GÜNDEM - 23 Temmuz 2016 Cumartesi 12:47

Darbecilere meydan okuyan kadın konuştu

A
A
A
Darbecilere meydan okuyan kadın konuştu

FETÖ/PDY’ye mensup hainler tarafından 15 Temmuz akşamı gerçekleştirilen darbe teşebbüsü sırasında Boğaziçi Köprüsü’nde tek başına tank ve askere meydan okuyan Safiye Bayat, o anları anlattı.

Boğaziçi Köprüsü’nde tek başına tank ve askere meydan okuyan kahraman kadın, MOBESE kameraları tarafından görüntülenmişti. Darbeci hainlere korkusuzca meydan okuyan Safiye Bayat, İHA mikrofonlarına konuştu.

Bayat, o anları şöyle anlattı:

"Tüm kardeşlerime selam veriyim. O gece evimden çıktım. Köprüye doğru yürüdüm. İtfaiye aracının arkasında askerleri gördüm. Bana el sallıyorlardı. Ona anlam veremedim. Öncesinde bir polis grubu vardı. Onlar bana geçit vermek istemediler. ’Gitme Abla’ dedi. Bana il emniyet müdürü izin verdi. ’Bırakın çok istiyor gitsin’ dedi. Üzülerek. Bir erkek gitse onu indirebilirler. Biz bayanız ancak korkutup sindirebilirler diye düşündüm. Askerin yanına gittim. Konuşmaya çalıştım. Bir yandan hırpalıyorlar, bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Kalın giyinmiştim, askerin çok tesirinde kalmadım. Biri ’içeri alalım mı komutanım, vuralım mı’ diyor. Olayı anlamaya çalışıyorum, cevap vermiyorlar."

"Yanağıma silah dayadı"

Bayat gitmek istemediğini söyleyince askerin yanağına silah dayadığını belirterek, "Beni hırsla çekti. ’Gitmeyeceğim, senden korkmuyorum’ dedim. Yanağıma silahını dayadı. Havaya ateş açtı. Kıvılcım parçalarının başörtümün üzerinden döküldüğünü hissettim. ’Beni bunla mı korkutuyorsun’ dedim. Elinin titrediğini hissettim. ’Bunlar ne kadar korkak, ne kadar aciz’ dedim. Elimi kolumu sallamaya başladım. Türk’ün kanı farklı akıyor. Elimdeki telefonu çekti, fırlattı. ’Dedim bunların gözü dönmüş, bunlar benim Türk askerimin kılığına girmiş katil. Bunlar öldürebileceklerini öldürürler, sonra bunları alır bizimkiler’ dedim" diye konuştu.

"Komutan ’İşte sizi ananız bugünler için doğurdu’ dedi"

Safiye Bayat, "Komutan ’İşte sizi ananız bugünler için doğurdu’ dedi. Şimdi havaya ateş açacaksınız, sonra ileri’ dedi. Telefonumu aldım. Onun yanına giderek, onun yanından geçerek gittim. Vurabiliyorlar ise sırtımdan vursunlar kahpece. Geri döndüm. Bir baktım halk gelmeye başlamış. ’Halkı uyardım, lütfen gitmeyin’ dedim" şeklinde konuştu.

"İnsanları öldürmeye başladılar"

Askerlerin acımasızca ateş açmaya başladığını kaydeden Bayat, "Askerler ateş açmaya başladılar. İnsanları öldürdüler. Ne olduğunu anlamaya çalışırken, bütün insanlar ölmeye başladı. İlk yardım bildiğim için yaralılara yardımcı oldum. 8-10 yaralı taşıdığımı hatırladım. Bir doktor vardı. O çok mücadele verdi. En son bir bayan vuruldu, dediler. Ona giderken beni indirdiler orada. Sağ baldırımdan vuruldum. İyiyim. Kemiği delip geçmiş" dedi.

"Yaralılara yardım ederken vurulmak çok hoşuma gitti"

Yaralılara yardım ederken vurulduğunu belirten Bayat, "Aslında çok korkak kahramanız. Ne Nene hatun olabiliriz. İnanın biz onlar kadar değildik. Yaralılara yardım ederken vuruldum. O çok hoşuma gitti. Bir Müslüman kardeşimi taşırken vuruldum. Tüm vatandaşıma inançlı ve imanlı olduğunuz sürece hiç bir şey geri dönmez. Allah sizi koruyandır. Ben Hz. Hüseyin’in bir sözüyle hareket ederek gittim. ’Zalimin karşısına çıkıp sen haksızsın diyebilmektir cihat. Ben cihat ettim. Beni iman kuvvetim kurtardı. Oraya inananlar gitti" diye konuştu.

