GÜNDEM - 29 Nisan 2023 Cumartesi 17:55

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 6'lı masa tepkisi: "Bizzat kendilerinin ‘kumar masası’ dedikleri masa, rulet masası çıktı"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 6'lı masa tepkisi: "Bizzat kendilerinin ‘kumar masası’ dedikleri masa, rulet masası çıktı"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bizzat kendilerinin ‘kumar masası’ dedikleri masa, rulet masası çıktı. Ha bire dönüyor, nerede duracağı belli değil. Böylesine çarpık çurpuk ayaklı masa olur mu?" dedi.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir Gündoğdu Meydanı’nda binlerce vatandaşa seslendi. Sahneye eşi Emine Erdoğan ile çıkan Erdoğan, İbrahim Tatlıses’in Haydi Söyle şarkısından uyarlanan şarkı ile halkı selamladı. Konuşmasında Millet İttifakı'na ve cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklenen Erdoğan, "Her biri ayrı telden çalıyor. Bizzat kendilerinin ‘kumar masası’ dedikleri masa, rulet masası çıktı. Ha bire dönüyor, nerede duracağı belli değil. Böylesine çarpık çurpuk ayaklı masa olur mu? İzmir’den tam da onların anlayacağı dilden soruyorum; siz ne ayaksınız yahu? Milletimiz, 14 Mayıs’ta bunlara ne ayak olduklarını hatırlatacak" diye konuştu.

“Bay bay Kemal ne görüştün şunu bir açıklasana?”

Son birkaç gündür doktorların tavsiyesi üzerine şehir programlarına katılamadığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün Ankara’dan canlı bağlantı ile iştirak ettiğimiz programlar oldu. Öğle üzeri İstanbul’da TEKNOFEST’te gençlerimizle buluşarak milletimizle programlarımıza geri döndük. İstanbul Yeşilköy’de muhteşem bir heyecan vardı. Gençlik, kiminle nasıl yürüyeceğini biliyor. Ardından soluğu İzmir’de aldım. Dadaloğlu’nun dediği gibi, yiğidin alına yazılandır. Biz 21 yıldır ülkemizi Dadaloğlu’ndan aldığımız ilhamla alnımızda ne yazılmışsa onun geleceği inancıyla bugüne geldik. Vesayet tehditlerinden korkmadık. Terör örgütlerinin saldırılarından ürkmedik. Parlamento içinde bay bay Kemal gibi onların uzantıları ile görüşmeler yapmadık. Soruyorum; Kandil’in parlamentodaki temsilcileri ile parlamento içinde kapalı kapılar altında bay bay Kemal ne görüştün şunu bir açıklasana? Bu seçim bay bay Kemal’i uğurlama seçimi olmalı. Bunu yapmaya hazır mıyız?” diye sordu.

“Böyle nankörlük olur mu?”

İzmir’in seçim kararını verdiğini söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: “İzmir’in gereğini yapacağına inanıyorum. Zira sürekli bir şeyler söylüyor, konuşuyor. ‘İzmir daha iyisine layık’ diyor. Doğru. Peki, İzmir’in büyükşehir belediyesi sende. Her yağmurda İzmir ne hale geliyor? Peki, İzmir’e AK Parti iktidarının getirdikleri ortada iken böyle nankörlük olur mu? İstanbul’dan İzmir’e 7,5 saatte geliyorduk. Şimdi 3 saat 15 dakikada. Hatta şurada Manisa-İzmir arası geçitler neydi? Açtık mı onları? Oradan rahatlıkla Manisa-İzmir arasını açtık mı? İzmir’e bu güzellikler yakışır da onun için. Bu yolları açan biziz. Şurada daha göreve geldik, ilk işimiz ‘İzmir’e bu havalimanı olmaz’ dedik. Menderes havalimanını İzmir’e kim yaptı? Bay bay Kemal sen neredeydin?”

