EĞİTİM - 09 Ağustos 2017 Çarşamba 14:42

Çocuklara 3 bin 500 kitap

A
A
A
Çocuklara 3 bin 500 kitap

Altınordu Belediyesi tarafından 2 yıl önce hayata geçirilen ‘Kitap ve Oyuncak Paylaşım Evi’ ile ihtiyaç sahibi çocuklar oyuncaklara kavuşurken toplanan 3 bin 500 kitapla da okuma oranlarına katkı sağlanıyor.

Altınordu Belediyesi tarafından 2015 yılında hayata geçirilen Kitap ve Oyuncak Paylaşım Evi’ne olan ilgi her geçen gün artıyor. Sırrıpaşa ve İsmet Paşa Caddelerine konulan Kitap ve Oyuncak Paylaşım Evi’ne vatandaşların ilgisi de yoğun oluyor. Kurulan kumbaralar ile kitap ve oyuncak paylaşımı önem kazanırken kitap okuma alışkanlığı da buna bağlı olarak artış gösteriyor. 1 Nisan 2015 yılında sosyal sorumluluk projesi kapsamında vatandaşların hizmete sulan Kitap ve Oyuncak Paylaşım Evi’nden bu zamana kadar 3 bin 500 kitap ve çok sayıda oyuncak toplandı. Kumbaralar ayrıca 7 ton atık kağıdın da geri dönüşümünü sağladı.
Konuya ilişkin açıklama yapan Altınordu Belediye Başkanı Engin Tekintaş, Kitap ve Oyuncak Paylaşım Evi’nin vatandaşların paylaşma duygusunu ön plana çıkarttığını söyledi. Paylaşım Evi’ne bırakılan kitapların geri kazandırıldığını ve bu durumun okuma oranlarına etki edeceğini ifade eden Başkan Tekintaş, “2 yıl önce sosyal sorumluluk projesi kapsamında Altınordu şehir merkezine yerleştirdiğimiz 2 adet Kitap ve Oyuncak Paylaşım Evi’ne vatandaşların ilgisi oldukça arttı. Şu ana kadar 3 bin 500 adet kitap tekrar değerlendirilmek üzere toplandı. Aynı zamanda iki yıl süresince çok sayıda oyuncak toplanarak gereken ayrışımların yapılmasının ardından okullara ve ihtiyaç sahibi çocuklara dağıtıldı. Bunların haricinde 7 ton atık kağıt ise geri dönüşümde kullanılmak üzere geri kazandırıldı. Burada biriktirilen oyuncak ve kitaplar Belediyemiz Sosyal İşler Müdürlüğü personelleri tarafından elden geçirilerek Ordu Gazi İl Halk Kütüphanesi’ne ve okullara teslimi gerçekleştirildi. Bu sayede hem yardımlaşma duygusu ön plana çıkıyor hem de kitap okuma oranlarına katkı sağlanıyor. Yapılan çalışmalar kapsamında Altınordulu vatandaşlarımıza gösterdikleri sosyal sorumluluklarından dolayı teşekkür ediyor ve bu duyarlılığın devam etmesini diliyorum" diye konuştu. 

Metin Akyürek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Çermik ilçesinde yeni eğitim müfredat tanıtım toplantısı yapıldı Diyarbakır’ın Çermik İlçe Millî Eğitim Müdürü Murat Bozdoğan başkanlığında, şube müdürleri, ilçedeki tüm okul müdürlerinin katılımıyla, kaymakamlık toplantı salonunda “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ve yeni eğitim müfredat programının tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantıda İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Bozdoğan, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde becerilerin gelişimi; zihinsel, sosyal, fiziksel ve ahlaki boyutları içeren bir yapıda ele alındığını söyledi. Bozdoğan, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; öğrenci profili, beceriler çerçevesi, erdem, değer, eylem modeli, sistem okuryazarlığı, alana ait bilgi kümeleri bileşenlerinden oluşan bir modeldir. Bu yapı kapsamında, karmaşık ve soyut fikirleri eyleme dönüştürme sürecinde, ortaya çıkan fikirler, beceriler ile bu becerilerin derse özgü bilgi ve becerileri içeren yapılarını temsil eden, alan becerileri ilgili derse ait alan bilgisi ve bu alana ait bilgileri temsil eden içerik çerçevesi ile bütünleşerek öğrencilerin edinmesi beklenen öğrenme metotlarını oluşturmaktadır. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; sadece son bir yılın değil, on yıllık uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Yeni müfredat, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli şekilde uygulanmaya başlanacaktır” dedi.
Erzincan Azmiyle herkese örnek oluyor! Erzincan’da geçirdiği kaza sonucu omurilik felci olan ve yaklaşık 500 gün hastanede yatan Suat Can, tedavi gördüğü mesleki rehabilitasyon merkezinde öğrenmiş olduğu filografi sanatı ile hastalığının tedavi sürecini hızlandırarak hayata yeniden tutundu. Erzincan’da yüksekten düşerek geçirdiği kaza sonucu omurilik felci olan 47 yaşındaki Suat Can, kaza sonrasında tekerlekli sandalyeyle yaşamak zorunda kaldı. Yaklaşık 500 gün hastanede tedavi gören Can, tedavi sürecinde mesleki rehabilitasyon merkezinde filografi sanatını öğrendi. Filografi sanatı ile uğraşmaya başladıktan sonra hastalığının tedavisinin hızlandığını fark eden Suat Can, hayata tekrar bağlanmak için sanatını daha da ileriye taşıyarak ustalaştı. Bugüne kadar yüzlerce eser yapan Can, filografi sanatı ile hayata tekrardan tutunmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi. Filografi sanatının tedavi sürecini hızlandırdığını ifade eden Suat Can, “8 yıl önce geçirdiğim kaza sonucu omurilik felci oldum. 2020 yılında tekrar bir kaza daha yaşadım. Omurgada kırık meydana geldi. Toplam 12 tane vida ve platinler var belimde. Bel altımda şuanda kısmi felçler var. 7 yıldır da filografi ile uğraşıyorum. Filografi ile uğraşmamda ki en büyük nedenlerden biri rehabilite edici özelliği. Niyetimiz bu dünyada hoş bir seda bırakmak hem de insanlarımıza faydalı olabilirsek ne mutlu bize. Özellikle engelli arkadaşlarımızın farklı dallarda uğraşabilecekleri muhakkak bir şeyler vardır. Hayatımızda her türlü zorluklar meydana gelebilir ama hiç birinde de hayata küsmememiz lazım. Her şeyin üstesinden devletimiz, milletimiz ile el ele vererek gelmemiz mümkün. Yeter ki azim olsun. Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz. Filografiyi insanlarımız duydukça, ilgi gösterdikçe potansiyel oluşmaya başlıyor. Üç beş derken geniş kitlelere ulaşmak söz konusu oluyor. Ne kadar çalışırsak Rabbimiz o kadar imkan sunar. Yeter ki çalışalım” dedi.