"Türk askeri merhametli, vicdanlıdır, onların hepsi katildi"

Bayat, "Bunlar vatan şehididir, vatan gazisidir. Hiç kimse benim toprağımın hiç bir yerini kapatamaz. Baskıyla, darbeyle başkası toprağımın hiç bir yerini kapatamaz. Buna izin vermeyiz. Sahipsiz değiliz, etrafımız çok kalabalık. Bakmayın biz bir görünüyoruz. Türk askeri merhametli vicdanlıdır. Benim de eşim asker oldu, benim de kardeşlerim asker. ancak bu darbe girişiminde bulunanların hepsi katildi" ifadesini kullandı.

Kahraman kadın MOBESE kameraları tarafından görüntülenmişti

Görüntülerde kahraman kadın, korkusuzca köprüde askerlerin üzerine yürüyor. El kol hareketleriyle tepki gösteren kadın, askerlerin yanına geliyor. Bir süre sonra asker arkasını dönen kadına bir asker müdahale ediyor. Askerlerden bazıları bu sırada havaya ateş açarken, bir asker de kadını iterek uzaklaştırmaya çalışıyor. Darbeci bir asker ise kadının elindeki telefonu alarak fırlatıyor.

METİN BAŞAR

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa (Özel) "Tarlasını yola çevirenlere" kızdı, tabelayı dikti Bursa’da parsel parsel sattıkları arazilerin yolunu çiftçinin mahsul ekili tarlasından geçiren emlakçılar, köylüyü çileden çıkardı. Tarlasının ortasından kaçak yol yapıldığını gören köylü ise, “Bu tarladan emlakçı geçemez, vatandaşa helaldir” tabelası asıp yolu kapattı. Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı 165 haneli Güngören Köyü’ndeki arazileri parsel parsel satan emlakçıların oyunu, köylüyü isyan ettirdi. Emlakçılar, ’hobi bahçesi ve tiny house projesine uygun’ diyerek arazileri köy ve doğa hayali kuran vatandaşlara satmak istedi. Ancak iddiaya göre emlakçılar satışa çıkardıkları arazinin yolu olmayınca, Yücel Özdemir’e ait tarlanın ortasından izin almadan yol geçirdiler. Durumu fark eden arazi sahibi Yücel Özdemir (37) tarlasının ortasından giden yolun izinsiz yapıldığını görünce hemen emlakçıyı aradı. Fakat emlakçıyla anlaşamayan Özdemir, “En azından ahlaken bana bir sorsaydı, ben hayvancılıkla uğraşıyorum. Benim mahsulümü ezip geçti. Kendisinden şikayetçi olacağım” dedi. Kendisine ait tarlanın yol olarak kullanılmasına izin vermeyen Yücel Özdemir, tarlanın girişine “Buradan emlakçı geçemez, şahsa helaldir” tabelası dikti. Yaşadığı mağduriyet üzerine konuşan Özdemir, “Bir emlakçı benim tarlamın arka tarafında hobi bahçesi yapmak için yer alıyor. Buraya gidecek yolu bulamayınca beni aramadan kepçelerle tarlamın ortasından yol geçiriyor. Burada hayvanlarımı otlatıyordum, şimdi tarlamın 3’te birini kullanamıyorum. İnsan en azından beni arar, "anlaşalım" diye sorar. Ben kendisini aradığımda da komik rakamlar teklif ediyor, "istediğim gibi yol geçiririm" diye konuşuyor. Üstelik beni mahkemeye vereceğini söylüyor” diye konuştu. Yol krizinin sık sık yaşandığını belirten Köy Muhtarı Mesut Aydın ise, “Burada sık sık parsel sorunu yaşanıyor. Bu köyün 165 hanesi 300 kişilik yerli nüfusu var. Fakat bu rakam şu anda 900 kişiye ulaşmış durumda. Yer sahibi olan vatandaşlar aldıkları arazinin yolu var mı? yok mu? bakmadan ev yapmaya kalkıyorlar. En azından burada kurulan bir muhtarlık heyeti var. Gelip bize danışsınlar. Şimdi birçok köylümüz bu durum nedeniyle mağdur oluyor. Mahsulü çiğneniyor, iş mahkemeye gidiyor” dedi.
