GÜNDEM - 11 Kasım 2017 Cumartesi 04:19

Diyarbakır yerli otomobil fabrikasına talip

A
A
A
Diyarbakır yerli otomobil fabrikasına talip

Türkiye’nin mega projelerinden yerli otomobilde firmaların iş birliği protokolünü imzalamasının ardından gözler otomobilin üretileceği şehre çevrildi. İş dünyası ve kent sakinleri yerli otomobil fabrikasının Diyarbakır’da kurulmasını istediklerini ifade ederek, fabrikanın bölgede işsizlik başta olmak üzere ekonomik birçok soruna çözüm olacağını belirtti.

Diyarbakırlı vatandaşlar ve iş çevresi yerli otomobil fabrikasına talip olduklarını ve kentte kurulmasının ekonomik anlamda bölgenin birçok sorununa çözüm olabileceğini ifade etti.

"Diyarbakır’da yapılmasını talep ediyoruz"

Yerli otomobil projesinin yıllardır her dönemde Türkiye’nin gündemine geldiğini ifade eden Doğu Güneydoğu Sanayici İşadamları Dernekleri Federasyonu (DOGÜNSİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Özkılıç, yerli otomobil hasretinin şimdi atılan adımlarla hayata geçeceğini belirtti. Özkılıç, "Ülke olarak bunu hep istiyorduk ve istiyoruz ama şimdi ciddi adımlar atıldı. Bir konsorsiyum kuruldu. Tabi bu aracın üretimi söz konusu Türkiye’nin hangi ilinde üretilecek tartışmaları var şuan gündemde. Biz de Diyarbakır iş dünyası olarak Diyarbakır’da yapılmasını öneriyoruz ve talep ediyoruz. Ev sahipliğini yapmak istiyoruz. Burada belki aracın tamamı üretilemeyebilir ama en azından aracın bazı aksamlarının burada üretilmesine talibiz. Milli ve yerli araç projesi dediğimiz için belki aracın Türkiye’nin 7 bölgesinde iller tespit edilerek bazı aksamları o illerde yapılarak hem de Türkiye’nin her tarafından bu araca sahiplenme ve yatırım açısından da önemli bir ivme kazandırır. Bu anlamda bunun için Diyarbakır’ın altyapısı uygun. Organize Sanayi Bölgesinde yapılabilir. Biz buna talibiz Diyarbakırlılar ve Diyarbakır iş dünyası olarak. Mutlaka aracın bazı aksamlarının Diyarbakır’da yapılması istihdama katkı sunacaktır. Bu aracın bölgemize, ülkemize gerçekten hayırlı olacağını ve hayırlara vesile olacağını düşünüyorum" dedi.

"Cumhurbaşkanımızdan bu desteği bekliyoruz"

İşsizlik oranının en yüksek bölgelerin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri olduğunu anımsatan Diyarbakır Ticaret Borsası (DTB) Başkanı Engin Yeşil ise, bu bağlamda yerli otomobil fabrikasının en azından bir bölümünün Diyarbakır’da kurulmasını istediklerini vurguladı. Yeşil, şunları kaydetti:
"Biz Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı İrfan Hisarcıklıoğlu’na daha önce sunduğumuz dosyada yerli otomobil fabrikasının Diyarbakır’da kurulmasını talep etmiştik. Biz bu talebimizi yineliyoruz. Cumhurbaşkanımız bazen sürprizler yapıyor. İnşallah yine bir sürpriz yaparak yerli otomobil fabrikasını Diyarbakır’a kurma kararı alır. Cumhurbaşkanımızdan bu desteği bekliyoruz."

"Ekonomik anlamda gelişecektir"

Vatandaşlardan Aziz Deşürekli, Diyarbakır’a yerli otomobil fabrikası kurulmasının Diyarbakır için gelişim anlamına geldiğini belirtti. Deşürekli, "Hem bir sürü personel ve iş sayısı hem de ekonomik anlamda insanları geliştirecektir. Sanayici ve iş adamlarımıza büyük iş düşmektedir. Herkes farklı farklı fabrikalar kurarsa buradaki işsizliği ve benzeri olayları da engelleyecektir" ifadelerini kullandı.
Bir Diyarbakırlı, bir Güneydoğulu olarak bölgenin geri kalmışlığından dolayı en isabetli kararın yerli otomobilin Diyarbakır’da kurulması gerektiğini ifade eden Hasan Pekerli, "En başta düşünülmesi gereken yerdir Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri. Burada yapılırsa insanlar ekonomik olarak bir seviyeye geldikleri zaman bu terörün de ortadan kalkacağını düşünüyorum. Belki tamamen çözülmez ama en büyük etkendir. Bölgeye en büyük fayda olur. Bence en önemlisi burada kurulmasıdır" diye konuştu.
Diyarbakır’da yerli otomobil fabrikasının kurulmasını istediklerini belirten Tahir Akaydın, "Hem istihdam artar hem de insanlar çalıştığı için suça yönelim azalır. Buranın çehresi de değişir" dedi. 

