KÜLTÜR SANAT - 12 Haziran 2021 Cumartesi 09:31

Dünyaca ünlü yönetmen Bobby Roth, Türkiye’de çekilecek en güzel filmin romantik gerilim olacağını söyledi

A
A
A
Dünyaca ünlü yönetmen Bobby Roth, Türkiye’de çekilecek en güzel filmin romantik gerilim olacağını söyledi

Lost" ve "Prison Break" dizilerine imza atan Amerikalı ünlü yönetmen ve yapımcı Bobby Roth, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bodrum Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Turizm Forumuna katıldı. Roth dizilerin ve filmlerin turizme etkisini anlattı.

Bodrum’da düzenlene Dünya Turizm Forumuna katılan bir çok ünlü dizi ve filme yönetmenlik ve yapımcılık yapan Amerikalı ünlü yönetmen Bobby Roth dizilerin turizmdeki etkisini anlattı. Dünya Turizm Forumuna gelen turizmcilere dizi için ayırdıkları bütçenin kendilerine getirisinin çok faz olacağını ifade ederek “Harika zaman geçirdim. İnsanlar çok hevesliydi. Çok iyi bir sebeple yapılmış toplantı. Tekrardan güvenli bir şekilde açılmamızın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bence insanlar diğer insanlarla buluşmak için, bir araya gelmek için can atıyor. Sanal dünya gerçek dünyamıza eşdeğer değil. Bütün yıl boyunca online olarak eğitmenlik yaptım, biraz da yönetmenlik yaptım. Fakat korkunç bir şeydi. Hiçbir şey yapmamaktan iyidir ama fakat böyle muhteşem bir yerde insanlarla bir araya gelmek çok güzel” şeklinde konuştu.

Roth Türkiye’yi sevdiğini söyleyerek, “Daha önce de birkaç kez Türkiye’ye geldim. Her gelişim daha güzeldi. Bir kere insanları tanıdınız mı arkadaşınız oluyor. İstanbul’da arkadaşlarım var. Şimdi de Bodrum’da arkadaşlarım var. Buraya yeniden geleceğim. Dünyadaki birçok yeri televizyon ve filmlerle tanıyoruz. Bir yere gitmeden önce film izliyorsunuz ve o yerin çok güzel olduğunu düşünüyorsunuz ya da sizi ürkütüyor. Bence bir yeri en iyi filmlerdeki karakterler yoluyla tanıyoruz. Ben dünyadaki birçok yeri filmlerden biliyorum. Bunun için filmlerin içinde olmayı istiyorum” şeklinde konuştu.

Roth, Türkiye’de çekeceği bir film olsa romantik gerilim olacağını sözlerine ekleyerek “Şahsen çekmek istediğim film türü romantik gerilim türünde bir film olurdu. Bir kadın ve adamı bu sihirli yere getirip buranın etrafında hikayeyi kurarsınız. Bu karakterlerden birinin Amerikan, birinin Türk olmasını istiyorum. Böylelikle insanların iki kültür arasındaki benzerlikleri ve farklılıkları görme imkanı olurdu” dedi.

