POLİTİKA - 05 Haziran 2015 Cuma 18:54

Elibol: 'Sandığa gidin, kirli oyunu bozun'

A
A
A
Elibol: 'Sandığa gidin, kirli oyunu bozun'

AK Parti Ankara Milletvekili Adayı Nuri Elibol, yeni Türkiye’ye karşı uluslararası güçler ve yerli işbirlikçilerinin kirli bir ittifak içinde olduklarını belirterek, tüm seçmenlerin sandığa gidip oyunu kullanarak bu kirli ittifaka karşı cevap vermelerini istedi.

İçerisinde İsrail televizyonlarının, Ermeni diasporasının, Fransız Komünist Partisi’nin, Amerika’daki bazı gazetelerin ve yerli işbirlikçilerinin bulunduğu kirli bir ittifak olduğunu kaydeden Nuri Elibol, “CHP, MHP, HDP, paralel yapı, İstanbul’daki bazı işadamları, merkez medya ciddi bir ittifak içindeler. Eski Türkiye’ye dönme ittifakı bu. Milletimiz yarın sandığa gitsin, eski Türkiye ittifakını bozsun. Biz siyasetçiler olarak bu kirli ittifakı deşifre ettik, millete düşen sandığa gidip yeni Türkiye’ye karşı kurulan bu kirli tezgahı bozmak. Onlar 7 Haziran akşamı için medya baronlarına, İstanbul’daki para babalarına, Yahudi lobilerine, aklınıza gelebilecek her türlü Türkiye karşıtı güce güveniyorlar, biz milletimize güveniyoruz” dedi.
Paralel yapının medya kuruluşlarının cep telefonlarına mesaj göndererek “Sandığa gitmeyin” çağrısı yaptığını ifade eden Elibol, “Onlar biliyorlar ki, sandığa gidenlerin sayısı artarsa HDP’nin baraj altında kalacağını biliyorlar. Bu ülkenin geleceği için herkes sandığa gitsin ve bu kirli ittifakı bozsun. Biz 8 Haziran sabahı huzurlu, istikrarın devam ettiği, Türkiye’nin yatırımlarına devam ettiği, yeni anayasa umudunun doğduğu, çözüm sürecinin hızlıca ele alındığı bir Türkiye’ye uyanmak istiyoruz. Aydınlık bir Türkiye’ye uyanmak istiyoruz, gri bir Türkiye’ye uyanmak istemiyoruz. Koalisyon demek gri bir Türkiye demektir, kaos, belirsizlik, güven bunalımı, istikrarsızlık demektir. Koalisyon demek yüksek faiz, işsizlik demektir. Kimse bir başkasına kızarak Türkiye’nin geleceğini karanlığa teslim etmesin” diye konuştu.

“DEVLET BAHÇELİ’NİN DAVRANIŞLARI MHP’NİN TABANINA AYKIRI GELEN DAVRANIŞLAR”
MHP ile CHP’nin mümkün olduğu kadar seçim çalışması yapmadığının altını çizen ve CHP ile MHP’nin seçim atmosferini sakin tutmaya çalıştığını ifade eden Nuri Elibol, Türkiye’de özgürlüklerden, yeni bir anayasadan yana, vesayete karşı olanların; paralel yapının, HDP’nin, CHP’nin ve MHP’nin AK Parti’ye hücum etmelerinin ardından safları sıklaştırmaya başladığının altını çizdi.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin MHP tabanının alışık olmadığı işler yaptığını kaydeden Elibol, “MHP Lideri konuştukça MHP’nin oylarını aşağıya düşürüyor. MHP’nin alışık olmadığı işler yapıyor. MİT TIR’ları ile ilgili yaptığı açıklama, devletin gizli faaliyetlerini ifşa eden MHP tarihinde ilk MHP’lidir Devlet Bahçeli. Bunlar MHP tabanına aykırı gelen davranışlar. HDP’ye en ufak bir eleştiri getirmemiş olması, kampanya boyunca HDP yerine AK Parti ile uğraşması MHP’yi aşağıya çekiyor” dedi.
Paralel örgütün, İsrail televizyonlarının, Ermeni diasporasının, Amerika’daki bazı gazetelerin HDP’ye oy istediğini belirten Elibol, “Hala terör örgütünün kontrolünde olan bir yapıya baraj atlatmaya çalışıyorlar” açıklamasında bulunarak, yedi düvelin kirli ittifak yapmasına milletin tepki gösterdiğini ifade etti.

