POLİTİKA - 07 Ekim 2017 Cumartesi 13:48

Erdoğan: 'Teşkilatlarımızın bir kısmının yenilenmesi gerekiyorsa yenileyeceğiz'

A
A
A
Erdoğan: 'Teşkilatlarımızın bir kısmının yenilenmesi gerekiyorsa yenileyeceğiz'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Teşkilatlarımızın bir kısmımın yenilenmesi gerekiyorsa yenileyeceğiz. Bunun için belediye başkanlarımızın bir kısmının dinlenmesi veya başka görevlerde değerlendirilmesi icap ediyorsa, elbette karşılıklı mutabakatla gereğini yapacağız. Bundan kimsenin alınmaması gerekir” dedi.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NG Güral Otel’de 26. İstişare ve Değerlendirme Toplantısının açış konuşmasını yaptı. Erdoğan, konuşmasında, “Bizim safımız bugüne kadar daima milletin yanı olmuştur, bundan sonra da öyle olacaktır. Milletime güvendiğim, inandığım, onun arkasından gittiğim için hiçbir zaman pişman olmadım. Bu harekete, davaya gönül veren kardeşlerimin hiçbiri de pişman olmadı. Milletimizle hep birlikte girdiğimiz her mücadeleden daha da yükselerek çıktık. Madem ki 2019 Mart ve Kasım seçimleri bizim ve ülkemiz için hayati öneme sahiptir, öyleyse yapacağımız iş yine milletimize bakmaktır, onun işaret ettiği yolda gitmektir. Milletimiz bize ne diyor, değişin, yenilenin, reform. Milletimiz bize daha hedefler, daha büyük projeler diyor. Değişim demek asla geçmişle bağları tümüyle koparmak demek değildir. Yenilenme demek asla kadroları tümüyle tasfiye etmek değildir. Reform demek, asla mevcudu kaldırıp bir kenara atmak demek değildir. Daha büyük hedefler demektir. Asla devam eden çalışmaları aksatmak demek değildir. Bu kavramlar bizim için 15 yıllık tecrübelerimizden ve birikimimizden aldığımız güçle geleceğe daha sağlam hazırlanmak iradesini ortaya koymak değildir. Teşkilatlarımızın bir kısmımın yenilenmesi gerekiyorsa yenileyeceğiz. Bunun için belediye başkanlarımızın bir kısmının dinlenmesi veya başka görevlerde değerlendirilmesi icap ediyorsa, elbette karşılıklı mutabakatla gereğini yapacağız. Bundan kimsenin alınmaması gerekir. Bunun için dünyaya, ülkeye, partimize bakışımızı zamanın ruhuna teslim olarak değil, zamanın ruhunu çözerek ileriye taşımamız gerekiyorsa elbette hep birlikte bu iradeyi göstereceğiz. Bugün bizim kadromuzu yeni isimlerle güçlendirmemizden daha doğal ne olabilir? Aksi halde geçmişteki o partilerden, o kadrolardan farkımız kalmaz. AK Parti’yi ve Türkiye’yi göz göre göre böyle bir çıkmazın içine sürüklemeye kimsenin hakkı yoktur” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’yi 15 yılda 3 kat büyütme başarısını gösteren partimiz elbette bu değişimi de başaracak ve ülkemizi hedeflerine ulaştıracaktır “diyen Erdoğan, “Bu konuda hiçkimsenin en küçük bir şüphesi olmasın. Yeter ki partimizi niçin kurduğumuzu, bunca mücadelemizi neden verdiğimizi, ülkemizi ve milletimizi nereye ulaştırmayı hedeflediğimizi unutmayalım. İnanın bana gerisi çok kolaydır. Hiç şüphe yok. Çünkü bu millete layık olan kadro burada. Çünkü biz bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik. Bunun gereğini de bugüne kadar yaptık, yapıyoruz. Dünya değişirken Türkiye’nin yerinde saymasını beklemek ne kadar yanlışsa, Türkiye değişirken AK Parti’nin de olduğu gibi kalmasını beklemek o kadar yanlıştır. Esasen, biz kurulduğumuz günden beri bu yenilenme sürecinden hiç kopmadık. Bugün bu meseleyi çok fazla konuşuyor olmamızın sebebi, Türkiye’nin içinde bulunduğu şartların çetinliğidir. Unutmayınız ki çetin yollar, yorgun bedenlerle aşılamaz” açıklamasında bulundu.

