GÜNDEM - 06 Ekim 2020 Salı 09:45

Covid-19 yoğun bakımında görev yapan doktorlar, gençleri uyardı

A
A
A
Covid-19 yoğun bakımında görev yapan doktorlar, gençleri uyardı

Korona virüs vakası ülkemizde görüldüğü ilk günden bu yana sağlık çalışanları büyük bir özveri ve emekle görevlerini sürdürüyor. Kimisi haftalarca evladına sarılamazken kimisi de günlerce evine gidemeyip hastane de veya devletin tahsis ettiği yurtlarda kalarak gününü geçirdi.

 Adana'da pandemi hastanesinin Covid-19 yoğun bakımında görev yapan doktorlar yaşadıkları zorlukları anlatıp başta gençler olmak üzere vatandaşlara uyarılarda bulundu. Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Nurdan Ünlü, “Yaşlıların boşalttığı yoğun bakım yataklarında gençler tedavi görmeye başladı. Bunu bilsinler” derken, Korona virüse yakalanıp tedavi olduktan sonra geri işinin başına dönen Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Hatice Kaya Özdoğan ise, “Birinci dalganın ikinci piki gibi bir döneme girdik. Bu dönemde genç hasta sayısı azımsanamayacak kadar artmış durumda” ifadelerini kullandı.

Adana’da da pandemi hastanesi olarak hizmet veren Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde doktorlar, İHA muhabirine Covid-19 ile mücadelede yaşadıklarını anlattı. Kimi doktor korona virüs tedavisi görüp işe geri dönerken kimisi de günlerce ailelerinden uzakta kaldı.

"Yoğun bakım hasta sayısı arttı"

Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Nurdan Ünlü, hasta sayısında artış olduğunu belirterek, “İlk döneme oranla hem sayı hem de ağırlık olarak ciddi bir artış var. Önceden acil servislerde hastalarımızı çok fazla bekletmeden yoğun bakımlara alabiliyorduk ama şuanda buna yetişemeyip ekstra yoğun bakımlar, servisler açmak zorunda kaldık. İşin en üzücü tarafı da gençlerin sayısının ciddi oranda artması. Yüzde 25’lere varan yoğun bakım gerektiren genç hasta sayısı var. 30’lu yaşlarda, 40’lı yaşlarda hiç ikinci bir hastalığı olmayan hastalarımız mevcut yoğun bakımlarda” diye konuştu.

Covid-19 yoğun bakımında görev yapan doktorlar, gençleri uyardı

"Şimdi gençler tedavi görüyor"

Sağlık çalışanlarının da artık yorulduğunu söyleyen ve vatandaşların normalleşme sürecine adaptasyonda sıkıntı yaşadığını anlatan Ünlü, “Bizlerde o kadar çok yıpranmaya başladık ki birçok hekim ve hemşire arkadaşlarımız pozitif oldular. Bir kısmı hastanede bir kısmı da evde tedavi görüp sonra geri işe döndü. Vatandaşlar olarak normalleşme sürecinin adaptasyonunda sıkıntılar yaşadık, şuan bunun sonuçlarını çekiyoruz. Bu bizim öngördüğümüz, beklediğimiz bir şeydi ama halk bu konuda biraz daha duyarlı olursa eğer bunu ancak o şekilde atlatabiliriz. Onun dışında hayatımız bu şekilde devam edecek gibi gözüküyor. Gençlerden tek istediğimiz, bunun yaşlılıkla ilgili bir hastalık olmadığının farkına varmaları. Yaşlıların boşalttığı yoğun bakım yataklarında kendilerinin tedavi görmeye başladığı bilinciyle sosyal mesafe kurallarına, kalabalığa girişlere dikkat etmeleri lazım. Buna herhangi bir engel gelmesine gerek yok. Kendilerinin bilinçli olmaları gerekiyor. Biz hepimiz uyuyoruz kurallara çocuklarımıza sarılamıyoruz, anne babalarımızı ziyaret edemiyoruz” ifadelerini kullandı.

"İnanılmaz zor bir süreçti"

Korona virüse yakalanıp tedavi olduktan sonra geri işinin başına dönen Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Hatice Kaya Özdoğan ise yaşadığı zorlukları anlattı. Özdoğan, “Evde sosyal desteğimiz olmadığı için çocuklarımızla birlikte kaldık. Çocuklarımızı korumak için çok korktuk. Bir dönem çocuklarından ayrı kalan ekip var ama bizim gibi sosyal desteği olmayıp, bu süreci çocuklarıyla birlikte geçirmeye çalışan bir ebeveyn grubu da var. Bu bize ayrı bir zorluk yaşattı. Kız kardeşim ve eşim doktor. 2 çocuğum vardı. Eşim de pozitif olduğu için kız kardeşim özel ilaç alarak yanımıza gelip bize baktı. Çocuklarımı koruyup aynı evin içerisinde yaşadık. İnanılmaz zor bir süreçti” şeklinde konuştu.

