POLİTİKA - 21 Ekim 2018 Pazar 18:47

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'af' açıklaması

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'af' açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye yeni bir atılımın içindedir. Canım kardeşim boşuna uğraşma. Biz rastgele cezaevine girenlere cezaevi kapısını açamayız, boşuna uğraşma. Devlete karşı işlenen suçları devlet affeder ayrı bir konu. Ama şahıslara karşı işlenen suçlara devletin af yetkisi yoktur, bu böyle bilinsin” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ümraniye-Çekmeköy - Sancaktepe Metrosunun açılış törenine katıldı. Vatandaşların yoğun katılım gösterdiği açılış programında Cumhurbaşkanı Erdoğan, halka hitap etti. Yapılan protokol konuşmalarının ardından sürücüsüz metro kurdele kesilmesiyle birlikte hizmete açıldı. Programın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, protokol üyeleriyle birlikte sürücüsüz metroya binerek, ön kısma geçip metro çalışmaları hakkında bilgiler aldı.

“Bu hattın günlük yolcu kapasitesi 700 bini buluyor” 

Ümraniye-Çekmeköy metro açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ümraniye - Çekmeköy metrosunu hizmete alıyoruz. Ülkemizin ilk sürücüsüz metrosunun çalıştığı bu hattın ilk bölümü olan Üsküdar-Ümraniye kısmında yaklaşık 11 ayda 15 milyon yolcu taşındı. Yeni bölümün de açılmasıyla Üsküdar’dan metroya binen bir kardeşimiz inşallah 27 dakikada Çekmeköy’e ulaşacak. Toplamda 20 kilometre ve 16 istasyonun yer aldığı bu hattın günlük yolcu kapasitesi 700 bin. Bu metro hattının devreye girmesiyle trafik yoğunluğunda 15 bin araçlık bir azalma hesaplanıyor. Güzergah üzerindeki vatandaşlarımız Üsküdar’dan Marmaray’a, oradan Yenikapı üzerinden karşı taraftaki tüm metro hattına erişebilecek. Aynı şekilde bu yakada da Altunizade’den metrobüs hatlarına, tamamlandıklarında Dudullu’dan Bostancı metrosuna, Çekmeköy’den Sabiha Gökçen metrosuna geçiş yapılabilecek. Esasen bu metro hattının önceden tamamlanması gerekiyordu. Gecikmenin sebebi Üsküdar’daki arkeolojik alanlara ilgili süreçlerin uzaması, yerleşim yoğun olduğu yerlerde geçen tünellerin inşaatında sıkıntı yaşanması ve sürücüsüz metro olması nedeniyle deneme seferlerinin uzun sürmesidir” dedi.

“İstanbul’un bütün sorunlarıyla beraber ulaşım sorunun çözmeden bize durmak yok” 

İstanbul’da ulaşım sorununu çözmek için çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul’daki metro hatlarının uzunluğunu 170 kilometreye, istasyon sayısın 169’a çıkarmış bulunuyoruz. Halen 18 farklı güzergahta tola 294 kilometreyi aşan metro hatları inşası sürüyor. Bu yıl sonuna kadar metroya dönüştürdüğümüz 63 kilometre uzunluğundaki eski Gebze - Halkalı banliyö hattını da inşallah hizmete açıyoruz. Önümüzdeki yıl 18 kilometreli Mecidiyeköy -Mahmutbey hattını, Dudullu - Bostancı hattının 10 kilometrelik birinci kısmını, 10 kilometrelik Eminönü - Alibeyköy tramvay hattını, 7.5 kilometrelik Sabiha Gökçen - Kaynarca hattını hizmete açmayı planlıyoruz. Raylı sistem uzunluğun 2019 yılında 355 kilometreye, yeni projelerle nihai olarak bin kilometre üzerine çıkartma kararındayız. İstanbul’un diğer tüm sorunlarıyla birlikte ulaşım sorunun çözmeden bize durmak yok” diye konuştu.

“Bu ülkede ayrım yapmak isteyenler yanlış istikamete gidiyor” 

