POLİTİKA - 27 Temmuz 2016 Çarşamba 12:13

Davutoğlu: 'İlk ihbar Hakan Fidan’a suikast yapılacağı şeklinde geldi'

A
A
A
Davutoğlu: 'İlk ihbar Hakan Fidan’a suikast yapılacağı şeklinde geldi'

Eski Başbakan ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, darbe girişimiyle ilgili ilk istihbaratın "Hakan Fidan’a suikast" şeklinde geldiğini söyledi.

Davutoğlu, uçak kriziyle ilgili ise, özellikle bir Rus uçağının düşürülmesi şeklinde bir talimat vermediğini, yapılanın angajman kuralları çerçevesinde olduğunu ifade etmek için söz konusu açıklamayı yaptığını belirtti.

Eski Başbakan ve AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Darbe girişimi gecesine değinen Davutoğlu, "Günler vardır bir asra bedel... 15 Temmuz öyle bir gündü. Bu gece karanlık olabilir ama yarın Türkiye aydınlık bir güne uyanacak demiştim. O gün üst üste iki düğüne katılmak üzere Ankara’daydık. Sonra olağanüstü haberler bize de intikal etmeye başladı. Koruma müdürümüze güvenlik tedbiri alması talimatı iletildi. Güvenli bir bölgeye gittik. Güvenlik koruma amirimizin tanıdığı bir eve gittik. Cumhurbaşkanı ve Başbakanımıza ulaşmak için çabalarımız oldu. TV kanallarına gece boyunca demeçler verdik. Herkes kader gecesinde doğru yerde olmak zorunda. Özellikle yabancı kanallara, izahat eksikliği olduğunu gördüğümde, açıklamalar yaptık. Bir algı oluşturulmaya çalışılıyordu” diye konuştu.

“O GECE BİZİM İÇİN BİR ONUR GECESİYDİ”

Sabah tablo netleşinceye kadar ayakta olduklarını ifade eden Davutoğlu, “Zor bir geceydi. Medya riski üstlendi. O gece bizim için bir onur gecesiydi. Büyük bir sarsıntıydı. Çoğunu tanıdığım komutanların enternesi söz konusuydu. Ordu, diyanet ve adliyeye güven yüzde 100 olmak zorundadır. Önce düşündüğünüz şey şu oluyor; ya rabbim bu ülkeyi koru. Biz tarihte çok isyan gördük; Osmanlı’daki Yeniçeri isyanları da Cumhuriyet dönemindeki darbeler de dahil. Ama milletin kendisine saldıran alçakça bir darbe olmadı. Halk nezdinde devletin kaybettiği itibar öylesine olabilirdi ki bir daha devletten söz etmek imkanı kalmayabilirdi. O gün başka güne uyansaydık çok kanlı kitlesel çatışmalar olabilirdi” dedi.

Paralel yapının bürokrasiye sızması ve ürettiği adaletsizlik bakımından son derece tehlikeli olduğunu belirten AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Davutoğlu, “Ama en fazla da zihniyeti tehlikelidir. Böyle bir sapık zihniyet etrafında örgütlenen bir yapı var. Önce bu zihniyete savaş açmak lazım. Hiç kimse vatandaşlarımızı böyle bir haşhaşi mantıkla esir alamaz. Bu yapı devletin sırlarını dışarı yansıtan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini terörist bir devlet gibi göstermeye çalışan habis bir urdur. Bütün hedefleri meşruiyeti sarsmak oldu. Onların oyunlarını bozan bir bakıma 1 Kasım oldu. Cumhurbaşkanını seçtirmemek planları atıl kaldı. 1 Kasım seçimlerinde AK Parti tekrar demokrasi sınavından geçti. 2015 YAŞ’ı kritikti, orada bir güçleri kırılmıştı. Siyasi iktidarı 4 yıl boyunca değiştirmek mümkün değildi” ifadelerini kullandı.

