GÜNDEM - 01 Kasım 2020 Pazar 15:14

Enkazdan çıkan dram: Ölen torununun elini 14 saat bırakmadı

A
A
A
Enkazdan çıkan dram: Ölen torununun elini 14 saat bırakmadı

İzmir’de meydana gelen 6,6’lık deprem sonrasında 4 bloğundan 3’ü yan yatan ve çökme tehlikesine karşı iş makineleriyle desteklenen Barış Sitesi enkazından bir aile dramı çıktı. Ölen 10 yaşındaki torununun elini kurtarılıncaya kadar 14 saat tutan Emine Eren’in evinden çıkan duvar saati dehşet saati 14.51’i ölümsüzleştirdi.

İş makinelerinin sağladığı destekle güçlükle ayakta duran Barış Sitesi enkazından şu ana kadar 3 kişinin cansız bedeni çıkartıldı. Enkazdan sağ çıkan 3 kişiden 1’i olan ve 14 saat sonra kendisine ulaşılan 62 yaşındaki Emine Eren, depremde 10 yaşındaki torunu Çınar Eren ile eşi Ünal Eren’i kaybetti.

Torununun elini tutup ağlayarak yardım istedi

Babasını 4 yıl önce motosiklet kazasında kaybettikten sonra annesiyle birlikte dedesi ve babaannesiyle birlikte yaşamaya başlayan Çınar Eren, enkazın en küçük kurbanı oldu. Torununun elini bir an olsun bile bırakmayan Emine Eren, ekiplerin binaya yaklaştığını duyunca ağlayarak yardım istedi. Yaşlı kadının ağlama sesinin duyulması ve 1,5 saat süren çalışma sonucunda Emine Eren’i enkazdan çekip kurtaran Eskişehir Dorlion Arama Kurtarma (DAK) ekibi, babaannenin elinden sıyrılan küçük eli görünce büyük bir üzüntü yaşadı.

Enkazdan çıkan dram: Ölen torununun elini 14 saat bırakmadı

Feryatları yürekleri dağladı

Emine Eren’in ardından torunu ve birkaç metre ilerideki eşinin cansız bedeni çıkartıldı. Enkazdan çıkarılma süresi ve sonrasında sürekli olarak, “Yavrum içeride kaldı. Ben onun elini hiç bırakmadım” diyerek gözyaşı döken yaşlı kadın, duygusal anların yaşanmasına neden oldu.

Duvar saati dehşeti ölümsüzleştirdi

Eren ailesinin evinden çıkartılan aile fotoğrafı ve oyuncaklar büyük üzüntüye neden olurken, dairede bulunan duvar saati ise görenleri hayrete düşürdü. Depremin meydana geldiği “14.51”de durup kalan saati görenler, şaşkınlıklarını gizleyemedi.

İzmir’e gelir gelmez gönderildikleri binada 2’si sağ 6 kişiyi çıkardıklarını aktaran Eskişehir DAK üyesi Ercan Temel, "Oradaki görevimizin ardından AFAD’ın talimatıyla Barış Sitesi'ne geldik. Saat 12.25 sıralarında çalışmalara başladık. Dinleme ekipmanlarımızla dinlediğimizde bu bölgede bir ses aldık. Yoğunluğumuzu o yöne verdik. Bina da çok riskliydi. Göründüğü gibi bina tam anlamıyla çökmüş değil. Binanın boşluğunu bulduktan sonra Emine teyzemize doğru yönelmeye başladık. Yaklaştıkça ses artıyordu. Tahkimatımızı yaptıktan sonra kazılarımıza başladık. Yaklaşık bir saat 30 dakika sonra Emine teyzemizi sağ salim çıkardık. Emine teyzemiz torunu ve eşiyle beraber yaşıyormuş. Torununun sürekli elini tuttuğunu söylemişti. Zaten biz de gördük. Elleri tutulmuş bir vaziyetteydi. Emine teyzemiz sürekli ağlıyordu. Maalesef torunu vefat etmişti. Torununu da 7 saat sonra çıkardık ve onun hemen yanında da eşi de vardı. Maalesef o da ölmüştü" dedi.

Enkazdan çıkan dram: Ölen torununun elini 14 saat bırakmadı

Binada yüksek risk var

Emine Eren'i kurtardıkları yan yatmış binanın güçlüğüne dikkat çeken Mehmet Hakan Döner ise şöyle konuştu:

"Burada vatandaşı sağ olarak çıkardıktan sonra torunu ve eşini kurtarmak için çalışmalara başladığımızda binanın sağ tarafa ve aşağıya doğru milim milim kaydığını fark ettik. Çok riskli bir bölgeydi. Kendimizi güven altına alarak çok titiz bir çalışma yaparak torununu ve eşini çıkardık. Şu anda bile riskimiz var. Bina sürekli sağa doğru kaymaktadır."

