EKONOMİ - 14 Ocak 2016 Perşembe 15:51

DeFacto 10 yıllık hedeflerini açıkladı

A
A
A
DeFacto 10 yıllık hedeflerini açıkladı

DeFacto, gelecek 10 yıllık döneme ilişkin hedeflerini açıkladı. Şirket, 2016 yılında 206 milyon TL yatırım hedefliyor.

Global moda markası olma vizyonuyla yatırımlarına devam edeceklerini açıklayan şirketin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İhsan Ateş, 2016'da 2 bin 750 kişiye iş olanağı sunacaklarını, yurt için ve yurt dışında mağaza sayılarını arttıracaklarını ve inovatif ürünlere odaklanacaklarını açıkladı.

Hazır giyim markası DeFacto, yıllık değerlendirme toplantısında gelecek 10 yıllık hedeflerini ve yatırım planlarını gerçekleştirilen basın toplantısında açıkladı. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İhsan Ateş'in katıldığı toplantıda şirketin gelecek hedefleri hakkında bilgiler verildi. Ateş, inovasyonun şirketler için çok önemli olduğunu vurgulayarak, "İnovasyon her şirket için önemli fakat fiyatlar nedeniyle yaygınlaşamıyor. Biz fiyat politikamızla bunu başardık inovasyonları lüks olmaktan çıkararak yaygınlaştırdık, renk değiştiren t-shirtümüz geçen yıl iki buçuk milyon satış rakamına ulaştı" dedi.

Şirketin son 6 yılda 10 kat büyüdüğünü açıklayan Ateş "Türkiye'nin en büyük ikinci hazır giyim markası olduk. Gelecek 10 yılda 7 kat büyüyeceğiz. Büyümek önemli ama kar etmek de önemli, kar ederek büyümek istiyoruz" ifadelerini kullandı.

2015 yılında DeFacto olarak belirledikleri hedeflere ulaştıkları söyleyen Ateş, “Globalleşme vizyonuyla stratejilerini kadın ve moda alanına odaklanmak olarak belirledik. 2016 yılındaki yol haritamızda birinci sırayı kadınların “moda ve sürekli yenilik” beklentisini karşılamak alıyor. Ajandamızın diğer ana konularını da inovasyon, yurt dışında büyüme, dijitalleşme ve verimlilik olarak özetleyebilirim. Bu yıl 206 milyon TL’nin üzerinde yatırım yapmayı, 100 yeni mağaza açmayı ve satış gelirlerimizi yüzde 41 oranında artırarak 2 milyar 300 bin TL’ye yükseltmeyi planlıyoruz. Yurt içi mağaza sayımızı 321’e, yurt dışı mağaza sayımızı 100’e, satışlarımızı da 100 milyon adede çıkarmayı hedefliyoruz. 2016 itibariyle büyüyeceğimiz pazarlar arasında Doğu Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türki Cumhuriyetler olacak. 2016 yılında Katar, Romanya, Suudi Arabistan, Tunus, Makedonya, Lübnan ve Dubai olmak üzere 7 ülkeye girerek yurt dışında büyümeyi planlıyoruz” dedi.

Modada kişiselleşmiş ürünlerin önemli olduğunu belirten Ateş, "Hazır giyim sektöründe en kişiselleşmiş ürün sanırım gömlek yakasına ve koluna eklenen isimi baş harfidir ki bunun da maliyeti yüksektir. Biz yakın bir t-shirtlerde bile model seçimi ve isim gibi kişisel eklentiler yapılabilen ürünleri tüketici ile buluşturuyoruz" ifadelerini kullandı.