Eren Ayhan - Hamdi Yörür

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Yaşlarına bakmayıp kurdukları dernekle dağcılık eğitimi alıyorlar Karabük’te 5 ay önce kurulan ve yaş aralığı 55 ile 70 arasında değişen Karabük Anadolu Kanyon ve Dağcılık Spor Kulübü Derneği üyeleri, Gençlik Haftası’nda dağcılık eğitimi alarak gençlere çağrıda bulundu. Aralarında iş insanları, emekli ve ev hanımlarının bulunduğu dernek üyeleri Türkiye Dağcılık Federasyonuna bağlı antrenörler eşliğinde kanyonda dağcılık ve kaya iniş eğitimi aldılar. Tarihi yapısı ve dokusunun yanı sıra kanyonlarıyla da ünlü Safranbolu’nun İncekaya kanyonunda eğitim aldıklarını söyleyen dernek başkanı Yılmaz Ersöz, "Karabük’te doğa sporları ile ilgili aktiviteleri daha iyi yapabilme adına 3-4 gün sürecek eğitimlerimizden sonra sporcularımızı belgelendirip doğada bilinçli bir spor yapmaları için elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Hocalarımızın da vermiş olduğu bilgiler doğrultusunda kaya inişleri ve tırmanışlarıyla ilgili bilgiler alıyoruz. Bundan önce 3-4 günlük süreçte sözel eğitimler aldık. Şimdi uygulamalı eğitimlere geçtik. Eğitimlerden sonra da federasyonun belirleyeceği şınav yapıcıyla beraber sınavlarımızı olacağız. İnşallah başarılı olan arkadaşlarımız bundan sonra yaz dağcılığı temel kursunu başarıyla tamamlayıp en azından bir sertifikaları belgeleri olacak. Bu sporu yaparken de kazasız belasız doğru bir şekilde yapmaları için elimizden geleni göstereceğiz” dedi. Dernek üyelerinin yaş aralığının 55 ile 70 arasında olduğunu ve 19 Mayıs Gençlik haftasından dolayı gençlere çağrıda bulunan Ersöz, "Biz burada bir başlangıç olarak spor kulübümüzü kurduk. Ama bu bayrağı ilerilere taşıyacak olan gençlerimiz. O yüzden gençlerimize özellikle dağcılığa hevesli olan arkadaşlarımızı kulübümüze sporcu olarak gelmelerini, bu konuda gerekli eğitimleri aldıktan sonra dağcılıkla ilgili tüm belgelendirmelerden sonra bu işin antrenörlüğüne kadar giden bir süreci yaşamalarını istiyoruz. Yani yerimizi alacak arkadaşları mutlaka bekliyoruz. Buradan da bütün Karabük halkına ve Safranbolu halkına gençlerine bilhassa çağrıda bulunuyorum. Kulübümüze bekliyoruz” ifadelerinde bulundu. Türkiye Dağcılık Federasyonu 2. kademe dağcılık antrenörü Sinan Demir ise, "Bu eğitim programının aynı zamanda da ilk eğitimi. Daha sonrasında hem dağcılık alanında hem kanyoning alanında hem dağ kaya alanında ve dağ koşusu alanında ileri seviyede eğitime gitmek isteyen arkadaşların bu eğitimi alması gerekiyor. Burada iple iniş teklifleri, tırmanış teknikleri, emniyet alma teknikleri üzerine uygulama eğitimlerimiz, bunun haricinde de tabii doğada yaşam, çevre konuları, malzeme tanıtımları gibi teknik konuları işleyip başarılı bir şekilde umarım herkes bu kursu tamamlayacak" dedi. Türkiye Dağcılık Federasyonu 1. kademe dağcılık antrenörü Fedai Erkocaoğlu ise, Karabük’ün doğasının dağcılık faaliyetlerine elverişli olduğunu ve gençlerinde bu etkinliklerde yer almasını istedi. Dernek üyelerinden Ferhan Uludağ adrenalin , heyecan dolu bir spor olduğunu belirterek, "Şimdiye kadar yapmak istemiş ama yapamayan yapma fırsatı bulmayan herkesi davet ediyorum. Yaş sınırı gözetmeksizin bu deneyimi yaşamalarını, manzara olarak, ortam olarak ve adrenalin olarak çok keyifli. Kesinlikle tavsiye ediyorum" diye konuştu. 10 kişiden oluşan dernek üyeleri eğitimlerini 19 Mayıs’a kadar sürdürdükten sonra girecekleri sınavla sertifikalarını aldıktan sonra dağcılık eğitimin ilk aşamasını tamamlayacak.
