EKONOMİ - 16 Temmuz 2019 Salı 12:33

E-İpotek kullanımı yaygınlaştı

A
A
A
E-İpotek kullanımı yaygınlaştı

E-ipotek uygulamasının kullanımı gün geçtikçe daha da yaygınlaşıyor. Konuyla ilgili bilgi veren Emlak Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, bu yolla Nisan ayında 22 bin 461 adet ipotek işleminin tamamlandığını belirtti.

Tapu işlemlerinde bürokrasinin ve kırtasiyeciliğin azaltılması amacıyla hizmete alınan e-ipotek uygulamasının kullanımı yaygınlaştı. Tapu işlemlerinde bürokrasinin ve kırtasiyeciliğin azaltılması amacıyla hizmete alınan e-ipotek uygulaması ile ipotek işlemleri tamamen elektronik ortamda yapılıyor. E-ipotek, krediye ulaşım hızlandığı gibi ekonomik hayata da önemli katkılar sağlıyor. 

Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı konuyla ilgili yaptığı açıklamada, tapu hizmetlerinde işlem süreçlerinin kısaltılması ile hem personel iş yükünün azaldığını hem de hızlı hizmet ile vatandaş memnuniyetinin sağladığını belirterek, “Son dönemde ipotek tesisi ve değişikliği taleplerinin elektronik imza ile yapılması sağlanmıştı. Tapu müdürlükleri ile banka, kurum arasında ipotek işlemlerine yönelik belgelerin elden gönderilmesi usulü de ortadan kaldırılmıştı. Bu elektronik entegrasyon sayesinde ipotek işlemlerindeki maliyetler düştü. Vatandaşlara daha hızlı ve güvenli hizmet verme imkanı sağlandı” dedi. 

İşlem sayılarında son veriler
Özelmacıklı sözlerine şöyle devam etti: “Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan rakamlara göre e-ipotek sistemi ile Nisan ayında 22 bin 461, Mayıs ayında ise 14 bin 916 adet ipotek işlemi tamamlanmış. Kamu kurum ve kuruluşları, bankalar, Kredi ve Kefalet Kooperatiflerince açılacak tüm kredilere karşılık teminat gösterilen gayrimenkullerin ipotek işlemleri, tarafların istemi halinde resmi senet tanzim edilmeksizin alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerinin taşınmaz maliki veya vekili tarafından tek taraflı olarak tapu müdürlüklerine ibrazı halinde tapuya tescil edilmekte”. 

İlk altı ayda 914 bin 670 satış yapıldı
2019 yılı ilk altı ayı işlem sayılarına ilişkin de bilgiler veren Özelmacıklı, “Ülkemiz genelinde ilk altı ayda toplamda 4 milyon 429 bin 572 tapu işlemi yapıldı. Bu işlemlerden de 4 milyar 018 milyon 715 bin 405 TL tapu harç geliri elde edildi. Bunlarda 914 bin 670 satış, 150 bin 806 intikal, 10 bin 355 taksim ve 4 bin 95 bağış işlemi yapıldı” şeklinde konuştu. 

Yabancıya satışta fotoğraf şartı devam ediyor
Tapu işlemlerinde fotoğraf yapıştırılması uygulamasının da yürürlükten kaldırıldığını ifade eden Özelmacıklı, “Tapu müdürlüklerince akitli işlemler için düzenlenen resmi senetlere ve tapu müdürlüklerindeki diğer taleplere yönelik düzenlenen tescil istem belgelerine fotoğraf yapıştırılmasına artık gerek kalmadı. Gene de isteyen vatandaşlar için tapu senetlerine fotoğraf yapıştırılması mümkün olacak. Lakin yabancı gerçek kişilerin taraf olduğu işlemlerde, yabancı gerçek kişilerden 'Kimlik Bilgileri Beyanı Formu' belgesinin fotoğraflı olarak alınmasına devam edilecek” açıklamalarında bulundu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.