POLİTİKA - 01 Aralık 2021 Çarşamba 16:38

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan öğretmenlere müjde

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan öğretmenlere müjde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözleşmeli öğretmen ve kadrolu öğretmen arasındaki ayrımın ortadan kaldırılacağını belirterek, ”Öğretmenlikte 10 yılını doldurmuş öğretmenlerimize uzman öğretmenlik imkanını getiriyoruz. Eğitimlerini tamamlayan ve yapılan sınavdan başarıyla geçen uzman öğretmenlerimiz hem 1 derece alacaklar hem de maaşlarında bin lira artış olacaktır. '' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 20. Milli Eğitim Şurası’nda konuştu.

Şuraya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, AK Parti Genel Başkanvekilleri Binali Yıldırım ve Numan Kurtulmuş ve 81 ilden gelen davetliler katıldı.

Şuranın hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, ”Milli Eğitim Bakanı Özer ve ekibini, şuraya destek verenleri tebrik ediyorum. Şuraya katılacak katılımcılara teşekkür ediyorum. Şuranın en geniş katılımla eğitimin tüm paydaşlarını kuşatan bir anlayışla gerçekleşmesine önem veriyoruz. Bakanlarımızın çalışmalarını bu hassasiyetle yürüttüğünü memnuniyetle müşahede ediyoruz. Önerilerini paylaşanlara buradan şükranlarımı sunuyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan öğretmenlere müjde

Şura sonuçlarının güçlü eğitim, güçlü Türkiye mücadelemizde bizlere rehberlik edeceğine yürekten inanıyorum. Dünyamız yeni teknolojilerinde devreye girmesi ve iletişim imkanlarının yaygınlaşmasıyla birlikte tarihi bir dönüşüm geçiriyor. Tehditlerin de küreselleştiği bir zaman dilimindeyiz. Korona virüs salgını sebebiyle son 2 yılda şahit olduklarımız bize bu gerçeği acı bir şekilde hatırlatmıştır. Kısa sürede dünyanın tamamına yayılan salgın coğrafi konumu gelişmişlik düzeyi ne olursa olsun tüm insanlığın aynı gemide olduğunu göstermiştir. Bu dönemde sağlık, eğitim ve üretim başta olmak üzere her alanda üçlü alt yapıya sahip olmanın önemine hep birlikte şahit olduk" dedi.

Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere pek çok ülkede sağlık sorunları ve daha birçok sorunun pandemi döneminde baş gösterdiğini ifade eden Erdoğan, "Dinamik bir sürç yönetimiyle ülkemizde ekonomik hayatın durmasına müsaade etmedik. Yüz yüze ve uzaktan eğitim faaliyetlerimizin kesintiye uğramasına müsaade etmedik. Tüm alanlarda kendi önceliklerimiz politikalarımız özelinde süreci başarıyla yürüttük" ifadelerini kullandı.

"Gençlerimize dünün meselelerinden yola çıkarak bir ufuk kazandıramayız"

Eğitim öğretimde kaliteyi artırmanın önemine değinen Erdoğan, "Eğitim öğretim meselemize çok daha geniş, vizyoner bir anlayışla yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. Dünyadaki değişimi, Türkiye’deki dönüşümü görmezden gelemeyiz. Gençlerimize dünün meselelerinden yola çıkarak bir ufuk kazandıramayız. Günümüzün öğrencilerini dünün öğrencileri gibi eğitmeye yetiştirmeye kalkarsak istikbalimizin elimizden kayıp gitmesine mani olamayız. Farklı bilgi kaynaklarının hayatın merkezine bu kadar oturduğu günümüzde tek sesli, tek boyutlu eğitimi sürdüremeyiz. Hedefin makbul vatandaş yetiştirmek olduğu bir eğitim öğretim sisteminin bizi geleceğe taşıması mümkün değildir. Eğitim öğretimde başarının anahtarı düşünmek, analiz etmek, hazır cevaplarla sorgulamaktır. Özgüven sahibi, bilgili, erdemli, vicdanlı, gençler aydınlık yarınlarımızın teminatıdır" şeklinde konuştu.

"Köklerimizle bağımızı güçlü tutarken gözümüzü ufuktan ayırmadan bu süreci yürütmemiz yönetmemiz önemlidir" diyen Erdoğan, "Ne kimliğimizi, karakterimizi, aslımızı inkar gibi bir yanlışa düşecek ne de şanlı mazimizin parıltılarıyla kendimizi avutacağız. 19 yıl önce ülkeyi yönetme sorumluğu üstelendiğimiz de en çok ehemmiyet vereceğimiz dört alandan birinin eğitim olduğunu ilan etmiştik. Milletimize verdiğimiz sözler gibi bunu da gerçeğe dönüştürmenin gururunu yaşadık. En yüksek payı daima eğitime ayırdık" ifadelerini kullandı.
Merkezi yönetim bütçesinin önemli bir kısmının eğitime ayrıldığını ifade eden Erdoğan, öğrencilere kendi kabiliyet ve isteklerine uygun ders seçme imkanı getirildiğini ifade ederek, "Bugün isteyen her öğrenicimiz mukaddes kitabımız Kur'an’- Kerim'i ve peygamberimiz hayatını öğrenebiliyor. Artık ne öğrencilerimiz ne velilerimiz ders kitabı peşinde koşmuyor. Okulun ilk günü ders sıralarında hazır oluyor. Biz teksir notlarıyla okuduk. Teksir makinelerinden o mürekkebin dağıldığı almak isteyip abilerinizden alamadığınız o notlar bizim için felaketti. Paramızı verip almak isterdik. Üst sınıftaki abilerimiz bize o teksir notlarını vermezlerdi. Kırtasiyeden kitap almak için sıraya giderdik, defter ve ya kitap için gün verirlerdi. Biz bunları yaşadığımız için artık bu nesle bunu yaşatmayacağız. Sıraların üzerine kuşe kağıtlardan kitapları koyduk. Aynı acıyı bu nesil yaşamasın istedik. Yardımcı kaynak meselesini de çözüme kavuşturuyoruz. Yardımcı kaynaklar, bakanlığımız tarafından hazırlanıyor ve evlatlarımıza ücretsiz şekilde dağıtılıyor" dedi.