"Hala ‘Daha iyisine layık’ diyor"

İzmir’e stadyumları yaptıklarını kaydeden Erdoğan, “İzmir için ’Daha iyisine layık’ diyorsun. Ne varsa yaptık, hala yapıyoruz ve yapacağız. Sağlıkta da yapıyoruz. Hala ‘Daha iyisine layık’ diyor. Biz ne gerekirse yaptık. Sen İzmir’i çöpten, çamurdan, çukurdan kurtaramadın bay bay Kemal. Biz Allah’ın yardımına, aziz milletimizin desteğine güvenerek çalıştık. Daima yolumuza devam ettik. 20 yılda ülkemizin hanesine asırlara bedel demokrasi ve kalkınma kazanımlarını bu sayede yazdırdık. Dün Hasan Tahsin’in tabancası ile yürüttüğü mücadele, bugün Akıncı ile Kızıl Elma ile TCG Anadolu ile Altay’la Atak’la devam ediyor” sözlerine yer verdi.

"Bu kez 9’lu masa olarak arzı endam ettiler"

TCG Anadolu’nun Alsancak Limanı’na geleceğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu: “Gezmeyi ihmal etmeyin. Her zaman bu fırsatı yakalayamazsınız. Son haftayı buraya ayırdık. Finali burada yapalım istedik. Türkiye yüzyılını kimler kuracak? Gençler, Türkiye yüzyılını kurmaya hazırlanın. Ben karşımda bu muhteşem katılımı görünce Türkiye yüzyılına güvenle bakıyorum. Kendimizi milletimizin teftişine ve takdirine teslime ediyoruz. Bugün de karşımıza birileri çıktı. Her dönem bir maske ile ayağımıza dolanan eski Türkiye hayali, bu kez 9’lu masa olarak arzı endam etti. 9’lu masada belediye başkanları, PKK’nın parlamentodaki uzantısı var mı? Bay bay Kemal bulduğu herkese bir cumhurbaşkanı yardımcılığı hediye ediyor. Böyle devlet yönetilir mi? Onları yanına almak suretiyle zannediyor ki işi bitireceğim. Bu millet sana ‘Yürü Kemal’ demeyecek mi? Bu masa öyle bir masa ki birbirinin ayağına dolaşmış durumda. Böyle masa olur mu? Hangi masada eğri büğrü ayaklar olur? Kandil ‘Oyumuz Kılıçdaroğlu’na’ diyor. Kandil nedir? Terör örgütünün elebaşları orada. İzmirli kardeşlerim bu Kandil’e 'Evet' der mi? Bunun en güzel cevabını 14 Mayıs’ta sandıkta verecek.”

"Bu milletten LGBT’ci çıkmaz"

“Birileri tefecilerden 300 milyar dolar buldum getireceğim’ diyor. Bay bay Kemal bıktık senin şu yalanlarından” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bulduysan bu parayı al getir. Neyi bekliyorsun, al gel. Sen getirdiğinde ‘Niye getirdin?’ mi dedik? Eğer Merkez Bankasına vereceksek ver. Diğer bankalara vereceksen ver. Nereye diyorsan oraya ver ama yalan söyleme. Bunlar esrar eroin kaçakçısı. Onlardan aldıkları parayı güya buraya getirecek. Yok böyle bir şey, hayatı yalan. Öteki ‘Bu paralar ancak 10 yılda gelir’ diyor. Beriki başka diyor. Biri ‘Teröristleri cezaevinden çıkaracağım’ diyor, öteki havaya bakıp ıslık çalıyor. Biri ‘Savunma sanayi projelerini askıya alacağım’ diyor, öteki başka terane söylüyor. Biri ‘LGBT’nin başımızın üstünde yeri var’ diyor, öteki ‘Bunlarla nasıl bir araya gelirim?’ diyor. Bu milletin aile kurumu sağlamdır sağlam. Bu milletten LGBT’ci çıkmaz. Dimdik, adam gibi adam; ailelerimiz bizim böyle."

"Herkesin ayakkabısı ortaya düşmüş durumda"

Konuşmasında bir fıkra da anlatan Erdoğan, "Aklıma fıkra geldi. Bir grup arkadaş ayakkabı ustasına gidip topluca sipariş vermişler. Usta da bunlara aynı renkte ayakkabılar yapmış. Siparişleri teslim aldıktan sonra bir masa etrafına oturmuşlar. Bakmışlar masa altındaki ayaklar aynı gözüküyor. Ayaklarımız karışmış diye telaşlanmışlar. Yan masadan birinden yardım istemişler. Adam eline sopayı alıp ayaklarına teker terek vurmaya başlamış. Ayağına sopa yiyen ‘Of’ diye kenara çekilmiş ve hepsi ‘Ayaklarımızı bulduk’ diye sevinmiş. 7’li masanın durumu da buna benziyor. Kimse kendi ayağına, ayakkabısına sahip çıkmıyor. Herkesin ayakkabısı ortaya düşmüş durumda. Milletimiz 15 gün sonra sandıkta bunların hepsine mesajıyla oyunu verecek" dedi.

