ASAYİŞ - 19 Eylül 2019 Perşembe 10:29

Ehliyetsiz yakalanan avukat ortalığı ayağa kaldırdı

A
A
A
Ehliyetsiz yakalanan avukat ortalığı ayağa kaldırdı

Bursa'da uygulama noktasında polis ekiplerinin darp ettiği iddia edilen avukatın ehliyeti olmadığı halde otomobil kullandığı, aracın daha önce trafikten men edildiği, ayrıca kendisine üst araması yapmak isteyen polis ekiplerine de 'kendinize haritadan yer beğenin' diyerek tehditler savurduğu ortaya çıktı. Darp edildiğini iddia eden avukatın polislere zorluk çıkarıp üst araması yapmak isteyen bir polis memurunu ittiği anlar ise güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

Olay, merkez Osmangazi ilçesi Çekirge Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, Bursa Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Motosikletli Yunus Timleri, trafik uygulama noktasında durmayarak yoluna devam eden 16 CZN 13 plakalı aracı takibe alarak durdurmak istedi. Yaklaşık 150 metre ileride durdurulan araç sürücüsüne ekipler araçtan inmesini ve gerekli evrakları ibraz etmelerini istedi. O esnada araç sürücüsü F.D. yunus ekiplerine avukat olduğunu ve üstünü arayamayacaklarını söyledi. Yunus polisi sürücü F.D'den avukat kimliğini görmek istedi. F.D'nin kimliğini ibraz etmesi üzerine polis memurları bu esnada otomobilde bulunan yolcunun da üstünü aramak istedi. İsminin E.S. olduğu öğrenilen şahıs üzerini aramak isteyen polislere kendisinin de avukat olduğunu söyledi fakat herhangi bir avukat kimliği gösteremedi. Bunun üzerine Yunus ekipleri her iki şahsında üzerini aramak istedi fakat üstünü aratmayan sürücü F.D. polis memurunu iterek hakaret etti.

Araç sürücüsünün plakasını kontrol ettiren yunus timleri avukat olan F.D'nin otomobilinin daha önce trafikten men cezası aldığını ve ehliyetinin de olmadığını tespit etti. Trafikten men edilen araçla ehliyetsiz bir vaziyette trafiğe çıkan avukat F.D. ve arkadaşı E.S. işlemeleri yapılmak üzere emniyete götürüldü.
Avukat F.D’nin bu esnada kendisine işlem yapmak isteyen yunus timlerine tehdit ve hakaretler savurarak, "Komisyonu arayacağım, müdürlerinizi arayacağım. Sizi sürdüreceğim, haritadan yer beğenin" dediği öğrenildi.

F.D. ve arkadaşı E.S. emniyete götürüldükten sonra haber verdikleri yaklaşık 10 avukat olayla ilgili bilgi almak için emniyete geldi. Avukatlar arasında bulunan Ü.Ö. isimli bir avukatın cep telefonuyla izinsiz bir şekilde emniyetten görüntü almak istemesi sebebiyle savcı talimatıyla hakkında "Emniyet binasında izinsiz görüntü almak" suçundan işlem yapıldı. Ayrıca avukat F.D. ve yanındaki arkadaşı E.S'ye "Görevi yaptırmamak için direnme, kamu görevlisine hakaret, tehdit" suçlarından işlem yapılarak F.D'ye trafikten men kaydı bulunan araçla ehliyetsiz trafiğe çıkmaktan 2 bin 835 lira para cezası kesildi.

