GÜNDEM - 07 Mart 2023 Salı 09:41

Depremin kültürel hasarı uydularla ölçülüyor

A
A
A
Depremin kültürel hasarı uydularla ölçülüyor

Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerin ardından deprem bölgesindeki kültürel varlıkların hasar durumu, uluslararası uzay ajanslarının kullanıma açtığı yüksek çözünürlüklü uydu görüntüleri üzerinden tespit ediliyor.

Kahramanmaraş’ta 6 Şubat 2023’te meydana gelen 7,7 ve 7,6’lık depremlerde 11 il ve Sivas’ın Gürün ilçesi yoğun hasar alırken, deprem bölgesinde bulunan kültürel varlıkların bazıları da olumsuz etkilendi.

Deprem sonrası bölgedeki kültürel varlıklarda oluşan hasarın tespiti için Ege Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Prof. Dr. Çiler Çilingiroğlu ve Akdeniz Üniversitesi Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Bölümünden Doç. Dr. Nusret Demir’in çabalarıyla gönüllü bir ekip oluşturuldu. Çin Ulusal Uzay İdaresi ile Avrupa Uzay Ajansına bağlı Alman Uzay Ajansı ve İtalyan Uzay Ajansı’nın üretişiz olarak erişime açtığı uydu görüntülerinin tek tek incelendiği projede yer alan gönüllüler, yüksek çözünürlüklü uydu verileri ile kaymalar ve sahadan fotoğrafları karşılaştırarak arkeolojik alan ve kültürel varlıklarda ortaya çıkan hasarın boyutunu tespit ediyor.

Depremin kültürel hasarı uydularla ölçülüyor

“Depremden önceki ve sonraki yer değişimlerini ölçebiliyoruz”

Depremden kısa süre sonra, bölgedeki kültürel varlıkların zarar gördüğünün ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Çiler Çilingiroğlu, “Bu depremler yeryüzünde deformasyona neden oldu. Bu deformasyonu ölçebilmenin bir yolu var. Bu da dünya üzerinde dönen radar uydularının aldığı görüntüleri kullanmak. Gönüllü öğrencilerin ve akademisyenlerin de katıldığı bir çalışmayla afet bölgesi ilan bölgedeki tüm kültür varlıkların, müzelerin ve tarihi eserlerin koordinatlarını bir veri tabanında topladık. Şimdiye kadar bin 700’den fazla noktayı bu şekilde kaydettik. Bu koordinat verilerini uydu radar verileriyle bir araya getirdik. Wuhan Üniversitesinden Timo Balz’ın da desteğiyle ücretsiz erişme açılan Alman, İtalyan ve Çin uydularının elde ettiği radar verileri sayesinde, yeryüzünde depremden önceki ve sonraki yer değişimlerini ölçebiliyoruz. Bunları kültürel varlıkların bulunduğu koordinatlarla birleştirerek bu varlıkların maruz kaldıkları hasarı ve derecesini ölçmek mümkün oluyor. Böylece kültür varlıklarının maruz kaldığı hasara ilişkin bir rapor sunabileceğiz. İleriye dönük olarak da hangi kültür varlıkları ve müzeler risk altında gibi bir bilgi sunabileceğiz” dedi.

“2014'te 6-7 bin euro civarında bir fiyatı vardı”

Şimdiye kadar yapılan ölçümleri değerlendiren Çilingiroğlu, “Ölçümlerde İskenderun bölgesinde çökmeler, Hatay’da doğu-batı ve kuzey-güney yönlü hareketler söz konusu. Oldukça yoğun bir tektonik bir hareket meydana geldi. Kültür varlıklar da bundan zarar gördü” diye konuştu.

Deprem nedeniyle afet bölgesi ilan edilen bölge için Alman, Çin ve İtalyan radar uydu verilerine ücretsiz olarak erişebildiklerini ifade eden Çilingiroğlu, “Bu veriler, çok çeşitli maksatlar için kullanılabilir. Bu verileri 2014 yılında almak istediğimizde tane bazında 6-7 bin euro civarında bir fiyatı vardı. Uluslararası uzay ajanları bunu ücretsiz olarak erişime açtı. Biz de bu şekilde bu verilerden faydalanıp bu çalışmayı yürütüyoruz. Şimdiye kadar bin 700'den fazla noktayı kaydettik. Yapmamız gereken, bu yapılara tek tek odaklanarak hasar oranını tespit etmek. Şimdiye kadar 70’e yakın bina ve yapıda hasar olduğunu söyleyebiliriz. 10 kadar tarihi yapıda da hiçbir hasar tespit edilmedi. Müze ve kalelerde, Arslantepe gibi alanlarda kısıtlı hasarlar kaydedildi.