"Hayatını kaybeden gençler var"

Gençlerin yoğun bakımda ki sayısının her geçen gün arttığını anlatan Dr. Özdoğan, daha sonra şunları kaydetti:
“Tam rahatladık derken birinci dalganın ikinci piki gibi bir döneme girdik. Bu dönemde genç hasta sayısı azımsanamayacak kadar artmış durumda. Önlemlerimizi hiçbir zorunluluk düşünmeden, kendimiz için, sağlık çalışanlarını tüketmemek için tüm gençlerimizin bu konuda dikkatli olmasını önemle istiyoruz. Bir kısmı ciddi hasta olabiliyorlar. Hastalarımız arttıkça sağlık sektörünün kullanımı ve doluluk oranı artacak. Bu yataklara herhangi birisi gelebilir. Bu bir yaşlı hastalığı değil. Korona virüs artık bir genç hastalığı durumuna da gelmiş durumda. Yetişkinlerdeki gibi ciddi seyredip hayatını kaybeden gençler var.”

“Herkes vatandaşlık görevine uymalı”

Sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemde trafik kazası da geçirdiğini söyleyen Dr. Hatice Kaya Özdoğan, “Pandemi döneminde çok ciddi trafik kazası geçirdim. Ben yeşil ışıkta geçerken kırmızı ışıkta sokağa çıkma yasağını ihlal eden bir sürücü aracıyla bana çarptı. Hepimiz farklı farklı korona virüsün olası sağlık ve sosyal sıkıntılarını yaşıyoruz. Çok yorulduk ancak bu bizim görevimiz, hepimiz çok istekli ve zor şartlarda çalışıyoruz. Bizim tek istediğimiz herkesin vatandaşlık görevine uyması, tedbirlere önem göstermesi. Biz sağlık çalışanlarının tek beklentisi bu” dedi.

