POLİTİKA - 05 Mayıs 2023 Cuma 15:20

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak, petrol zenginliğiyle anılacak'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak, petrol zenginliğiyle anılacak'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dinimizde Türk, Kürt, Arap ayrımı olmadığını belirterek, “Kürt kardeşlerimizi de aynı anlayışla seviyoruz. Çok güzel bir ifade yakaladım, ‘Oh olsun artık, Gabar terörle değil petrol rezerviyle anılacak.’ Bunu kim yaptı, yine biz yaptık. Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak. Bundan sonra Gabar, o bölgede ayrı bir petrol zenginliğiyle anılacak” dedi.

14 Mayıs seçimleri öncesi AK Parti Van İl Başkanlığı tarafından Beşyol Meydanı’nda düzenlenen mitinge katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte kalabalığı selamladı. ‘Duyanlara duymayanlara’ şarkısını da sahnede seslendiren Erdoğan, “Yaklaşık bir yıllık hasretin ardından bugün yine Van’dayız. Van sadece ülkemizin yükselen yıldızı değil dünyada gıpta ile takip edilen bir şehir oldu. Peki nasıl oldu? Van eskiden de buradaydı, böylesine bir cazibe merkezi haline gelememişti. Her şeyden önce Van’ı terör örgütünün tasallutundan kurtardık. Hem bu şehirde yaşayan insanların hem de buraya gelen ziyaretçilerin güven içerisinde, huzur içerisinde hayatını sürdürebileceği bir iklim tesis ettik. Terör örgütünün başını sadece burada değil, sınırlarımızın dışındaki inlerinde de ezdik. Devletinize güvenin, bize güvenin. Huzurunuza ve hatta namusunuza göz diken terör örgütü bir daha sizin kılınıza ilişemeyecek” dedi.

“Biz Van’ın susuzluğunu giderdik”

2011 yılında meydana gelen Van depremlerini hatırlatan Erdoğan, “Van depremini hatırlıyorsunuz. O zaman belediye başkanı kimdi? Malum HDP’li. Van’ı susuzluğa mahkum etti mi? Van depremiyle ilgili bir adım atmadı. Ben o zaman anında DSİ’yi görevlendirdim ve su olayı büyükşehir belediye başkanının sorunudur, yapmadı. Ne dedi? ‘Gelsin devlet yapsın’ dedi. Biz onun bu ifadelerine katılmadık. Van Büyükşehirde bu yaptıkları karşılığında biz Van’ın susuzluğunu giderdik. Edremit’i Edremit biz yaptık. Erciş’i Erciş biz yaptık. Adeta Van Gölü demiyorum, Van Denizi’nin kıyısını adeta yalılarla donattık. Tuşba’yı biz yaptık. Nerede belediye? Belediye başkanı niye görevini yapmadı? Hani bunlar benim Kürt kardeşlerimi seviyordu. Bunlara inanıyor musunuz? Türkü'yle, Kürdü'yle biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. Bizim dinimizde Türk, Kürt, Arap ayrımı yok. Biz sadece Allah için seviyoruz. Kürt kardeşlerimizi de aynı anlayışla seviyoruz” ifadelerini kullandı.

“Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak”