“GÖREVDEN ALDIĞINIZDA MAHKEME KARARIYLA GERİ DÖNÜYORDU”

Dışişleri Bakanıyken ofisinin bu terör örgütünce dinlendiğini hatırlatan Davutoğlu, “Bunu dinleyen alçak yapının hedefi çok açıktı. Suriye bağlamında Türkiye’yi suçlu yerine oturmak ve Şam rejimini aklamaktı. Geçen gün bu yapıya bağlı bir hakimin çekmecesinden çıkan iddianamede eğer darbe olsaydı. Bir numarada Cumhurbaşkanımız, iki numarada ben vardım. İçişleri Bakanımız, MİT Müsteşarı vardı. Suçlama terör örgütlerine yardım. Bu aylar öncesinden hazırlanan bir kumpas. Dinlemenin faillerini o zaman çok araştırdık, bakanlık içerisinden olduğu kesindi. Şüpheli isimleri pasif göreve getirdik. Görevden aldığınızda mahkeme kararıyla geri dönüyordu. Bu nedenle kontrol altına alıyorduk” dedi.

“İLK İHBAR HAKAN FİDAN’A SUİKAST YAPILACAĞI ŞEKLİNDE GELDİ”

MİT’in 2012’den bu yana ciddi uyarıları olduğunu anlatan Ahmet Davutoğlu, “2012’de Hakan Fidan’a karşı yapılan eylemle görevinden etmek istediler. O zaman Başbakanımız dirayetli bir tavır sergiledi. O andan itibaren bir alarm durumu hepimiz için geçerli oldu. Geçmişe dönük bakıldığında bir istihbarat bilgisi var. Ben geç ve doğal yollarla bilgi sahibi oldum. O gün MİT’te çok ciddi çatışmalar oldu. MİT karargahını ele geçiremediler. İlk ihbar Hakan Fidan’a suikast yapılacağı şeklinde geldi, darbe şeklinde değil de. O sırada öyle bilgi geldiği için Hakan Fidan Genelkurmay’a giderek bilgi veriyor. Ama yine de Cumhurbaşkanı ve Başbakan ile paylaşılmalıydı. Darbenin erkene alınma nedeni de bu hareketlilik. 15 Temmuz fiili zorba bir tehdit haline dönüştü. Bu yapıda kim olursa olsun halka bu zulmü yapmış olan kim olursa olsun üzerine gidilmeli. Kimin irtibatı varsa cezaya tutulmalı” diye konuştu.

“CUMHURBAŞKANLIĞI’NDA PARTİ LİDERLERİYLE YAPILAN TOPLANTIYI HEP HAYAL ETMİŞİMDİR”

17-25 Aralık kalkışmalarıyla irtibatlı olduğu belirlenen kişilere aktif görev verilmediğini kaydeden Davutoğlu, “Bundan sonra şöyle bir süreç görüyorum. Cezalandırıcı bir süreç, arkasında kim varsa sonuna kadar gidilmeli. İkincisi benzer süreçleri engelleyici süreç. Üçüncüsü siyasal konsolidasyon önemli. Siyaset darbe karşısında ortak bir çizgide buluşmalı. Cumhurbaşkanlığı’nda parti liderleriyle yapılan toplantıyı hep hayal etmişimdir. Bu konsolidasyon sürmeli. Cumhurbaşkanlığı da dahil olmak üzere halkın seçtiği hiçbir makam yıpratılmamalı. OHAL kararı doğru bir karardır. Şer odaklarıyla mücadele kesintisiz sürmelidir” dedi.