İşlemlerinin ardından sabah saatlerinde savcılık talimatıyla serbest bırakılan avukatlar Bursa Barosu aracılığıyla bir basın açıklaması yaparak polislerin kendilerini darp ettiğini iddia etti. Avukatların polislere direndiği anlar ve darp edildik dedikleri emniyet bahçesindeki rahat tavırları ise çevredeki güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

Olayla ilgili Bursa Barosu tarafından yapılan açıklamada ise, "Bursa Barosu mensubu Av. F.D. aracı ile Çekirge Caddesi'nde seyir halindeyken genel trafik uygulaması yapan polisler tarafından durdurulmuş, avukat olduğunu belirtmesine rağmen arama işlemi yapılmak istenmiş, meslektaşımıza zor kullanılmaya çalışılmıştır. Hukuksuz işlemi kabul etmeyen meslektaşımız tehdit ve hakaretlere maruz kalmış, tahrik edilmeye çalışılmış, yerlerde sürüklenip, karga tulumba polis arabasına atılmıştır. Her fırsatta ifade ettiğimiz üzere avukatlara yönelik baskı ve saldırılar esasen halkın hak arama özgürlüğüne yöneliktir ve yurttaşlarımıza gözdağı verilmek istenmektedir. Meslektaşlarımıza yönelik bu tahrik edici saldırıyı kabulleneceğimizi hiç kimse düşünmemelidir. Meslektaşlarımıza saldırıda bulunan, fiziki ve psikolojik şiddet uygulayan, tehditlerde bulunan polis memurları hakkında derhal soruşturma başlatılıp açığa alınmalıdırlar" denilmişti.