Gabar ile ilgili açılan pankarta dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çok güzel bir ifade yakaladım. Ne diyor, ‘Oh olsun artık Gabar terörle değil petrol rezerviyle anılacak.’ Bunu kim yaptı? Yine biz yaptık. Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak. Bundan sonra Gabar, o bölgede ayrı bir petrol zenginliğiyle anılacak. Yıllarca bu petrol kuyularını betonladılar. Bunu biz açtık, tıpkı Karadeniz’deki doğalgaz gibi açtık. Doğalgazı şuan ücretsiz alıyor musunuz? Yılsonuna kadar da 25 metreküp ücretsiz olarak ödeyecek misiniz? Bunları yaparsa AK Parti yapar. Bu yolda bizi yalnız bırakmayacaksınız değil mi? 14 Mayıs akşamı inşallah hep birlikte bir başka güleceğiz. Her ne kadar siyasi uzantılar hala o eski kara günlerin, kanlı günlerin hayaliyle yaşıyorsa da artık o iş bitti. Yıllarca sizin ve evlatlarınızın canı ve geleceğini karartarak istismar siyaseti yapanların dönüp dolaşıp kimin arkasına takıldığını gördünüz değil mi? Diyarbakır annelerinin acısını biliyorsunuz değil mi? Bunları Kandil’e kimler kaçırdı. 10-15 yaşındaki kızlarımızı, çocuklarımızı Kandil’e kimler kaçırdı? Bunlar ne diyorlar, ‘Biz Kürdüz. Benim Kürt kardeşlerime leke sürmeyin. Bunların Kürtlükle alakası yok. Bunlar sadece vahşet kusuyor. İnşallah 14 Mayıs’ta bunların hesabını sormaya var mıyız? Ben sizlere inanıyorum. Gidip Van’dakiler dahil Kürt kardeşlerimize her türlü zulmü yapan, her türlü insanlık suçu işleyen CHP’ye şimdi ne oldu. Payande oldular. CHP gelip burada miting yapabilir miydi? Kimle yaptılar? Şimdi bu hesabı sormak lazım. CHP’ye desteklerini hem de utanmadan sıkılmadan ahlaksızca ne dediler? ‘Dişe diş kana kan’ diyerek ifade edenlerin derdi Van olabilir mi? Vanlının huzuru, refahı olabilir mi? Bu ülkenin başına bir CHP’li getirmek için sizin karşınıza geldiklerinde onlara bunun hesabını sormayacak mısınız? Ülkemizdeki herkes gibi Kürt kardeşlerimin de hakkını, hukukunu, özgürlüğünü en geniş manada kullanabileceği demokrasi zeminini biz kurduk mu? Aynı şekilde tüm şehirlerimiz gibi Van’ın da kalkınma eksikliklerini yine biz tamamladık mı? Hatırlarsanız 2011 depreminin ardından Van’ı adeta yeni baştan inşa ettik mi? Bugüne kadar TOKİ kanalıyla 24 bin konutu bitirip sahiplerine verdik mi? Şimdi de 3200 yeni konut, 250 yeni iş yeri ve 27 bine kadar alt yapılı arsa vererek Van’ı daha da güzelleştirecek bir hazırlığın içindeyiz. Bay Bay Kemal ne söz verdi? Bu CHP’ye ve HDP’ye sormak lazım, Van’a ne kazandırdınız bir de onu söyleyin. Okulunu, hastanesini, sosyal yardımlarını, millet bahçelerini, bölünmüş yollarını, barajları, havalimanımızı, sulama tesislerini, organize sanayi bölgesini, doğalgazı saymıyorum bile. Çevre yolu inşaatı da devam ediyor, onu da seneye bitireceğiz. Karadeniz limanlarını İran, Asya’ya, Ortadoğu’ya Van üzerinden bağlayan alt yapı çalışmalarını süratle tamamlamakta kararlıyız” ifadelerini kullandı.

Van’a 21 yılda 96 milyar liralık kamu yatırımını yaptıklarını belirten Erdoğan, “Şimdi bunu katlayarak arttıracağız. Tüm bu hizmet ve eserlerin devam etmesi için hazır mısınız? Van 14 Mayıs’ta tercihimizi doğrudan yana yapıyor muyuz? Sandıkları patlatıyor muyuz? Biz Van’ı Allah için sevdiğimiz, Vanlılara gönülden aşık olduğumuz için önümüze çıkartılan hiçbir engele itibar etmedik. Sadece işimize baktık” dedi.

“Aile yapımızı güçlendirmenin siyasetini yapıyoruz”

Her fırsatta Van’a geldiklerini ve eli boş gelmediklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
“Eserlerimizle, hizmetlerimizle, yüreğimizdeki muhabbetlerle heybemizdeki projelerle geldik. Ya bir de onlara sorun. Siz ne getirdiğiniz diye CHP’sine HDP’sine sorun. Hiçbir şey getirdikleri yok. Hiçbir zaman da getirecekleri yok, bunu bilin. Biz birileri gibi köken ve mezhep ayrımcılığı değil, eser ve hizmet siyaseti yapıyoruz. Çünkü biz birileri gibi evlatlarımızı PKK, FETÖ terör örgütlerine, LGBT denilen sapkınlara teslim etmenin hesabını değil, aile yapımızı güçlendirmenin siyasetini yapıyoruz. CHP, İYİ Parti ve HDP, LGBT’ci mi? O yanlarında da yavrucuklar var. Onlar biz LGBT’ci değiliz diyorlar mı? Fakat AK Parti’nin kitabında, MHP’de ve Cumhur İttifakı'nda asla böyle bir şey yok. Çünkü biz ailenin kutsiyetine inanıyoruz. Ailelerimize leke sürülmesine asla kabul etmiyoruz. Biz bunların mücadelesini verirken, bölücü örgütün güdümündeki partinin mensupları da onların Cumhurbaşkanı yapmak için uğraştıkları kişi de ne yapıyordu biliyor musunuz? Attığımız her işi engellemeye çalışıyordu. Başladığımız her projeyi durdurmak için çırpınıyorlardı” dedi.