“HDP’Yİ PKK VE KCK YÖNETİYOR”
Kandil’in eskiden sadece Kalaşnikof kullandığını, şimdi ise siyaseti de silah gibi kullandığını kaydeden Elibol, “Dağı da terk etmiyor, siyaseti de terk etmiyor. HDP her ne kadar şeklen bir siyasi parti görünümünde de olsa öyle değil, dağ ile irtibatı var, eş başkanın kardeşi dağda. Aslında HDP adına hala dağ konuşmaya yetkili, eş başkanlar sadece memur. KCK ve PKK yönetiyor bu yapıyı. KCK ve PKK’nın yönettiği bir yapı siyasi parti mi oluyor? Onların silahı bıraktığı yok, onların bir eli dağda, bir eli siyasette. Silahtan vazgeçsinler ovada siyaset yapsınlar. Hepsinin dağ ile ilişkisi var, 'demokrasi hayranı', 'barışsever', 'popstar' edasıyla sunuyorlar bize” diye konuştu.
HDP’nin bir mitinginde açılan “Ya barajı aşarız ya da dağa çıkarız” yazılı pankarta ilişkin soruyu cevaplayan Elibol, “Bir siyasi partinin ‘Türkiye’yi yönetmeye adayım, sorunları siyaset yoluyla çözeceğim’ diyen bir siyasi parti böyle pankart açar mı? Bu Kürt halkına tehdittir aslında” şeklinde konuştu.

“HDP MAĞDURU OYNAMAK İSTİYOR”
HDP’nin Erzurum mitingi öncesi ve sonrasında yaşanan olayları değerlendiren ve “Kesinlikle bu olayları doğru bulmuyorum, kimse hukuk sınırlarını zorlamamalı” açıklamasında bulunan Elibol, HDP ve PKK’nın Türkiye’de bu tip olayları moda ettiklerini kaydetti. Elibol, “Sen kalkıp da ‘bu mahalleye HDP dışında hiçbir siyasi parti giremez, girmesi tehlikeli ve yasaktır’ pankartını asarsan, Doğu ve Güneydoğu’da HDP’nin dışında kimsenin siyasi faaliyet yapmasına izin vermezsen, seçim propagandası yapan HÜDAPAR’lılara ateş edip iki kişiyi öldürürsen, AK Parti’nin seçim ofislerine saldırırsan birileri de sana bunu yapar. Bunu doğru bir şey olduğu için söylemiyorum, bu bir etki tepki meselesi. Buradan tüm siyasi partililere sesleniyorum, HDP mağduru oynamak istiyor, asla kimse saldırmasın. HDP tam da bunu istiyor. Doğu ve Güneydoğu’da HDP’nin dışında rahatça seçim propagandası yapan bir siyasi parti yok. Bu memlekette kurtarılmış mahalleler, kurtarılmış şehirler olamaz” dedi.