"Kentsel dönüşüm projeleri ne oldu?"

Köken ve mezhep siyaseti üzerinden geçmişteki acıların yaşanmaması için sessiz devrimleri hayata geçirdiklerini söyleyen Erdoğan, “Birilerinin ülkeyi yeniden buralara geri döndürme sevdasına bakmayın. O eski Türkiye geride kaldı. Böyle bir teşebbüse en başta gençlerimiz izin vermez. Bunlar, ömürleri boyunca ülkeye yaptıkları tek bir hayırlı bir hizmeti olmayan çapsızların son çırpınışlarıdır. Haklarını da yemeyelim; iş yalan söylemeye, iftira atmaya gelince bunların üstüne yok. Bunlar belediyeyi kazandıkları yerlerde ulaşımı, sütü, suyu bedava yapacaklarını söylememişler miydi? Hatta çiftçiye bedava traktör dağıtacaklardı. Verdikleri sözlerden yerine getirdikleri var mı? İzmir her yağmurda sele teslim olmuyor mu? Karabağlar ve Gaziemir’de temellerini attıkları kentsel dönüşüm projeleri ne oldu? Olduğu gibi kaldı değil mi? Biz deprem konutlarını söz verdiğimiz sürede yapıp teslim ettik mi? Riskli yapı olarak belirlediğimiz 58 bin722 bağımsız bölümün kentsel dönüşümünü gerçekleştirdik mi? İzmir’i kentsel dönüşümünü tamamlayacak olan da yine biziz. Bunlardan bir şey olmaz. Bunlara rağmen yapacağız" diye konuştu.

"İzmir kendine hiçe sayan kibir masasını sandıkta darmadağın eder"

Ulaşım başta olmak üzere şehirde hayatı kolaylaştıran yatırımları bir bir yaptıklarını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Asıl sorumlular ne yapar? Sadece gelirler konuşurlar gülüşürler ve şehri sıkıntılarıyla baş başa bırakıp giderler. Çünkü bunlar yapmak için değil sadece yıkmak ve kandırmak için söz veriyor. ‘Abdestsiz sofuya namaz mı dayanır’ diye bir söz var. Bunlarınki de o hesap. Nasıl olsa yapmayacaksın, söyle söyleyebildiğin kadar. Bugüne kadar söylediğimiz her şeyi yaptık. Bu ülkeyi nereden nereye getirdiğimizi elini vicdanına koyan herkes kabul edecektir. 7’li masa bu şehrin insanlarına ‘Tıpış tıpış oy vereceksiniz’ dedi. Aralarında FETÖ’nün adayı, PKK’nın adayı var. Kahraman ordumuza hakaret edenler var. İzmir’in ilçelerini ezbere sayamayacak tipler var. İzmirlinin adayı yok. Benim tanıdığım İzmir kendine hiçe sayan kibir masasını sandıkta darmadağın eder. İzmir’in dağlarında açan çiçekleri babalarının malı sanarak peşkeş çekenlere en güzel cevap, İzmirlinin sandıkta kendi iradesine ve geleceğine sahip çıktığını göstermesidir. 14 Mayıs, Türkiye ekonomisini Londra tefecilerine, güvenliğini terör örgütlerine, dış siyasetini emperyalistlere teslim etmek isteyenlere karşı yerli ve milli duruşun zaferinin seçimi olacaktır."

İzmir yatırımlarını da aktaran Erdoğan, İzmir Şehir Hastanesinin bir ay içerisinde hasta kabulüne başlayacağını duyurdu.

“Menfaat ittifakı”

Mitingde konuşan AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım, “Menfaat ittifakına karşı, Recep Tayyip Erdoğan’ı indirmeye çalışan iç ve dış çevrelere karşı 14 Mayıs’ta hak ettikleri cevabı verecek misiniz? İzmir’den öyle bir ses verelim ki sesimiz ta Kandil’e kadar gitsin, ta okyanus ötesine kadar gitsin” dedi.