Ejder Ediz Işık

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Hindistan İstanbul Başkonsolosu’ndan Başkan Aras’a ziyaret Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’a 31 Mart yerel seçimlerinden sonra tebrik ziyaretleri devam ediyor. Hindistan İstanbul Başkonsolosu Shiri Mijito Vinito Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ı ziyaret ederek yeni süreçte Muğla’nın tanıtım stratejisinin yerel ve ulusal zeminden çok uluslararası zemine yayılması gerektiği, bu kapsamda bir tanıtım stratejisi değişikliğine gidilerek Muğla’nın bilinirliğinin artırılması için çalışmaların yapılacağı konuşuldu. Hindistan İstanbul Başkonsolosu Shiri Mijito Vinito; “İki ülke arasında ortaklaşa birçok projeyi hayata geçirebiliriz.” Hindistan Başkonsolosu Shiri Mijito Vinito Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ı ziyarette iki ülke arasında ilişkilerin daha da gelişmesi için ortaklaşa kültür ve turizm tur operatörleri, sanayi girişimcilerinin daveti, akıllı şehirler, alt yapı ve üst yapı projeleri, çözüm önerileri ve iyi uygulama örneklerinin paylaşılması için çalışmalar yapılabileceğini söyledi. Ahmet Aras; “Türkiye Hindistan aile bağları olarak da ortak noktası olan toplumlar” Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ta ziyarette temiz suya verilen önem, deniz suyunun arıtılması ve kullanım suyu haline gelebilmesi için yapılabilecekler, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ve Hindistan’da bulunan üniversiteler arasında öğrenci değişim programları, 21 Haziran 2024 tarihinde Muğla-Bodrum ilçesinde düzenlenmesi planlanan “Dünya Yoga Günü” etkinlikleri, Hindistan ile ortaklaşa gastronomi turizmi kapsamında Muğla’da ortaklaşa etkinlik başlıklarını başkonsolosla konuştu. Ayrıca Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras Hindistan İstanbul Başkonsolosu Shiri Mijito Vinito ile Türkiye ve Hindistan’ın aile kapsamında ortak özelliklerinin bulunduğunu, bu konuda da birlikte çalışmalar yürütülebileceğini söyledi ve başkonsolosa ziyaretleri için teşekkür etti.
Kayseri Akkışla’da öldürülen gencin duruşmasına devam edildi Kayseri’nin Akkışla ilçesinde yakınını silahla vurarak öldüren kadının yargılanmasına devam edildi. Kayseri Adalet Sarayı 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık S.A., tutuksuz sanıklar N.A. ve İ.A. ile müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada konuşan tutuklu sanık S.A., "Babam iki kez cezaevine geldi. ‘Silahı benden aldığını söyleme. Eşinden ya da kayınbabandan aldığını söyle’ dedi. Ancak ben babama yalan söylemeyeceğimi, doğruyu söyleyeceğimi ilettim. Babam ikinci kez cezaevine geldiğinde beni azarladı, ‘Neden silahı benden aldığını söyledin’ dedi. Söyledikleri suçlamalar kesinlikle yalan. O an olayı yaşayan benim. Eşim her zaman çocuklarımın yanında. Asıl azmettiren kendileri. Bana ‘Sana yaptığım şeyin aynısını kızına da yapacağım’ dedi. Ben o gün silahı kendimi korumak için yanıma aldım. Çocuklarımın biri engelli, 4 çocuğum var. Onların bana ihtiyacı var” ifadelerini kullandı. S.A.’nın eşi sanık İ.A. da cinayetin işlendiği silahla kendisinin bir alakası olmadığını söyleyerek, "Savcılıkta verdiğim ifade aynen geçerlidir. Ben koyunculuk yaparken silah bulundurduğum söylenmiş. Geçmişte çobanlarla kavga ettik, ben dayak yedim. Belinde silah olan birisi dayak yer mi? Eşime bunu kimse yaptıramaz. Eğer birisi yaptırmış olsa eşim bunu burada söylerdi. Ben kendisine ’Namusunu temizlemeden bu eve gelme’ demedim. Ben böyle bir şey yaptıracak olsam eşimi gidip de kadın sığınma evinden alarak evime getirmem” şeklinde konuştu. Maktul M.C.’nın babası Ö.C. ise, “Olayın başında İ.A. var. S.A. hiçbir işin ucunda yok. Ancak o iş ona patladı. Ben katillerin bir kadına cinayet işlettiğini ve asıl katillerin dışarıda gezdiğini düşünüyorum. Benim hayati tehlikem var” dedi. Mahkeme heyeti, duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için ileri bir tarihe erteledi. Yeni Mahalle Kululu Caddesi’nde meydana gelen olayda S.A., M.C.’ye (22) silahla ateş açmıştı. Vücuduna isabet eden kurşunla ağır yaralanan M.C., ambulansla kaldırıldığı Akkışla Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı.