SAĞLIK - 09 Eylül 2017 Cumartesi 08:47

‘Doğal dişin yerini hiçbir diş alamaz’

A
A
A
‘Doğal dişin yerini hiçbir diş alamaz’

İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sabri Hasan Meriç, ağız ve diş sağlığı için diş hekimlerinin ameliyat dahil uyguladığı pek çok tedavi yöntemi olsa da hiçbir dişin, doğal diş gibi olamayacağını belirterek “İnsanlar mümkün olduğunca kendi dişlerini ağızlarında tutmalı” diyor.

Ağız ve diş sağlığını etkileyen pek çok faktör var. Kimi zaman diş eti çekilmesi, kimi zaman diş eti kanaması ağız ve diş hastalıklarının habercisi olabiliyor. Bu tür bir durumda ihmal sorunları daha da derinleştirebiliyor. Günümüzde ağız ve diş hastalıklarının tedavisinde kullanılan çok fazla çözüm yolu olduğunu belirten İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sabri Hasan Meriç, buna karşın doğal dişin yerini hiçbir dişin alamayacağını kaydediyor: “Bugün ağız ve diş sağlığı için diş hekimlerinin ameliyat dahil uyguladığı pek çok tedavi yöntemi var. Ancak hiçbir diş, doğal diş gibi olamaz. İnsanlar mümkün olduğunca kendi dişlerini ağızlarında tutmalı” diyor.

Prof. Dr. Meriç, diş eti hastalıklarını medeniyet hastalığı olarak nitelendiriyor. Beslenme şeklinin ağız ve diş sağlığını da etkilediğine işaret eden Prof. Dr. Meriç, “Günümüzde insanlar elmayı soyup, küçük parçalar haline getirip yiyor. Bu tür bir yaklaşım diş etlerinde de hastalıkları beraberinde getiriyor” diyor. Elma gibi sert meyvelerin diş sağlığı için çok faydalı olduğuna işaret eden Prof. Dr. Sabri Hasan Meriç, bazı meyve ve sebzelerin doğal halleriyle tüketilmesinin diş açısından faydalı olduğunu söylüyor: “Elmayı ısırarak yemek bir fırçanın görevini görmese de diş için faydalı. Özellikle lifli gıdalar ve kabuklu meyveler diş ve diş etleri için faydalı. Elma ısırılarak yendiğinde ağızda bir tür fırçalama görevi görür ve mekanik bir temizlik yapar. Yine soğanı ısırarak yediğinizde, dişlerin üzerindeki bakterileri de alır götürür. Bu nedenle elma, soğan gibi gıdaların ısırarak yenmesini öneriyoruz. Ancak bunlar tam bir fırçalama görevi görüyor anlamına da gelmiyor. Yani elma yedikten sonra ‘dişlerimi fırçalamasam da olur’ düşüncesine kapılmamak lazım.”

Kanama, diş eti hastalığında ilk belirti

Dişeti kanamasının bir hastalık belirtisi olduğunu belirten Prof. Dr. Meriç, diş eti kanamasının, diş eti hastalıklarının ilk belirtisi olduğuna işaret ediyor ve diş etinde kanama başlar başlamaz diş hekimine gidip tedaviye başlanmasının önemine vurgu yapıyor. Prof. Dr. Meriç, diş etindeki iltihabın, tedavi edilmediği takdirde diş etindeki iltihabın çene kemiğine dahi geçerek hastalığın ilerlemesine ve çene kemiğinin erimesine neden olabileceğine dikkat çekiyor: “Dişler çene kemiğine milyonlarca lifle asılıdır. Diş etinde kanama ve iltihap başladığında, önce liflere, ardından dentin dokusuna geçerek hastalığın ilerlemesine ve çene kemiğinde erimelere, halk dilinde ‘piyore’ (dişeti iltihabı) adı verilen hastalığa neden olur. Dişi tutan dokular zayıflar. Bu hastalıkta ileri safhalara gelmeden tedavi önemli.”

‘Tembeller elektrikli diş fırçası kullanmalı’

Diş fırçalamanın ağız ve diş temizliğinde önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Sabri Hasan Meriç, “Dişlerin dış kısmı, damağın ve dile bakan çiğneyici yüzeyleri ayrı ayrı, güzelce fırçalanması gerekir. Çiğneyici yüzeylerin ileri geri hareketlerle, her bölgede 8-10 defa gidip gelerek; içeride kırmızıdan beyaza, yani diş etinden dişe doğru hareketle her bölgede 6-7 defa olmak kaydıyla ve dış kısımda ise küçük dairesel hareketlerle bir fırça boyu kadar ileri giderek dişler fırçalanmalı. Ancak bu şekilde diş üzerindeki mikroorganizmaların yüzde 90’ını kaldırmak mümkün” diyor.