Depremin kültürel hasarı uydularla ölçülüyor

“Restore edilen kısımların yeniden onarılması daha kolay”

Hasar alan kültürel varlıkları da değerlendiren Çilingiroğlu, “Yapıların belli kısımlarında çökmeler meydana gelmiş. Gaziantep Kalesi'nden gelen hasar bilgisi daha çok restore edilen yerlerde hasarın olduğu yönünde. Bu da aslında iyi bir şey. Orijinal mimarinin hala yerinde olduğunu anlıyoruz. Habib-i Neccar Camii'nde kubbenin çöktüğünü gördük. Antakya bölgesindeki kiliselerde büyük hasarlar var. Bunların bir kısmı orijinal, bir kısmı onarılmış yerlerde. Restore edilen kısımların yeniden onarılması daha kolay olacaktır” şeklinde konuştu.

“Afet sonrası acıyla bir araya geldik”

Toplanan verileri hem bilimsel olarak literatürde paylaşmak istediklerini, hem de kamuya açık bir şekilde kullanılmasını istediklerini belirten Çilingiroğlu, “Bir platform kullanarak bu verileri oraya entegre etmek istiyoruz. Açık erişim verisini bilimsel anlamda üretmek istiyoruz. Bu çalışma, deprem sonrasında 2 gün içinde bir araya gelen 25 kadar gönüllünün emeğiyle oldu. Onlar hiç tereddüt etmeden bize destek verdi ve koordinat verisi girdiler. Aynı zamanda şimdiye kadar arkeolojide en büyük gönüllü çalışması bu. Afet sonrası acıyla bir araya geldik. Arkeologlar olarak afet çalışmalarına katkı sunmak istedik” ifadelerini kullandı.