Derya Evren

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Öğrencilerin bilim projeleri sergilendi Aydın’ın Nazilli ilçesinde Nazilli Anadolu Lisesi Bilim Fuarı’nda 13 projeyi sergiledi. Nazilli’de 2023-2024 eğitim öğretim sezonunun ilk Bilim Fuarı Nazilli Anadolu Lisesi’nde açıldı. Okul karşısındaki kapalı pazar yerinde Okul Müdürü Zakir Tali’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen fuarın açılış törenine Nazilli Kaymakamı Sedat Sırrı Arısoy, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mehmet Atay, İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek, okul müdürleri, veliler ve öğrenciler katıldı. 13 proje sergilendi Nazilli Anadolu Lisesi danışman öğretmen ve öğrenciler tarafından bu yılın teması olan; Kültürel Miras, Çevre ve Çevreyi Koruma ve Sürdürülebilir Şehirler ve Toplumlar konuları içeren 5’i tasarım ve 3 tanesi inceleme olmak üzere toplam 13 proje yer aldı. Proje koordinatörlüğünü İngilizce Öğretmeni Aydın İmrak’ın yaptığı bilim fuarında 13 öğretmen ve 45 öğrenci görev aldı. Ziyaretçilere projeler anlatıldı Açılışta konuşan Okul Müdürü Zakir Tali, fuarda emeği geçen öğretmen ve öğrencilere ve açılışta kendilerini yalnız bırakmayan protokol üyelerine teşekkür etti. Açılış kurdelesi kesimi öncesi de Kaymakam Sedat Sırrı Arısoy, bilim fuarlarının çok önemli olduğuna dikkat çekerek hayırlı olması dilekleriyle kurdeleyi kesti. Ardından stantları gezen Kaymakam Arısoy ve beraberindekiler sorumlu öğretmenler ve öğrencilerden bilgi aldılar. Fuarda sergilenen halk oyunları ve yakın döğüş tekniklerinin sergilendiği gösteriler ise heyecanla izlendi.
Ankara ANKA-III Test pilotu İbrahim Bayram: “Testlerine devam ediyoruz, başarılı gidiyor” ANKA-III’ün test pilotu İbrahim Bayram, testlerin başarılı olduğunu belirterek, "Yakın zamanda inşallah hem Türkiye’deki silahlı kuvvetlerimize hem yurt dışına büyük oranda satacağımızı düşünüyoruz” dedi. Türkiye’nin savunma sanayii alanında önemli projelerinden birisi olan ANKA-III’ün test pilotu İbrahim Bayram, 26 Nisan Dünya Pilotlar Günü’nde İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. İnsansız hava aracı pilotluğunun detaylarını anlatan Bayram, adeta ANKA-III’ün içindeymiş gibi uçtuklarını dile getirdi. “Testlerine devam ediyoruz, başarılı gidiyor” Pilot İbrahim Bayram, “ANKA-III aslında TUSAŞ’ın uzun yıllardır üzerinde çalıştığı ANKA, daha sonrasında Aksungur ve takibinde de ANKA-III olarak ortaya çıkardığı yeni bir ürün. Bütün diğer ürünlerde kazandığı tecrübenin üzerine katarak koyduğu son gelişmiş ürünümüz ve semalarda yerini almaya hazırlanıyor. Testlerine devam ediyoruz, başarılı gidiyor testler. Yakın zamanda inşallah hem Türkiye’deki silahlı kuvvetlerimize hem yurt dışına büyük oranda satacağımızı düşünüyoruz” dedi. “ANKA, Aksungur ve ANKA-III her üçü de sadece tek pilotla uçuşa müsait durumda” ANKA-III’ün ilk uçuşunda güvenlik önlemlerinin hat safhada olduğuna dikkati çeken Bayram, “Normal şartlar altında uçaklarımız ANKA, Aksungur ve ANKA-III her üçü de sadece tek pilotla uçuşa müsait durumda. Ancak biz buradaki test uçuşlarını da emniyet gerekçelerinden dolayı genelde iki test pilotuyla birlikte yapıyoruz. ANKA-III’ün ilk uçuşunda ise yine emniyeti arttırmak amaçlı ve çeşitli görevlerden dolayı da 4 tane test pilotuyla birlikte yaptık. İlk uçuşu olduğu için, çok önem verdiğimiz bir uçuş olduğu için 4 test pilotuyla birlikte yaptık. Hedefimiz şöyle; test uçuşlarında yavaş yavaş zarf açarak gidiyoruz. Dolayısıyla daha işin çok başındayız. Ama hızlı bir şekilde ilerleyerek kısa sürede ülkemizin güvenliğine katkı sağlayacak şekilde, semalarımızda görecek şekilde testlerimize devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. “Uçağın