“Soğan sarımsak seçimi olmaktan çıkmıştır”

DSP Genel Başkanı Ömer Aksakal, “Emperyalist saldırıya göğsümüze siper ettik. Bu yüzden Cumhur İttifakı’nın, kadim Türk milletinin yanında yer alıyoruz. Bu seçimler öncekiler gibi sağ sol seçimi değil. İncir, zeytin, pamuk seçimi değil. Söylendiği gibi soğan sarımsak seçimi olmaktan çıkmıştır. Bu seçimler var olma, yok olma seçimleridir. Bir yol ayrımındayız. 14 Mayıs’ta sandığa gideceğiz. Emperyalist sistemin değil asil Türk milletinin yanında olacağız” ifadelerini kullandı.

“İzmir Şehir Hastanesi hasta kabulüne başlayacak”

Mitingde, sağlık alanında yapılan yatırımlar hakkında bilgiler paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da “İzmir Şehir Hastanesinin inşaatını tamamladık. Cihazlarını yerleştirmeye başladık. Testleri tamamlanır tamamlanmaz hasta kabulüne başlayacağız” diyerek İzmir Şehir Hastanesinin yakında açılacağını duyurdu.

“Milli irade bir kez daha ‘Bu ülkede kaosa yer yok’ diyecek”

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Bu millete, bu ülkeye aşkla, imanla, inançla hizmet eden, Türkiye’nin itibarını yukarılara taşıyan Recep Tayyip Erdoğan’ı cumhurbaşkanı yapmak için yola çıktık. İzmir, Recep Tayyip Erdoğan’ı bir daha cumhurbaşkanı yapacak mı? İnanıyoruz ki milli irade bir kez daha ‘Bu ülkede kaosa yer yok’ diyecek. Milli irade, ‘Bize vasıfsız, niteliksiz adam lazım değil’ diyecek. Vesayet rejimine ‘Hayır’ diyecek. İzmir, 14 Mayıs’ta oyunu bozacak mı, hesapları bozacak mı?” sözlerine yer verdi.

“Bu ses bazı yerlerde gayet güzel bir şekilde yankılanıyor”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, “Tüm Türkiye’ye öyle güzel bir cevap veriyorsunuz ki bu ses bazı yerlerde gayet güzel bir şekilde yankılanıyor. Allah’a hamdolsun çok güçlü bir liderimiz, çok güçlü bir ekibimiz var” diyerek İzmir ve Türkiye genelinde AK Parti hükümetleri tarafından hayata geçirilen yatırımları anlattı.

“Türkiye’nin öz evlatları ile Türkiye’ye göz koyanların seçimi”

AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ise şunları söyledi: “Bu seçim sıradan bir seçim değil. Türkiye’nin öz evlatları ile Türkiye’ye göz koyanların seçimi. Hep birlikte topyekun vatanımızı savunmaya hazır mıyız? Bu ülkenin geleceği için şehit, gazi olmuş necip bir milletin evlatlarıyız. Terör destekçilerinin oyununu bozmak için Türkiye yüzyılının mimarı, davamıza gönül vermişlerinin sevdası Cumhurbaşkanımızı bir kez daha cumhurbaşkanı olarak seçmeye hazır mıyız?”

Konuşmaların ardından Erdoğan ve AK Parti İzmir'in milletvekili adayları sahnede fotoğraf çektirdi.

