SPOR - 10 Ocak 2019 Perşembe 09:40

E-Spor’dan 150 bin dolar kazandı

A
A
A
E-Spor’dan 150 bin dolar kazandı

Çin’de düzenlenen E-Spor Dünya Şampiyonasında birinci olan Kaan Çekli, İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. Çin’de düzenlenen turnuvada 150 bin dolar birincilik ödülü alarak dönen Çekli, Türkiye'nin E-Spor'da iyi bir durumda olduğunu söyledi.

Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde yaşayan, Yeditepe Üniversitesi’ni tam burslu olarak kazanan E-Sporcu Kaan Çekli, hem E-Spor’da önemli başarılar elde etmeyi hem de üniversiteden mezun olmayı da başardı. Geleceğe dair planları olan ve oynadığı oyunda kullanıcı adı ‘Fujitora’ olan Çekli, E-Sporcuların en büyük sorununun vize sıkıntısı olduğunu belirtti. E-Sporculukla alakalı sosyal medya hesabından çok mesaj aldığını belirten Çekli, E-Sporcu olmak isteyenlere de önemli tavsiyeler verdi.

İlkinde çeyrek finalde yenildim

E-Sporla tanışma sürecini anlatan Çekli, “Ben zaten küçüklüğümden beri bilgisayar oyunlarıyla içli dışlıydım. Üniversite birinci sınıf zamanında böyle ‘Hearthstone’ adlı bir oyuna başladım. O oyunun da küçük turnuvaları oluyordu. Normalde eğlencesine oyun oynayan biriydim. Birkaç turnuvası olmuştu bu oyunun Türkiye’de… Gittim ilkinde çeyrek finalde yenildim, sonrakinde kazandım falan derken işte bu oyunda kulüpler oluyor, Milli Takım gibi, Galatasaray, Fenerbahçe gibi ama bazıları o kadar büyük olmuyor. Yani isimleri farklı oluyor. Yine Galatasaray ve Fenerbahçe gibi kulüplerin de E-Spor dalında takımları var. İşte dediler ki ‘bizim formamızı giyer misin? Şunları şunları veririz sana’ diye.

Daha o zaman 4-5 yıl önce olduğu için olanaklar daha kısıtlıydı. Ben de olur dedim. Zaten bana negatif getirisi olacak bir şey değildi. Öyle oynamaya başladım profesyonel olarak. Bundan para kazanmaya başlayarak oynamaya başladım yani.” dedi.

“Bir oyunda kendinizi geliştirdiğiniz zaman başka bir oyuna yönelmeniz zor”

Profesyonel bir E-Sporcunun bir bilgisayar oyunundan başka bir bilgisayar oyununa geçmesinin pek sağlıklı olmadığını ifade eden Çekli, “Profesyonel futbolcu gidip birden profesyonel voleybol oynamaya başlayamaz. O kişi futbolun gerektirdiği yeteneklerinde kendini geliştirmiştir. Bu oyunlar da verdiğim örnek gibidir. Bir oyunda kendinizi geliştirdiğiniz zaman, profesyonel olarak da oynadığınız zaman başka bir oyuna kayma durumu biraz zor oluyor. Olsa da başarı elde edilemez zaten. Benim oynadığım oyun ise stratejik bir oyun. Satranç oyununa benziyor biraz. Size belli bir süre veriliyor, o süre dahilinde bir hamle yapıyorsunuz ve rakibin hamlesi oluyor. Genelde oyunlar şöyle olur, ‘Klavyeyi hızlı mı kullanıyorsun, mouse hızlı mı çeviriyorsun’ şeklinde reflekslerine, parmak hızına bakar. Ama benim oynadığım oyun daha çok satranca benziyor. Bekliyorsun, bir tuşa tıklıyorsun. Bir hamle yapıyorsun. Öyle bir oyun yani…” ifadelerini kullandı.

Oyun oynayarak 150 bin dolar kazandı

Turnuvalara katıldıktan sonra önemli başarıları hep ucundan kaçırmaya başladığını ve bu durumun kendisini çok hırslandırdığını kaydeden Çekli, para kazanmaya başlayınca yaptığı işe daha ciddi ve profesyonelce bakmaya başladığını belirtti. Önemli dereceleri ucundan kaçırmanın kendisini hep kamçıladığını vurgulayan Çekli, kendisinin de dünya şampiyonu olduğu Çin’deki Dünya Şampiyonası hakkında şu bilgileri verdi: “Geçen sene büyük bir turnuva oldu. Çin’de Alibaba diye büyük bir şirket düzenledi. Bu turnuva 9 ay sürdü. Bizim turnuva sistemleri şöyle, herkes katılabiliyor. Kayıt yaptırdıktan sonra kulüp işin içinde yok aslında. Sen kulübün sadece formasını giyiyorsun. Yani reklamını yapmış oluyorsun. Ama şuan yolda bir kişiyi çevirsek benim oynadığım oyunda üyeliği varsa girip turnuvada oynayabiliyor. Ama oynar ve elenir. Genelde bizim oyunu oynayanlar bu işten para kazananlar oluyor. Profesyonel oynayan kişilerle oynuyorsun. Ama arada tek tük, atıyorum bin kişi katılmıştır ilk rauntta tanımadık bir rakip gelebilir. Ama ikinci, üçüncü raunttan sonra hep tanıdığın oyuncular oluyor zaten.

İşte Çin’de böyle büyük bir turnuva duyurdular. Türkiye elemesi oldu. Türkiye elemesinde Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan vatandaşları elemede kapıştı. Ben bu elemelerde Türkiye birincisi oldum. Bu internetten yapıldı. Sonra Türkiye birincisi olduğum için beni Barselona’ya çağırdılar. Barselona’da da bütün Avrupa’daki ülkelerin birincileri vardı. İşte Fransa birincisi gelmişti, Finlandiya birincisi gelmişti. Yani her eleme bölgesinden birinciler gelmişti. Diğer ülkelerin birincileriyle birlikte 24 kişiydik. 24 kişiden 12 kişi Çin’e gidecekti. Yine orada da eleme yapıldı. Ben orada ilk 8’e kaldım. Yani doğal olarak ilk 12’ye kaldığım için Çin’e davet edildim. Çin’de de 32 olacak toplam. Yani Avrupa’dan 12 kişi, işte Amerika şampiyonası yapıldı Los Angeles’ta. Asya’dan, Afrika’dan, 170 ülkeden eleme yapıldı. Bu elemelerin sonunda 32 kişi Çin’e geldi. Geçen sene (2018) Mart ayının başında gittim Çin’e. 11 gün falan kaldık orada. Final maçım 18 Mart’taydı. Orada da işte birinci oldum. Birincilik ödülü 150 bin dolardı.”

Vize bizim en büyük problemimiz

Dünya Şampiyonası’ndan sonra turnuvalara katılmaya devam ettiğini belirten Çekli, Türkiye’deki E-Sporcuların en büyük sıkıntısının vize ve pasaport işlemleri olduğuna dikkat çekti. Yabancı ülkelerde düzenlenen turnuvalara katılmak için vize işlemlerine büyük bir zaman ayırdığını kaydeden Çekli; “Bordo Pasaport olduğu için sürekli vize sorunu yaşıyordum ve halen yaşamaya devam ediyorum. Bir yere gideceğim zaman vize işleriyle çok uğraşıyorum. Yani gitsem bile sürekli vize işleriyle uğraştığım için turnuvaya zaten düzgün hazırlanamıyorsun. Çünkü sürekli konsolosluğa gidiyorsun, ajansa gidiyorsun, işte belge hazırlıyorsun, onun fotokopisi, bunun bilmem nesi…

Bu durum zaten turnuvaya hazırlanmayı engelliyor. Ya da gidemiyorsun vize çıkmadığı zaman. Yani ben mesela Çin’e giderken vize sürecim 1 ay sürdü. Mesela Almanya’daki bir adam Çin’e gideceği zaman yarım saatte internetten vize alıyor. Ben bir ay uğraşıyorum, gidiyorum işte Spor Bakanlığı’ndan kağıt alıyorum, gidiyorum Çin’den davetiye alıyorum, ‘Yok o olmaz, belediyeden onaylanması lazım’ diyorlar, onu alıyorum başka bir şey yapıyorum. Sürekli belge peşinde koşuyorum ki artık o kadar çok vize aldım ki bu vize alma olayını çok iyi bilen biriyim, çok hazırlıklı gidiyorum yine de uzun sürüyor. Mesela Amerika’ya bir turnuvaya gidecektim. Onda da vizem ret edildiği için gidemedim. Norveç’e gidecektim, vizem yetişmedi gidemedim. İtalya’ya gidecektim vizem yetişmedi gidemedim. Yani gittiğim kadar gidemediğim turnuvalar da oldu. Şu an en büyük problemimiz vize sorunu…”

Türkiye E-Spor’da iyi durumda

Türkiye’nin E-Spor’da Amerika, Almanya, İsveç gibi ülkelere göre 5 sene gibi geride olduğunu ama genele göre iyi durumda olduğunu ifade eden Çekli, “Türkiye’de büyük ihtimalle bilgisayar oyunların izleyen, futbolu izleyenlerden daha çok kişi vardır. Öyle söyleyeyim yani. Kesin diyebilirim çünkü atıyorum, League Of Legends’ın bir maçı oluyor Cumartesi günü, bir tane site var, oyunla ilgili her şeyi takip edebildiğiniz bir site, o siteye girdiğin zaman 50 bin kişi aynı anda izliyor. En dandik maç olsa bile en az 50 bin kişi izliyor. Tamamen futbolu nasıl izliyorsa insanlar, bunu da öyle izliyor. Bu oyunları izlemenin bir de şöyle farklı bir yanı var; futbol izlerken mesela senin yapamadığın bir şeyi başkası yapıyor diye keyif alarak izliyorsun, ‘Ne kadar iyi futbol oynuyor’ diye, bilgisayar oyunlarında adamı izleyerek sen de onun gibi oynayabiliyorsun. Başkasını öğrenmek amacıyla da izleyebiliyorsun.” dedi.