içindeymişiz gibi uçağı kullanıyoruz” Adeta yerde uçtuklarını söyleyen Bayram, “Biz İHA pilotu olarak buradaki test pilotlarımızın tamamı insanlı uçaklarda da görev almış pilotlarız. Dolayısıyla hem insanlı hem de insansız uçaklarda tecrübemiz var. İnsansız hava aracı pilotunu da şöyle tarif edebilirim; aslında uçağın içindeymişiz gibi uçağı kullanıyoruz ama içinde değiliz. Sadece kokpitimiz yerde. Uçuşun fiziksel koşullarını yaşamıyoruz. Bunun dışındaki her şey hemen hemen normal pilotlukla aynı” diye konuştu. “Bütün pilotlarımızın Dünya Pilotlar Günü’nü kutlarım” Pilotlar Günü dolayısıyla bir mesaj da veren Bayram, “Bütün Türkiye’de ve dünyada havacılığa gönül vermiş bütün pilotlarımızın Dünya Pilotlar Günü’nü kutlarım. Umarım burada yaptığımız çalışmalar ülkemizin güvenliği, Türk milletinin bekası açısından istenilen noktalara gelir” dedi.
Ankara Türkiye’nin Milli Muharip Uçağı KAAN’ın Test Pilotu Demirbaş, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu Türkiye’nin Milli Muharip Uçağı KAAN’ın Test Pilotu Barbaros Demirbaş Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu. Demirbaş “KAAN ile bu işin en son sınırına meydan okuyoruz” dedi. Türkiye’nin savunma sanayii alanında önemli adımlarından biri olan Milli Muharip Uçak projesi olan KAAN’ın Test Pilotu, 26 Nisan Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla değerlendirmelerde bulundu. KAAN’ın ilk uçuşunu gerçekleştirmesinin ardından ilk defa İhlas Haber Ajansı (İHA) muharibine özel açıklamalarda bulunan Test Pilot Barbaros Demirbaş, yaşadığı gurur verici anları aktardı. “Uçağımıza güvenimiz çok yüksekti” Milli Muharip Uçak KAAN’ın ilk uçuş tarihi olan 21 Şubat’ın Türkiye için önemine vurgu yapan Test Pilotu Barbaros Demirbaş, “Üstümüzdeki sorumluluk çok büyüktü, hem benim hem ekip arkadaşlarımın. Çok iyi hazırlanmıştık. Uçağımıza; yer testleri, simülatör testleri, laboratuvar testleri, güvenimiz çok yüksekti. Bir planımız vardı. Bu plan hem normal usuller hem anormal usuller hem emergency usuller. Bizim hissettiğimiz şey o planı hatasız bir şekilde planlandığı şekilde uygulamak. Uçağı emniyetle uçuşunu gerçekleştirip indirip park yerine geri dönmekti. Mottomuzda ‘Kaldırdıysak uçuracağız, uçurduysak indireceğiz, indirdiysek durduracağız’ diye. Çünkü ağır bir uçak. Fren sistemi ilk kez uçuştan sonra denendi. Ben heyecanlı değildim ama çok gururluydum. Özellikle uçuşa giderken arkadaşların bizi uğurlaması, uçuş esnasındaki onların hatta tüm milletimizin dualarını, inancını hissettik” ifadelerine yer verdi. “Çok duygulu, güzel bir andı” İniş anında yaşadıklarını anlatan KAAN’ın Test Pilotu Demirbaş, “Ben uçaktan çıktım merdivenle, bir baktım bir ordu koşarak geliyor. Hem inmek istiyorum hem de onlar gelmeden inmek istemedim. Orada uzun bir süre alkışladık birbirimizi, selamladık. Çok duygulu, güzel bir andı. Görüntüde çok güzeldi. Herkesin çok büyük emeği var, milletimizin malı. Bize emanet. En kısa zamanda Hava Kuvvetlerine uçması, görev yapması vazifemiz” dedi. “Bence çok başarılıydık” İlk uçuş sonrası KAAN’ın durumuna dair bilgi veren KAAN’ın Test Pilotu Demirbaş “İlk uçuş çok önemli bir uçuş. Çünkü çok fazla bilinmezlikler var. Bu bilinmezlikleri minimuma indirmek için yerde yapılan çok büyük faaliyetler var. Ama ne kadar yaparsanız yapın, yerde ne kadar hızlı taksi yaparsanız yapın hiçbir zaman bir uçuş ortamı, uçağın havadaki davranışı, kontrol sisteminin tüm uçak sistemlerinin onu destekleyişini emin olmak mümkün değil. Bence KAAN’ın kalkışta dikkat çeken bir yatay stabilize hareketi var. Ben kokpit içerisinde onu hissetmedim. Uçak çünkü benim verdiğim kumandaları gerçeklemek için uğraşıyordu. Benim de amacım uygun burun kaldırma açısına