GÜNDEM - 17 Mayıs 2017 Çarşamba 12:56

Çöpten şişe toplayarak üniversite öğrencisi çocuklarını okutuyor

A
A
A
Çöpten şişe toplayarak üniversite öğrencisi çocuklarını okutuyor

Sivas'ta yaşayan 85 yaşındaki İbrahim Kaya, çöpten topladığı şişelerle hem geçimini sağlıyor hem de üniversite öğrencisi çocuklarını okutuyor.

Altuntabak Mahallesi'nde yaşayan ve eşi vefat eden 4 çocuk babası İbrahim Kaya'nın mesaisi sabah 06.00'da başlıyor. Caddeleri, sokakları sırtında torbasıyla gezen Kaya, çöplerden satmak için şişe arıyor. Günde yaklaşık 12 saat boyunca çöplerde şişe arayan Kaya, emekli olmadığı için geçimini sattığı şişelerden sağlıyor. Üniversite de okuyan çocuklarının eğitim masraflarını da sattığı şişelerden kazandığı para ile sağlayan Kaya, emekli olarak rahat bir hayata kavuşmak istiyor.

Sattığı şişelerden kazandığı para harici hiçbir gelirinin olmadığını ifade eden Kaya, "4 çocuğum var ve onların geçimini bulduğum şişelerle sağlıyorum. Yetmiyor ama komşular yardım ediyor. 2 çocuğum üniversite okuyor, 2'si okumuyor. Okumayan çocuklarım hiçbir iş yapmıyorlar. 2 çocuğum üniversite öğrencisi, birisi hukuk fakültesi diğer çocuğum ise inşaat teknikerliği okuyor. Çocuklarımın geçimini ben sağlıyorum. Günlük en fazla 15-20 lira kazanıyorum, yetmiyor ama bazen torbayla görünce insanlar yardım ediyor, para veriyorlar ve bu şekilde geçimimi sağlıyorum" dedi.

Sabah erken saatlerinde şişe toplamaya başladığı için bazen dayak yediğini de söyleyen Kaya, "Sokaklarda korkarak dolaşıyorum, ıssız yerlerde oluyor bu şişeler. Üç dört sefer dayağa maruz kaldım şişeleri toplarken. Primim dolmadığı için emekli olamadım ve emekli değilim şu an, emekli olsam bu işi bırakırım" dedi. 

Veysel Korkmaz - Onur Erden
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.