GÜNDEM - 05 Mart 2021 Cuma 15:05

Diyarbakır'da unutulmaya yüz tutan kentin ilk AVM'si, eski günlerine dönmeyi bekliyor

A
A
A
Diyarbakır'da unutulmaya yüz tutan kentin ilk AVM'si, eski günlerine dönmeyi bekliyor

Diyarbakır’da yaklaşık 22 yıl önce açıldığında kentin tek AVM'si durumunda olan Diyar Galeria Alışveriş Merkezi, son dönemde zor günler geçiriyor. İçinde bulunan birkaç esnafın da iş yapamadığı gerekçesiyle dükkanlarını kapatmayı düşündüğü AVM, eski günlerine dönmek için yetkililerden destek bekliyor.

Yenişehir ilçesi Dağkapı semtinde bulunan ve yaklaşık 22 yıl önce açılan Diyar Galeria Alışveriş Merkezine ilgi, yeni açılan AVM'ler nedeni ile her geçen gün azaldı. İçinde bulunan kamu kurumunun da taşınması ile tamamen ziyaretçisiz kalan AVM, zor günler geçirmeye başladı. 7 yıldır AVM’de çiçekçilik yapan esnaf Mustafa Serkan Güleçoğlu, çiçekleri ile AVM’yi tek başına renklendirmeye çalıştığını söyledi.

Güleçoğlu, "Burası bakımsızlıktan dolayı bu hale geldi. Kent yöneticileri, Bağlar ilçesinde bulunan Sakarya Caddesi ile Yenişehir ilçesi Ofis semtinde bulunan Sanat Sokağının yeniden yapılandırması için talimat verdi ve şuanda o yerler temiz bir görünüme kavuşacak. Yetkililerden ricamız biran önce bulunduğumuz alışveriş merkezine de gereken desteğin verilmesini istiyoruz" dedi.

Esnaflar söz konusu alışveriş merkezinin kuyumcular çarşısı ile takı ve hediyelik eşya gibi mağazalara yönelik bir alışveriş merkezi haline getirilmesini umduklarını sözlerine ekledi.

Sedat Irmak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Yağmurlu havalarda ıslanmak istemeyen depremzede Meriç’in sesini duyan sağlıkçı Havva’dan afetzede aileye sıcak yuva Hatay’da depremin ilk günlerinde enkaz altındaki vatandaşları yaşatmak amacıyla görev alan sağlıkçı Havva Aydanur Ertuğrul, yağmurlu havada bir daha ıslanmak istemeyen 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesini sıcak yuvasına kavuşturmayı başardı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay yerle bir olmuş, 25 bine yakın insan vefat etmişti. Afetin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından kurtarma ekipleri ve sağlık çalışanları bölgeye yardıma koşmuştu. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki afetzede vatandaşları hayata tutundurmak için mücadele etti. Sağlık personeli Ertuğrul, depremin yaralarını sarmak için kurucusu olduğu Ülkem Kitap Okuyor Derneği aracılığıyla afet bölgesine 21 çadır okul açtı ve 7 bin 700’den fazla öğrenciye 100 binden fazla kitap ulaştırdı. ATT Ertuğrul, depreme Antakya ilçesi Karaali Mahallesi’nde yakalanan 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesinin isteği üzerine afetzede aileye yuva yapabilmek için çalışma başlattı. Dernek aracılığıyla Altunay ailesine ev yaptırmayı başaran Ertuğrul, 2 odası ve 1 salonu olan evi Altunay ailesine teslim etti. "Yeterli maddi destek sağladığında yıl sonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz" Ülkem Okuyor Derneği olarak 2’nci evi teslim ettiklerini ifade eden Ertuğrul, "Depremin 37’nci gününde çadır okul açmıştık. Bugün ev yaptığımız öğrencimiz de o çadır okula gelen ilk öğrencilerimizden biriydi. Talent ve Meriç okulu açtığımızda koşa koşa gelmişti. Bu enkazlar bir gün kalkıp Hatay normale dönecek dememize neden oldular. Biz 2 aydır ev yapıyoruz. Öğrencilerimiz ve depremzede çocuklarımızın yaşam koşullarını düzeltmeye dert edindik. Çadırda ve barakada yaşayan öğrencilerimize ev yaparak hak ettikleri yaşamları sürmelerini istiyoruz. Bu depremden en çok çocuklar etkilendi. 15 aydır baktıklarında enkaz görüyorlar. Çadırda yaşıyorlar. Deprem üzerine oyunlar kuruyorlar. O yüzden buradaki çocukların daha iyi yaşam koşullarından yaşamaları için emek veriyoruz. ‘Ülkem Okuyor Derneği’ olarak ev yapmaya devam edeceğiz. Haftaya 4 ve 5’inci evlerimizin temelini atacağız. Durmadan yorulmadan Hatay’daki son çocuğun yüzünü güldürene kadar güldürmeye devam edeceğiz. Yeterli maddi destek sağladığında yılsonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz” dedi. "Yeni evim için çok heyecanlıyım ve çok mutluyum" Yeni evlerine kavuşan anne Esmeray Altunay, "Depremde evimiz yıkıldı. Çok kötü bir durumdaydık. Havva abla çocuklara mont ve ayakkabı getirmişti. Okula çağırdı. Oğlum Meriç’in doğum günüydü. O esnada Havva ablayı tanıdım. Eşimle beraber çadırdan suları dışarı atmaya çalışıyorduk. Ellerimiz, ayaklarımız ve çocuklar berbat bir haldeydi. Çocuklar sırılsıklamdı. Çocukların ayaklarında ne ayakkabı ne de çorap vardı. Yeni evim için çok heyecanlıyım. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.