“SANDIĞA GİDİP OY KULLANMAYAN VEBAL ALTINDA KALIR”
Paralel yapının sandık güvenliği ile ilgili bir algı oluşturmaya çalıştığının altını çizen Elibol, “Paralel yapı kendi medyasında seçim yasakları kalktıktan sonra HDP’nin barajı aştığını, AK Parti’nin oylarının düştüğünü açıklayacaklar. Gerçek sonuçlar gelip HDP’nin barajı aşamadığı, AK Parti’nin oylarının da yüksek olduğu ortaya çıktığında ‘sandıkta hile yaptılar’ diyecekler. Böyle bir algı operasyonu yapacaklar. Ama herkes sandığa güvensin. Bu dönem sandık güvenliğine ilişkin birçok tedbir alındı. Sandıkta arzu ettiği oyun çıkmayacağını bilenler hileden bahsediyor. Türkiye seçim güvenliği konusunda Batı’daki en demokratik ülkelerden birisidir” diye konuştu.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Gerekirse sandıkların üzerine oturun” açıklamasını değerlendiren Elibol, “Kılıçdaroğlu haberi yok herhalde, artık sandıklar şeffaf, kimse üzerine oturmasın, kırılırsa birinin bir yerine bir şey olur, buna gerek yok” diye konuştu.
Herkesin sandığa giderek desteklediği siyasi partiye oy vermesi gerektiğini belirten ve seçime katılım oranı ne kadar yüksek olursa HDP’nin barajı geçme imkanının o kadar azalacağını söyleyen Elibol, “Eğer sandığa gitmezseniz, 8 Haziran sabahı Türkiye bir koalisyona mahkum olursa veya HDP gibi bir elinde silah olan bir yapı barajı aşarsa sandığa gitmeyenlerin hepsinin vicdanı sızlar, hepsi vebal altında kalır. Hangi partiye oy verirseniz verin ama sandığa gidip oyunuzu kullanın” şeklinde konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydın’da turunçgilde unlu bit mücadelesi başladı Aydın İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından turunçgil bahçelerinde unlu bit zararlısına mücadele çalışmalarının başladığını duyurarak kültürel, biyolojik ve kimyasal mücadele yöntemlerini açıkladı. Turunçgil ağaçlarının kapladığı 43 bin 889 dekar alan ve 162 bin 172 ton üretimi ile yaş meyve ve sebze ihracatında gelişme potansiyeline sahip illerden olan Aydın’da, turunçgil bahçelerinde kontroller devam ediyor. Bu çerçevede harekete geçen Aydın İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, turunçgil alanlarında yürütülen Entegre ve Kontrollü Ürün Yönetimi (EKÜY) projesi kapsamında kontrollerini aralıksız sürdürürken, tespit edilen unlu bit zararlısının mücadele gerektirecek düzeyde olduğunu belirledi. Üreticilere çağrıda bulunan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, mücadele çalışmalarının başladığını duyurdu. Konu ile ilgili Aydın İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada “İlimiz turunçgil alanlarında yürütülen Entegre ve Kontrollü Ürün Yönetimi (EKÜY) projesi kapsamında, yapılan bahçe kontrollerinde unlu bitin ekonomik olarak mücadeleyi gerektirecek düzeyde olduğu görülmüştür. Mücadele zamanı gelen ve yayılma eğiliminde olan Turunçgil Unlu Biti (Planococcus citri) zararlısının tüm üreticiler tarafından tanınıp, yoğunluğunun izlenmesi ve bahçelerde mücadelenin uygulanması ilimiz turunçgil yetiştiriciliği için büyük önem taşımaktadır. Turunçgil unlu bitinin ergin dişileri, uzunca oval biçimde, beyaz ve unlu gibi bir görünümdedir. Ortalama uzunluğu 3,7 mm, eni ise 1.8 mm’dir. Vücudun her tarafı beyaz ince mumlu iplikçiklerden oluşmuş bir örtü ile kaplıdır. Bazen tek başına, çoğunlukla da koloni halinde yumakçıklar şeklinde görülürler. Bir dişi 300-400 adet yumurta bırakır. Yumurtadan çıkan larvalar yumakçıklar içerisinde kısa bir süre kaldıktan sonra dışarı çıkarlar. Bu dönemde larvalar oldukça hareketlidir. Yıllara ve bölge koşullarına göre değişmekle birlikte yılda 3-4 döl verirler. Turunçgil unlu biti emgi yaparak doğrudan, ballımsı madde salgılayarak fumajine neden olmasıyla da dolaylı yoldan bitkilere zarar verirler. Popülasyon yoğunluğunun yüksek olduğu zamanlarda turunçgillerde aşırı meyve dökümüne