POLİTİKA - 26 Haziran 2019 Çarşamba 11:44

MHP Genel Başkanı Bahçeli’den Akşener’e sert tepki

A
A
A
MHP Genel Başkanı Bahçeli’den Akşener’e sert tepki

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “İP’in başındaki şahıs mitili İmralı’ya attığımızı söylediğine göre buna şahit olmuştur. Ya İmralı’da nöbete girmiş ya Pensilvanya’dan sufle almış ya da aklını ve anılarını bedeli mukabilince efendilerine devretmiştir” dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, TBMM Grup Toplantısında konuştu. Yenilenen İstanbul seçimlerine ilişkin açıklamada bulunan Bahçeli, MHP’nin hiçbir taahhüdünü unutmadığına dikkat çekerek, “Ne dediysek yaparız, neyi yaptıysak sonuna kadar savunur ve sahipleniriz. Millete hizmet aşkıyla dolu bir hayat ve siyaset çizgimiz vardır. Bizim çizgimizde eğrilik, yamuk görülmemiştir, görülmeyecektir. Mert olduk, metanetimizi koruduk, siyaseti adam gibi yaptık. 23 Haziran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi süresince neye inanıyor, neyi doğru buluyorsak, neyin hayırlı olduğunu düşünüyorsak tavrımızı ve duruşumuzu buna göre belirledik. Hakikat neredeyse biz orada olduk. Cumhur ne diyorsa ona kulak verdik, yanında durduk. Cumhur İttifakı’nın hedefleri doğrultusunda gece demedik, gündüz demedik, of demedik ve üzerimize ne düşüyorsa yaptık. Çok şükür müsterihiz. Hiç kimse samanlıkta iğne aramasın. Herkes dilinin ayarına dikkat etsin, aklına geleni işleyip her ağacı taşlamaya yeltenmesin. Bir kümeste yemlenip diğer kümeste yumurtlayanlarla işimiz olmaz, olamaz. MHP İstanbul’da doğrunun, dik duruşun, tarihi mirasın, milli bekanın, milli dayanışmanın ve bin yıllık kardeşliğin safında sağlam şekilde yerini almıştır. MHP, İstanbul’da Cumhur İttifakı’nın başarısı için ter dökmüş, emek vermiştir” ifadelerini kullandı. 

“İstanbul’a bir mitil attık gelin görün ki alayı birden toz toprak gibi havaya kalktı” diyen Bahçeli, “Mitil İstanbul’da dedik pos kavgasına tutuşanlar ucuz ve ucube pazarlıklara tutunanlar çılgına döndü, kayış kopardılar. Malum isim ve çevreler mitilimizi duyunca militanlaştılar, seviyesizliğin minyatürü sevimsizliğin mihmandarı, sevgisizliğin mimar başı haline geldiler. Zavallılar nereden bilsin mitili, onların çoktan tutuşmuş fitili. Biz mitil attık onların beti benzi attı. MHP dediğini yaptı, sözünü tuttu, sözünün gereği neyse sahaya ve zemine yansıttı. İstanbul’a gelmediğimizi uyduranlar, bir gece kalıp döndüğümüzü söyleyenler, neredeydiniz diye soranlar, ortalıkta yoktunuz diye gerçekleri çarpıtanlar, iyi görünümlü kötüler güzel kisveli çirkinlerdir. Bunlara ne söylesek beyhudedir. Bunların kalpleri mühürlü, vicdanları düğümlü, iradeleri rehinlidir. Fitilini Kandil terör yuvasının, Pensilvanya ihanet şebekesinin ateşlediği karanlık güruhun MHP’nin hakkını teslim etmesi dünyanın tersinden dönmesini beklemek kadar abestir, zaman kaybıdır. Bazıları da görülmüştür ki mitil üzerinden daha izansız, daha sivri, daha ahlaksız isnat ve iftiralara teşebbüs etmişlerdir. Bunlar akıllarınca bizi köşeye sıkıştıracaklar, zora sokacaklar, partimizi ve siyasetimizi tartışmaya açacaklar” açıklamasında bulundu. 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, “İstanbul’a mitil atacağını söyleyenler bir baktık ki mitili İmralı’ya atmışlar” sözlerine değinen Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

“İP’in başındaki şahıs mitili İmralı’ya attığımızı söylediğine göre buna şahit olmuştur. Ya İmralı’da nöbete girmiş ya Pensilvanya’dan sufle almış ya da aklını ve anılarını bedeli mukabilince efendilerine devretmiştir. MHP ile teröristler arasında en küçük bir bağ kurmak bile iblisin oyununa girmek, günahkarlığa kul köle olmaktır. Bizi hedef alarak İmralı canisinin mektubundan medet umduğumuzu, bu mektubu aklamaya çalıştığımızı, bu mektuba zımnen göz yumduğumuzu bırakınız iddia etmeyi aklından geçirmek, rüyada görmek, hayalini kurmak dahi alçaklıktır, arsızlıktır. Bizim söylediğimiz; HDP Kandil’in aparatı ve siyasi aracısıdır. Ha HDP ha Kandil bunların aralarında fark yoktur. HDP’nin zillet ittifakının içinde olması CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayına destek mesajları teröristbaşı tarafından kabul görmemiştir. Edirne’de yatan terörist Demirtaş, İmralı’da cezasını çeken teröristbaşı ve Kandil’deki ihanet yuvası arasında yeşeren ve yayılan çelişki ve çatlaklar bir bakıma PKK’nın çözülme sürecinde olduğunun işaretidir. Teröristbaşı  Öcalan canisi ile HDP’ye tarafsızlık çağrısı yapıyorsa elbette bunu görmezden ve duymazdan gelemezdik. PKK, HDP, Edirne ve İmralı arasındaki güç mücadelelerinin içeriği esasen bizi bağlamayacak ve bizim meselemiz de olmayacaktır. Ancak konu İstanbul’du, hesaplar İstanbul üzerine yapılmıştı. Ne ibret verici bir gerçektir ki teröristbaşının mektubuna ne CHP’den ne İP’ten en ufak bir tepki gelmemiştir.”  

