GÜNDEM - 17 Eylül 2014 Çarşamba 13:52

Eker: 'Doktorların kırımızı ete bir özür borcu var'

A
A
A
Eker: 'Doktorların kırımızı ete bir özür borcu var'

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Kırşehir heyetini kabulünde, hayvansal ürünlerin tüketiminde ve beslenme alışkanlıklarının oluşumunda doktorların ve diyetisyenlerin çok büyük etkisinin olduğunu belirterek, “Doktorların ve diyetisyenlerin yumurta, tereyağı ve kırmızı ete bir özür borcu var” dedi.

Bakan Eker, Kırşehir Milletvekili Abdullah Çalışkan, üretici birlikleri temsilcileri, Ziraat Odası başkanları, büyük çaplı hayvancılık ve tarım işletmelerinin üreticilerin bulunduğu heyeti makamında kabul etti. Kırşehir’in tarım ve hayvancılıkla ilgili sorunlarının ve taleplerinin masaya yatırıldığı toplantıda Bakan Eker, kendi dönemlerinde hayvancılıkta sistem değişikliğine giderek hayvansal üretim faaliyetlerini Türkiye coğrafyasına uyumlu hale getirdiklerinin altını çizdi.

Kırşehir’in de dahil olduğu Orta Anadolu coğrafyasının koyun yetiştirmeye uygun olduğunu söyleyen Bakan Eker, bu nedenle kendi dönemlerinde hayvancılığa özel bir önem vererek tarımsal desteklemeler içinde hayvancılığın payını yüzde 4’ten yüzde 31’e çıkardıklarını ve Cumhuriyet tarihinde ilk defa 2006 yılından itibaren küçükbaş hayvancılığı destekleme kapsamına aldıklarını anlattı. Ülke genelinde hayvan hastalıkları ile mücadele ve aşı programlarının etkin bir şekilde uygulandığına ve aşının ücretsiz olduğuna dikkat çeken Bakan Eker, üreticinin ödediği paranın sadece aşı uygulayıcılarının aldığı risk karşılığı olduğunu kaydetti.
Büyükbaş hayvancılık yapacak olanların maliyetleri düşürmek için ölçeği büyütmeleri gerektiğini vurgulayan Bakan Eker, hayvancılık ve bitkisel üretim için makine ekipman desteği ile süt sağımından balya makinasına, yem karma makinasından meyve hasadına kadar yaklaşık 40 çeşit makinaya destek verdiklerini ifade etti.

1984 yılında yapılan ilk hayvan sayımına göre 12 milyon 400 bin büyükbaş hayvanın sadece yüzde 3’ünün kültür ırkı olduğunu belirten Bakan Eker, bugün ise 14 milyon büyükbaş hayvan varlığının yüzde 40’nın kültür ırkı, yüzde 60’nın ise melez olduğunu kaydetti. Verimlilik için “eti etçi ırktan, sütü sütçü ırktan” almak gerektiğini ifade eden Bakan Eker, bölgesel kalkınma projelerinin bu anlamda önemli olduğunun altını çizdi.
Kırşehir Milletvekili Abdullah Çalışkan ve heyetteki diğer üyelerin taleplerine de ayrı ayrı cevap veren Bakan Eker, Kırşehir’deki 724 işletmenin çeşitli nedenlerle inceleme geçirdiğini, buna göre destek alamamış olan 61 bin 361 anaç koyun için 1 milyon 227 bin lira ödeneceğini söyledi.

Kırşehir’in Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı Kırsal Kalkınma Programı (İPARD) kapsamına alınmasına yönelik talep üzerine Bakan Eker, Kırşehir’in IPARD kapsamına alınmasından memnuniyet duyacağını ve gerekli desteği vereceklerini ancak konunun tek başına Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın kontrolünde olmadığını belirtti.

Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği temsilcisinin koyun eti tüketiminin azalmasında doktorların ve diyetisyenlerin açıklamalarının çok etkili olduğunu söylemesi üzerine Bakan Eker, bir dönem doktorların ve diyetisyenlerin “Tereyağı yiyenler kalp hastası olur” dediğini söyledi. Yıllarca kamuoyuna yumurta, tereyağı ve kırmızı et tüketiminin kalp ve damar hastalıklarını artırdığı ve kolesterolü yükselttiği söylenerek, vatandaşın en ucuza ulaştığı yumurta tüketiminin azaltılmasına neden olunduğunu vurgulayan Bakan Eker, son yıllarda ise geçmiş yılların aksine bu yiyeceklerin masum olduğunun açıklandığını ifade etti.

Yumurtanın kolesterolü yükseltmediğinin son yıllarda açıklandığını söyleyen Bakan Eker, bu nedenle “Bazı doktorların ve diyetisyenlerin sadece yumurtaya değil tereyağı ve kırmızı ete de bir özür borcu var” dedi.
Hayat tarzının ve şehirde yetişen çocukların damak tadının değiştiğini söyleyen Bakan Eker, hayvansal ürünlerin tüketiminde ve beslenme alışkanlıklarının oluşumunda doktorların ve diyetisyenlerin açıklamalarının çok büyük etkisinin olduğunu kaydetti.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.