‘E-Sporcu olma’ diyorum

E-Spor ile ilgili kendisine çok mesaj geldiğini belirten Kaan Çekli, “Liseye giden arkadaşlardan genelde mesaj geliyor. Diyor ki, ‘Abi benim derslerim kötü, yapamıyorum okulu sence E-Sporcu olayım mı’ diye. Ben de, “olma” diyorum. Çünkü şöyle bir şey; ‘Ben olayım mı’ dediğiniz zaman olabileceğiniz bir şey değil. Bu işi yapamadım, şu işe kalkışayım bari gibi bir şey değil. ‘Abi ben futbolcu olmak istiyorum’ demek gibi bir şey yani. Zaten bunu soran biri olamaz. ‘Ben basketbolcu olmak istiyorum’ diyen 20 yaşındaki bir adam gibi. Sen zaten 20 yaşına gelmişsin. Bu işin içinde birden kendinizi buluyorsunuz yani. Olmak isteyip de olabileceğiniz bir şey değil. Denk gelmesi gerekiyor.” diye konuştu.

Önemli E-Sporcular var

Türkiye’de kurulan E-Spor Federasyonu’na da seslenen Çekli, “Türkiye’de şu an çok denilecek seviyede ismini duyurmuş, yurt dışında farklı oyunlarda önemli başarılar elde etmiş E-Sporcu var. Dünya çapında 30-40 sporcumuz vardır, federasyonun onlarla bir görüşme ayarlayıp soru-cevap şeklinde bir süreç ayarlanabilir. Çünkü oyuncularla Federasyon arasında bir iletişimin olması lazım. Federasyonda çalışan insanlar bizim kadar bu işin içinde değiller yani. Bizim gördüğümüz sorunları görmüyorlar, yaşadığımız sorunları yaşamıyorlar. En iyi bizden duyarak federasyonu geliştirebilirler.” dedi.  