Eskiyi bilmek gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ümraniye'de 39 kişi öldü. CHP bunu hesabını verdi mi? Bir daha millet bunlara ne Ümraniye de ne İstanbul’a görev vermedi. Şimdi diyoruz ki şu anda onlarda olan diğer ilçeleri de gelin onlardan alalım. Çünkü bunlarda hizmet aşkı yok. Bunlarda sadece zulüm var. Nerede bunların belediyesi varsa orada pislik var, çöp var. Oralarda hizmet bulamazsın. Gençler bu ülkede ne çileler çekildi bilmiyor. Bilmediği için bu CHP zihniyetini, bu terör örgütü arkasına alan zihniyeti bilmiyor. Dün Diyarbakır’daydım. 30 yıl öncesinin Diyarbakır’ı yok, bambaşka bir Diyarbakır var. Eğer bu terör örgütlerini desteklediği yerel yönetim olsaydı Diyarbakır’da Diyarbakır’ın vay halini. Şimdi dört dörtlük bir havalimanı yaptık. Şehre giderken 4 gidiş 4 geliş, muhteşem binalar yaptık. Sur içini şu anda imar ediyoruz, ihya ediyoruz. Oraları dolaştım. Yerel mimari ile oraları inşa ediyoruz. Ayrım yok Türk’ü, Kürt’ü, Gürcü’sü, Abaza’sı. Türk Kürt bütün kardeşlerime sesleniyorum, biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik. Onun için bu ülkede ayrım yapmak isteyenler yanlış istikamete gidiyorlar. Bunun bedelini de bu ülkede ağır ödediler, ağır ödüyorlar. Kimse bizi bölmeye gayret etmesin. Biz Allah’ın bizi kavimler halinde yarattığını biliyor, buna inanıyor, üstünlüğün sadece ittika ile olduğuna imanımız var. Akıl almayacak ihmallerin, yanlışları, yağmaların yaşandığı o eski İstanbul’u bilmeyince şu anda sahip olunan imkanların hakkını vermek de mümkün olmuyor. Hatta şehirde hala yaşanan kimi eksikliklerin altındaki gerçeği görmek için eskiyi bilmek gerekiyor. Biz aşkımız olarak gördüğümüz İstanbul’u ibadet aşkı ile hizmet ederek bu günlere getirdik. Bizim Devraldığımız İstanbul’un en sorunlu yerleri, bugün şehrin en prestijli bölgelerine dönüştü. Eskiden beri muhalefetin yönettiği şehri kadim ilçeleri, en sıkıntılı bölgeler haline geldi. Ulaştırmadan yeşil alana kadar her alanda yaptığımız dev altyapı yatırımları olmasaydı bu ilçeler tümden yaşanmaz yerler olacaktı. İstanbul en büyük talihsizliği bu şehirde zulüm 1453’te başladı zihniyetine mensup kesimlerin yer yer etkinliklerini sürdürülebiliyor olmasıdır” diye konuştu.

“Türkiye’ye yakışan havalimanını 29 Ekim’de açıyoruz” 

3. Havalimanıyla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “29 Ekim’de yeni havalimanımızın resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. Sanmayın ki bu sıradan bir eserdir. Dünyadaki tüm havayolu şirketlerinin, tüm ulaşım ve lojistik sektörünün gözü bu alanlarda iddia ve kazanç sahibi bütün devletlerin gözü İstanbul’da ve çıldırıyorlar. Hamdolsun İstanbul’a yakışan, Türkiye’ye yakışan bir havalimanını 29 Ekim’de açıyoruz. Bu proje için ilk adımları atmaya başladığımızda bizi ciddiye almayanların bugünlerde gözüne uyku girmiyor. Geçenlerde bir tanesi televizyona çıkmış, köşe yazarı, ‘Bu yapılan havalimanının olduğu yer bataklık. Burası yürümez. Kim bilir burada neler olacak’ diyor. Sen işine bak, sen karikatürist isen bol bol karikatür çiz. Sen bundan ne anlarsın. Bu iş mühendislik, mimari iş, aşk işi. Hamdolsun biz uçaklarımızla oraya indik. Orada Teknofesti yaptık” şeklinde konuştu.

“Eserler Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşma kararlılığının sembolü olacak” 

Yapılacak projeler hakkında bilgiler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sırada Kanal İstanbul var. Atatürk Havalimanı’nın bulunduğu yeri Millet Bahçesi yapıyoruz. Aynı zamanda etraftaki o binaları da Türkiye’nin en büyük fuar merkezi haline getiriyoruz. Oradaki bir bölümü de şu anda tek pist orayı aynı şekilde tutacağız. Taksim’deki AKM yerine İstanbul’a yakışır bir opera binasını şu anda yapıyoruz. Rami kışlasını ülkemizin en büyük kütüphanesi haline getiriyoruz. İstanbul siluetinin en güzel motiflerinden biri olan Kuleli askeri lisesini müze, Haliç tersanesini bilim ve teknoloji merkezi yapıyoruz. Eskiden camialtı tersanesi. O bölgeyi çok ciddi bir merkez haline getiriyoruz. İçinde 2 müzesi ile, alışveriş merkezleri ile, otelleri ile orada bir başka merkez inşa edeceğiz. Haliç o eserle bir başka güzel olacak. Şimdiden boğaz manzarasının ayrılmaz bir parçası haline gelen Çamlıca’daki muhteşem camimizin inşaatı bitmek üzere. Bütün bunlar Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşma kararlılığının sembolleri olacaktır” dedi.

