EĞİTİM - 09 Kasım 2016 Çarşamba 11:09

Çocuk Üniversitesi anaokulunda hayat buluyor

A
A
A
Çocuk Üniversitesi anaokulunda hayat buluyor

Çocuk Üniversitesi projesini hayata geçirmek için çalışmalarını sürdüren iş kadını ve eğitimci Aydan Gömügen Tuncay, üniversitenin altyapısını Ataşehir’de kurduğu anaokulu ile gerçekleştirdi.

Anaokulunda 4 ayrı yabancı dil eğitimi verilirken, çocukların yoga yapması ve dans dersi alması dikkat çekiyor. 

İş dünyasının duyarlı ve renkli iş kadını Aydan Gömügen Tuncay, Çocuk Üniversitesi hayalini gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Üniversitenin altyapısını Ataşehir’de kurduğu anaokulu ile hayata geçirdiğini ifade eden Gömügen Tuncay, "Eğlenceli bir üniversite olacak. Çocuklar orada bir şeyleri öğrenip diploma alınca aslında kendini manevi olarak tatmin edecek" dedi.

Kurduğu anaokulu ile ilgili bilgi veren Kare Anaokulu Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Aydan Gömügen Tuncay, “7 yıllık bir okulumuz var. Yabancı dile çok önem veren bir okuluz biz. Okulumuzda 4 tane yabancı dil uyguluyoruz. Bu çocuklara bıkkınlık verir diye düşünülür ama öyle bir şey olmuyor. Çocuklar severek dilleri öğreniyorlar. Herkes İngilizce öğretiyor ama benim okulumda Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve İspanyolca öğretiliyor. Çocuklara çok uzun cümleler kuracak şekilde öğretmiyoruz ama kelimelerle kendini ifade edebileceği seviyeye getiriyoruz” şeklinde konuştu.

Anaokulunda çocuklara yoga eğitimi

Diğer anaokullarından farklı bir yapı ile eğitim verdiklerini vurgulayan Aydan Gömügen Tuncay, “Yoga eğitimi anaokullarında pek yapılmaz. Ben kendim yoga yapıyordum. Daha sonraları bunu çocuklara niye uygulamayayım, kafalarındaki düşünceleri atsınlar, daha rahat bir şekilde hayata devam etsinler diye yogaya başlattım çocukları. Onun akabinde de salsa eğitimi verdim. Yine dansı çok sevdiğim için salsa ve tango yaptığım için çocuklara yine salsa eğitimi vermeye başladım. Şuanda okullarda pek yapılan bir uygulama değildir bu. Ama ben çok yararını gördüm çocuklarda bunun” diye konuştu.

“Eğlenceli bir üniversite olacak”

Çocuk Üniversitesi için altyapının anaokullarında hazır olduğunu vurgulayan Gömügen Tuncay, “Şimdi biz çocukların altyapısına bakıyoruz. İlk önce çocuklarda neye göre, neden zevk alıyorlar, onları tespit ediyoruz. Bunun için pedagog ve psikologlarımız devreye giriyor. Çocuk ilk okula geldiğinde onlara resimler yaptırıyoruz. Ne istiyoruz, hayatında ne olmak istersin diye. Çocuk zaten onları bize veriyor. Daha sonra yeteneklerini keşfediyoruz. O yetenekler üzerinde gidiyoruz. Şöyle söyleyeyim. Mesleki eğitim nasıl verilirse ortaokul, lise döneminde biz, çocuklara anaokulunda keşfedip bunun üstünden gitmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Çocuk Üniversitesi projesinin kendisi için önemli bir proje olduğuna dikkat çeken Gömügen Tuncay, “Çocuk üniversitesi ilk benim projemdi. Allah nasip ederse bunu hayata geçirmeye çalışıyorum. Çocuklara anaokuldan sonra direkt üniversiteye gidecek bir yapı hazırlıyorum. Yani biraz önce de ifade ettiğim gibi çocukların yetenekleri doğrultusunda, nereye gidiyorsa çocuk, tiyatro mu, matematik zeka mı, yoksa sosyal alanda mı uzmanlaşacak, onu keşfedip, çocuklara anaokulundan sonra kendi hayatlarında bir üniversite bitirdim olgusu ile küçük bir üniversite, çocuk üniversitesi kurmayı istiyorum. Ve oraya doğru yönlendirmeye çalışıyorum. Bizim okulumuzda altyapısını yaptım. Şimdi kaldı üniversiteyi kurmak. Eğlenceli bir üniversite olacak. Çocuklar orada bir şeyleri öğrenip diploma alınca aslına kendini manevi olarak tatmin edecek. Hem veliler hem de çocuklar bundan haz alacak” şeklinde konuştu.
Çocukların yoga eğitimi alması ile ilgili konuşan Psikolog Simay Aybar ise, “Akademik olarak burada çalışmamızı sürdürüyoruz. Bunun dışında dans dersimiz oluyor, yoga dersimiz oluyor. Bu da çocukların gün içerisinde rahatlamasını, hayal kurmasını sağlıyor. Bu nedenle yoga dersini yapıyoruz okulumuzda. Çocuklarda bundan gayet keyif alıyorlar” dedi.
Çocukların yoga eğitiminde ise büyük keyif aldıkları görüldü. 