Ceren Atmaca Özden - Sinan Yeniçeri - Aykut Yeniçağ
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Tasarruf Tedbirleri Genelgesi Resmi Gazete’de Tasarruf Tedbirleri ile İlgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdopan’ın imzası ile yayımlanan Tasarruf Tedbirleri ile İlgili Genelge ile kamu kurum ve kuruluşlarının harcamalarında tasarruf sağlanması, bürokratik işlemlerin azaltılması ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve ekonomik kullanımına ilişkin yeni tedbirler alındı. Genelge ile kamu idareleri ve bu idarelere bağlı ilgili ve ilişkili kamu kurum ve kuruluşları ile il özel idareleri, belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile kurdukları birlik, müessese ve işletmelerde tasarruf tedbirleri uygulanacak. Doğal afetlerde, salgın hastalıklarda ve orman yangınlarında acil olarak yapılması gereken mücadele ve müdahaleler, iç ve dış güvenlik ile istihbarat hizmetlerinin gerektirdiği zorunlu olan harcamalar ise genelge kapsamı dışında tutulacak. Kamu hizmetleri ve yatırım projeleri, bütçe sınırları içinde kalınarak yürütülecek. Yılı ve takip eden yılların bütçelerine ilave yük oluşturacak faaliyet genişlemesine ve iş artışına gidilmesine izin verilmeyecek. Kamu kurum ve kuruluşları kendi kuruluş mevzuatında belirtilen faaliyet alanları ile doğrudan ilgili olmayan herhangi bir harcama ve taahhütte bulunamayacak, ihale şartname ve sözleşmelerine idare tarafından kullanılmak üzere araç, makine, ekipman temini gibi alım ya da yapım konusuyla ilgisi olmayan unsurları dahil edemeyecek. Kamu kurum ve kuruluşları yapacakları alımlarda ihtiyaçların daha düşük maliyetle temini amacıyla ortak alım gerçekleştirecek. İdarelerin, Devlet Malzeme Ofisi (DMO) tarafından karşılanabilecek mal hizmetlerinin DMO aracılığıyla temin edilmesi sağlanacak. 3 yıl boyunca yeni hizmet binası alınmayacak, kiralanmayacak, yapılmayacak Kamu kurum ve kuruluşları tarafından 3 yıl boyunca yurt içinde ve yurt dışında hiçbir şekilde yeni hizmet binası alınmayacak, kiralanmayacak, yapılmayacak veya bu amaçla arazi satın alınmayacak ve kamulaştırılmayacak. Ancak deprem riski nedeniyle yıkım kararı verilmesi halinde o hizmet için tahsis edilebilecek hazineye ait taşınmazın bulunmadığının belgelenmesi halinde yeni inşaat yapılabilecek. Hizmet binaları standartlar esas alınarak ihtiyaç analizleri ve tasarruf anlayışı çerçevesinde gözden geçirilecek. İhtiyaç fazlası bina ve bölümler ihtiyacı olan kurumlara tahsis edilecek. Hizmet binaları kiralamaları belli bir takvim içerisinde sonlandırılacak. Yeni lojman ve her ne adla olursa olsun memur evi, kamp, kreş, eğitim, dinlenme ve benzeri sosyal tesis ve bunlarla ilgili arsa veya arazi satın alınamayacak, kamulaştırılamayacak ve yeni kiralama yapılamayacak. Savunma ve güvenlik hizmetlerinde kullanılanlar hariç mevcut lojman ve sosyal tesisler ise ekonomiye kazandırılacak. Lojman kiraları ve sosyal tesis ücretleri ise rayiç bedeller dikkate alınarak yeniden belirlenecek. Kamu kurum ve kuruluşları 3 yıl boyunca yeni taşıt edinemeyecek Genelge ile birlikte kamu kurum ve kuruluşları 3 yıl boyunca zorunlu hallerde savunma ve güvenlik hizmetleri için ihtiyaç duyulan taşıtlar ile ambulans ve itfaiye araçları hariç her ne şekilde olursa olsun yeni taşıt edinemeyecek. Mevcut taşıtlar ile ihtiyaç analizleri ve tasarruf anlayışı çerçevesinde gözden geçirilecek. Ekonomik ömrünü tamamlamış araçlar tasfiye edilecekken ihtiyaç fazlası araçlar ise tasfiye edilmek ya da ihtiyacı olan kurumlara devredilmek üzere Hazine ve Maliye Bakanlığına bildirilecek. Kamu taşıtlarının yerli ve elektrikliye dönüştürülmesi amacıyla kullanımdaki araçların tasfiye edilmesi kaydıyla kamu alım garantisi kapsamında elektrikli taşıt alımı yapılabilecek. Kamuda hizmet alımı ile kullanılan taşıtlar sözleşme süresi