Yeni hedefler doğrultusunda 2 bin 750 kişiye iş olanağı sunmayı hedeflediklerini açıklayan Ateş, “Bugün 8 bin 900 kişilik büyük ve mutlu bir aileyiz. Her kademedeki çalışanlarımız, global bir moda markası olma hedefimizde know-how’larıyla bize değerli katkılar sunan expat arkadaşlarımız ve yönetim kadromuz ile çok güçlü bir ekibiz. Bu yıl içinde toplam 2 bin 750 kişiye daha istihdam sağlayacağız ve çalışan sayımızı 11 binin üzerine çıkaracağız. Sektörümüze kattığımız ilklerimize insan kaynakları yönetiminde de devam ediyoruz. Mutlu bir ekip olmayı çok önemsiyoruz ve çalışma arkadaşlarımıza bu yönde destek sağlamak için, 2007 yılında Türkiye’de ilk kez şirket bünyesinde bir Mutluluk Müdürü istihdam ettik. Şirketimizde 27 tane spor klubü var. Geçen sene hep beraber diyete girdik. Diyetisyen kontrolünde şirketce 1 ton kilo verdik, benim katkım 9 kilo oldu. Kadın çalışma arkadaşlarımıza pozitif ayrımcılık uyguluyoruz ve çalışma şartlarını daha da iyileştirmek için ayda bir gün evden çalışma, doğumdan sonra 3 ay fazladan izin gibi ayrıcalıklar tanıyoruz. Çalışanlarımız mutlu olunca müşterimizin de mutlu olduğunu gördük. Müşteri memnuniyeti anketinde ortalamamız 10 puan arttı” dedi.

2008 yılından bu yana satış gelirlerini yıllık ortalama yüzde 47 oranında artırarak, son 6 yılda 10 kat büyüdüklerinin ve ortalama yüzde 15 EBITDA’ya ulaştıklarının altını çizen Ateş, moda sektöründe ilk 10 marka arasında en hızlı büyüyen şirket olduklarını belirtti. Ateş; “Son 10 yılda çarpıcı büyüme rakamlarına ulaşan DeFacto, büyüme stratejisini başarılı bir şekilde hayata geçirmesi sayesinde dünyanın en prestijli strateji ve performans yönetimi ödüllerinden “Hall of Fame”i alan Türkiye’nin ilk moda markası oldu. Sadece 2015 yılında gelirlerimizi yüzde 39 artışla 1 milyar 631 milyon TL’ye yükselttik, 130 milyon TL yatırım yaparak mağaza sayımızı Türkiye’de 63 şehirde 283’e, yurt dışında 12 ülkede 50’ye çıkardık, 7 yeni ülkeye giriş yaptık. 2015 yılı içinde mağazalarımıza ve e-ticaret sitemize 287 milyon ziyaret aldık ve yılda 73 milyon, yani saatte 8 bin 333 adet ürün sattık” şeklinde konuştu.

Buse Terim ile çalışmaları ile ilgili olarak Ateş, "Satışta bir Buse Terim bereketi yaşadık. Mağazacılıkta kullanılan deyimiyle Buse Hanım'ın eli çok hafifmiş koleksiyonun satış rakamları çok iyi oldu" dedi. Ateş, önümüzdeki günlerde yerli ve yabancı ünlü isimlerle çalışmaya devam edeceklerini de söyledi.