Metin Başar - Mustafa Esen
İSTANBUL 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da ortalığın karıştığı park kavgası kamerada: Gece yumruk ve tekmeler havada uçuştu, kadın sopayla saldırdı Kağıthane’de gece saatlerinde sokak arasında çıkan park kavgasından dolayı araç sahipleri birbirine girdi. Ortalığın karıştığı kavgada, aile fertlerinin de evlerden gelerek dahil olması sonucu yumruk ve tekmeler havada uçuştu. Bir kadın eline aldığı sopayla adama vurmak istedi ancak sopayı kaptırınca itildi. Yaşananlar cep telefonu kamerasına anbean yansıdı. Kağıthane Çeliktepe Mahallesi’nde dün saat 02.30 sıralarında meydana gelen olayda iddiaya göre işten dönen bir kişi, aracını park etmek için evinin bulunduğu sokağa geldi. Sokağın tamamen araçlarla kapalı olduğunu fark eden sürücü aracıyla girişi yapamayınca duruma tepki gösterdi. Sesin yükseldiğini fark eden diğer araç sahibi ise tartışmaya dahil oldu. Kadın eline aldığı sopayı adama vurmayınca ona kaptırdı İkili arasında yaşanan tartışma kısa sürede tekme ve yumruklu kavgaya döndü. Sesleri fark eden diğer aile üyelerinin de evlerinden inerek kavgaya dahil olmasıyla sokak savaş alanına döndü. Bir kadının ise eline geçen sopayla kavgaya girmesi gözlerden kaçmadı. İki ailenin kavgasını olay yerine gelen polis ekipleri ayırırken, taraflar birbirinden şikayetçi olmadı. Daha sonra birbirlerinden şikayetçi olduğunu söyleyen taraflar evlerine döndü. O anları bir vatandaş cep telefonu kamerasına anbean kaydetti.
Osmaniye Depremzede öğrenciler kendi tasarladıkları robotlarla yarıştılar Osmaniye İl Milli Eğitim Müdürlüğünce "Kod 80" projesi çerçevesinde öğrencilerin tasarladığı robotların yer aldığı yarışma düzenlendi. Osmaniye’de ilk defa Samet Aybaba Spor Lisesi spor salonunda 7 farklı kategoride 135 takımın katıldığı Kod 80 Robot Yarışması’nda öğrenciler, dereceye girebilmek için kıyasıya yarıştı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü Tasarım Beceri Merkezi atölyelerinden 3D yazıcı ve robotik kodlama alanında aldıkları desteklerle yarışmaya katılan ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri kendi tasarladıkları robotlar dereceye girebilmek için yarıştı. Milli Teknoloji Hamlesi’ne destek vermek amacıyla, Osmaniye’de ilk defa böyle bir organizasyon yaptıklarını söyleyen İl Milli Eğitim Müdürlüğü TÜBİTAK Temsilcisi ve Proje Koordinatörü Nail Dayanç, "Türkiye Cumhuriyetinin yapmış olduğu Milli Teknoloji Hamlesi’ne destek vermek amacıyla, aslında İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak böyle bir projeyi gerçekleştirdik. İlkokuldan liseye kadar öğrencilerimizin aslında buna hazır olduklarını gördük. Çok değişik, çok farklı tasarımlar ve robotlar ortaya çıktı. Öğrencilerimizin yaptığı robotlar burada birçok başarılar elde ediyor. Öğrencilerin o gözlerindeki ışıltılar gerçekten çok farklı. Başarma duygusu dereceye girenlerden ziyade bizim gördüğümüz şu, burada çok ciddi bir tecrübe kazanıyorlar. Bu tecrübelerini gelecek yıllarda gerek robot yarışmalarında, gerekse TÜBİTAK’ın çok çeşitli projeleri var oralarda ve yarışmalarda, Teknofest yarışmasında değerlendirecekler. Osmaniye’de bir başlangıç ama bunu geleneksel hale getirmeyi planlıyoruz" diye konuştu. Yarışmada üçüncülüğü elde eden Melike Yeşil ve Esra Işıl Karakaş, "Bu sene yarışmada üçüncü olduk ama hedefimiz bir dahaki yarışmalarda birinci veya ikinci olmak" dedi. Pofuduk takımıyla yarışmanın en küçük üyesi olan 8 yaşındaki Ece Naz Kaya, "Kodların çoğunu İngilizce bilmediğim için annemden yardım aldım ama birleştirmenin çoğunu ben yaptım. Eğer bir daha bu yarışma olursa bir daha katılacağım çok güzel yarışma" diye konuştu. Robotlarında birkaç eksiğin olduğunu buna rağmen dereceye girdiklerini söyleyen Yusuf Berke Hozulu ise, "Bundan sonraki hedefim bir tarla projem var onunla Teknofest’te yarışmak istiyorum" dedi.