GÜNDEM - 19 Kasım 2019 Salı 10:44

“Değnekçiler vale mesleğine zarar veriyor”

A
A
A
“Değnekçiler vale mesleğine zarar veriyor”

Türkiye Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu Başkanı Serkan Bakırtaş geçtiğimiz gün Beşiktaş’ta yaralama olayı sonrası atılan “Vale Terörü” manşetlerine tepki gösterdi.

Vale ve değnekçi ayrımı yapılmalı

Valelerin değnekçilerle karıştırılmaması gerektiğinin altını çizen Bakırtaş “Vale, büyükşehirlerde artık zorunluluk haline gelmiş bir meslektir. Bu mesleği icra edenler kurumsal firmalara bağlı olarak SGK primleri ödenen, öfke kontrolü, etkili iletişim ve sürüş becerileri eğitimini almış; firmaların otopark alanlarını belirlediği ve zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında çalışan insanlardır. Bu insanların adının terörle bir anılması çok büyük haksızlık ve ayıptır. Değnekçi dediğimiz ve bizlerin de şikayetçi olduğu tipler ise mekanların önüne birer kulübe koyarak insanların evlerinin ve iş yerlerinin önüne arabaları park eden, otopark alanları bulunmayan, hiçbir eğitimden geçmemiş ve gayrı resmi çalışan insanlardır” ifadelerini kullanarak medyanın değnekçilerin karıştığı olayları verirken “Vale Terörü” manşetini kullanmamaları gerektiğinin altını çizdi.

Vatandaşların yüzbinlerce lira değerindeki araçlarını teslim ederken karşısındaki insandan mutlaka bir güven alması gerektiğini de ifade eden Bakırtaş “Vatandaşımız aracını teslim ederken aklına birçok soru geliyor. Aracımı çarpar mı, çalar mı, içinden bir şey alır mı, bozar mı? Sarı çizmeli Mehmet Ağa’ya araba teslim etmeyi kimse istemez. Oysa vale noktalarında yaka kartı olan, Mesleki Yeterlilik Belgesi bulunan, eğitimli ve hepsinden önemlisi mali sorumluluk sigortası kapsamında çalışanlara vatandaşlarımız güvenebilir. Bugün İstanbul gibi bir metropolde valeler olmasa trafik arapsaçına döner. Düşünün bir hastaneye gidiyorsunuz kapıda sizi vale karşılayıp aracınızı park ediyor. Vale olmasa belki de saatlerce park yeri arayacaksınız. Ara sokaklar içinden çıkılmaz hale gelecek. Valeler hayatı kolaylaştıran insanlardır. Lütfen onları sokakları işgal eden değnekçi çeteleri ile karıştırmayalım” dedi.

Kadın valeler yetiştirdik

Bakırtaş son olarak da kadın istihdamı için yetiştirilen kadın valeler hakkında, “TOBFED’e bağlı pek çok vale firmasında kadın valelerimiz var. Otomotiv bakım sektöründe kadın istihdamı atağını iki sene önce başlattık. Oto kuaför, cam filmi, servis ustaları gibi alanların yanı sıra vale alanında da yüzlerce kadın valemizi eğiterek firmalarımızda istihdam ettik. Bu sayıyı önümüzdeki üç yıl içinde 2000’e çıkarmak istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.