Fiziksel büyümenin yanı sıra müşterilerini daha fazla mutlu etmek için çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Ateş; “Modayı ulaşılabilir hale getirmek DeFacto’nun bu yıl da öncelikli yatırım alanlarından biri olacak. Modayı yakından takip etmek isteyen kadınların beklentisi, dünyada trendler neyse onu bulmak ve uygun fiyatlarla bu ürünlere sahip olmak. Biz de kadınların bu beklentilerini karşılamak üzere Buse Terim’le başladığımız işbirliklerimize moda dünyasından isimlerle devam edeceğiz. 2016 ayrıca, modanın yanı sıra özel koleksiyonlarımızdan inovatif ürünlerimize, hatta mağaza içi uygulamalarımıza kadar her alanda müşteri odaklı uygulamalarımızı geliştirmeye devam edeceğimiz bir yıl olacak. Tüm mağazalarımızın konseptini yenilemek ve minimum bin 500 metrekarelik alanlarda müşterilerimize konforlu ve rahat bir alışveriş deneyimi yaşatmak için bu alanda uzman İspanyol bir tasarım ofisiyle çalışmalarımızı başlattık. Bu yılın ortasında yeni konseptimizle ilk mağazamızı açacağız” dedi. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Anayasa Mahkemesinden sendikal haklar adına emsal karar Anayasa Mahkemesi, Türk Eğitim Sendikası’nın aldığı karar doğrultusunda Türk Eğitim-Sen üyesi bir öğretmenin öğle arası nöbet tutmaması nedeniyle hakkında verilen kınama cezasının sendika hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Anayasa Mahkemesinin kararıyla, sendika kararına dayanılarak gerçekleştirilen toplu eylemlerin Anayasa’nın 51. maddesi kapsamında sendikal faaliyet olduğu ortaya konuldu. Karara konu olayda, tam gün eğitim yapan bir okulda görevli öğretmen, üyesi olduğu sendikanın aldığı karar doğrultusunda öğle arası nöbet görevini yerine getirmemiş, bu gerekçeyle hakkında disiplin soruşturması başlatılarak kınama cezası verilmişti. İlk derece ve bölge idare mahkemeleri cezayı hukuka uygun bulmuştu. Anayasa Mahkemesi ise bu yaklaşımı hak ihlali olarak değerlendirdi. Kararda; öğretmenlerin dinlenme, beslenme ve ibadet gibi temel insani ihtiyaçlarının göz ardı edilerek verilen kesintisiz nöbet görevinin, sendikal eylemin meşru gerekçesini oluşturduğu vurgulandı. Yüksek Mahkeme, disiplin cezasının demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığını belirterek, idarenin ve yargı mercilerinin sendika kararının gerekçelerini hiç değerlendirmeden cezaya dayanak yapmasının ölçülülük ilkesine aykırı olduğunu ifade etti. Konuya ilişkin Sendika tarafından yapılan açıklamada, "Bu karar, kamu çalışanlarının sendikal faaliyet kapsamında gerçekleştirdikleri toplu eylemler nedeniyle disiplin cezası ile karşı karşıya bırakılmalarının hukuka aykırı olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türk Eğitim-Sen’in, üyelerinin insan onuruna yakışır çalışma şartları ve sendikal haklarının korunması yönündeki mücadelesi, Anayasa Mahkemesi kararıyla bir kez daha haklı bulunmuştur" ifadeleri kullanıldı.
Bursa BEBKA Aralık ayı yönetim kurulu toplantısı Bursa’da yapıldı Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) Aralık ayı Yönetim Kurulu Eskişehir Valisi ve BEBKA Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aksoy başkanlığında, Bursa Valisi Erol Ayyıldız ev sahipliğinde BEBKA’nın Bursa Hizmet Binasında düzenlendi. Toplantıya, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Av. Ayşe Ünlüce, Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Bilecik İl Genel Meclisi Başkanı Ramazan Kurtulmuş ve BEBKA Genel Sekreter Vekili Sabri Bayram katıldı. Toplantıda ilk olarak 2022 Yılı Kırsal Kalkınma Mali Destek Programı’nın kapanış raporu sunularak, program kapsamında yürütülen faaliyetler, sağlanan destekler ve bölgesel kalkınmaya katkıları Yönetim Kurulu üyeleriyle paylaşıldı. Ardından Türkiye’nin yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Sosyal Kapsayıcı Yeşil Geçiş Projesi (SoGreen) kapsamında BEBKA tarafından planlanan, 2026 yılı Sosyal Kapsayıcı Yeşil Geçiş (SoGreen) Geri Ödemeli Finansman Desteği Programı görüşülerek Yönetim Kurulu üyelerinin onayına sunuldu. KOBİ’lere yönelik olarak kurgulanan programın, bölgedeki yeşil dönüşüm ve sosyal kapsayıcılık odaklı yatırımların desteklenmesine katkı sağlaması hedeflendiği ifade edildi. Toplantıda ayrıca, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Yerel Kalkınma Hamlesi Programı için 2025 yılında alınan başvurular ile 2026 yılı yatırım konuları görüşüldü. BEBKA Yönetim Kurulu, alınan kararların TR41 Bölgesi’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine, kurumsal etkinliğinin artırılmasına ve bölgesel önceliklerin hayata geçirilmesine katkı sağlayacağını vurguladı.