Mersin Tarsus’ta Sokak Hayvanları Çalıştayı düzenlendi: Başkan kürsüye sokak kedisiyle çıktı Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, sokak hayvanlarının hakları ve refahı üzerine düzenlenen 1. Sokak Hayvanları Çalıştayı’nda kürsüye 1 Nisan’da belediye binasında doğan ve başkanlık makamında bakılan sokak kedisiyle çıktı. Çalıştayda kediye ’Umut’ adı verildi. Tarsus Belediyesi tarafından ilki düzenlenen çalıştayda, alanında uzman konuşmacılar sokak hayvanları üzerine konuşmalar gerçekleştirdi. Kürsüye 1 Nisan sabahı belediye binasında doğan ve başkanlık makamında bakılan sokak kedisiyle çıkan Başkan Boltaç, "Bugün burada, hayvanlara yönelik toplumsal farkındalığı artırmayı, onların karşılaştıkları zorlukları daha iyi kavrayabilmeyi, haklarını ve imkanlarını daha üst düzeye taşımayı, sokak hayvanları hakkındaki yasal gelişmeleri daha detaylı bir şekilde irdelemeyi ve sonuç olarak hayvan refahı ile ilgili yapılacak olan tartışmaları çözüme ulaştırmak için bir araya geldik. Biz yalnızca Tarsus halkının değil, tüm canlıların da belediye başkanıyız" dedi. "Kısırlaştırma, aşılama gibi önleyici sağlık hizmetlerini genişleteceğiz" Sokak hayvanları konusunda çalışmaları sürdüreceklerini belirten Boltaç, "Tarsus Belediyesi olarak, sokak hayvanlarının yaşadığı zorlukları ve karşılaştığı sorunları yakından takip ediyor ve bu konuya büyük bir hassasiyetle yaklaşıyoruz. Sokak hayvanlarının haklarına saygı duymak, sadece bir insani görev değil, aynı zamanda bir toplumun olgunluğunun ve vicdanının bir göstergesidir. Bu nedenle, sokak hayvanlarına yönelik çalışmalarımızı büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz" diye konuştu. Kurum içinde hayvanlara yönelik tesislerin genişleteceğine işaret eden Boltaç, "Yol haritamızı belirleyecek bizlere ışık tutacak çalışmalar yapmak için düzenlediğimiz çalıştay bizler için önem arz ediyor. Sokak hayvanlarının haklarını korumak ve refahlarını artırmak için, Tarsus Belediyesi Veteriner İşler Müdürlüğü’nü daha etkin bir şekilde iyileştireceğimize söz veriyorum. Bu doğrultuda, veteriner hizmetlerini güçlendirecek, sokak hayvanlarının sağlık kontrollerini düzenli olarak yapacak ve kısırlaştırma, aşılama gibi önleyici sağlık hizmetlerini genişleteceğiz” dedi. "Sokak hayvanlarına daha iyi bir yaşam sunmayı hedefliyoruz" Bu alanda çalışan kurumlarla iş birliği yapacaklarının altını çizen Başkan Boltaç, sahiplendirme ve bakım merkezleri gibi tesisleri modernize ederek, sokak hayvanlarına daha iyi bir yaşam sunmayı hedeflediklerini ifade etti. Bu merkezlerin, sokak hayvanlarının barınma, beslenme ve tedavi ihtiyaçlarını karşılayacağını ve onlara sevgi dolu bir ortam sunacağını belirten Boltaç, "Ancak, bu çalışmaları sadece belediyemizle sınırlı tutmuyoruz. Sokak hayvanlarının haklarını ve refahını korumak için diğer kurumlarla ve sivil toplum örgütleriyle iş birliği yapacağız. Sokak hayvanları konusunda duyarlılığı artırmak ve toplumun her kesiminde bu bilinci yaymak için el ele vermeye hazırız. Birlikte, dostlarımıza daha iyi bir gelecek sunmak için çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Boltaç, konuşmasının ardından başkanlık makamında bakılan sokak kedisine katılımcılarla istişare ederek ’Umut" adını verdi.