“Biz iktidarda olduğumuz sürece adalet yerini bulacaktır”

“İsterseniz şimdi karşımızda kurulan 6-7-9-11’li masanın gerçek yüzünü izleyelim” diyerek video izleten Erdoğan, bu esnada ‘İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de işçileri kapıya koydular. Yalan üstüne yalan. Selo benim 51 Kürt kardeşimin ölümüne neden oldu. Şimdi ne diyor Bay Bay Kemal, ‘gelince onu çıkartacağız’ diyor. Bu iş Türk-Kürt meselesi değil, Alevi-Sünni meselesi değil, insanlık meselesidir. Biz iktidarda olduğumuz sürece adalet yerini bulacaktır. Biz iktidarda olduğumuz sürece 51 Kürt kardeşimin canına kıyanlara biz cezaevinden çık demeyiz. Hepsi hesabını ödeyecek. İşte masa bu, masanın etrafındakilerin çapı, söylemi bu. Gerçi bu masa siyasetin en meşru hakkı olan işbirliği masası, müzakere masası olmaktan çoktan çıktı. Bu Bay Bay Kemal, az önce izlediniz, Savaş Ay sağ olsa da onun bu yaptıklarını, SSK başında olduğu zamanı anlatı. Şimdi hastanelerimiz nasıl, görüyorsunuz pırıl pırıl. Şehir hastanelerimiz öyle, şimdi buraya bir hastane daha geliyor” diye konuştu.

“Şimdi bu masa yürümeye yeni başlayan çocukların kullandığı örümcek var ya ona benziyor”

6’lı masayı çocukların örümcek arabasına benzeten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Şimdi bu masa yürümeye yeni başlayan çocukların kullandığı örümcek var ya ona benziyor. Rotası ve menzili olmadığı için, ne tarafa iterseniz oraya gider. Direksiyonda Kılıçdaroğlu gözüküyor ama öyle değil. Onun görevi sadece mutfakta video çekmek, sahnede kalp yapmak, sağa sola gülücük dağıtmak. Masanın etrafındakilerin hangisi sabah erken kalkıp ayaklanırsa örümcek o tarafa doğru yöneliyor. Sonra masanın bir başka ortağı sesini yükseltiyor. Bu defa istikamet oraya dönüyor. Ardından bir başka ortak gürlüyor, hop bu defa da ayaklar o tarafa doğru çekiyor hani ‘Baş belirsiz, meydan ıssız’ sözü var ya tam da öyle bir durum var. İpin ucu başkalarının elinde olunca bunlar kendilerine tanınan hareket alanında sürekli bir tarafa savruluyor. Aynen dediğin gibi ‘6 artı 1, reis etmiyor.’ Elbette masada ne yaptığını bilenlerde yok değil. Bölücü örgütün elebaşları ve siyasi uzantılar hatırlayınız, çözüm sürecinde her türlü riski alarak ülkemizin 40 yıllık terör sorunun bitirmek istediğimizde uzattığımız eli ısıran bunlar değil miydi? Suriye’deki iç karışıklıklar sırasında provokasyonlarla sokaklarda benim Kürt kardeşimin kanlarını oluk oluk akıtan bunlar değil mi? Bugün de ülkemizi Suriye’leştirmek için can atan bunlar değil mi? Tüm bu ihanetlerin neresinde benim Kürt kardeşlerim var. Tüm bu istismarların neresinde ülkenin ve milletin menfaati var. Bu ülkenin 85 milyon vatandaşının her biri tarihinin en güvenli, huzurlu ve müreffeh dönemini yaşarken, Türkiye’yi yeniden eski karanlık günlerine geri döndürmenin kime ne faydası var? Türkiye’yi her alanda gelişmiş ve müreffeh bir ülke haline getirmek için attığımız adımlara çelme takmanın kime ne faydası var? Size bir faydası yok? Milletimize bir faydası yok? Ülkemize bir faydası yok. Ama birileri kandan, kavgadan kaostan, cehalet ve sefaletten beslendiği için onların bu tabloya çok ihtiyaçları var. Daha geçen gün Çanakkale’de kahvehane basıp adam döverek yurt dışında oy kullanmaya giden vatandaşlarımıza saldırarak asıl niyetlerini hemen gösterdiler. Masanın bir diğer bilinçle ve ortada pek gözükmeyen ortağı FETÖ de ne yaptığını çok iyi biliyor. Ötekilerinin durumu ise tam bir trajedi. Geçmişlerini ve kendilerini inkar pahasına düşmüşler Kılıçdaroğlu’nun peşine, nereye gittiklerini bile bilmiyorlar. 14 Mayıs’ta işte bu iki tablodan hangisini istediğinize karar vereceksiniz. Tercihinizi Türkiye’nin huzur, güven refah içinde güçlü bir şekilde yoluna devam etmesini isteyen bizimle, yeniden koalisyon, kavga, baskı zulüm peşinde koşanlar arasında yapacaksınız. Van’ın tercihinin Türkiye Yüzyılı’ndan yana olacağından hiçbir şüphem yok.”

