GÜNDEM - 28 Ocak 2020 Salı 19:07

Depremi gözyaşlarıyla anlattı

A
A
A
Depremi gözyaşlarıyla anlattı

Merkez üssü Manisa’nın Kırkağaç ilçesi Karakurt Mahallesi'nde 4.8 büyüklüğündeki depremin ardından, geçtiğimiz 22 Ocak Çarşamba günü meydana gelen Akhisar merkezli depremde büyük hasar gören bir metruk binanın duvarı çöktü. Metruk binanın hemen yanındaki evin bahçesinde bulunan traktör römorkunu branda ile örterek konaklayan aile, korkudan evlerine giremezken son yaşanan depremi gözyaşlarıyla anlattı.

Bugün saat 14.26’da merkez üssü Manisa’nın Kırkağaç ilçesi Karakurt Mahallesi olan 4.8 büyüklüğündeki depremin hemen ardından Karakurt Mahallesi'nde vatandaşlar büyük panik yaşadı. 22 Ocak Çarşamba günü saat 22.22’de merkez üssü Akhisar Musalar Mahallesi olan 5.4 büyüklüğündeki depremin ardından evleri ağır hasar gören ve AFAD çadırlarına yerleşen Kırkağaç Karakurt Mahallesi'ndeki vatandaşlar, son yaşanan depremle bir kez daha aynı korkuyu yaşadı. Mahalledeki birçok ev depremden dolayı ağır hasar görürken, Akhisar merkezli deprem sonrası yıkılma tehlikesi bulunan bir metruk binanın duvarı, son depremle birlikte çöktü. Metruk binanın hemen yanındaki evin bahçesinde bulunan traktör römorkunu çadırla örterek konaklayan bir aile de, korkudan evlerine giremiyor. Son yaşanan Kırkağaç depremini gözyaşlarıyla anlatan Karakurt Mahallesi'nden Perihan Ören, "Çok kuvvetli oldu. Namaz kılıyordum. Hiç kıpırdayamadım. Oğlum da ‘Annecim çık’ diye bağırdı. Yapacak bir şey yok. Rabbime kaldı. Oğlumla beraber burada kalıyoruz. Elazığ’daki deprem bize destek oldu” dedi.

İlk depremin ardından traktörlerinin römorkunu branda ile örterek çadır haline getirdiklerini anlatan Mücahit Ören, “Kendi imkanlarımızla bunu yaptık. Bundan sonra da Rabbime kaldı. Çoluk çocuk zor durumdayız. Çocuklar evin içerisinde duramadığından dolayı burada emaneten duruyoruz. Psikolojik olarak biz etkilenmedik ancak çocuklarımız etkilendi. Eve zor sokuyoruz” diye konuştu.

Depremi gözyaşlarıyla anlattı

Deprem sırasında Kırkağaç ilçe merkezinde kardeşlerinin yanında olduğunu belirten Ahmet Üren ise depremden sonra babası Rafet Üren’in evini kontrol etmek amacıyla geldiğini söyleyerek, “Bereket evde kimse yoktu. Duvar yatağa devrildi. Babamlar da Kırkağaç’ta kalıyordu. Şu anda da kendisi hastanede. Şu anda biz de Kırkağaç’ta kardeşlerimizin yanında kalıyoruz. Kırkağaç’tan gelemiyoruz. Korkuyoruz. Deprem sırasında da Kırkağaç’taydık. Eve geldiğimizde böyle bulduk” ifadelerini kullandı.

Çadırlarda kalan vatandaşlarda tedirginlik

Geçtiğimiz Çarşamba günü merkez üssü Akhisar Musalar Mahallesi olan 5.4 büyüklüğündeki depremin ardından evleri ağır hasar gören ve AFAD çadırlarına yerleşen Kırkağaç Karakurt Mahallesi'ndeki vatandaşlar da son yaşanan deprem nedeniyle büyük tedirginlik yaşadı. Çadırlarda dua okuyarak, deprem tehlikesinin geçmesini beklediklerini aktaran vatandaşlar, devletin tüm imkanlarını kendileri için seferber ettiğini vurguladı. Karakurt Mahalle sakinlerinden Ahmet Tarı, “En son depremi çok kötü bir şekilde hissettim. Kahvenin orada dışarıda duruyordum. Kahvenin karşısındaki 3 katlı binanın sallandığını fark ettim. Müthiş bir sallantı oldu. Bu akşam da çadırlarda kalacağız. 100 tane daha çadır gelecek. AFAD ekipleri yolda çadırların geldiğini söylediler. Bu gece kurulabildiği kadar çadır kurulacak. Çok amaçlı salonda yemek verilecek. Şu anda da kurulan çadırlara elektrik aydınlatma çekiliyor” dedi.