RUS UÇAĞININ DÜŞÜRÜLMESİ

‘Rus uçağının düşürülme emrini kendisinin verdiği’ sözü sorulan Ahmet Davutoğlu, “Bu söz çok tartışılan bir söz. Bunun bir arka planı var. Burada kesin bir art niyet var. Suriye’de uçağımız düştüğü, zaman silahlı kuvvetlere bundan sonra Suriye’de ülkemize yaklaşan her uçak tehdit olarak görülmeli ve vurulmalı kararı alındı. Bu uygulandı, bir helikopter düşürüldü. Eylül 2015’te Rusya arka arkaya saha ihlali yapınca istişare ederek bu angajman kuralını değiştirme durumu ortaya çıktı. Bu anlamda ‘talimatı ben verdim’ diyorum. Genelkurmay Başkanı’na yeni talimat verildi, ‘sadece Suriye uçakları değil hangi ülkenin uçağı olursa olsun vurulmalı’ denildi. Bu başka bir ülke uçağı da olabilirdi. Sayın Cumhurbaşkanımız Putin’i uyardı, hava sahası ihlalleri konusunda. Burada devlet ortak olarak hareket etmiştir. Kurallar içinde yapılması gereken yapılmıştır. O angajman kuralları uygulanması konusunda kimse suçlu addedilemez. Orada hava sahamız savunulmuştur. Aradan 8 ay geçinde bir şüphe oluşturmak doğru değildir. Açıklamayı angajman kuralları çerçevesinde yaptım. Hava sahası ihlal edilen ülke biziz ve biz suçlu değiliz. Öyle bir hava oluşturuldu ki angajman kurallarını uygulayacak herkeste şüphe olacaktı” ifadelerini kullandı.

GÜNCEL RUSYA POLİTİKASI

Şu anda yürütülen Rusya politikasının doğru olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Kazakistan’da Nazarbayev ile Türk-Rus ilişkilerinin nasıl düzeltilebileceğini konuştuk. Yürüyen bir süreç vardı, değişik kanallardan. Hava sahası ihlal edilen bir ülkenin suçlu gibi gösterilmesi güvenlik zafiyeti doğurur" dedi.

“GÜLEN İADE EDİLMELİ”