sonunda izin alınmadan yeniden kiralanamayacak. İlgili mevzuatta belirtilen makam ve hizmetler hariç hibe dahil olmak üzere yabancı menşeli araç kullanılamayacak. Bakanlıklarda hizmet taşıtlarının en fazla 3 adedi bakanlar tarafından belirlenecek esaslar çerçevesinde makam hizmetlerinde kullanılabilecek. Kamuda şoför ihtiyacı ise kadrolu şoför veya hizmet alımı yerine öncelikli olarak kamu görevlilerinin görevlendirilmesi ile karşılanacak. Kamuda kullanılan binek ve station wagon cinsi taşıtlarda bin 600 cc ve altındaki motor hacimli araçlar tercih edilecek. Ayrıca hizmet alımı ise edinilecek araçlarda model yılı yeni araçlar yerine ekonomik olması durumda binek ve station wagon araçlarda 10 diğer araçlarda ise 15 yaşını doldurmamış taşıtlar tercih edilecek. Taşıtların masraf ve giderleri kaydedilecek ve kamuda taşıt edinimi, kullanımı ve tasfiyesi Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından geliştirilen Kamu Filo Yönetim Sistemine kaydedilecek. Kamuda cep telefonu tahsisine sınırlama getirilecek. Cep telefonu tahsis edilen makamlar bakanlıklarda ve idarelerde Cumhurbaşkanlığına, belediyelerde ise Çevre, Şehircilik İklim Değişikliği Bakanlığına bildirilecek. Kamuda elektronik tebligat yaygınlaştırılacak ve kurum arşivleri elektronik ortama taşınarak fiziki arşiv tutulmayacak. Kamu kurum ve kuruluşlarında hizmet içi eğitim, konferans, seminer ve çalıştay gibi organizasyonlar uzaktan erişim yoluyla gerçekleştirilecek. Bu faaliyetlerin yüz yüze gerçekleştirilmesi gerektiği durumlarda ise kamu tesisler kullanılacak. Kamuda idareyi ve faaliyetleri tanıtmaya yönelik rapor, kitap, dergi ve bülten benzeri yayınlar basılmayacak. Kamu kurum kuruluşları hiçbir şekilde günlük gazete alımı yapmayacak ve görev alanı ile ilgili olmayan yayınlara abone olamayacak. Kamu kurum ve kuruluşlarında zorunlu haller dışında 3 yıl süreyle büro malzemesi, makine ve teçhizat, bilgisayar donanımı benzeri demirbaş alımı yapılmayacak. Fiziki olarak birbirine yakın makam ve birimler fotokopi, faks ve benzeri büro malzemelerini ortaklaşa kullanacak. Uluslararası toplantılar ve milli bayramlar harici konferans, seminer, yıl dönümü ve benzeri etkinlikler düzenlenmeyecek, hediye verilmeyecek. Kamu kurum ve kuruluşlarınca ajanda, takvim, plaket, hatıra ve hediye benzeri alım, basım ve dağıtımı yapılamayacak. Zorunlu tanıtım giderleri harici basın ve yayın organlarına ilan ve reklam verilemeyecek. Mevcut personelin verimli çalışması için önlemler alınacak ve atıl personel oluşmasına izin verilmeyecek. Kamuda emeklilik, istifa ve ölüm gibi durumlarda yeni kadro talebinde bulunulabilecek. Kamu personelleri zorunlu haller dışında fazla çalışma ücreti ve nöbet ücreti alacak şekilde çalıştırılmayacak. Kamu personellerinin yıl içerisinde hak kazandıkları yıllık ücretli izin süreleri ilgili yıl içerisinde kullandırılacak. Ayrıca personelin önceki yıllarda hak kazanıp kullanmadıkları yıllık ücretli izin süreleri aksamaya sebep olmayacak şekilde azami 3 sene içerisinde kullandırılacak. Kamu kurum kuruluşlarında enerji tasarrufu amacıyla genel aydınlatmada LED dönüşümü uygulanacak ve yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanılacak. Su israfını önleme amacıyla ise yeşil alanların sulanmasına mümkün olduğunda şebeke suyu kullanılmayacak. Savunma ve güvenlik hizmetleri hariç, kamu kurum ve kuruluşlarında toplu taşıma olan yerlerde personel servisi hizmeti sonlandırılacak. Hizmet alımı suretiyle sağlanan personel servisi hizmeti sözleşme süresi bitimine kadar devam edebilecek. Genelge hükümleri bakanlıklarda bakan veya bu konuda görevlendirilen bakan yardımcısı, kurumlarda üst yöneticiler, il özel idarelerinde ve illerde valiler, belediyelerde ise belediye başkanları tarafından denetlenecek. Bu yöneticiler genelgenin uygulanmasından öncelikle sorumlu olacak. Bu genelgede belirtilen hükümlere karşı çıkabilecek zorunlu ihtiyaçların karşılanabilmesi veya izin gerektiren durumlar için bakanlıklar Cumhurbaşkanlığından, il özel idareleri İçişleri Bakanlığından, belediyeler Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından izin alacak. Bugünden itibaren kamuda sözleşmesi imzalanmamış tüm mal ve hizmet alımları ile yapım işleri ihaleleri gözden geçirilecek ve genelgeye uygun olmayanlar iptal edilecek.