Yaşanan olayların hiçbirinin tesadüf olmadığını belirten Erdoğan, “Son Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yılları pek çok siyasi, ekonomik ve sosyal çalkantı ile geçti. Bugün dönüp baktığımızda bu istikrarsızlıkların hiçbirinin de tesadüf olmadığını, kendi kendine yaşanmadığını görüyoruz. Ülkemizi iç mücadelelerle oyalayıp, kendi güvenlik ve refahları için tüm dünyanın kaynaklarını sömürdüler. Ne zaman ki biz demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla aradaki farkı kapattık, o zaman bunları bir telaş sardı. Gezi ile sokakları, çukur eylemleri ile mahalleleri, terör saldırıları ile güvenliğimizi, darbe girişimleri ile milli iradeyi, finansal tuzaklarla ekonomimizi hedef aldılar. Allah'ın yardımı ve milletimizi desteğiyle tüm bu saldırıları göğüsledik ve akamete uğrattık. Bununla da yetinmedik, sınır ötesi hareketlerle, yeni ekonomik programlarla, savunma sanayinde ve enerji yatırımlarıyla Türkiye Yüzyılı’na hazırlık yaptık” dedi.

“Gabar’daki petrolü de inşallah vatandaşımızda en uygun şartlarda vereceğiz”

Mitinge 50 bin kişinin katıldığını ifade eden Erdoğan, “Bu alanda resmi olarak aldığım rakam 50.000 Vanlı kardeşim alanda, yol boyunca gelenler hariç. Bu bir şeyi gösteriyor, demek ki 9 gün sonra sandıkları benim Vanlı kardeşlerim patlatacak. İşte bu başarılar birilerinin kabusu oldu. Okul yaparız, üniversite açarız ‘eğitimi ayağa düşürdünüz’ derler, hastane yaparız sağlık hizmeti veririz covid salgını gibi bir krizin üstesinden geliriz ‘milleti hasta ettiniz’ derler. Yol yaparız, köprü, tünel, havalimanı, hızlı tren hattı yaparız, ‘millet bunları mı yiyecek’ derler. Ya köprü yenir mi? Havalimanı yenir mi? Ama biz onları Bay Bay Kemal'e bırakıyoruz, afiyet olsun. Karadeniz'de gaz, Gabar’da petrol buluruz, ‘milleti kandırıyorsunuz’ derler. Buyur işte bak doğalgazı vatandaşımıza bir ay ücretsiz, ondan sonra da yıl boyu 25 metreküp faturalarından düşürüyoruz ama bitmedi, Gabar’daki petrolü de inşallah vatandaşımızda en uygun şartlarda vereceğiz. Ülkemizin ilk milli ve yerli otomobilini yaparız gözlerinin önündeki ürüne ‘hani nerededir’ derler. Bay Bay Kemal, Gemlik'te fabrika, hadi git, niye gitmiyorsun? Meral Hanım sen niye gitmiyorsun? Gidemezler, gittikleri anda maskeleri düşecek. Çünkü bunların bu ülkede dikili bir taşı yok. Uçak yaparız, helikopter yaparız, yüksek teknoloji ürünü nice projeyi gerçekleştiririz, ‘ne gerek vardı’ derler. Konut yaparız, baraj yaparız, sulama tesisi yaparız, her birine takmadıkları kulp bırakmazlar. İstihdamda, üretimde, ihracatta rekorlar kırarız, sevinecekleri yerde karalamaya çalışırlar. Sosyal yardımlarla devletimizi kimsesizlerin kimsesi haline getiririz, yardım alan insanları ‘makarnacı, kömürcü’ diye aşağılarlar. Dış politikada onurlu bir duruşla ülkemize güç, milletimize gurur kazandırırız, girip bizi yabancılara şikayet ederler. Şayet 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı hayalimize sahip çıkmazsak, işte bu zihniyet ülkenin tepesine bir kara bulut gibi çökecek. Sanmayın ki afaki bir tablodan söz ediyorum. Türkiye'miz bizden önceki 70 yıl boyunca bunların hepsini de bu CHP ile yaşadı. Tabii geçmişleri bu olduğu halde bugün başka şeyler söylüyorlar. Her seçim dönemi olduğu gibi 14 Mayıs öncesi de değer istismarcıları, vaat bohçacıları, kifayetsiz muhterisler tozlu dumana katıyor. Atıyorlar, tutuyorlar, kapatıyorlar, tehdit ediyorlar, dillerinin ucuna ne geliyorsa söylüyorlar. Mazilerindeki tabloları gerçek ama seçim döneminde verdikleri vaatlerinin hepsi yalan” dedi.