ABD’nin terörist başı Fethullah Gülen’i iade etmesi gerektiğini anlatan Ahmet Davutoğlu, “Bir çete reisinin ABD’de barınmasına izin verilmemeli. Dış dünya burada çok kötü sınav vermiştir. Bu düşmanlık üzerinden Türkiye’ye zarar veriliyor. Elimizde yeterli veri var. Bu çete Türkiye’de insanları katletmiştir. NATO’yu da zaafa uğratmak istemiştir" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sadettin Saran, Fenerbahçe başkan adaylığıyla ilgili tarihi açıkladı Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, Ali Koç’un adaylıkla ilgili kararını beklediklerini belirterek, "Başkanımız cuma gününe kadar aday olma yönünde bir irade ortaya koyarsa, sözümüzün gereği başkanımız lehine seçimlerden çekileceğiz ve kulübümüzü maddi manevi desteklemeyi sürdüreceğiz. Diğer durumda pazartesi gününden itibaren kulübümüzü yönetmeye talip olduğumuzu ilan edeceğiz" dedi. İş İnsanı Sadettin Saran, Fenerbahçe başkan adaylığı ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Mevcut başkan Ali Koç’un kesin kararını beklediklerini yineleyen Saran, şu ifadeleri kullandı: "Bilindiği üzere, Ekim ayından beri kulübümüze hizmet etmek için yoğun çalışma içinde olduğumuzu, başkanımız Ali Koç’un göreve devam etmemesi halinde bu kutsal göreve talip olduğumuzu bugüne kadar birçok defa farklı vesilelerle ifade etmiştik. Ancak geldiğimiz noktada, seçime çok kısa bir süre kalmış olmasına rağmen, başkanımız sayın Ali Koç’un aday olup olmama konusunda ortaya hala bir irade koymaması, hazırlıklarımızı son derece zora sokmuş; bizleri bu açıklamayı yapmak zorunda bırakmıştır. Özellikle futbol takımımızın aldığı kötü sonuçlarla, şampiyonluk şansımızın zora girmesinin kulübümüz içindeki akbaba kültürünü nasıl heveslendirdiği de dikkate alınırsa, sayın Başkanın devam edip etmemesi ile ilgili artık bir karar verme zorunluluğu daha da büyük bir önem kazanmaktadır. Değerli camiamıza, bugüne kadar maddi manevi büyük fedakarlıklar yapan sayın başkanımıza, kamuoyuna, sözümüzün arkasında durma kararlılığımız nedeniyle bizlere korkak diyenlere bu vesileyle sesleniyoruz: Başkanımız cuma gününe kadar aday olma yönünde bir irade ortaya koyarsa, sözümüzün gereği, başkanımız lehine seçimlerden çekileceğiz ve başkanımızın önderliğinde kulübümüzü maddi manevi desteklemeyi sürdüreceğiz. Diğer durumda, pazartesi gününden itibaren, şartsız olarak kulübümüzü yönetmeye talip olduğumuzu ilan edecek; Türk spor tarihinin en hazır yönetimi olma iddiamız ve süre sabır istemeden derhal başarı hedefimize odaklanarak çalışmalarımızı hızlandıracağız."
İstanbul Bayraktar AKINCI’dan deniz hedeflerine tam isabet Bayraktar AKINCI TİHA, deniz üstünde seyreden hareketli ve sabit hedeflere yönelik gerçekleştirilen atış testlerini başarıyla tamamladı. Bayraktar AKINCI, milli elektro-optik sistem ve yerli mini akıllı mühimmatları kullanarak deniz hedeflerini başarıyla imha etti. Savunma Sanayii Başkanlığı liderliğinde yürütülen AKINCI Projesi kapsamında Baykar’ın milli ve özgün geliştirdiği Bayraktar AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı’na (TİHA) yerli mühimmat ve alt bileşenlerin entegrasyonu başarıyla sürüyor. Bu kapsamda Bayraktar AKINCI, önemli bir atış testini daha başarıyla geçti. Hareketli deniz hedefini başarıyla vurdu Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar AKINCI, deniz üstünde gerçekleştirilen atış testini başarıyla tamamladı. Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nden Mini Akıllı Mühimmatlar ve ASELFLIR-500 ile havalanan Bayraktar AKINCI, testin ilk aşamasında 30 bin feet irtifadan deniz üstündeki sabit hedefi MAM-T ile tam isabetle vurdu. Testin ikinci aşamasında ise milli TİHA, MAM-L ile deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı (İnsansız Deniz Aracı) yine 30 bin feet irtifadan başarıyla imha etti. Bayraktar AKINCI’nın deniz hedeflerine karşı gerçekleştirdiği başarılı atış testleri ile Mavi Vatan’daki etkisini gözler önüne serdi. ASELFLIR-500 ile nokta atış Daha önce de 22 Şubat’ta icra edilen test kapsamında Bayraktar AKINCI, Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen sınıfında dünyanın en iyi elektro-optik sistemi olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi’ni kullanarak ilk kez deniz üstünde seyreden Albatros İDA’yı başarıyla imha etmişti. AKINCI C gökyüzünde 24 Şubat’ta gerçekleştirilen test faaliyetinde Bayraktar AKINCI C, 1 saatten fazla havada kaldı. Uçuş sırasında aerodinamik parametre adımları başarıyla test edildi. Bayraktar AKINCI C, 2 X 850 HP olmak üzere toplamda 1700 HP sahip olduğu güç ile sınıfının en etkili ve kabiliyeti muharip platformu olacak. İlk uçuşunu 6 Aralık 2019’da yapan Bayraktar AKINCI TİHA, 29 Ağustos 2021’de envantere girdi. Yakın dönemde 2X450 HP gücündeki Bayraktar AKINCI A ve 2X750 HP gücündeki Bayraktar AKINCI B, Türk güvenlik güçlerinin yanı sıra başta Azerbaycan olmak üzere dost ve müttefik ülkelerin envanterine de katılmaya başladı. 50 bin saattir göklerde Türkiye’nin ilk milli insansız hava araçlarını üreten Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar AKINCI TİHA, 50 bin uçuş saatini başarıyla tamamlayarak Türk havacılık tarihinde önemli bir kilometre taşını daha geride bıraktı. İhracat şampiyonu Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin %83’ünü ihracattan elde etti. 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin %90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Dünyanın en büyük SİHA ihracatçısı olan Baykar’ın hâlihazırda imzalanan sözleşmelerinin yüzde 97.5’i ihracat kaynaklı gerçekleşti. Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.