“Bütün oyunları görerek kararlı şekilde adımlarımızı atacağız”

Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin gayrimeşru referandumuna ilişkin değerlendirmede bulunan Erdoğan, “Bölgemiz ve ülkemiz üzerinde operasyon yapanların AK Parti’yi kendi haline bırakmayacağı çok açıktır. Kuzey Irak’ta bakıyorsunuz, Barzani’nin sağında Fransa’nın eski Dışişleri Bakanı, sol tarafında bir Yahudi. Bunlar bir siyonizmin planlamasını bir masa üstünde yapıyorlar. Bu planların içerisine nelerin olduğunu gayet iyi biliyoruz ama uyanık olacağız. Biz, Irak’ın toprak bütünlüğünden bahsederken orada o masanın üzerinde yapılan nedir, birileri birilerine gaz everiyor. Bütün bu oyunları görerek kararlı bir şekilde adımlarımızı atacağız. Bunlara da fırsat vermeyeceğiz. Ne işi var Barzani’nin sağında ve solunda bu adamların. 350 kilometre sınırı olan Türkiye, senin dostun, kardeşin olarak buradayken, en zor zamanında senin yanındayken, sana kardeşim derken sen Türkiye’yi bırakıp bunlarla beraber neyin planlamasını yapıyorsun? Buna müsaade edilir mi?” diye sordu.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şimdi İsrail’den başka destek görmeyen, destek alamayan Kuzey Irak yerel yönetiminin akıbetini göreceğiz. Ben bunu zaten sebep neden ilişkisi olarak görüyorum, burada neden belli ama daha henüz netice ortada yok. Asıl olan netice ne olacak. Açık ve net söylüyorum, buradan bu anlayışla hiçbir destek çıkaramazsın. Yapacağın tek iş var başladığın noktaya geri dönmektir. Eğer başladığın noktaya geri dönmüyorsan orada yalnızlığa mahkum olacaksın ve elindeki tüm imkanları kaybedeceksin. Biz ülkemiz üzerinde operasyona izin vermediğimiz gibi komşularımızda da bu ülkelerin toprak bütünlüğüne yönelik adımlara müsaade edemeyiz. Bu alanda bizim soydaşlarımız var.”

“Bu, bizim rabiamız. Bu ne kadar ucuz bir yaklaşım tarzı”

Türkiye ile bağlarını, gönüllerinde ve zihinlerini koparmaya çalışanların yakmaya çalıştıkları fitne ateşinin hiçbir zaman alev almayacağına dikkati çeken Erdoğan, “Çünkü bu dava kutlu bir davadır. Böyle bir davaya kendi kişisel veya zümre çıkarları için zarar vermek isteyenlerin karşısına en başta tüm AK Partililer, tüm milletimiz çıkar. Bu süreçte AK Partinin duruşunu ne kadar güçlendirirsek ülkemizin geleceği de o kadar güvence altında olur. Ne kadar güçlüysen o kadar özgürsün. Gücünü yitiren milletler sadece özgürlüklerinden olmakla kalmıyor, onunla birlikte haysiyetlerini ve geleceklerini de kaybediyor. Milletimiz büyük ve güçlü Türkiye hedefini AK Parti kadrolarına vermiştir. Bizim bu konuda çizdiğimiz yol haritasının çerçevesi belli. Biz, rabiamızı unutmayacağız. Biz, 80 milyon tek millet anlayışıyla bu yolda yürüyoruz. Hiçbir ayrım yapmaksızın tek milletiz. Tek bayrak, bayrağımız belli. Öyle paçavralar gelip bizim bayrağımızla mukayese edilemez. Birileri bize AK Parti kayma yapıyor, milliyetçilik dilini kullanıyor, tek devlet demek eğer milliyetçilik ise milliyetçiliyiz. Eğer tek bayrak demek, tek vatan, tek devlet demek eğer milliyetçilikse milliyetçiyiz. Bu bizim rabiamız. Bu ne kadar ucuz bir yaklaşım tarzı. Almışsın eline bir kalem, köşenden sallayıp duruyorsun. Yok böyle bir şey yok, milli ve yerli projelerle biz bu hayata sarıldı. Yol haritamızın programını da 2023 hedefleri olarak, 2053 ve 2071 vizyonları olarak ilan ettik” ifadelerini kullandı.