‘Denizlerde TGC Anadolu, yeryüzünde Togg, gökyüzünde Kaan, sandıkta Erdoğan’ pankartını da okuyan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Gurur tablomuz Kızıl Elma, Togg, TGC Anadolu, Karadeniz doğalgazımız, Şehit Aybük Yalçın-1 petrol sahamız, maşallah. Son yerel seçimlerde ekmekten süte, sudan ulaşıma, internetten traktöre her şeyi bedava yapacakları üzerine namus sözü vermişlerdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı buraya geldi mi? Burada da atıp tuttu mu? İstanbul'a uğradığı yok, o bol bol nereye gidiyor biliyor musunuz? Bodrum'a İstanbul'u sel alıyor, nerede diye sorulduğunda Bodrum’da. Tam tersine bunlar milletimizi canında bezdirdiler. Ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP'den almıştım. İstanbul susuzdu, çöp, çukur, çamur, İstanbul böyleydi ve İstanbul'u İstanbul yapan bu kardeşinizdir. Şimdi her şeyi bedava yapmayı bırakın, yeni projeler başlatmayı, teslim aldıkları yarım kalan işleri bile sürdüremediler. Çünkü her şey gibi bu ülkeye, bu millette hizmet etmek de bir nasip meselesidir. Bunlar nasipsizdir. Bunlar tembel, inanın bunların önüne 5 keçi katsanız, akşama hepsini kaybedecek kadar beceriksiz. Şöyle bir mazilerine bakın, hepsinde ortak özelliği başarısızlıktır, batırmaktır. Allah göstermesin, ülkenin başına gelseler, yarın öbür gün işçi, memur, emekli ay sonunda maaşını alıp almayacağını bilemeyecek. Geçmişte memurlar maaş almadı, sanayici, tüccar, esnaf önünü göremeyecek, elindekinden olacaktı. Yeni bir şey yapamayacakları gibi bizim yaptıklarımıza da sahip çıkamayacaklar. Zaten bunlara verilen görev de budur. Karadeniz gazının manasını kapatmak, Gabar petrolünün üzerine beton dökmek, Togg’u rafa kaldırmak. Çıkmış utanmadan sıkılmadan ne diyor biliyor musunuz? Hani S-400 vardı ya Amerika'nın ‘kaldırın bunu’ dediği. Şimdi ne diyor, S-400’ü biz depoya kaldıracağız diye. Şimdi Bay Bay Kemal’in en güçlü savunma silahını depolara kaldırılmasına asla bu millet müsaade etmeyecektir. Köprüleri, tünelleri, hızlı tren hatlarını, otoyolları işlemez hale getirecek, teknolojik projelerimizin kapısına kilit vuracaklarmış. İHA’yı, SİHA’yı, Kızıl Elma'yı, Akıncı'yı onların da önünü keseceklermiş. Ülkemizi yeniden 3-5 dolar için birilerine ele açar duruma getirecekler. Bunların yapacağı sadece budur, arada bir çıkıp somut proje söylüyorlar, altını kazıyorsanız hepsi çalıntı çıkıyor. Bizim yıllar boyunca hazırlığını yaptığımız, son aşamasına getirdiğimiz işleri bir yerlerden duyup proje diye millete yutturmaya kalkıyorlar. Mesela en son çıkıp Adana'da petrol kimya özel ekonomi bölgesi kuracağından bahsediyor, biz orayı yıllar öncesinde enerji iktisat bölgesi ilan ettik. Bay Bay Kemal kurduğumuz boru hatlarıyla Ceyhan'ı dünyanın önde gelen enerji hatlarından biri haline getirdik. Yumurtalık'ta 12 milyar dolarlık bir petrol kimya yatırımıyla ilgili süreç tamamlanmak üzere, ayrıca her biri milyar dolarla ifade edilen başka yatırımlar da var. Biz bunlar gibi ülkemizin değerlerini yabancılara peşkeş çekmenin değil, kendi insanımıza kazanca dönüştürmenin sözünü veriyoruz. Biz de Atatürk Havalimanı'nı Teknofest'te, millet bahçesi ile teknoloji geliştirme merkezleri ile ülkemizin gururu haline getireceğiz. Karanlık ilişkili şirketlere peşkeş çekeceklermiş. Bunlarda yalan bitmez. Takdirden öte bir şey olmaz, herkes gönlündekini ister. Sonunda takdir neyse o olur, biz Rabbimizin takdirine, milletimizin ferasetine ve desteğine güveniyoruz. Yeni dönemde elbette mevcut kazanımlarımızın üzerine oturup kalmayacağız, Türkiye Yüzyılı için hazırladığımız seçim beyannamizde yüzlerce binlerce yeni proje var” şeklinde konuştu. Erdoğan, konuşmasının ardından Erzurum’a gitmek üzere Van’dan ayrıldı.