Depremi gözyaşlarıyla anlattı

Bir diğer mahalle sakini İbrahim Altıntaş ise “Ben kahvede çalışıyorum. Deprem sırasında istirahat ediyordum. Ben yatarken deprem oldu. Duyup kalktım. Annemle birlikte çadıra geçtik. Şu anda da dua ediyoruz. Tek yapacağımız şey dua etmek” diye konuştu.

Çadırda dua okuyan Zulbiye Altıntaş da deprem anında evde Kur'an-ı Kerim okuduğunu ve kendisini dışarıya güçlükle attığını söyledi. Altıntaş, “Buna da şükürler olsun. Allah’ım kimseyi yuvasından etmesin. Dua ediyoruz şimdi. Yapacak bir şey de yok” dedi.

Öte yandan Manisa Valiliği tarafından Karakurt Mahallesi'ne 100 adet daha deprem çadırı gönderileceği öğrenildi.

Önder Aydın - Aykut Yeniçağ - Ersan Erdoğan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Tek gayemiz Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamak" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç hasıl olacaktır” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde MÜSİAD Yönetim Kurulu’nu kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Büyük ve güçlü Türkiye davasının ekonomideki bayraktarlığını yapan MÜSİAD, asrın felaketini yaşadığımız 6 Şubat depremlerinden sonra milletimiz için seferber olmuştur. Bu felakette sadece 53 binden fazla insanımızı kaybetmekle kalmadık, toplam tutarı 104 milyarı aşan devasa faturayla da karşılaştık. 850 bin bağımsız bölüm ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi” dedi. “Tek gayemiz Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamak” Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “MÜSİAD ailesini 7 Ekim’den beri Gazze halkına yaptığı yardımlar dolayısıyla tebrik ediyorum. Türkiye Gazze’ye gönderdiği 50 bin tona yaklaşan insani yardım malzemesiyle dünyada ilk sıradadır. İsrail’i ateşkese ve geçişine izin verdiği insani yardım miktarını arttırmaya zorlamak amacıyla ticari olarak bazı tedbirler aldık. İlk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirdik, dünden itibaren de tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk. Bu adımın ortaya çıkaracağı sonuçlarını iş dünyamızla istişare içinde yöneteceğiz. Biz bölgemizdeki hiçbir ülkeyle düşmanlık ve kavga peşinde değiliz. Biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz. Tüm inançlar olarak hep birlikte refah içinde yaşamak istiyoruz. Aldığımız bu kararla Batı’nın üzerimize nasıl saldıracağını biliyoruz. Tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç hasıl olacaktır” ifadelerini kullandı. “Enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz” “Deprem ve bölgesel çatışmalar yanında son 1 yılda ülkemiz ekonomisini etkileyen üst üste üç seçim yaşadık" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Seçim maratonu milletimizi, ekonomimizi ve iş dünyamızı yormuştur. Türkiye’nin önünde 4 yıllık hazine değerinde seçimsiz bir süre var. 4 yıllık sürede inşallah ekonomideki sıkıntılarımızın çözümü başta olmak üzere asıl gündemimize odaklanabileceğiz. Orta Vadeli Programı ve 12. Kalkınma Planı’nı geçen sene paylaşmıştık. Üretim, istihdam, ihracat, kaliteli ve sürdürülebilir büyüme hedefimize sıkı sıkıya bağlıyız. Yol haritamızdan taviz vermeden önceliğimiz olan enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz. Bugün açıklanan Nisan ayı enflasyon ve dış ticaret verileri Orta Vadeli Program beklentilerimizle uyumludur. Enflasyonda yılın ikinci yarısından itibaren inşallah daha umut verici rakamları göreceğiz. Hayat pahalılığı meselesini popülist politikalar ile sorunu bir süre daha ötelemek yerine, enflasyonu düşürüp kalıcı refah artışı sağlayarak çözüme kavuşturacağız. Bu konudaki samimiyetimizi geride bıraktığımız seçim döneminde açıkça ortaya koyduk. Bizler her zorlukla beraber bir kolaylık olduğuna inanan insanlarız. Pek çok olumsuzluğun üst üste geldiği bu sancılı dönemi atlatacağız. 34 yıldır yol yürüdüğümüz MÜSİAD’ın ekonomi programımızı sahiplenerek bizlere destek vermesini sürdürmesini bekliyorum” şeklinde konuştu.