“Sandıkla gelen sandıkla gider”

Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti: “Bizim siyasi terbiyemizde görev istenmez verilir anlayışı vardır. Sandıkla gelen elbette sandıkla gider ama o sandığa kadar olan süreci de kimse göz ardı edemez. Bizim siyasi geleneğimizde ihanet etmediği sürece, görevden çekilmiş olanı yeniden değerlendirme yolu da daima açıktır. Bizim gizlimiz saklımız yok. Herşeyi milletimizin gözü önünde konuşuyoruz. Kapalı kapılar ardında yapmamız gereken müzakerelerimiz değerlendirmelerimiz vardır. Ama bu demek değildir ki AK Parti kimi partiler gibi sadece kulislerin, kumpasların partisidir. AK Parti milletimizin partisidir. Bunun için sonuna kadar açık yürekli ve açık sözlü olmanın gayreti içindeyiz.”  

Enise Vural - Gökten Ceylan - Ali Bayar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Son yağışlar Akgöl’ü tekrar canlandırdı Van’ın Özalp ilçesinde 407 hektar alanı kaplayan ve "kuş cenneti" olarak adlandırılan Akgöl, karların erimesi ve son yağışların etkisiyle tekrar canlanarak yaban kuşlarına tekrar ev sahipliği yapmaya başladı. Son 4 yıldır ülke genelinde yaşanan kuraklık, birçok göl ve barajlar kurumaya neden olurken, bu göllerden biri de Van’ın Özalp ilçesinde yer alan ve onlarca kuşa ev sahipliği yapan Akgöl idi. Geçtiğimin yaz mevsimlerinin yağışsız ve kurak geçişi sebebiyle kuruyan Akgöl, karların erimesi ve son yağışların etkisiyle tekrar canlandı. İlçeye 20 kilometre uzaklıkta yer alan ve yazın aşırı buharlaşma nedeniyle çorak araziye dönüşen 407 hektar yüzölçümüne sahip göl, suyla dolarak tekrar göçmen kuşların konaklama ve üreme alanı oldu. Konuyla ilgili bilgi veren Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, Van Gölü havzası sulak alan yönünden ülkenin en önemli bölgelerinden biri olduğunu söyledi. Ülkemizde bulunan sulak alanların beşte biri Van Gölü havzasında bulunduğu ifade eden Prof. Dr. Lokman Aslan, “Sulak alanla tabiatın rahimleridir, canlılığın devamıdır. Ne kadar sulak alan olursa orada biyoçeşitlilikte boldur. 2019 yılında bu tarafa küresel ısınmanın etkisi ve iklimin kurak geçmesine bağlı olarak birçok sulak kurumak üzereydi ve yok olmak üzereydi. Kuruyan göllerinde başında ise Özalp ilçesine 20 kilometre uzaklıkta bulunan Akgöl geliyor. Akgöl kapalı bir havzaya sahip. Sadece kar suları ile kar sularından oluşan derelerden beslenen ve derinliği 4 metreyi geçmeyen 2 bin 300 rakımlı bir yerde bulan ve tabiata, ekosisteme ve çevresine hayat veren bir göl. İsmini de suyunun beyaz görünmesinde alıyor. Son 20 yılın en yağışlı Mart ayını yaşadık. Yağan karın erimesi ve yağmurlarla birlikte Akgöl eski günlerindeki canlılığına kavuşmak üzere. Koruma alanı olarak ilan edilen Akgöl bu sene sulak alanıyla beraber birçok yaban hayvanına ev sahipliği yapacak.