Mehmet Salih Akkuş - Yılmaz Sönmez - Atilla İdiz

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Balıkesir’de zabıtadan yılbaşı öncesi yoğun denetim Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığına bağlı ekipler, tüketici haklarını korumak adına yılbaşı öncesi market ve mağazalarda denetimlerini artırdı. Balıkesir’de yılbaşı öncesi denetimlerini artıran Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığına bağlı ekipler market ve gıda satışı yapılan işletmelerde denetimlerini sürdürüyor. Halk sağlığını korumak ve işletmelerde hijyen kurallarına uyulmasını sağlamak için sahada görev yapan ekipler, kasa-fiyat-etiket uyuşmazlığı ve son tüketim tarihlerini kontrol etti. Şehrin muhtelif yerlerinde sorumluluk alanlarında bulunan market ve mağazalarda kasa-etiket-fiyat uyuşmazlıkları ile gıda denetimlerini gerçekleştiren zabıta ekipleri tespit ettikleri usulsüzlüklere karşı gerekli yaptırımları uyguladı. Sorumluluk alanlarında denetimleri titizlikle gerçekleştirdiklerini söyleyen Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanı Bülent Mavuk, "Balıkesir Büyükşehir Belediyesi olarak halkımızın sağlığı ve güvenliği için çeşitli sektörlere yönelik denetimlerimizi aralıksız sürdürüyoruz. Yaptığımız denetimlerdeki amacımız, halkımızın gönül rahatlığıyla alışverişini yapması. Rutin olarak sürdürdüğümüz denetimleri yılbaşı öncesi artırdık. Zabıta ekiplerimiz tarafından sorumluluk alanlarımızda bulunan mağaza ve marketlerde, yılbaşı dolayısıyla vatandaşlarımızın sıklıkla alışveriş yaptığı işletmelerde fiyat etiketi, kasa-fiyat uyuşmazlığı ve son tüketim tarihleri hususunda denetimleri gerçekleştirdik. Bu kapsamda kontrollerimize düzenli aralıklarla devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Balıkesir Endüstriyel Sektörler fuarı gençleri sektörle buluşturdu Balıkesir Üniversitesi Uluslararası Bilgi ve Teknoloji Topluluğu tarafından gerçekleştirilen ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ÜNİDES Projeleri desteğiyle ile düzenlenen Gençler ve Mentörler: Gelecek Gençlerle Projesi 2. Endüstriyel Sektörler Fuarı, Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu’nun yanı sıra il protokolü ve öğrencilerin yoğun katılımlarıyla başarıyla gerçekleştirildi. Avlu Kongre ve Kültür Merkezindeki fuara katılan Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, sektör firmalarının açtığı stantları ziyaret ederek gençler ve firma temsilcileriyle bir araya geldi. Fuar alanında yürütülen çalışmaları yerinde inceleyen Vali Ustaoğlu; "Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz bu fuar; Bakanlığımızın gençleri iş dünyasıyla buluşturmayı, üniversite ile sanayi arasındaki etkileşimi güçlendirmeyi ve gençlerimizin istihdam edilebilirliğini artırmayı hedefleyen politikalarının önemli bir uygulama alanıdır." Değerlendirmesinde bulundu. Programda konuşan Balıkesir Valisi İsmail Ustaoğlu, il genelinde yürütülen çalışmaların ÜNİDES Programının sahadaki karşılığını ve etkisini açık biçimde ortaya koyduğunu belirterek, Genç Ofisler aracılığıyla hayata geçirilen projelerin, kamu, üniversite ve gençlik arasındaki iş birliğini kurumsal bir zemine taşıdığını ifade etti. Ustaoğlu, gençliğe yönelik destek mekanizmalarının başarısının; merkezi idare, yerel yönetimler, üniversiteler ve özel sektör arasında kurulan güçlü