Ankara 28 Şubat davası sanıkları affedildi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile aralarında 28 Şubat sanıkları da olan 14 kişi affedildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile Resmi Gazete’de yayımlanan cezanın kaldırılması ile ilgili kararlar ile aralarında 28 Şubat sanıklarının da olduğu 14 kişi affedildi. Türkiye Cumhuriyeti İcra Vekilleri Heyetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmek suçundan Ankara 5’inci Ağır Ceza Mahkemesinin 13.04.2018 tarihli kararı ile müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilen Cevat Temel Özkaynak, Çevik Bir, Çetin Doğan ve Aydan Erol kocama hali nedeniyle, Yıldırım Türker ve Erol Özkasnak ise sürekli hastalık hali sebebiyle Anayasanın 104’üncü maddesinin 16’ncı fıkrası gereğince affedildi. Karar ile birlikte, kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçundan Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinin 23.12.2019 tarihli kararıyla 2 kez müebbet hapis cezası, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma suçundan 10 ay hapis cezası, kasten yaralama suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırmasına karar verilen Haci Sülük, sürekli hastalık ve kocama hali kapsamında affedildi. Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan Ordu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinin 31.01.2018 tarihli kararı ile 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Avni Yılmaz ve aynı suçtan Samsun 2’nci Ağır Ceza Mahkemesinin 21.03.2018 tarihli kararı ile 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası alan Gülbey Sarıoğlu ise sürekli hastalık hali kapsamında olduğu belirlenerek cezası kaldırıldı. Kasten öldürme suçundan Bakırköy 11’inci Ağır Ceza Mahkemesinin 24.12.2014 tarihli kararı ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Sevda Yüksel’in cezası sürekli hastalık halinden dolayı kaldırıldı. Kasten öldürmeye teşebbüs etme suçundan Denizli 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesinin 05.05.2016 tarihli kararı ile 11 yıl 8 ay hapis cezası alan Süleyman Tuna sürekli hastalık hali nedeniyle affedildi. Tasarlayarak kan gütme saiki ile öldürme suçundan Zonguldak 2’nci Ağır Ceza Mahkemesinin 18.05.2015 tarihli kararı ile 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve tasarlayarak kan gütme saiki ile öldürmeye teşebbüs suçundan 3 kez 18 yıl hapis cezası ve yine farklı mağdurlara karşı yönelik tasarlayarak kan gütme saiki ile öldürmeye teşebbüs suçundan 3 kez 13 yıl hapis cezası, Van 2’nci Asliye Ceza Mahkemesinin 05.12.2013 tarihli kararı ile zincirleme olarak resmi belgede sahtecilik suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılan Abdulhekim Yılmaz’ın kalan cezası da sürekli hastalık ve kocama hali kapsamında olduğu değerlendirilerek kaldırıldı.
