilir. Aşağı yönlü de maalesef ticarette parçalanma, ticarette korumacılık önemli bir negatif faktör” diye konuştu. “Orta vadeli programımız arzulanan sonuçları veriyor” Şimşek, “Türkiye’nin orta vadeli bir programı var bildiğiniz gibi. Bunu geçen eylül ayında açıkladık. Ve güçlü bir şekilde uyguluyoruz. Öncelikle şunu söyleyeyim, programımız çalışıyor ve arzulanan sonuçları veriyor. Programı güçlendireceğiz ve Türkiye’nin makro ekonomik sorunlarını çözmekte son derece kararlıyız. Orta vadeli programa baktığınız zaman aslında en büyük önceliğimiz tabii ki fiyat istikrarı. Çünkü fiyat istikrarı olmadan sürdürülebilir yüksek büyümeyi yakalamamız zor. Fiyat istikrarını destekleyici nitelikte mali disiplin ve bunun bir yan ürünü olarakta daha sürdürülebilir bir cari açık öngörüyoruz. Bütün bunları, kazanımlarımızı kalıcı hale getirecek yapısal dönüşümü de bu program içeriyor. Orada tabii ön plana çıkan yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm bir de yeni sanayi politikası. Türkiye’de sanayide dönüşümden kastımız ekonomideki kompleksi artırıp katma değer zincirinde yukarılara çıkıp Türkiye’nin tabii ki bu sanayide dönüşüm üzerinden zenginleşmesini, refah bir ülke olmasını sağlamak. Ama nihai hedefimiz bütün ülkelerin nihai hedefi sağlıklı, sürdürülebilir yüksek büyümedir. Neden fiyat istikrarı önemli? Az önce de ifade ettim makro finansal ve istikrar ve öngörülebilirlik açısından fiyat istikrarı en önemli bileşen. Kaynakların etkin bir şekilde verimli alanlara, tahşişi, kanalize edilmesi açısından fiyat istikrarı çok değerli, çok önemli. Firmalarımızın iş dünyasının, iş insanlarımızın uzun vadeli finansmana makul maliyetlere erişmesinin tek yolu fiyat istikrarından geçiyor. Sürdürülebilir yüksek büyüme tabii ki fiyat istikrarıyla mümkündür. Bir de diğer önemli bir çıktı da daha adil bir gelir dağılımı. Çünkü enflasyon sonuçta bir vergi. Merkez Bankamızın bir dezenflasyon patikası var” şeklinde konuştu. “Enflasyonu indirme konusunda yol aldık, sonuçlarını yılın ikinci yarısında alacağız” Bakan Mehmet Şimşek, “Biz 2023’ün Haziran ayı ile 2024 Haziran dönemini bir dezenflasyon dönemi olarak hiçbir zaman ön görmedik. Biz bunu bir geçiş dönemi olarak öngördük. Daha sonra bir kontrol dönemi ve dezanflasyon dönemi var güçlü bir şekilde. Dolayısıyla dezenfilasyon bu yılın ikinci yarısına başlayacak, biz bunu geçen Haziran ayında da, Temmuz ayında da bu yılın başında da söyledik. Dolayısıyla dezenflasyona geçiş için para politikasında bir normalleşme süreci gerekiyordu. Yeniden inşa süreci gerekiyordu para politikasında. Ve bunu şu anda Merkez Bankamızın tabii ifadesiyle başarmış durumdayız. Biliyorsunuz para politikasının aktarım mekanizması gecikmeli çalışıyor. Bizim gibi ülkelerde çok etkin olmasa da önemli bir alan. Dolayısıyla dezenflasyonu önümüzdeki dönemde destekleyecek ilave adımlar atacağız. Bu adımlar daha çok maliye politikası alanında ve yasal reformlar anında olacak. Dezanflasyonu düşürmek zaman alıyor, enflasyonu düşürmek şok öncesi döneme dönmek bütün dünyada bir süreç işidir. Yani enflasyonla mücadele bir süreç işidir. Geçen sene bir çalışma yayınlandı 56 ülkede yüz tane dezenflasyon programı incelendi. Orada sonuç olarak enflasyonun şok öncesi döneme dönmesi ortalama 3,4 yıl alıyor. Aslında bizim programda aşağı yukarı o perspektifle hazırlanmış, o perspektifi içeren bir program. Onun için bazı kesimler işte şu yapıldı, bu yapıldı, enflasyon niye hala inmiyor? Değerlendirmelerinde bulunuyorlar. Bunun bir süreç olduğunu, para politikasının gecikmeli şekilde etkide bulunduğunu bir kere hatırlamak lazım. Maliye politikasında da deprem etkisini tabii göz ardı edemeyiz. Geçen sene deprem hariç bütçe açığının Milli Gelire oranı yüzde 1,6. Dolayısıyla o hususu da tabii ki göz önünde bulundurmak gerekiyor. Peki enflasyonu nasıl indireceğiz? Sıkı para politikası, sıkı maliye politikası hedeflerle uyumlu bir gelirler politikası, yapısal dönüşüm ve verimlilik artışı. Bu konuda epey mesafe yol aldık ve sonuçları yılın ikinci yarısında almaya başlayacağız” ifadelerini kullandı.