iş birliğiyle mümkün olduğunu dile getirdi. Gençlik ve Spor İl Müdürü Adem Özalp, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından gençlere yönelik yürütülen çalışmaların önemine dikkat çekti. ÜNİDES’in, üniversite öğrenci topluluklarının proje üretme kapasitesini artıran güçlü bir destek programı olduğunu vurgulayan Özalp, bu programın gençlerin kişisel, akademik ve mesleki gelişimlerine önemli katkılar sunduğunu ifade etti. ÜNİDES sayesinde gençlerin fikirlerini somut ve uygulanabilir projelere dönüştürmelerinin teşvik edildiğini belirtti. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Genç Ofis paydaşlığında yürütülen Endüstriyel Sektörler Fuarı, gençlerin farklı sektörleri yakından tanımasına, firmalarla birebir iletişim kurmasına ve kariyer fırsatları hakkında bilgi edinmesine imkân sunuyor.
Balıkesir İnovatif Fikirler Proje Pazarı’nda ödüller sahiplerini buldu Balıkesir Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi koordinasyonunda Tübitak desteğiyle düzenlenen 2. İnovatif Fikirler Proje Pazarı ödül töreniyle sona erdi. 23-24 Aralık 2025 tarihlerinde gerçekleştirilen etkinliğin final programı ve ödül töreni, Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Malazgirt Salonunda yoğun katılımla yapıldı. Üniversite-sanayi-girişimcilik etkileşimini güçlendirmeyi amaçlayan proje pazarında; 17 farklı üniversite ve 7 firmadan toplam 262 katılımcı başvurusu oldu. Üniversite-sanayi-girişimcilik etkileşimini yansıtan etkinlikte; sürdürülebilir tarım ve beslenme, akıllı ulaşım, akıllı üretim sistemleri, enerji ve temiz teknolojiler ile sağlıklı ve iyi yaşam tematik alanlarında, 7 farklı girişimci firmadan ve Balıkesir Üniversitesi dâhil 17 farklı üniversiteden gelen 94 proje yer aldı. BASİAD, BAİKAD, Müsiad, Balıkesir Ticaret Odası, Balıkesir Sanayi Odası ve Balıkesir Teknokent’in paydaşlığındaki programın birinci gününde proje sahipleri proje sunumlarını gerçekleştirirken, ikinci gün ise ödül töreni yapıldı. Rektör Oğurlu: "Üniversitelerin bilgiyi değere dönüştürme sorumluluğu var" Proje pazarının ödül töreni açılış konuşmalarıyla başladı. Ödül töreninin açılışında konuşan Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu, proje pazarının yalnızca bir yarışma değil, aynı zamanda iş birliği ve üretim kültürünün önemli bir yansıması olduğunu vurguladı. Üniversitelerin bilgiyi ekonomik değere dönüştürmekle de yükümlü yapılar olduğunu vurgulayan Rektör Oğurlu "Bugün burada ortaya konulan fikirler ve projeler; gençlerimizin, akademisyenlerimizin ve sanayi paydaşlarımızın bu sorumluluğu ne denli güçlü bir şekilde sahiplendiğini göstermektedir. Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen Ar-Ge proje sayısında Türkiye 4’üncüsü olan üniversitemizde Ar-Ge, inovasyon ve girişimcilik odaklı çalışmaları desteklemeye kararlılıkla devam edeceğiz." Rektör Yardımcısı ve BAÜN TTO Başkanı Prof. Dr. Fatih Satıl ile BAÜN TTO Koordinatörü Doç. Dr. Fatmagül Tolun da yaptıkları konuşmalarla katılımcıları tebrik ettiler. Başarılı Projeler Ödüllendirildi Jüri değerlendirmeleri sonucunda, yenilikçilik, uygulanabilirlik ve ticarileşme potansiyeli kriterleri doğrultusunda başarılı bulunan projeler ödüle layık görüldü. Farklı üniversitelerden, firmalardan ve disiplinlerden katılan proje ekipleri, ödüllerini ve belgelerini Rektör