ASAYİŞ - 15 Kasım 2019 Cuma 11:05

Diyarbakır'da terör örgütü PKK'ya büyük darbe

A
A
A
Diyarbakır'da terör örgütü PKK'ya büyük darbe

Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince Lice ilçesinde düzenlenen operasyonda, bir evin mutfak dolabının altına yapılmış sığınak tespit edildi. Teröristlerin kullandığı 2 kış sığınağının imha edildiği operasyonda, 5 ton esrar ve 5 bin kök kenevir bitkisi ele geçirildi.

Diyarbakır Valiliğinden yapılan açıklamada, Lice ilçesi güneyinde kalan dağlık ve kırsal alanda 13 Kasım Çarşamba günü Kıran -5 Operasyonu kapsamında icrasına başlanan Şehit Güvenlik Korucusu Malik Yıldız-02 Operasyonu'nun başarıyla tamamlandığı belirtildi.

Açıklamada, "Söz konusu operasyonda, narko-terörizmle mücadele faaliyetleri kapsamında üç farklı bölgede kayalıklar ve çalılar arasına gizlenmiş çuvallar ile toprağa gömülü 65 adet jelikan bidon içerisinde 5 ton 38 kilo 25 gram esrar ile 5 bin 560 kök kenevir bitkisi ele geçirilmiş, yakalanan esrar muhafaza altına alınmış, kenevir bitkileri numune alınmasını müteakip yerinde imha edilmiştir.

Yalaza köyü içerisinde A.Y. isimli şahsın ikametinde icra edilen adli aramada 75 kilogram esrar ile evin içerisinde yakalanan M.Ş.B. isimli şahıs ile Bağlan köyü içerisinde yapılan adli aramada evindeki mutfak dolabının altında sığınak tespit edilen C.Y. isimli şahıs gözaltına alınmıştır.

Bölücü terör örgütü mensuplarınca kullanılan 2 adet kış sığınağı, tespit edilmesini müteakip tahrip edilerek kullanılamaz hale getirilmiştir. Yalaza Esenli köy yolunda menfez altında 1 adet mayın-el yapımı patlayıcı düzeneği tespit edilerek, mayın-el yapımı patlayıcı tespit imha timi tarafından emniyetli şekilde imha edilmiştir.

Gerçekleştirilen temas ve adli arama neticesinde bahse konu sığınak ve toprağa gömülü jelikan bidonlar içerisinde mayın-el yapımı patlayıcı düzeneği yapımında kullanılan 1 adet uzaktan kumanda ünitesi, 1 adet el telsizi, 1 adet lazerli silah sıfırlama aparatı, 4 adet mayın-el yapımı patlayıcı ateşleme düzeneği, 18 kilogram amonyum nitrat, 2 adet çiftli jak kablosu, 1 adet antenli alıcı, 1 adet kablo girişi olan bidon kapağı ile 88 adet 5.56 milimetre çapında M-16 piyade tüfeği fişeği, 48 adet 9 milimetre çapında tabanca fişeği, 2 adet 7.62 milimetre çapında AK-47 Kalaşnikof piyade tüfeği fişeği, 1 adet M-16 piyade tüfeği şarjörü, 1 adet akü, 412 adet pil, 1 adet pil şarj aleti, 2 adet pil batarya bloğu, 1 adet araç alarm sistemi, 2 adet 6’lı pil bloğu, çok sayıda yaşam, giyim, tıbbi malzeme ve örgütsel doküman ele geçirilmiş, ele geçen delil niteliğine haiz olan malzemelere el konulmuş, diğer malzemeler yerinde imha edilmiştir.

Bölgemizde yaşayan vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğinin sağlanması ve terörle mücadele kapsamında yürütülen operasyonlara artan bir azim ve kararlılıkla devam edilmektedir” denildi.

Hasan Dayan


 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.