Kayseri Emektar avukatlara plaket ve beratları verildi Türkiye Barolar Birliği ve Kayseri Barosu tarafından düzenlenen program ile mesleğinde 40. ve 50. yılını doldurmuş emektar avukatlara plaket ve madalya takdim edildi. Kayseri Barosu’nda düzenlenen programa Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Kayseri Baro Başkanı Ali Köse, yönetim kurulu üyeleri ve avukatlar katıldı. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan program ile ilgili yaptığı açıklamasında, "Rutin protokol ziyaretlerimizi yaptıktan sonra stajyer meslektaşlarımızla bir araya geldik. Yaklaşık 2 saat süren bir söyleşi gerçekleştirdik. Hem yargı sisteminin hem de stajyer avukatların sorunları üzerinde çok verimli ve faydalı bir söyleşi gerçekleştirdik. Devamında ise burada 40 ve 50. yıl plaket törenini düzenledik. Türkiye Barolar Birliği, meslekte 40, 50 ve 60. yılını dolduran meslektaşlarımıza bu plaket törenlerini düzenliyor. Geldiğimiz günden itibaren bu törene özel bir anlam yüklüyoruz. Bizzat birlik başkanı olarak ben mevcut il başkanımızla birlikte bu plaketleri takdim etmek istiyorum berat ve madalya şeklinde. Çünkü bu mesleğin en önemli unsuru usta-çırak ilişkisi. Biz bu mesleği hakkıyla yapabiliyorsak, yurttaşlarımızın savunma hakkını gerçek anlamda temsil edebiliyorsak, vatandaşın hak arama hürriyetine yardımcı olup adaletin tesisine katkı sunabiliyorsak bunu tabi ki üniversitede aldığımız eğitime ancak devamında da meslek ustalarımızdan öğrendiklerimize borçluyuz” dedi. Sağkan, yargının tüm unsurlarında nezaketin çok kıymetli olduğunu söyleyerek, “Bu borcumuzu bir nebze olsun yerine getirebilmek, bu mutlu anı da kıymetli meslek ustalarımızla paylaşabilmek için bugün buradaydık. Kıymetli meslek ustalarımızla bu değerli anı paylaştık. Şunu ifade etmek isterim ki yargıda da yargının tüm bileşenlerinde de nezaket çok kıymetli. Bugün bakıyorsunuz bir Cumhuriyet Savcısı’nın maalesef ki avukatlar bakımından adliyeler onların iş yerleridir. Maalesef ki ortak kullanımda olan bir tuvaletten zorla çıkarmaya çalıştığını görüyoruz. Oysa bugün gördüğümüz meslektaşlarımız yaklaşık yarım asırdır nezaketleriyle, bilgileriyle, birikimleriyle yargının bütün bileşenlerine örnek olmuş kıymetli meslek üstatlarımız, avukatlardır. Tavır olarak bir örnek almamız gerekiyorsa bu değerli savunmayı temsil eden meslek büyüklerimizi örnek almamız gerekir. Böylece yargı erkini daha saygın kılabiliriz düşüncesindeyim” ifadelerini kullandı. Kayseri Baro Başkanı Ali Köse ise, “Birlik başkanımızın Kayseri’ye gelmesi ile birlikte geleceğimiz olan stajyerlerimizle bir araya gelerek onlara mesleki tecrübelerini eğitim tadında ve kalitesinde açıkladı. Ardından da mesleğimizin üstatlarıyla, mesleğimizi geçmişte onurla ve alınlarının akıyla ifa etmiş yargıya büyük hizmetler etmiş, adaletin gerçekleşmesinde büyük katkılarda bulunmuş meslek büyüklerimize 40 ve 50. yıl berat ve madalyalarını takdim ettik. Bu meslek yargı içerisindeki tek bağımsız meslek, hakkını arayan insanın sesi ve nefesi olan avukatlık mesleğini yarım asır yapmış üstatlarımıza teşekkürlerimizi sunduk. Güzel bir program oldu. Ben her birine nice sağlıklı yıllar diliyorum” dedi.