Prof. Dr. Yücel Oğurlu ve protokol üyelerinin elinden aldı. Ödül töreni, proje sahiplerinin toplu fotoğraf çekimi ve sertifika takdimiyle sona erdi. Törende tüm projeler arasında öğrenci kategorisi alanında ilk 3 sırada yer alarak para ödülü alanlar ise şöyle: 1-Muhammed Arslan- Doç.Dr. Âdem KORKMAZ (Danışman) Prof. Dr. Mehmet Tektaş- (Danışman) Görme Engelliler İçin Görsel Verilerle Anlamsal Çevre Betimlemesi Yapan Gömülü Yapay Zekâ Sistemi Sağlık ve İyi Yaşam Öğrenci 25 bin TL para ödülü, 2-Habibullah Abdullayev, Yunıs Temurlu, Nahıd Ahadzade yapay zekâ destekli bir akıllı asistandır Akıllı Üretim Sistemleri Öğrenci 15 bin TL para ödül aldılar. 3-Hüseyin Özgen Çatar Sultan Nur Bektaş Döngüsel OSB- Dijital Simbiyoz Platformu Enerji ve Temiz Teknolojiler Öğrenci 10 bin TL para ödülü Etkinlik kapsamında ayrıca; sürdürülebilir tarım ve beslenme, akıllı ulaşım, akıllı üretim sistemleri, enerji ve temiz teknolojiler ile sağlıklı ve iyi yaşam tematik alanlarında plaket ve başarı ödülleri de dağıtıldı. Düzenlenen programa Balıkesir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cevdet Avcıkurt ve Prof. Dr. Fatih Satıl, BASİAD Başkanı Selçuk Savaş, BAİKAD Başkanı Oya Hansu Çolak, Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Beyoğlu, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
İstanbul Fenerbahçe’den KAP’a Dereağzı açıklaması Fenerbahçe Kulübü, Kamuyu Aydınlatma Platformu’na Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi ve Dereağzı Lefter Küçükandonyadis Tesisleri ile ilgili bir açıklama yaptı. Sarı-lacivertli kulüpten KAP’a yapılan açıklamada, şu ifadelere verildi: "Şirketimiz tarafından 19.12.2025 tarihinde yapılan açıklamanın güncellenen hali aşağıdaki gibidir: Şirketimizin Profesyonel Futbol A Takımı, Kadın Futbol Takımı ve altyapı takımları dahil olmak üzere, faaliyetleri için kullanmakta olduğu, hakim ortağımız Fenerbahçe Spor Kulübü ("Kulüp")’ne ait Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi ve Dereağzı Lefter Küçükandonyadis Tesisleri’nin kullanımını teminen, ARGE Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık A.Ş. tarafından kiralamaya konu tesisler için tespit edilen kira bedelleri dikkate alınarak, net bugünkü değer analizi neticesinde Ernst Young Kurumsal Finansman Danışmanlık A.Ş. tarafından hazırlanan 19.12.2025 tarihli "Uzun Süreli Tesis Kiralama Sözleşmesi Finansal Danışmanlık Raporu" çerçevesinde, Kulüp ile Şirketimiz arasında 21 yıl süreli ( 30.11.2025 - 30.11.2046) "Uzun Süreli Tesis Kiralama Sözleşmesi" akdedilmesine, Kulüp ile Şirketimiz arasında 27.06.2011 tarihinde imzalanan Tesis Kullanım Sözleşmesinin feshedilmesine, Fenerbahçe Spor Kulübü ile imzalanan iş bu sözleşme, Ernst Young Kurumsal Finansman Danışmanlık A.Ş. tarafından hazırlanan yine 19.12.2025 tarihli Kiralama Sözleşmesi Finansal Danışmanlık Raporu’nda 21 yıl için belirlenen tutarın, iskonto oranları dikkate alınarak hesaplanmasına ve 30.11.2025 tarihi itibarıyla net bugünkü değeri belirlenip, bu tutarın peşin olarak ödenmesine, Bu çerçevede, Kulüp ile 19.12.2025 tarihinde imzalanmış olan Uzun Süreli Tesis Kiralama Sözleşmesi’ne istinaden kullanım hakkı bedeli olarak 21 yıl için 6.465.673.206 TL’nin Fenerbahçe Spor Kulübü’ne peşin olarak ödenmesine, karar verilmiştir. Yatırımcılarımızın bilgisine sunarız."