Umutcan İşledici - Elif Ayşenur Bay

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Gediz’de tarhana çorbası üretim işletmesi sahibi öğrencilerle buluştu Kütahya’nın Gediz ilçesinde Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde düzenlenen Kariyer Günleri kapsamında, yerel lezzetlerin başarı hikâyesine dönüştüğü tarhana çorbası üretim işletmesinin sahibi Demet Bakırdemir öğrencilerle bir araya geldi. Gediz İlçe Milli Eğitim Müdürü Recep Aydın ve Şube Müdürü Yaşar Kandemir’in katıldığı etkinlikte, mesleki eğitimin önemi ve girişimcilik ruhu vurgulandı. Söyleşiye, Demet Bakırdemir’in eşi Fatih Bakırdemir de katılım sağladı. Okulun konferans salonunda gerçekleştirilen söyleşi öğrencilerden yoğun ilgi gördü. Programın açılış konuşmasını yapan İlçe Milli Eğitim Müdürü Recep Aydın, meslek liselerinin Türkiye’nin ekonomik geleceğindeki kritik rolüne dikkat çekerek, "Sizler sadece öğrenci değil, geleceğin ustaları ve iş insanlarısınız. Bugün burada başarılı bir girişimciyi ağırlıyor olmamız, teorik eğitimin sahada nasıl büyük bir başarıya dönüşebileceğinin en somut örneğidir" dedi. Söyleşinin konuğu olan tarhana çorbası üretim işletmesi sahibi Demet Bakırdemir ise iş hayatındaki tecrübelerini ve tarhana gibi geleneksel bir lezzeti modern bir işletme modeliyle nasıl büyüttüklerini öğrencilerle samimiyetle paylaştı. Başarının anahtarının sabır ve yenilikçilik olduğunu vurgulayan Bakırdemir, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu; "Mesleğinize dört elle sarılın. Biz bu yola çıkarken geleneksel tadımızı koruyarak günümüz şartlarına nasıl uyum sağlayabileceğimizi düşündük. Sizler de okulda öğrendiğiniz teknik bilgileri zekâ, düşünce ve hayal gücünüzle birleştirirseniz aşamayacağınız engel yoktur. Kendi işinizin patronu olmak hayal değil, bir planlama meselesidir." Soru-cevap bölümünde öğrenciler, işletme kurma süreçleri, staj imkânları ve sektörde karşılaşılan zorluklar hakkında merak ettiklerini sorma fırsatı buldu. Etkinlik sonunda İlçe Milli Eğitim Müdürü Recep Aydın tarafından Demet Bakırdemir’e günün anısına plaket takdim edildi.
İstanbul İş Bankası’ndan ’Ödeme İste’ ve ’Dijital Tahsilat’ hizmeti Türkiye İş Bankası, tahsilat süreçlerini kolaylaştıracak yeni ürünü ’Ödeme İste’ ile ’Dijital Tahsilat’ uygulamasını müşterilerinin hizmetine sunduğunu duyurdu. İş Bankası, ’Ödeme İste’ ve ’Dijital Tahsilat’ hizmetini müşterilerine sundu. Yapılan açıklamaya göre, yeni uygulama ile işletmeler, ticari faaliyetleri sırasında tahsilatlarını kendileri talep göndererek gerçekleştirebiliyor, ödemelerinin güncel durumunu kolayca takip ederek nakit akışlarını daha etkin yönetebiliyor. Merkez Bankası’nın FAST (Fonların Anlık ve Sürekli Transferi) sistemi üzerinde çalışan - Ödeme İste ile ilk entegrasyonu Coca-Cola İçecek ve bayileri tarafından gerçekleştirilecek tahsilatlarda kullanılmak üzere; ödeme taleplerinin hızlı ve kolay şekilde iletilmesini sağlayan finansal teknoloji platformu Nakitera iş birliğiyle hayata geçirildi. Bu uygulamayla Türkiye’de yeni bir tahsilat yapısı da devreye alınmış oldu. "Teknolojiyi odağımıza alarak yenilikçi çözümler üretmeye devam edeceğiz" Konu hakkında değerlendirmede bulunan İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ozan Gürsoy, "Müşterilerimize ticari faaliyetlerinde kolaylık ve hız sağlayacak dijital çözümler sunma odağımız çerçevesinde Ödeme İste ile Dijital Tahsilat çözümünü Türkiye’de kullanıma sunan öncü banka olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu uygulama ile müşterilerimizin tahsilatlarını kendilerinin talep ederek takibine olanak tanıyoruz. Böylelikle işletmeler, hızlı ve kolay bir biçimde nakit akışlarını yönetebiliyor. Teknolojiyi odağımıza alarak müşterilerimizin finansal işlemlerini kolaylaştıran yenilikçi çözümler üretmeye devam edeceğiz" diye konuştu. "Tahsilat süreçlerimizi dijitalleştirerek operasyonel verimliliğimizi artırıyoruz" Coca-Cola İçecek (CCI) Türkiye Bölge Direktörü Hasan Ellialtı ise iş birliğine ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi; "İş Bankası ve Anadolu Grubu iştiraki Nakitera ile gerçekleştirdiğimiz bu yenilikçi iş birliği sayesinde tahsilat süreçlerimizi dijitalleştirerek operasyonel verimliliğimizi artırıyoruz. Ödeme İste ile Dijital Tahsilat çözümü, hem iş ortaklarımız hem de müşterilerimiz için hızlı ve şeffaf bir ödeme deneyimi sunmamıza olanak tanıyor. CCI olarak, ‘En iyi Hızlı Tüketim Ürünleri şirketi olma’ vizyonumuz doğrultusunda müşteriyi ve teknolojiyi iş süreçlerimizin merkezine koyarak ekosistemimize değer katmaya ve sektörde dijital dönüşüme öncülük etmeye devam ediyoruz." "Operasyonel verimlilik ve