Diş fırçalama konusunda üşengeçlik yaşayanların ise elektrikli diş fırçası kullanmalarını öneren Prof. Dr. Meriç, “Diş fırçalama konusunda tembellik yapanlar, televizyonun karşısında dahi ellerini oynatmadan elektrikli diş fırçasıyla dişlerini fırçalayarak ağız ve diş üzerindeki bakterileri uzaklaştırabilir” diye konuşuyor.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yerlikaya: “Diyarbakır merkezli 8 ilde düzenlenen ‘Mahzen-39’ operasyonları ile cezaevinde olan Umut Öken’in elebaşılığını yaptığı organize suç örgütü çökertildi” İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır merkezli olarak 8 ilde düzenlenen “Mahzen-39” operasyonu ile elebaşılığını cezaevinde olan Umut Öken’in yaptığı organize suç örgütünün çökertildiğini ve örgüte üye 33 şüphelinin yakalandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre, Diyarbakır merkezli olmak üzere Ankara, Bingöl, Antalya, Aydın, Bursa, Çorum ve Kahramanmaraş’ta “Mahzen-39” operasyonları düzenlendi. Düzenlenen operasyonlarda organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sur bölgesinde faaliyet gösteren esnafların iş yerlerine çökmeye çalıştıkları ve zorluk çıkaran esnafların iş yerlerini kurşunladıkları, Sur bölgesindeki bir iş hanına yerleştikleri ve bu iş hanını kendilerine üs olarak kullandıkları, zaman içerisinde diğer esnaflara korku ve baskı uygulayarak iş yerlerini terk etmelerini sağladıkları, küçük yaştaki çocukları kullanarak, esnaflara yönelik yaralama ve tehdit eylemlerini gerçekleştirdikleri, baskı, cebir ve şiddet yoluyla mağdur esnafları şikayetlerinden vazgeçirdikleri, Sur bölgesinde vatandaş üzerinde baskı kurarak isim yapmaya çalıştıkları, aralarında husumet bulunan grupların aralarındaki konulara müdahil oldukları, sözde mahkemeler kurup arabuluculuk yaptıkları ve bu şekilde maddi menfaat temin ettikleri tespit edildi. Operasyonlar sonucu 33 şüpheli yakalanırken, 14 adet ruhsatsız tabanca, 2 adet otomatik tabanca, 2 adet av tüfeği ve çok sayıda fişeğe el konuldu.
Erzincan Erzincan’ın 59 köyüne gece görüş ve yapay zeka destekli kamera sistemleri kuruldu Erzincan Valiliği himayelerinde başlatılan “Huzur İçin Erzincan” projesi kapsamında Erzincan İl Özel İdaresi tarafından 59 köye gece görüş ve yapay zeka destekli kamera sistemleri kuruldu. Erzincan Valiliği Sosyal Medya hesabı üzerinden yapılan paylaşımda; “ Sizin gözünüz ulağınız olmaya karalıyız. Gece, gündüz, uzak, yakın, yaz, kış demeden. Biz her şeyden önce sizin huzurunuz ve güvenliğiniz için varız. Proje kapsamında Erzincan il merkezine bağlı 59 köyün tamamında gece görüş ve yapay zeka destekli plato okuma yazılımını içeren kamera sistemi kuruldu. İlçelerde de kurulum devam ediyor. Teknolojinin tüm imkânları sizin için görevde. Can Erzincan’da asayiş Berkemal” denildi. Erzincan Merkez Hancı Çiftliği köyü Muhtarı Resul Çetin yaptığı konuşmasında; “Köyümüze Valimiz Hamza Aydoğdu’nun talimatları ile proje kapsamında yıllardır beklediğimiz gece görüş ve yapay zekâ destekli plato okuma yazılımını içeren kamera sistemi kuruldu. Valimize çok teşekkür ederiz. Malumunuz köylerimizde ki en büyük sıkıntı hayvan hırsızlıklarına karşı büyük bir önlem alınmış oldu. Bundan dolayı köylülerimiz çok memnun ve kendilerini daha iyi güvende hissediyorlar.” dedi. Saztepe köyü Muhtarı Talat Doğan ise kameraların takılmasından dolayı memnuniyetlerini belirterek, “Köyümüze giren çıkanı görüyoruz, hırsızlık olayı olduğu zaman onu belirleyebiliyor ve buluyoruz. Yola çıkan hayvanın kime ait olduğunu görüyoruz, çok güzel bir sistem. Allah devletimizden razı olsun” diye konuştu. Uluköy köyü Muhtarı Kenan Okumuş da köye kurulan kamera sistemlerinden dolayı teşekkür ederek, “Köyümüzde ki hayvan hırsızlıklarına karşı alınabilecek tedbirler açısından beklediğimiz bir projeydi. Projeyi tamamladıkları ve köyümüze getirdikleri için Valimiz Hamza Aydoğdu’ya Vali Yardımcımız ve İl Genel Meclisi Genel Sekreteri Mehmet Emre Canpolat’a birlik müdürümüze köyüm ve şahsım adına teşekkürlerimi iletiyorum” şeklinde konuştu.