Okul öncesi eğitimi de süratle yaygınlaştırdıklarını kaydeden Erdoğan, "Bilhassa büyükşehirlerimizde eksikliği hissedilen eğitim kurumları sayısını daha da arttırmayı hedefliyoruz. İlkokuldan üniversiteye kadar eğitim- öğretimin her kademesinde attığımız bir önemli adım da kız çocuklarımızın önündeki engellerin kaldırılmasıdır. Bu ülkede sözde ilerici ve özgürlükçü, özde faşist ve jakoben kesimlerin en çok hışmına uğrayanlar kadınlarımız ve kızlarımız olmuştur. Üniversite kapılarına kurulan ikna odaları bu zihniyetin gerçek yüzünü gösteren utanç vesikası olarak hafızalara kazınmıştır. Anne babalar babalar gerektiğinde ceketini satıp kız çocuklarını okutmak istediğinde maddiyattan önce bu zihniyetin yasakçı tavrıyla karşılaşmıştır. Bizim iktidarımız döneminde kızlar erkeklerden daha fazla oranda eğitimden yararlanmaya başlamıştır. Bizim iktidarımızda önce Türkiye’de kadın öğretmen oranı yüzde 50 altındayken bugün bu oran yüzde 60 bulmuştur. Her alanda kadınlar daha çok temsil edilmektedir. Kız çocuklarımızın eğitim oranlarının yükselmesiyle birlikte kız çocuklarımızın hayatın farklı kulvarlarında üstlendiği roller artacaktır. Türkiye sadece kültür birikimiyle tarihiyle değil hedefleriyle vizyonuyla büyük bir ülkedir. Bu hedeflere ulaşabilmek için elimizdeki en kıymetli hazinemiz çocuk ve gençlerimizdir" ifadelerini kullandı.

Öğretmenliğin sadece eğitim öğretim sürecinde edinilen bilgileri sınıfta öğrencilere aktarmak olmadığını söyleyen Erdoğan, "Öğretmenlik bilgi yanında tecrübe irfanla çocuklarımızı gençlerimiz geleceğe hazırlama mesleğidir. Öğretmen evladı gibi gördüğü öğrencilere sadece öğretmen olmaz, aynı zamanda ufuk çizer, iyiyi doğruyu gösterir. Öğretmen sadece akla hitap etmez, duygulara da hitap eder. Öğretmenlerimizi eğitim sisteminizin temel yapı taşları, istikbalimizin de mimarları olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı.

 

"Sözleşmeli öğretmen ve kadrolu öğretmen arasındaki ayrımı kaldırıyoruz"


Öğretmenlerin taleplerinin, beklentilerinin her zaman göz önünde tutulduğunu bildiren Erdoğan, "Öğretmenlerimizin özlük haklarını artırmayı, mali ve sosyal imkanlarını artırmayı, çalışma şartlarını iyileştirmeyi ihmal etmiyoruz. Bu doğrultuda son 19 yılda tarihi adımlar attık. Başkaları, öğretmenlerimizi tehditle meşgulken biz son olarak 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde bir müjdemizi daha eğitim camiamızda paylaştık. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu kısa sürede meclisimizin takdirine sunacağız. Bu düzenleme sayesinde öğretmenlerimiz tarihte ilk kez kapsamlı ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşacaklar. Öğretmenlerimiz mevcut haklarına ilaveten yeni mali, sosyal ve özlük hakları sağlayacaktır. Öğretmenliği kariyer mesleği olarak tanımlayarak adaylık, uzman öğretmenlik başöğretmenlik alanlarında hakları, görevleri, sorumlukları netleştiriyoruz. Aynı şekilde öğretmenlikle adaylık kaldırma sınavını bir kenara bırakıyoruz. Bunun yerine öğretmenlerin mesleki gelişmeleri temelinde bir program uygulayarak adaylarımıza destek olacağız. Öğretmenlikte 10 yılı doldurmuş öğretmenlerimize uzman öğretmenlik getiriyoruz. Eğitimi başarıyla tamamlayan, sınavdan başarıyla geçen öğretmenlerimiz hem derece alacak hem maaşlarında bin lira artış olacak. Yüksek lisan yapmış öğretmenlerimiz sınavdan muaf tutulacaktır. 10 yıllık uzman öğretmenler eğitimlerini tamamlayıp sınavda başarılı oldukları takdirde başöğretmen unvanıyla görev yapacaklardır. Bu öğretmenlerimize ilave derece verecek maaşlarında 2 bin lira artışa gideceğiz Doktora yapmış öğretmenlerimiz bu sınavdan muaf tutulacaktır. Böylece öğretmenlerimize kariyer basamaklarında ilerleme imkanı sunarken lisansüstü eğitim için çok önemli teşvikler vereceğiz. Birinci derecedeki öğretmenlerimizin ek göstergelerini daha önce söz erdiğimiz gibi 3600' çıkarıyoruz. Ayrıca Sözleşmeli öğretmen ile kadrolu öğretmen ayrımını da ortadan kaldırıyoruz. Mecburi hizmet hariç, özlük hakları, atamalar, mazeret tayinleri başta olmak üzere sözleşmeli öğretmenlerimiz kadrolu öğretmenlerimizle aynı haklara sahip olacaklar" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.