tahsilat hızı artıyor" Nakitera Genel Müdürü Bulut Arukel de iş birliği hakkında, "İş Bankası’nın yenilikçi yaklaşımıyla hayata geçirilen Ödeme İste ile Dijital Tahsilat çözümünü platformumuza entegre ederek işletmelerin kullanımına sunmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Finansal akışların dijitalleşmesini hızlandıran bu iş birliği, tahsilat süreçlerinde operasyonel verimliliği ve tahsilat hızını önemli ölçüde artırıyor" dedi. Açıklamaya göre, Ödeme İste ile Dijital Tahsilat sayesinde ödeme talebi doğrudan alıcının bankasına iletilebiliyor. Tahsilat yapacak kurumlar, ödeme talebine belirli bir tarih atayarak ödemenin ne zaman yapılacağını önceden planlayabiliyor. Ödemeyi yapacak taraf ise kendi bankasının mobil uygulaması üzerinden gelen ödeme talebini görüntüleyerek hızlı bir şekilde onay verebiliyor. Uygulamaya entegre olarak kullanmaya başlamak isteyen kurumlar detaylı bilgiye İş Bankası şubeleri ve isbank.com.tr’den ulaşılabiliyor.
Samsun Sünnet, birçok hastalığın önüne geçiyor Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Levent Üstün, sünnetin hijyenin daha kolay sağlanmasına katkı sunduğunu, idrar yolu enfeksiyonu riskini azalttığını, penis kanserini önlediğini ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar ile serviks kanseri riskini düşürdüğünü belirtti. Medicana International Samsun Hastanesi doktorlarından Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Levent Üstün, sünnet hakkında bilgilendirmede bulundu. Hem 3-6 yaş hem de yeni doğan sünnetleriyle ilgili bilgiler veren Uzm. Dr. Üstün, "Sünnet, insanlık tarihinin en eski cerrahisi olmasının yanı sıra bugün en sık uygulanan pediatrik cerrahi işlemdir. Tıbbi nedenlerin dışında da potansiyel faydaları vardır. Hijyenin daha kolay sağlanması, idrar yolu enfeksiyonları riskini azaltması, penis kanserini önlemesi, cinsel yolla bulaşan hastalıkların ve serviks kanseri riskinin azalması bunlar arasında sayılabilir. Sünnet, çocukta beden farkındalığı ve cinsel kimliğin geliştiği fallik dönem olarak adlandırılan 3-6 yaş aralığı dışında her yaşta yapılabilir. Son yıllarda yeni doğan sünnetine ilgi artmıştır. Ancak yeni doğan dönemi hem anne hem de bebek açısından bir adaptasyon sürecidir. Bebeğin özellikle ilk 40 gün enfeksiyonlara daha açık olduğu düşünülür. Sünnet derisi ve salgısının, idrar kontrolünün olmadığı yaşamın ilk birkaç yılı boyunca idrarın yakıcı etkilerinden koruyucu olduğu kabul edildiğinde, yeni doğan döneminde sünnet yapılması konusunda soru işaretleri oluşmaktadır. Özellikle yeni doğan döneminde ve bezli çocuklarda idrar amonyağı ve dışkı, nemli bezlerle olumsuz sonuçlara yol açabilir" dedi. Sünnetin hijyenik ortamlarda yapılması gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Üstün, "Sünnet aileler tarafından basit bir işlem gibi algılansa da aslında çocuğun geleceğini etkileyen çok önemli bir cerrahi işlemdir. Rahat, telaşsız ve sağlık açısından güvenli hijyenik bir ortamda yapılmalıdır. Sünnet sonrası bakım da en az işlem kadar önemlidir. Ben pansumanı genellikle ilk gün ya da ertesi gün açmayı tercih ediyorum. Peniste ödem olması çocuğa rahatsızlık vermezken, yapışmış bir pansumanın açılması daha fazla acı verir ve çocuk psikolojik olarak etkilenebilir. Yaşa ve kullanım rahatlığına göre köpük bardak ya da sünnet külodu 3-7 gün kullanılabilir. İlk 72 saat banyo yapılmamalı, üçüncü günün sonunda 10’ar dakikalık köpüklü ılık suyla, sürtme ve tahriş olmadan banyolara başlanmalıdır. Doktorun verdiği krem ve merhemler düzenli kullanılmalı, bezli bebeklerde bez sık değiştirilmelidir. İlk günlerde dar kıyafetlerden kaçınılmalı, bez gevşek bağlanmalıdır. Sünnet sonrası çocuk acı duyacağını düşünerek idrarını tutabilir; bu durumda mesane üzerine ılık bez ve hafif masajla idrar yapması sağlanır. İlk gün ağrı olabilir, ağrı kesici şuruplar ve bebeklerde fitillerle kolayca kontrol altına alınabilir. Penise dışkı bulaşırsa, ıslak bezle temizlenemiyorsa tahriş etmeden ılık suyla temizlenmelidir. Okul çocukları bir hafta sonra okula başlayabilir. Yaz aylarında deniz ve havuz için kontaminasyon riski göz önünde bulundurularak 15-20 gün beklenmelidir" diye konuştu. Cerrahi işlemin ardından dikkat edilmesi gereken hususlara da değinen Üstün, "Hastalar genellikle sünnetten bir hafta sonra kontrol edilir. Ancak bu süre içinde durmayan kanama, artan kızarıklık, şişlik, akıntı, ateş veya idrar yapmada zorlanma olursa doktora başvurulmalıdır. Sünnet doğru zamanda, uygun koşullarda ve tıbbi standartlara uygun şekilde yapıldığında güvenli bir işlemdir. En önemli nokta çocuğun ağrı yaşamaması ve işlemin deneyimli ellerde yapılmasıdır" şeklinde konuştu.