ve fumajine neden olurlar. Esas konukçuları turunçgil tür ve çeşitleri olup, incir , asma, nar, sera ve süs bitkilerinde de zarar yaparlar. Kışı çoğunlukla yumurta ve yumurtalı ergin olarak ağacın gövde çatlakları arasında, yumurtasız ergin ve larva olarak da sürgün uçları arasında beslenerek geçirirler. Yumurtalar ilkbahar aylarında havaların ısınması ile birlikte açılır ve çıkan larvalar öncelikle yapraklarda ve sürgünlerde özellikle de iki bitki organının birbirine değdiği yerde beslenir. Yeni meyvelerin teşekkülü ile meyvelerin sapla birleştiği çanak yaprakları ve meyvelerin birbiriyle temas ettiği yerlerde, göbekli portakalların göbek kısmında emgi yaparak meyve kalitesini düşürür ve sap dipleri zayıflayan meyvelerin dökülmesine neden olurlar. Bu zararlının bulunduğu yerlere harnup ve portakal güveleri de yumurta bırakır. Zararlının çıkardığı tatlı maddeler bu güvelerin larvalarının besin kaynağı olur. Orantılı nemi yüksek gölgeli sıcak yerler unlu bitin gelişmesine uygundur. Yaz sonuna doğru bu belirtilen yerlerden gövde ve dallara dağılırlar” ifadeleri yer aldı. “Avcı böcekler salınmalı” Mücadele yöntemlerine ilişkin yapılan açıklamanın devamında ise “Kültürel mücadele çerçevesinde bahçede yabancı ot temizliğine dikkat edilmeli, sürümler tavında yapılmalı, budama yaparken ağaç taçları hiçbir zaman birbirine kavuşmamalıdır. Güneşlenme ve hava akımı sağlanmalıdır. Biyolojik mücadele ise ülkemizde kitle üretimi yapılan ve bahçelere salınan, bölge şartlarında kışı geçiremeyen Cryptolaemus montrouzieri Muls. (Col.:Coccinellidae) avcı böceği ve Leptomastix dactiilopii How. (Hym.:Encyrtidae) parazitoidi en önemli doğal düşmanlarıdır. Bu yararlı böcekler unlu bitle bulaşık bahçelere salınarak başarılı bir şekilde biyolojik mücadele yapılmaktadır. Bu şekilde biyolojik mücadele yapan üreticilerimiz ayrıca Bakanlığımızın biyolojik mücadele destek ödemesinden de yararlanabilmektedirler. Bunlar dışında ülkemizde doğal dengenin bozulmadığı bahçelerde unlu bitin çok sayıda yerli doğal düşmanları da vardır. Bahçe, Nisan ayı ortasından itibaren 15 gün ara ile kontrol edilir. Yeni meyvelerin oluşmasından meyvelerin çanak yapraklarının kapanmasına kadar olan devrede ağacın gövde dal ve sürgün uçları, bu devreden Haziran ayının son yarısına kadar meyve çanak yaprağı arası, Temmuz ayından itibaren ise bitişik meyveler ve yaprağa temas eden meyveler kontrol edilir. Mayıs ayı sonuna kadar yüzde 5 ağaç ve Haziran ayı sonuna kadar yüzde 8 ağaç veya meyve bulaşıklığı saptanırsa ağaç başına 2-3 adet predatör C. montrouzieri ile 10 adet parazitoit L. dactylopii salınması gerekir. Ağustos ayında gerek ağaç ve gerekse meyve bulaşıklığı yüzde 15 olursa ağaç başına 4-5 adet predatör ile 10 adet parazitoit verilir. Bu devrede meyve bulaşıklığı daha yüksek oranda tespit edilir ve koloni teşekkülü görülürse 5-10 adet veya daha çok sayıda predatör ile bu miktarın 2 katı parazitoit salınır. Eylül ayında yüzde 20 ağaç ve meyve bulaşıklığı bulunan bahçeye iklim durumuna göre Kasım sonuna kadar ağaç başına 10 adet predatör ve 20 adet parazitoit salımına devam edilir. Karınca faaliyeti olan bahçelerde yararlı böcek salımlarından önce ağaçların kök boğazları daire şeklinde karınca öldürücü toz bir ilaçla ilaçlanmalıdır. Ayrıca ağaçların toprakla temas eden dal uçları budanarak karınca faaliyeti önlenmelidir. Kimyasal mücadele de unlu bitin olduğu belirlenen bahçelerde biyolojik mücadele yapılmıyor ise meyveler fındık iriliğinde iken ruhsatlı olan ilaçlarla kimyasal mücadele yapılmalıdır. Ancak yüksek popülasyonlu bahçelerde biyolojik mücadele uygulamasından önce popülasyonu düşürmek ve dökümü kısmen önlemek bakımından da yine kimyasal mücadele yapılmaktadır. Arı ölümlerini önlemek için ilaçlamalardan önce çevrenizdeki arıcıları bilgilendiriniz” ifadelerine yer verildi.