Mehmet Barlas - Önder Aydın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırklareli Kırklareli’nde yılbaşında alınacak tedbirler masaya yatırıldı Kırklareli’nde uygulanacak yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler değerlendirildi. Kırklarelililerin yeni yıla sağlık, huzur ve güven içerisinde girmelerini sağlamak, yılbaşı tatilinin il genelinde sorunsuz ve emniyetli bir şekilde geçirilmesi amacıyla alınacak tedbirlerin ele alındığı Yılbaşı Tedbirleri Toplantısı, Vali Uğur Turan başkanlığında Valilik Atatürk Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda, İçişleri Bakanlığı’nın talimatları doğrultusunda ülke genelinde uygulanan yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler detaylı şekilde değerlendirildi. Toplantıda ayrıca, emniyet ve jandarma birimleri başta olmak üzere tüm ilgili kurumların, yılbaşı süresince 7/24 esasına göre görev yapacağı, denetimlerin ve uygulamaların artırılacağı vurgulandı. Kırklareli Valisi Uğur Turan, vatandaşların huzur ve güvenliğinin her zaman öncelikli olduğunu belirterek, İçişleri Bakanlığı’nın ’tedbir, denetim ve koordinasyon’ anlayışı çerçevesinde, kurumlar arası iş birliği ve koordinasyonun en üst seviyede sürdürüleceğini ifade etti. Vali Turan, kamu düzenini bozabilecek her türlü olumsuzluğa karşı gerekli tüm önlemlerin kararlılıkla uygulanacağını dile getirdi.
İstanbul Yusuf Güney’den uyuşturucu soruşturması sonrası açıklama İstanbul’da ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesinin ardından saç ve kan örnekleri veren şarkıcı Yusuf Güney serbest bırakıldı. Güney, konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması sürüyor. Soruşturma kapsamında sanatçı Yusuf Güney ifadeye çağrıldı. İfadesinin ardından Güney, sevk edildiği Adli Tıp Kurumu’nda saç ve kan örnekleri verdikten sonra serbest bırakıldı. Yaşananların ardından Yusuf Güney, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Dört beş gündür yoktum. Niye yoktum biliyor musunuz? On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. O kadar ağır sendromlar yaşadım ki. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış. Elemanın bir tanesi adımı vermiş, olay sadece bu. ’O da içiyor’ demiş. Bundan dolayı aramam çıkmış. Öyle gözaltına alınmak, yakalama kararları yok. Benim haberim olduktan sonra da telefonu açtım, ’geliyorum’ dedim, özür dilerim sizi beklettiğim için ve gittim ifademi verdim. Kan tahlili, idrar tahlili ve saç tahlili verdim, sonuçları bekliyorum" ifadelerini kullandı.
Karabük Kuyumcu soygununda karar açıklandı Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada mahkeme karar vererek, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırıldı. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. celsede karar duruşması görüldü. Mahkemeye tutuklu sanıklar Cemal Çelikay (21), Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20), avukatları ile sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklara tek tek son sözlerini sordu. Sanıklardan Cemal Çelikay, "Kendim için değil ailem için bir şans istiyorum. Kimseye zarar vermek istemedim ve silahı bir kez ateşledim. Pişmanım ve beraatimi istiyorum" derken, kardeşi Rıza Çelikay ise "Kimseye zarar vermek istemedim, sadece kaçarken kendi elimdeki silah ateş aldı ve yaralandım" diyerek beraatini istedi. Tutuklu sanıklardan Emre Ünlük, nitelikli yağmayı kabul ederek, öldürmeye teşebbüs suçunu kabul etmediğini ve bir anlık gafletle bu suçu işlediklerini, bunu da fakirlikten yaptıklarını ifade ederken, Ramazan Karakaş ise yardım ve yataklık ile gözcülük yapmadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraatini istedi. Soygun girişimine silah temin eden Eyüp Emir Eper ise silahı satın aldığı için çok pişman olduğunu, askerlik görevini yaparak topluma kazandırılmak istediğinden beraatini talep etti. Sanıkların son sözlerini dinleyen mahkeme heyeti, Cemal Çelikay, Rıza Çelikay ve Emre Enlük’e "Nitelikli Yağma Suçu"ndan 149/1 maddesinin A- B- C ve D bendinden 13 yıl hapis cezası ve ayrıca mala zarar vermeden de 1’er yıl hapis cezası verdi. Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’e de aynı suçtan 13 yıl hapis cezası verirken, iki sanığa indirim uygulayarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti ayrıca, öldürmeye teşebbüs suçundan ise 3 sanığa ayrı ayrı berat verdi.