geçmekti. Kokpit içi güzel. Şimdi yaklaşık bir aydır tüm veriler inceleniyor. Sık sık data analiz yapıyoruz. Oradaki konuda tehlikeli bir noktada değil ama ilk uçuştan alınan verilerle trimlenecek veya iyileştirilecek konularımız var. Bence çok başarılıydık” ifadelerine yer verdi. “KAAN ile bu işin en son sınırına meydan okuyoruz” Pilotlar Günü’ne yönelik konuşan Test Pilotu Demirbaş “Pilotlar günü özelinde değil her zaman, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘İstikbal Göklerdedir’ deyişi çok meşhur ama onun devamında da ‘Göklerini koruyamayan uluslar, geleceklerinden emin olamazlar’ diye devam ediyor o cümle. Göklerimizi korumak zorundayız geleceğimiz için. Dünyada da bunu görüyoruz zaten. İzleyenlere, tüm milletimize, tüm Türk dostlarına kalpten selamlar. Biz Türk havacılığında Hürkuş ile bir başlangıç yaptık. Hürjet ile jet çağını açtık. Şimdi KAAN ile bu işin en son sınırına meydan okuyoruz. Yapılan işler çok büyük, çok güzel İnşallah daha da güzellerini daha da büyüklerini yapmak için çalışmak zorundayız. Mutluyum umutluyum” şeklinde konuştu.
Ankara HÜRJET’in Test Pilotu Orhan Boran, Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu HÜRJET’in Test Pilotu Orhan Boran Dünya Pilotlar Günü dolayısıyla konuştu. Boran, “HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum” dedi. Türkiye’nin ilk jet motorlu uçağı olan HÜRJET’in test pilotlarından Orhan Boran, 26 Nisan Dünya Pilotlar günü kapsamında İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. HÜRJET’in ilk uçuş anlarında neler yaşadığını aktaran Boran, test pilotluğunun önemine de dikkati çekti. “Şimdi bu sonuçları biz yazıyoruz” Test pilotluğuna geçiş sürecini anlatan Orhan Boran 2021 yılından bu yana TUSAŞ’ta test pilotu olarak görev yaptığını belirterek, “Pilotluk mesleği genel olarak disiplin isteyen bir meslek. Sürekli konsantre olmak zorundasınız, dikkatli olmak zorundasınız. Hata yapma şansınız çok fazla olmayabiliyor. Test pilotluğu özelinde ayrı bir eğitim gerektiriyor. Yıllarca operasyonel pilot olarak görev yaptık. Fakat TUSAŞ’ta ilk test pilotu olarak görev yapmaya başladığımızda ön koşullardan bir tanesi test pilotluğu eğitimi almamızdı. Bunun için şirketimiz 1 yıl süren kategori 1 test pilotluğu kursuna gönderdi. Oradaki eğitimimizi tamamladıktan sonra 2022 yılında tekrar döndükten sonra HÜRJET’e geliştirme safhasında yerdeki işlerinde, simülatörlerinde, motor çalıştırma ve taksi faaliyetlerinde görev aldım. Test pilotu olarak aslında daha önce hiç uçmamış bir uçağın, neler yapacağını bilmediğiniz bir uçağın, farklı dinamikleri olan bir uçağı test ediyorsunuz. Biz yıllarca bize hangi uçak geldiyse, hangi uçakla uçmamız istendiyse o uçaklarla uçtuk. Bunların hepsinin testleri yapılmıştı, sonuçları biliniyordu. Şimdi bu sonuçları biz yazıyoruz. İnşallah Hava Kuvvetleri envanterine de sonuçlarından emin olarak vermeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı. “HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum” HÜRJET’in ile gerçekleştirdiği ilk uçuştan bahseden Boran, “HÜRJET’i takip uçağındayken gördüm. Tabi ayrı bir gurur. Şirketteki herkesin gözleri doldu. Çünkü Türkiye’nin ilk milli jet uçağıydı. Onun bu denli stabil uçması görmek, yer testleriyle birebir örtüştüğünü görmek çok güzeldi. Daha sonra kendim ilk uçuşu yaptığımda o bambaşka bir heyecan. 2000 yılında ilk yaptığım uçuşu hatırlarım. Bir de HÜRJET’in ilk uçuşunu yaptığım zaman bacaklarımın heyecandan titrediğini hatırlıyorum. Büyük bir sorumluluğun üzerimizde olduğunu biliyorum. Gerçekten Türkiye’nin ürettiği ilk milli jetle uçmanın apayrı bir gurur olduğunu söyleyebilirim. Bununla alakalı söylenecek en güzel söz ‘İstikbal göklerdedir’ sözü” diye konuştu. (DG-