DÜNYA - 03 Şubat 2015 Salı 15:26

Endonezya’da askıda ‘paylaşmak’ hareketi başladı

A
A
A
Endonezya’da askıda ‘paylaşmak’ hareketi başladı

İtalya’da bir zamanlar Askıda Kahve ile başlayan iyilik hareketi, Endonezya’da, Askıda Etli Pilav, Askıda Waffle, Askıda Dergi olarak çıkıyor ve hızla yayılıyor.

“Mata Air Okumak Hayatı Okumaktır” sloganıyla Endonezya’da yayın hayatına başlayan Mata Air dergisi, daha ilk sayısında hayata dokunmaya başladı. İlk sayısında yer alan bir haberin etkisiyle başlayan iyilik hareketi, tüm hızıyla sürüyor. Dergide yer alan ‘askıda kahve’ haberinden sonra, askıda etli pilav, askıda waffle, askıda dergi gibi örnekler Endonezya’da çoğalıyor.

Hareketin öncüsü olduğu belirtilen Astri Katrini Alafta hareketi şöyle anlatıyor; “İtalya'da, Venedik’in kenar mahallelerinden birinde, bir kahvede, kahvelerimizi içiyorduk. İçeri giren müşterilerden biri, garsona "due caffee, uno sospeso" ‘iki kahve, biri askıda’ dedi, iki kahve parası verdi, bir kahve içip gitti, garson da duvara küçük kağıt astı. Biraz sonra içeri iki kişi girdi. Onlar da "duo caffee, uno sospeso" ‘iki kahve, biri askıda’ dediler, üç kahve parası verdiler ve iki kahve içtikten sonra gittiler. Garson askıya yine bir küçük kağıt astı. Bunun gün boyu böyle sürdüğü anlaşılıyordu.

Bir süre sonra kahveye, üstü başı biraz eski, püskü, belli ki yoksul bir kişi girdi ve garsona "un caffee sospeso" ‘askıdan bir kahve’ dedi. Garson hemen bir kahve hazırladı ve adamın yayına koydu. Yoksul kişi kahvesini içtikten sonra para ödemeden çıktı, gitti. Garson duvardaki askıya taktığı kâğıtlardan birini kopardı, parçalayıp çöp kutusuna attı. Bu gözlemimizin sonunda, gözlerimizi yaşartan, fakat kesinlikle örnek almamız gereken bir "toplumsal terbiye ve toplumsal dayanışma" öğrendik, yardım etmek için insanların gereksinimlerini belirlerken, yalnızca temel gıda gereksinimleriyle sınırlı kalmak zorunda değiliz.”

Bir İtalyan için hayati olmasa da kahve günlük yaşamda önemli bir yer tutuyor. Kahve içebilecek kadar parası olmayan kişilere yardım edebilecek düzeydeki kişiler, kendileri bir kahve içerken, fazladan bir kahve parası daha ödüyor. Yardım ettiği kişiyi görmedikleri için bu kişiler de daha mutlu oluyor, kimden geldiğini bilmedikleri bu ikramı kabul eden kişiler ise huzurlu oluyor. Yardım eden ile alan arasında, bu kahvedeki garson gibi, köprü görevi yapan kişilerin ise güler yüzlü ve sevgi dolu olmaları gerekiyor. İçeri giren yoksul bir kişinin "Bana askıda kahve var mı?" diye sormasına gerek bırakmamak için "askıda kahve olduğunu" belirten kâğıt parçalarını kolaylıkla görünebilen bir yere asmak ise bu olgunun çok zarif bir bölümünü teşkil ediyor.

Mata Air dergisinde yayınlanan bu hikâye ile Endonezya’da bu hareket başladı. Her bölge insanının aradığı, orada yaygın bir yemek ve içecek vardır. Bunlar ana menü değildir ama o bölgeyle özdeşleşmiştir. Endonezya ile özdeşleşen ve bunları dahi alamayan insanlar için bu yazı ilham kaynağı oldu.
İslamiyet’te bu güzel hasletin var olduğu ve benzer uygulamaları Hz. Muhammed (sav)’den başlayarak örnekleriyle anlatıldı. Bir dergide yayınlanan yazının ‘Paylaşma, Verme ve Sosyal Dayanışma’ duygularını yeniden canlandırarak iyilik yapma imkanı olan kişilere biz neler yapabiliriz sorusuna cevap buldu. Farklı uygulamalardan biri de Askıda Dergi projesi oldu.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir