POLİTİKA - 22 Kasım 2019 Cuma 14:59

Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir'de konuştu

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir'de konuştu

İzmir'de Bilal Saygılı Camii ve Külliyesinin açılışını gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cami; gelinen, kullanılan ve iş bitince terk edilen mekan hiçbir zaman olmamıştır. Cami ibadethane olduğunu kadar muhabbet, tanışma, kaynaşma, dayanışma yeridir" diyerek, "Cemaati olmayan her cami ne kadar görkemli olursa olsun yetim ve öksüz bir eserdir. Çocuk sesiyle güzelleşmeyen, gençlerin heyecanı, hanımların nezaketi ile dolmayan cami, mahzun kalır" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir'de Ege Üniversitesi kampüsü içerisinde yer alan Bilal Saygılı Camii ve Külliyesinin açılışını gerçekleştirdi. Cuma namazının kılınmasının ardından cami ve külliye açılışını gerçekleştiren ve sözlerine besmele çekerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Açılışını yaptığımız cami ve külliyesinin şehrimize ülkemize, Ege Üniversitemize hayırlı olmasını diliyorum. Caminin inşasına özellikle katkısı olan Saygılı Ailesi’ni şahsım ve milletim adına kutluyorum. Mimarından işçisine, hattatına, özellikle de ahşap işçiliklerine varıncaya kadar emeği geçenleri tebrik ederek bundan sonraki eserlerde de onları takdir ettiğimi söylemek istiyorum. Saygılı Ailesi’ne böyle bir ibadethaneyi şehrimize kazandırdıkları için şükranlarımı sunuyorum. 16. yüzyıl geleneksel Osmanlı mimarisi ve sanat anlayışı işle inşa edilen eser, kendine has estetiği ve konumu ile İzmir’imizin sembollerinden biri oldu. 3 bin 500 kapalı 4 bin 500 açık olmak üzere 8 bin kişinin aynı anda namaz kılacağı camimiz, şehrimizin Mimar Sinan tarzı eserlerin biri. Camimizin altındaki konferans salonu da özellikle birçok etkinlikte burada iş görecek. Camimiz 7 bin 500 metre kare arsa alanına, 28 metre kubbe yüksekliğine, 50 metre uzunluğu ile iki minareye sahip. Çok amaçlı kültür merkezi ve aşevi, çay ocağı, çocuk bakım odası, sergi mekanları kongre salonu da proje içinde yer alıyor. Camii ve külliyenin her bakımdan adına, şehrimize yaraşır eser olduğunu görüyoruz. Rabbim Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekat veren ve Alllah’tan başka kimseden korkmayan insanlar iman eder buyuyor. Bir Müslüman olarak bizlere mescitlere sahip çıkmamız, onları imar etmemiz gerektiği emrediliyor. Bunun yolu camilerimizi ibadet ve ilimle birlikte hayatımızın merkezi haline getirmektir. Cami; gelinen, kullanılan ve iş bitince terk edilen mekan hiçbir zaman olmamıştır. Cami ibadethane olduğunu kadar muhabbet, tanışma, kaynaşma, dayanışma yeridir. Cami öğrenmenin, öğretmenin, istişarenin, diyaloğun, danışmanın mekanıdır. Sınır, mesafe, renk, dil, ırk tanımayan evrensel kardeşliğimiz en evvel camilerimizde vücut bulur. Müminler, kardeş olduklarının bilinçlerine önce camilerde ulaşır. Cemaati olmayan her cami ne kadar görkemli olursa olsun yetim ve öksüz bir eserdir. Çocuk sesiyle güzelleşmeyen, gençlerin heyecanı, hanımların nezaketi ile dolmayan cami, mahzun kalır. Üniversite öğrencilerimiz ve bu bölge kardeşlerimizin camimizi öksüz ve yetim bırakmayacaklarına inanıyorum" diye konuştu.

"İhtiyaç vardı"

Açılışta konuşan 28. Dönem TBMM Meclis Başkanı Binali Yıldırım da, “64 yıllık bir tarihi olan Ege Üniversitesine manevi değerlerimizi yansıtan tarihimizi, inancımızın işareti bu güzel caminin de açılışını Cumhurbaşkanımızın teşrifi ile gerçekleştiriyoruz. Burada ibadet edecek herkes için hayırlı uğurlu olsun. Ege Üniversitesi, Türkiye’nin ilim irfan yuvalarından biri. Böyle bir camiye ihtiyaç vardı. Sizin talimatınızla bu külliye içinde bu mekanı cami yapımı için tahsis edip uygun gördünüz. Hayırsever Saygılı Ailesi de buraya cami yapması işini üstlendi. Cumhurbaşkanım, ezanlar bizim dinimizin direği ve şehadetleri ile İslam’ın her zaman muzaffer olduğunu işaret eden çok güzel bir ibadetimiz. Bu cami ile burada ilim irfan yuvasında yetişen gençlerimiz aynı zamanda burada manevi ihtiyaçlarını en güzel şekilde göreceklerdir” dedi. Hayırsever Bilal Saygılı ise, “Hayatta en sevinçli olduğum günlerden birini yaşıyorum. Cumhurbaşkanım, sizler bize yol gösterici oldunuz. Ümmetin lideri olarak dertlerimizle dertlendiniz. Üniversite yıllarımızda bodrum katlarında su basan mescitlerde namaz kıldığımız günleri biliyoruz. Çok şükür bugünleri de gördük” ifadelerine yer verdi. Konuşmaların ardından protokol tarafından açılış kurdelesi kesildi. Erdoğan, cami avlusunda kendisini dinleyen vatandaşlarla selamlaştı.

Bilal Saygılı Camii ve Külliyesi

Temelleri 2016 yılında atılan cami, 16. yüzyıl klasik Osmanlı mimarisinin bugünün teknolojisi ile birleştirilerek inşa edildi. Bilal Saygılı Camii, kapalı mekan itibariyle açık ve kapalı mekanlarla toplam 8 bin kişi kapasiteli. İslam mimarisi ile ilgili önemli eserlerde imzası olan Mimar Necip Dinç tarafından projelendirilen cami, 7 bin 500 metre kapalı alanda inşa edildi. Kubbe yüksekliğinin 28 metre, minare yüksekliğinin 50 metre olan cami, Sultan Ahmet Camii'ndeki merkezi plan şeması esas alınarak oluşturuldu, caminin içinde ve dışında sadelik esas alındı. Öte yandan, herkesin huzur içinde ibadetini yapabileceği şekilde tasarlanan Bilal Saygılı Camii'nde, minare kürsülerinin içerisindeki asansörler ve rampalı yollarla engellilere ve yaşlılara kolay ulaşım imkanı sağlandı. Caminin alt katı ise çok amaçlı bir kültür merkezi şeklinde yapılarak, sosyal ve kültürel faaliyetlerin icra edileceği alanlar oluşturuldu. Bu katta; konferans, seminer, sinema salonu, klasik sanatlar için çalışma ve sergileme mekanları, aşevi, çay ocağı, çocuk bakım odası ve çeşitli ihtiyaçlara cevap verebilecek üniteler yapıldı. Aşevinde ihtiyaç sahibi 300 gence günlük yemek verilmesi planlandı.

