EĞİTİM - 09 Eylül 2021 Perşembe 11:56

Çocukların okula uyum sürecini kolaylaştırma önerileri

A
A
A
Çocukların okula uyum sürecini kolaylaştırma önerileri

Yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte, korona virüs salgını nedeniyle okulundan, öğretmenlerinden ve arkadaşlarından ayrı kalan öğrenciler için normalleşmeye geçişin ilk adımı atıldı. Uzmanlar, çocukların okul sürecine kolay adaptasyon sağlaması için uyarıda bulundu.

Yaklaşık bir buçuk yıldır evde eğitime devam eden öğrenciler, öğretmenlerinden ve arkadaşlarından uzak kaldı ve birçok akademik kayıp yaşadı. Bu nedenle okulun ilk zamanları derslere ve ortama alışmakta zorluk çekebiliyor.

Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mehmet Sağlam, yüz yüze eğitimde çocuklarda uyum sürecinin kolaylaştırılması için okulda öğretmenlerin, evde ise anne ve babaların çocuklara destek olması gerektiğini belirterek, “Bir buçuk yıl gibi zor bir sürecin sonunda okulla tanışmak çocuklarımız açısından son derece kritik ve önemli bir dönemeç. Bu süreç hem çocuklar açısından hem de aileler açısından önemli. Uzun bir süre okulda olmayan çocuklarımız açısından bu süreci kolaylaştırabilmek için öncelikle okuldaki eğitimcilerimizin, evde anne ve babanın bu konuda çocuklarımıza rehberlik etmesi, destek olması önemli. Çocukların okulda ilk günlerinin geçiş süreci olduğunu dikkate alarak, eğitimcilerimizin çocuğa bu konudaki yaklaşımları, onlara yeniden okula uyum süreçlerini kolaylaştırması açısından önemli” şeklinde konuştu.

“Panik yapmadan tedbir alması sağlanmalı”

Sağlam, ailelerin çocuklara okul heyecanını yaşatmak ve pandemi konusunda çocukları bilinçlendirmek gerektiğini ifade ederek, “Çocuklarımızın okuldaki etkinliklerde akademik beklentilerle beraber onların sosyal ve duygusal gelişimini destekleyecek etkileşimini olumlu yönde teşvik edecek süreçleri oluşturmak, Etkinlik alanları, ders içi düzenlemeler yapmak çocuklarımızın açısından bu geçiş sürecini kolaylaştıracaktır. Ailelerin evde çocukları okula hazırlaması, okulun heyecanını onlara yeniden yaşatması gerekir. Bir taraftan da Covid ile ilgili süreci, tedbirleri salgın sürecinin çocuklar üzerinde oluşturabilecek etkiler konusunda çocukları panik yapmadan tedbir alması konusunda bilinçlendirmek hem aileler hem de öğretmenlerimizin açısından önemli” şeklinde konuştu.

“Çocukların, akademik kaybını azaltmak için aileler ve eğitimciler işbirliği içerisinde olmalı”

Aileler ve eğitimciler olarak çocukların geçmiş dönemde yaşadığını eğitim kayıplarını telefi etmeye odaklanmak gerektiğini belirten Sağlam, “Özellikle ailelerimiz evde çocukların gün içerisindeki eğitim ve öğretim faaliyetleriyle, pandemi süreciyle ilgili tedbirler konusunda davranışlarını ölçmeye yönelik görüşmeler yapılmalı. Onlarla bu konuda konuşup onları yönlendirmeli. Ev içerisinde çocuklarımızı akademik yönden destekleyecek özellikle bir buçuk, iki yıl gibi bir süreçte okuldan uzak kalmış ve akademik olarak kayıp yaşamış çocuklarımızın bu kaybını azaltabilmek, telafi edebilmek için ailelerimizin ve eğitimcilerimizin işbirliği içerisinde olması önemli bir başka nokta. Çocuklarımız, eğitimcilerimiz ve aileler açısından yeni eğitim öğretim süreci başladı. Çocuklar bu süreci çok özlemişti. Sadece, anneler, babalar, eğitimciler değil herkes bu süreci dört gözle bekliyordu. O yüzden bunun hem tadını çıkaralım hem tedbirli olalım hem de çocuklarımızın geçmiş dönemde yaşadığı akademik kayıpları nasıl telafi edebiliriz. Bunun üzerine daha fazla odaklanalım” dedi.

“Özen gösterildiği takdirde okulları mümkün olduğunca uzun süre açık tutabiliriz”

Okul öncesi öğretmeni Mehmet Ali Kalyon, okulların uzun süre açık kalmasının, öğretmen, veli ve okulun işbirliği içerisinde olmasıyla mümkün olacağını belirterek, “Bir buçuk yıldır Covid ile geçen bir süre yaşadık. Her ne kadar uzaktan eğim yapıyor olsak da bu yüz yüze eğitim yerini tutmuyor. Özellikle küçük yaş gruplarında somut işlemler döneminde oldukları için olabildiğince yüz yüze eğitim vermemiz gerekiyor. Okulların açık olması için, veli, öğretmen okul işbirliğinin olması şart. Sosyal mesafe, maskeye uyum, velilerin giriş, çıkışlarda duruma özen göstermesi gerekiyor. Herkesin elinden gelen gayretle olabilecek bir şey. Bizler öğretmenler olarak çocuklarımıza göz kulak oluyoruz. Sosyal mesafeye, maskeye uymalarını sağlıyoruz. Özen gösterildiği takdirde okulları mümkün olduğunca uzun süre açık tutabiliriz” şeklinde konuştu.
Öğrenci velisi Dilek Dönmez, “Pandemi nedeniyle çocuklar iki yıldır okuldan uzak durdular. Her şey bizim elimizde, çocukların okula adaptasyonunu, motivasyonlarını yüksek tutmamız için onlara yardımcı olmamız gerekiyor. Elimizden geleni yapıp, tedbirleri alıp, çocuklarımızın uzun süre okula devam etmeleri en büyük temennimizdir” dedi.

Hatice Yetmen
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.