İzmir İzmir’de silahla vurulan hastane personeli hayatını kaybetti İzmir’in Konak ilçesinde sokakta bulunduğu esnada tartıştığı kişiler tarafından tabancayla vurulan üç çocuk babası hastane personeli, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olayla ilgili kimliği tespit edilen 2 şüpheliyi yakalamak için çalışma başlatıldı. Olay, saat 22.00 sıralarında Emir Sultan Mahallesi 1192 Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde temizlik görevlisi olarak çalışan Yücel Ecelioğlu (37), sokakta tartıştığı iki kişi tarafından tabanca ile vuruldu. Ecelioğlu göğsüne isabet eden kurşunla yaralanırken şüpheliler olay yerinden kaçtı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Polis çevrede güvenlik önlemleri alırken ağır yaralandığı belirlenen Yücel Ecelioğlu, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Evli ve üç çocuk babası olduğu öğrenilen talihsiz adam, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Ecelioğlu’nun cenazesi yapılan incelemenin ardından İzmir Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı. Şüpheliler belirlendi, polis peşine düştü Olayın ardından şüphelileri yakalamak için çalışma başlatan Konak İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri olayı gerçekleştiren şüphelilerin B.E. (19) ve R.A. (22) olduğunu tespit etti. 2 şüpheliyi yakalamak için başlatılan çalışma sürüyor.
İzmir İzmir’de 4 gün eylem ve gösteri yasak Kobani Davası olarak da bilinen "6-8 Ekim Terör Olaylı Davası"nın sonuçlanmasının ardından İzmir Valiliği tarafından yapılan duyuruda, kentte 19 Mayıs’a kadar kentte toplantı, yürüyüş gibi eylemlerin yasaklandığı bildirildi. 18’i tutuklu 108 ismin yargılandığı ve kamuoyunda Kobani Davası olarak bilinen "6-8 Ekim Terör Olaylı Davası"nın 83’üncü duruşması bugün görüldü. Duruşmada açıklanan kararlara göre Selahattin Demirtaş’ın da içinde bulunduğu birçok isme hapis cezası verildi. İzmir Valiliğinin resmi sitesinde yapılan açıklamaya göre, kentte bu konu ile ilgili yapılması muhtemel her türlü açık yer toplantıları ile gösteri yürüyüşleri, toplu olarak karşılama ve uğurlama merasimleri, basın açıklaması, oturma eylemi, miting, çadır kurma, imza kampanyası, stant açma, anma töreni, şenlik, konser, eğlence, oyun, gösteri vb. türdeki tüm eylem ve etkinliklerin yasaklandığı bildirildi. Duyuruda 16 Mayıs itibariyle başlayan yasaklama kararının 19 Mayıs saat 23.59’a kadar süreceği de aktarıldı. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "İlimiz farklı noktalarında terör örgütüne müzahir şahıs veya şahıslarca toplanılarak, PKK/KCK terör örgütünü ve elebaşı Abdullah Öcalan’ı övücü mahiyette eylemlerde bulunulabileceği, vatandaşların can ve mal güvenliğini olumsuz yönde etkileyecek fiillerin meydana gelebileceği, kanuna aykırı süreç işletileceği ve karşıt görüşlü grupların bir araya gelerek istenmeyen olaylara sebebiyet verilebileceği değerlendirilmektedir. Milli birlik ve beraberliğimizi zedeleyici provokatif eylemlerin önüne geçilebilmesi, milli güvenlik, kamu düzeni ve güvenliğinin tesisi, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, olası yasadışı eylemlerin önlenerek müessif olayların yaşanmaması amacıyla ve kamu düzeni ve güvenliğinin olağan hayatı durduracak veya kesintiye uğratacak şekilde bozulacağına ilişkin ciddi belirtilerin bulunduğu hususu göz önüne alındığında can ve mal güvenliğinin, kişi dokunulmazlığının, tasarrufa müteallik emniyetin ve kamu esenliğinin sağlanmasının amacıyla; 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunun 17. ve 19. maddeleri ile 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunun 11. maddesi hükümleri gereğince; ’Demokratik Siyasette Israrcıyız! Halkların Dayanışması ve Birleşik Mücadele İle Kumpasları Aşacağız, 6-8 Ekim Terör Olaylı davası’ ile ilgili yapılması muhtemel her türlü açık yer toplantıları ile gösteri yürüyüşleri, toplu olarak karşılama ve uğurlama merasimleri, basın açıklaması, oturma eylemi, miting, çadır kurma, imza kampanyası, stant açma, anma töreni, şenlik, konser, eğlence, oyun, gösteri vb. türdeki tüm eylem ve etkinliklerin İzmir il merkezi ve ilçeler dahil olmak üzere, tüm il sınırları içerisinde (Coğrafi Alan-İl Merkezi, İlçeler/Polis ve Jandarma sorumluluk bölgelerinin tamamı) 16.05.2024 günü saat 17.30’dan 19.05.2024 günü saat 23.59’a kadar 4 (dört) gün süreyle yasaklama kararı alınmıştır."