“Şahıslara karşı işlenen suçları devletin af yetkisi yoktur” 

Af ile ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye yeni bir atılımın içindedir. Canım kardeşim boşuna uğraşma. Biz rastgele cezaevlerine girenlere cezaevinin kapısını açamayız, boşuna uğraşma. Devlete karşı işlenen suçları devlet affeder ayrı bir konu. Ama şahıslara karşı işlenen suçları devletin af yetkisi yoktur, bu böyle bilinsin. Hele hele 50 bini aşkın uyuşturucunun cezaevinde olduğu bir dönemde biz uyuşturucuları affeden bir iktidar olarak mı anılacağız. Buna evet diyor musunuz? Demokratik bir şeklide sordum ve cevabı aldım. Şimdi birileri çıkarmış af. Eğer benim mağdurum bu noktada affettim diyorsa bu ayrı bir konu ama biz asla. O zaman adil bir iktidar olamazsınız. O zaman adaletle hükmeden bir iktidar olamazsınız” diye konuştu.

“Ana muhalefet bölücü terör örgütü ile el ele Mart Seçimlerine hazırlanıyor” 

Ana muhalefete yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda ana muhalefet bölücü terör örgütü ile el ele Mart seçimlerine hazırlanıyor. Ah CHP’ye gönül veren kardeşlerim, hala bu CHP’ye oy mu vereceksiniz. HDP’ye oy veren kardeşlerim. Sizler de hala bu terör örgütünün yardakçısı olan bu siyasi partiye oy mu vereceksiniz. Yazıktır günahtır. Siz hizmete mi oy vereceksiniz, bu terörü destekleyenlere mi? Benim Kürt kardeşlerimiz kızlarını çocukların Kandil Dağına kaçıranlara mı oy vereceksiniz. Eskiden birkaç milyar dolarla yapılan ekonomik manipülasyonlar gerçekten şimdi büyük rakamlarla yürütülüyor. Eskiden alt düzeyde seslendirilen niyetler, şimdi en üst seviyede dile getiriliyor. Eskiden az çok diplomasi, siyaset hukuk içinde kotarılan işler şimdi aleni olarak gerçekleştiriliyor. Eskiden masada görülmez hale gelen bir devlettik, şimdi her yerde bulunduğumuz için denklemlerin ana aktörü bir ülke haline geldik” diye konuştu.

“Bombalardan kaçıp gelenlere biz gönlümüzü açtık” 

Türkiye olarak bir üst lige çıktık. Ama asıl bulunmamız gereken yere henüz ulaşmadık. Ne zaman dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girersek, işte o zaman asıl yerimize kavuşmuş olacağız. Bir yandan sınırlarımızın içine ve dışında güvenliği sağlama peşindeyiz. Cerablus’ta, İdlib’de biz varız. Bütün mazlumların yanda biz varız. Bay kemal Suriyeli kardeşlerimizi tekrar buradan çıkarmanın hesabını yapıyor. Bay Kemal hataları ile eksiklikleri ile onlar bizim kardeşlerimiz. Biz onlara senin baktığın gibi bakmayacağız. Biz onlara muhacir nazarı ile bakıyoruz. Ama senin yaşamın başka, tarzın başka biz öyle değiliz. Bombalardan kaçıp gelenlere biz gönlümüzü açtık. Senin insaf dilinde bunların hiç biri yok. Biz eğitimimiz ile sağlığımız ile, teknolojimiz ile, alt yapımızla her alanda hedeflerimize uygun seviyeye gelmeye çalışıyoruz. Yürüdüğümüz yolu taçlarla, dikenlerle, tuzaklarla dolu olduğunu da biliyoruz. Bunca yıldır tüm bu zorlukların üstesinden geldik” ifadelerini kullandı.

“5 ay içerisinde çok çalışacağız” 

2019 Mart seçimlerine kadar çok çalışacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Demokrasilerde her seçim bir yol ayrımıdır. Milletimiz 16 yıldır her yol ayrımında tercihini gelişmiş demokrasiden ve kalkınmadan yana kullandı. 24 Haziran’da yeni yönetim sisteminin ilk cumhurbaşkanı olarak şahsıma teveccüh gösteren milletimiz bize durmak yok yola devam eddi. Önümüzde bir seçim var. 2019 Martında bu defa mahalli idarelerde, belediyelerde yetki almak için tekrar milletimizin karşısına çıkacağız. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 1994 yılında başladığımız hizmet yolculuğunu çeyrek asra yakın bir süredir farklı isimler vasıtasıyla devam ettiriyoruz. Böylesine büyük bir şehrin toparlanmasının kolay olmadığını en iyi sizler takdir edersiniz. Şu kalan 5 ay içerisinde çok çalışacağız, ve yeniden İstanbul başta olmak üzere ilçelerimizi yine AK Parti ile beraber yola devam diyeceğiz” şeklinde konuştu.  

Mustafa Biçer

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.