Hatay Dershaneden dönerken bombalı saldırıda şehit olan Oğulcan’ın annesi, evladının okul elbisesiyle hasret gideriyor HATAY (İHA) – Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013’te meydana gelen bombalı saldırıda hayatını kaybeden 53 vatandaşın acısı yıllar geçse de dinmiyor. Saldırıda 17 yaşındaki oğlu şehit olan anne Fatma Tuna, evladının hatıralarıyla hasret giderdiğini belirterek, "11 yıl geçmesine rağmen acımız hala taze, oğlumu çok özlüyorum" dedi. Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013 tarihinde terör grupları tarafından peş peşe iki bombalı saldırı gerçekleştirilmişti. Üzerinden yıllar geçse de unutulmayan saldırıda 53 sivil vatandaş hayatını kaybetmişti. PTT binası ve Reyhanlı Belediyesi önünde gerçekleştirilen saldırılarda hayatını kaybedenlerin yakınları hala o günleri unutamıyor. Saldırı sırasında dershaneye giderken yaşamını yitiren 17 yaşındaki Oğulcan Tuna’nın annesi Fatma Tuna, evladının hatıralarıyla hasret gideriyor. Oğlunun okul elbisesini ilk günkü gibi saklayan anne Tuna, saldırı günü yaşananları ve duygularını anlattı. "Oğlum çok iyi ve neşe dolu bir insandı" Oğlunun hatıralarıyla teselli olduğunu dile getiren Fatma Tuna, şehit evladından övgüyle söz ederek, "11 Mayıs’ta Reyhanlı’da 2 tane bomba patlatıldı. Oğlum 17 yaşındaydı, dershaneye gitmişti. Dershane çıkışında bombalı eylemde şehit oldu. Katliamdı, orada 53 kişi can verdi. Oğlum çok iyi ve neşe dolu bir insandı. O gün dershaneye gitti tekrar gelmedi babası kendisini buldu. 11 yıl geçmesine rağmen acımız hala taze, oğlumu çok özlüyorum. Hatıralarıyla teselli oluyorum" şeklinde konuştu.
Antalya Antalya’da yürek burkan kaza...Okuldan el ele çıkan kardeşleri kaza ayırdı Antalya’nın Alanya ilçesinde okul çıkışı el ele tutuşup yola çıkan iki küçük kardeşe otomobil çarptı. Kardeşlerden 8 yaşındaki ağabey hayatını kaybederken, 7 yaşındaki kız kardeşi ise kazayı hafif sıyrıklarla atlattı. Kaza anı güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.Kaza, Güllerpınarı Mahallesi Şevket Tokuş Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre, Kemal Şuberi İlköğretim Okulunda okuyan 8 yaşındaki Doruk Erdoğan ve 7 yaşındaki kardeşi Belinay Erdoğan okul çıkışı evlerine giderken karşıdan karşıya geçtikleri sırada F. Ü.’nün kullandığı otomobil çarptı. Kazada Doruk Erdoğan aracın altında kalıp feci şekilde can verirken, kız kardeşi çarpmanın şiddetiyle önce aracın ön kaputuna, ardından yola savruldu. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Dorukhan Erdoğan’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Hafif yaralanan Belinay Erdoğan ise kontrol amaçlı hastaneye kaldırıldı. Sürücü gözaltına alınırken, küçük çocuğun cenazesi Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.Kazadan geriye iki kardeşin el ele fotoğrafları kaldıTorununu kaybeden acılı dede İsmail Göçer, yüzlerce çocuğun geçtiği bölgeye yaya geçidi yapılıp, başka çocukların hayatını kaybetmemesi çağrısında bulundu. Kazadan geriye ise iki kardeşin yine el ele tutuştukları fotoğrafı kaldı.Kaza anı güvenlik kamerasındaÖte yandan kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde küçük çocukların el ele tutuşarak karşıdan karşıya geçtiği sırada otomobilin çarpması, Doruk Erdoğan’ın araç altında kalması ve kız kardeşinin yola savrulması yer aldı.