Bahçeli, İstanbul seçimlerine saygılı olduklarını belirterek, hayırlı olmasını diledi. Bahçeli, İstanbul seçimine ilişkin olarak, “Türkiye 23 Haziran’da dünyaya bir demokrasi dersi vermiştir. Bundan memnuniyet duyduğumuz bariz bir gerçektir. Ancak bize göre İstanbul ehline emanet edilmemiştir. Bunun sonuçlarını da ilerleyen dönem ve yıllarda görmemiz kuvvetle muhtemeldir. Seçilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın ne yapıp yapmadığı kısa sürede belli olacaktır. Şu hususun altını çizmek isterim ki, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın bütün tasarruflarını yakinen takip edeceğiz, gerekli notlarımızı alacağız. 23 Haziran’ın neticesi ne olursa olsun Cumhur İttifakı 31 Mart’a mührünü vurmuş, başarısını tescillemiş, 23 Haziran’da da gönüllerde olmasına rağmen istismar ve yalan siyaseti maalesef ön plana çıkmıştır. 31 Mart’tan 23 Haziran’a geçen zaman dilimi içinde pek çok şey yaşanmıştır. 6 Mayıs’tan 23 Haziran’a kadar da siyasi ortam gerildikçe gerilmiş, iftiralar, saldırgan tavırlar, tezvirata dayalı söylemler havalarda uçuşmuştur” dedi.
S-400 füze savunma sistemine ilişkin olarak Bahçeli, “ABD’nin S-400 hava savunma sistemi üzerinden ülkemizi tehdit etmesi, yaptırım kozunu kullanacağını hem dikte edip hem de kabaca dile getirmesi bir defa devlet olma vasfımıza hakaret ve hürmetsizliktir. Bu kapsamda Türkiye bir yol ayrımındadır. Ya bu tehditlere boyun eğeceğiz, asırlara meydan okuyan devlet olma vakar ve şerefimizi kaybedeceğiz ya da S-400’leri Temmuz ayı içinde alıp belirlenen vatan topraklarına konuşlandıracağız. S-400 hava savunma sistemini alırsanız şöyle olur böyle olur tehditlerinin bizim nezdimizde geldiğimiz bu aşamada hiçbir geçerliliği ve ehemmiyeti yoktur. ABD ister beğensin ister beğenmesin, S-400’lerin alınması hakikaten bir var oluş meselesine dönüşmüştür” ifadelerini kullandı. 

Yunanistan Başbakanı Çipras’ın açıklamalarına da değinen Bahçeli, “Topal ördek Çipras, Akdeniz ve Ege’de savaş riski var diyerek Türkiye’yi önleyeceklerini ifade etmiş, ilaveten Kıbrıs’ta garantörlüğümüzün son bulması çağrısını yaparak zırvada zirveye çıkmıştır. Yunan hükümeti bilmelidir ki Akdeniz ve Ege’de önümüzü kesecek bir korsan henüz anasından doğmamıştır. Çipras meydan okumayı bırakmalı, kendini tarihe vermelidir. İzmir’de denize dökülen dedelerinden ders almalıdır. Almıyorsa denize gömülmeye, denize çakılmaya, denizde yutulmaya şimdiden hazır olmalıdır. Yunan munan bilmeyiz, gideceğimiz yere kadar gideriz, yolumuza çıkan olursa ezeriz, hiçbir şart altında hedeflerimizden vazgeçmeyiz. Önümüzü kesenin ömrüne kast ederiz. Parmak sallayanların parmağını keser atarız. Türk milleti tehditle durdurulamaz, meşru yürüyüşü zorla engellenemez. Hodri meydan, Çipras Akdeniz ve Ege’de karşımıza çıksın da nelerin olacağını, başına neyin geleceğini görsün” şeklinde konuştu. 

Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na yönelik olarak, “Şu işe bakınız ki, CHP Genel Başkanı’nın dünkü grup toplantısında şayet ‘23 Haziran seçimi de iptal edilirse tepki göstermeyeceğim’ demesi arızalı bir ironi, şirazesinden çıkan ters manyel, şımarık bir ruh halinin dile gelmesidir. Gerçi CHP Genel Başkanı korku tünelinde bocalamaya, patinaj yapmaya, kaygı türbülansına girmeye çoktan başlamıştır. Fakat korkunun ecele faydasının olmadığı pek çok kere görülmüştür. Artık bundan sonra Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’nun tepesinde keskin bir kılıç gibi sallanacak, kabuslar görmesine yol açacaktır” diye konuştu.  

İlker Turak
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.