Ceren Atmaca - Ali Gözeten - Sinan Yeniçeri
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman İsias Otel Davası’nda yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ diyerek tepki gösterdi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, saat 10.00’da başlayan ve saat 18.15’de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.’nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00’da görülmesine karar verildi. KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ tepkisi 6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi. Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt’un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi’ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC’de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi’yle Gazi Üniversitesi’nin ‘kardeş üniversite’ olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi. Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, ‘Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al’ dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC’de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi. Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, ‘Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin’ dediğini söyledi. Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı. Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, “Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, “Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs’taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, “Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur” şeklinde konuştu.
Eskişehir Nebi Hatipoğlu: “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım” AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor İstişare Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım. Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Odunpazarı Belediyesi ve Tepebaşı Belediyesi öncülüğünde Eskişehirspor istişare toplantısı düzenlendi. Basına kapalı olarak yapılan toplantı, kentin ileri gelenlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıya belediye başkanları, siyasi partilerin il başkanları, milletvekilleri, Eskişehirspor yönetimi katıldı. “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi, kurumsallaşması lazım” Düzenlenen toplantının ardından açıklama yapan Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor’un şirketleşmesi ve kurumsallaşması gerektiğini ifade etti. Hatipoğlu, “Eskişehirspor’un önümüzdeki ay kongresi var. Kongre öncesi Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarımız bir istişare toplantısı düzenleyerek, bizi de davet ettiler. Ben fikirlerimi anlattım. Daha önce söylediğim gibi Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi lazım, kurumsallaşması lazım. Bu doğrultuda biz de gerekli destekleri vereceğimizi söyledik. Milletvekillerinin, başkanların hangi partiden olduğunun çok bir önemi yok. Eskişehirspor partiler üstüdür. Ben AK Parti Milletvekili olarak diğer milletvekillerimizle birlikte, hükümetimiz, spor bakanlığımız Eskişehirspor’un daha önceki yıllarda hep yanındaydık, bundan sonra da yanında olacağız. Başkan kim olursa olsun, oraya yakışan bir başkan olduktan sonra biz hangi partiden olduğuna bakmayız. Eskişehirspor’un hak ettiği yere gelmesi için çalışmalarımı yaparız. Burada da bunları söyledik. İnşallah başkanlar da elini taşın altına koyar. Böylelikle Eskişehirspor hak ettiği yere gelir diye düşünüyorum” dedi. “Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” Nebi Hatipoğlu, düzenlenen toplantı sonrasında kendisine yöneltilen "Eskişehir FK fikirleri hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, “Eskişehirspor’un geçmiş dönemlerden kalan borçları var. Bu borçları ödememek adına yeni bir futbol kulübü kuralım, bunun arkasında bir yapı oluşturalım gibi bazı söylemler oldu. Tabi bunlar ciddiye alınacak şeyler değildir. Çünkü Eskişehirspor arması ve kulüp önemli. Yeni bir kulüp kurduğun zaman onun bir anlamı kalmıyor. Peşinden kimse koşmaz. Daha önce Eskişehir Basket’te bu yapıldı. Yarım bırakıp gittiler. Eskişehir Basket’i de kapattılar. Biz bu borçları ödemeyelim, gidip yeni kulüp kuralım falan bunlar Eskişehir’de işlemez. Belki başka şehirlerde işler. Bunu söyleyen Eskişehirlinin Eskişehirsporluluğundan şüphe ederim” diye cevap verdi. “Eskişehir FK düşünülemez” Eskişehirspor’un bulunduğu mevcut durumun tersine çevrilmesi ve eski günlerine dönebilmesi için düzenlenen toplantıdan sonra konuşan Eskişehirspor Başkanı Erkan Koca ise şunları söyledi: “İlk oturum gerçekleşti. Öncelikle açılış konuşmasını biz yaptık ve bu toplantıyı organize edenlere teşekkür ettik. Bugün burada gerçekten çok önemli isimler var. Eskişehirspor’un kurtuluşu da aslında bu isimlerden geçiyor. Fakat buraya gelen birkaç kişi ve üyenin Eskişehirspor FK, Yeni Eskişehirspor demeleri bizi oldukça üzdü. Bunlara karşı gündemimizde böyle bir durum olmadığını, eğer böyle bir gündemle devam ederse toplantıda olmayacağımızı açıkça söyledim. İçeride basın mensupları da olsaydı, taraftarlardan da bir heyet kurulup toplantıyı izlemeleri için imkan olsaydı. Burada böyle bir imkan da olmadı. Herkes herkesi tanıyor, basın içeride yok. Taraftar bu kulübün sahibi. Taraftarın kendi içinden seçeceği bir heyet burada olabilirdi. Hayırlısı olsun, inşallah hayırlara vesile olur. Bugün burada buluşmak, Eskişehir’in önemli isimleriyle, siyasetçileriyle, il başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları ile Eskişehirspor’u konuşmak, Eskişehirspor FK ve Yeni Eskişehirspor konuları haricinde ümitlendirdi ve umutlandırdı. İnşallah iyi olacak.”