Hüseyin Gökçeli
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Öğrencilerin düzenlediği “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” paneline yoğun ilgi Bolu’da lise öğrencileri tarafından hazırlanan “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” başlıklı paneli yoğun ilgi gördü. Panele katılarak öğrencilerin sunumuna katkı sunan İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı İlhan Sağsen, “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor. Dolayısıyla da bu hem doğal afetlerin miktarını, hem sıklığını hem de şiddetini arttırıyor” dedi. Liselerde Bilim Uygulamaları Projesi çerçevesinde Bolu İzzet Baysal Anadolu Lisesi’nden 6 öğrenci, küresel ısınma ve iklim değişikliği ile alakalı panel düzenledi. Panel başkanlığını Sude Özkan, sunumu ise İrem Gülmez, Şevval Can, Elif Yusufoğlu, Abdullah Çilingir, Umutgün Acer yaptı. “Tükettikçe Tükeniyoruz Başka Dünyamız Yok” başlıklı panele öğrencilere katkı sunmak için Bolu Teknokent bünyesinde faaliyet gösteren İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı İlhan Sağsen ve Prof. Dr. Fatih Aydın da katıldı. Öğrencilerin yaptığı sunumun ardından konuklar yaptıkları bilimsel araştırmaları öğrencilere aktardı. Milli Eğitim Müdürlüğü’nün toplantı salonunda gerçekleştirilen panele çok sayıda öğrenci ve öğretmen katılım sağladı. “Geniş bir kitleye erişebilme imkanı bulacağız” Öğrencilerle panele katılmaktan dolayı mutlu olduklarını ifade eden İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi Başkanı Doç. Dr. İlhan Sağsen, “İklim Değişikliği ve Enerji Çalışmaları Merkezi olarak Bolu genelinde bütün ortaokul ve liselerimize farkındalık söyleşilerinde bulunuyoruz. Burada İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzle ve İzzet Baysal Anadolu Lisesi’yle beraber iklim değişikliğiyle alakalı program gerçekleştireceğiz. Bu programın güzel yanı öğrencilerimizle beraber bir panele katılacağız. İklim değişikliğiyle alakalı onlar sunumlarını yapacak. Bizler de iklim değişikliğiyle mücadelede çözüm yolları, sıfır atık, geri dönüşüm, enerji verimliliği, enerji tasarrufu, bu konularda Bolu genelinde bir bilgilendirme yapmış olacağız. Dolayısıyla da aslında bu hem bizim yapmak istediğimiz bu farkındalık söyleşilerinden bir tanesi ama bu sefer daha geniş bir kitleye erişebilme imkanı bulacağız” diye konuştu. “Yeni ağaçların dikilmesi son derece önemli” Çevre kirliliğine karşı önlem alınmazsa 50 yıl sonra yaşamı olumsuz etkileyecek olan birçok olumsuzluğun meydana geleceğini ifade eden Doç. Dr. Sağsen, “Orman olması son derece önemli. Yani bu dünya için yağmur ormanları, bizim ormanlarımız da dahil olmak üzere Türkiye’deki ormanlar çünkü ormanlar, okyanuslarla beraber en büyük karbon yatakları. Bizim tabiri caizse akciğerlerimiz olarak hep nitelendirilir. Aslında bu emisyonları emdiği içindir, karbon yutakları olduğu için. Dolayısıyla ormanlaşmanın devam etmesi yani orman kesiminin olmaması, hatta yeni ağaçların dikilmesi son derece önemli. Önlemler alınmazsa Türkiye genelinde ve küresel olarak sadece bir ulus devletin önlem alması da yetmiyor bu süreçte. Başta su kaynakları olmak üzere yaşamı olumsuz etkileyen birçok olumsuzlukla biz karşı karşıya geleceğiz” dedi. “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor” Son dönemde yaşanan fırtına, sel gibi afetlerin iklim değişikliği ile doğrudan bağlantısı olduğunu dile getiren Doç. Dr. Sağsen, “İklim değişikliği uzun dönemde yağış ve sıcaklık patenlerini bozuyor. Dolayısıyla da bu hem doğal afetlerin miktarını, hem sıklığını hem de şiddetini arttırıyor. Bunları engellemek için aslında Paris İklim Antlaşması çerçevesinde devletlerin üzerine düşen bazı sorumluluklar var. Emisyonları düşürmek, üretim teknolojilerini modernleştirmek, enerji verimliliğini arttırmak, bunun dışında kullandığımız enerji tipini değiştirmek, yani konvansiyonel yakıtlar yerine, özellikle kömür kullanımı yerine yenilenebilir enerji teknolojisine yönelmek. Bu noktada en önemli bizim kaynaklarımız. Bunun dışında da ekolojiyi korumak, yani okyanusları, denizleri kirlenmekten korumak. Geçtiğimiz günlerde yine bizim üzerinde durduğumuz tek kullanımlık plastiklerden vazgeçmek. Bunların tamamı ekolojik dengeyi alt üst ediyor. O yüzden bu konu ve bireysel olarak da biraz ihtiyaç analizinizi doğru yapmak, yani üretim tüketim neyi alıyoruz, neyi almıyoruz? Bu analizi doğru yapmak bu noktada önemli” dedi.
Bursa Başkan Aydın’dan kreş müjdesi Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, seçim döneminde açıkladığı ‘Osmangazi’nin Mahallelerine Kreş’ projesi çerçevesinde ilk kreşin Hamitler Mahallesi’nde inşa edileceğini müjdeledi. Seçim döneminde açıkladığı beyannamede Osmangazi’nin birçok noktasına kreş inşa edecekleri belirten Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, göreve gelmesinin ardından bu vaadini yerine getirmek adına çalışmalara başladı. Çocuklara çağdaş ve nitelikli bir eğitim imkanı sunmanın önemine dikkat çeken Başkan Aydın, bu hedef çerçevesinde ilk kreşi Hamitler Mahallesi’nde inşa edeceklerini belirtti. Osmangazi Belediyesi Mayıs Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda konu hakkında bilgilendirmede bulunan Başkan Aydın, Hamitler Mahallesi’nde mülkiyeti Osmangazi Belediyesi’ne ait arazi üzerine hayata geçirilecek kreşin Metin Azak isimli hayırsever bir vatandaşın katkılarıyla inşa edileceğini söyledi. Çocukların gelişimini çok yönlü destekleyebilmek için çağdaş ve güncel bir eğitim programı sunacak olan kreş için ilk kazmanın en kısa süre içerisinde vurulacağını dile getiren Aydın, kreşe hayırsever vatandaşın vefat eden kızının ismi olan Ayça Azak adının verileceğini açıkladı. Başkan Aydın, kreşin 80 çocuğa eğitim verebilecek kapasitede inşa edileceğini dile getirdi. Osmangazi Belediye Meclisi’nde görüşülen kreş inşa edilmesi yönündeki şartlı bağış maddesi, kreş, gündüz bakım evi, çocuk kulübü ve belediye hizmet alanlarında kullanılmak üzere ifadesinin eklenmesi ve Ayça Azak isminin verilmesi şartı ile oy birliğiyle kabul edildi.