Ali Gözeten - Sinan Yeniçeri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Gençlik Merkezleri’nde 33 farklı branşta bin 400 öğrenciye eğitim veriliyor Bahar dönemi eğitimlerinin sürdüğü Tepebaşı Belediyesi Gençlik Merkezleri’nde ücretsiz gerçekleşen 33 farklı branştaki eğitimler için kayıt yaptıran bin 400 öğrenci Rusça’dan işaret diline, diksiyondan bağlamaya kadar pek çok eğitim ile kendisini geliştiriyor. Tepebaşı Belediyesi her yıl binlerce kişinin faydalandığı Gençlik Merkezleri ile gençlerin gelişimine destek olmayı ve geleceklerine katkı sağlamayı sürdürüyor. Tepebaşı Belediyesi Gençlik Merkezleri’nde gençlere yönelik ücretsiz olarak düzenlenen bahar dönemi programları 33 farklı branşta, bin 400 öğrencinin katılımıyla devam ediyor. Programlar çerçevesinde gençlere sanattan spora, yabancı dillerden hayal gücünü geliştirecek etkinliklere kadar pek çok eğitim olanağı sunuluyor. Gençlik Merkezleri’nde düzenlenen eğitimler 19 Mayıs Gençlik Merkezi ve 29 Ekim Gençlik Merkezi’nde gerçekleşen eğitimler arasında oluşturucu yazarlık, İngilizce speaking intermediate, gitar, bağlama, tango, Almanca A1, İngilizce A1, işaret dili, fitness, pilates, hit cardio, zumba, wing tzun, salsa, bachata, American English Advanced Master Class (C1-C2), İngilizce speaking (A1, A2, B1, B2), web yazılım, grafik tasarım, Rusça A1, resim, diksiyon, klasik gitar ve nefes eğitimi gibi branşlar yer alıyor. Eğitimlere katılan gençler de Tepebaşı Belediyesi’ne ücretsiz olarak düzenlenen imkanlardan ve gençlere verdiği desteklerden dolayı teşekkür ediyor.
Eskişehir Hatipoğlu’dan Eskişehirspor paylaşımı AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor ile ilgili sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşımında, 26 Mayıs’da gerçekleşecek Genel Kurul öncesi halen bir yol haritası oluşturulmadığını belirterek, "Belediyeler mutlaka taşın altına ellerini koymalıdırlar. Yine söylüyorum; yıllardır süren bahane üretme, görmezden gelme politikası son bulmalıdır. Seçim dönemi verilen sözler tutulmalıdır" dedi. Hatipoğlu, yapmış olduğu paylaşımında, "Eskişehirspor için 20 gün önce mevcut belediye başkanlarının çağrısı ile gerçekleştirilen istişare toplantısından sonra gelişmeleri yakından takip etmekteyim. Davet edildiğimiz toplantıya hiç düşünmeden katıldım ve tüm düşüncelerimi açık sözlülükle kendileri ile paylaştım. Ancak, 26 Mayıs’ta gerçekleşecek Genel Kurul öncesi halen önümüze bir yol haritası konulmadı. Anlaşılamaz şekilde derin bir sessizlik hakim. Seçim dönemi hem Ayşe Hanım hem de Kazım Bey iddialı açıklamalarda ve vaatlerde bulunmuşlardı. Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, ’Verin bize Eskişehirspor’u 5 yıl dolmadan Süper Lig’e çıkartalım’ demişti. Hatta kendisi TV ekranlarından neler yapılması gerektiğini de uzun uzun anlatmıştı. Yine Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce Hanımefendi, ’Her türlü desteği hem kulübe hem taraftara vereceğiz. Eskişehirspor’un deplasman masraflarını biz karşılayacağız’ demişlerdi. Şu an artık inisiyatif alma zamanıdır. Belediyeler mutlaka taşın altına ellerini koymalıdırlar. Yine söylüyorum; yıllardır süren bahane üretme, görmezden gelme politikası son bulmalıdır. Seçim dönemi verilen sözler tutulmalıdır. Şahsım, konu Eskişehir veyahut Eskişehirspor olunca her desteği vermeye hazırdır. Bu geçmişte böyleydi, gelecekte de böyle olacak" ifadelerini kullandı.
Gaziantep GAÜN Tıp Fakültesi öğrencileri beyaz önlüklerini gururla giydi Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi tarafından, Türkçe ve İngilizce Tıp Programları Dönem 3 öğrencileri için GAÜN Mâvera Kongre ve Sanat Merkezinde “Beyaz Önlük Giyme Töreni” düzenlendi. Tören, öğrencilerin heyecan dolu anlar yaşadığı bir atmosferde gerçekleşti. GAÜN Tıp Fakültesi akademisyenleri, öğrenciler ve aileler bu özel günü birlikte kutladı. GAÜN Mavera Sahnesi’nde gerçekleştirilen törende akademisyenler tarafından 320 öğrenci beyaz önlüklerini giymeye hak kazandı. “Hipokrat yemini etmek için mezuniyeti beklemeyin” Programın açılışında konuşan GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Balat, tıp fakültesinde eğitim ve öğretimin zorlu ve uzun bir süreç olduğuna vurgu yaptı. Prof. Dr. Balat, “Bazı öğrenciler diyor ki; ’Biz dar bir tünelde yol alıyor gibiyiz.’ Haklılar, insanla uğraşıyorsunuz. Üstelik uğraştığınız insanlar sağlık sorunları olan insanlar, sıkıntı yaşamanız çok normal. O nedenle Hipokrat Yemini etmek için mezuniyeti beklemeyin. Hipokrat Yemini’nin özünü içeren bazı cümleleri hep hatırlamanızı isteyeceğim. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri olarak eğitiminiz ve bütün meslek yaşamınız boyunca çalışma ve öğrenmenin sınırsız olduğunun bilincinde olarak, bilgi ve becerilerinizi sürekli geliştireceğinize, iyi bir hekim olmanız için çaba gösteren öğretim üyelerine, çok değerli hocalarınıza hak ettikleri saygıyı göstereceğinize yürekten inanıyorum. Bir hekim adayı olarak ’yaşamın en kutsal hak’ olduğunu daima göz önünde bulundurarak, toplum ve bireyin sağlığını korumaya çalışacağınıza inanıyorum” dedi. “İyi hekimlik teknik yetkinliğin ötesinde” İyi bir hekimin sadece hekimlik mesleğinin gereklerini teknik ve bilimsel anlamda yerine getiren kişi olmadığını belirten GAÜN Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şevki Hakan Eren ise, “İyi hekim aynı zamanda bu meslek için kutsal olan, etik değerlere önem veren, hatasına, hastasına ve değerlerle yaklaşmayı bilen, bilimsel ve çağdaş bir sorumluluk anlayışıyla mesleği icra edendir. Hekim sorgulayıcıdır, rasyoneldir. Hekim gerektiğinde duygusaldır olması da gerekir. Stres yönetimi becerisi vardır, yüksek konsantrasyon sahibidir” diye konuştu. Güzel Sanatlar Fakültesi görsel şölen yaşattı GAÜN Mavera Kongre ve Sanat Merkezi’nde ayrıca GAÜN Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileri ve koordinatörleri Öğretim Görevlisi Özlem Coşkun ve Araştırma Görevlisi Bekir Baba’nın katkılarıyla, Beyaz Önlük Giyme Töreni için özel bir resim sergisi düzenlendi. Programa katkıları sebebiyle GAÜN Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Atalay’a ise çiçek takdim edildi.