POLİTİKA - 13 Ekim 2015 Salı 21:52

Erdoğan'dan o soruya yanıt!

A
A
A
Erdoğan'dan o soruya yanıt!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendisinin "diktatör" olduğunu ima eden Finlandiyalı gazeteciye, "Diktatörün olduğu ülkede herhalde böyle bir soru soramazsınız'' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendisinin "diktatör" olduğunu ima eden Finlandiyalı gazeteciye, "Diktatörün olduğu ülkede herhalde böyle bir soru soramazsınız. Diktatörün olduğu bir ülkede o ülkenin başbakanına veya o ülkenin cumhurbaşkanına ailesi dahil olmak üzere sınırsız hakaretin olduğunu göremezsiniz" dedi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, resmi ziyaret kapsamında Türkiye'ye gelen Finlandiyalı Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi.
97 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına ilişin geniş bir açıklama yapan Erdoğan ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Finlandiyalı bir gazetecinin "Ne yazık ki bazı vatandaşlar sizden korktuklarını iddia ediyorlar. Daha vahim olanı bazı insanlar Ankara'daki terör olaylarında devletin parmağı olduğunu iddia ediyorlar. Siz bu iddialar için ne diyorsunuz?" sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şunu samimiyetle görmek lazım, diktatörün olduğu ülkede herhalde böyle bir soru soramazsınız. İkincisi diktatörün olduğu bir ülkede o ülkenin başbakanına veya o ülkenin cumhurbaşkanına ailesi dahil olmak üzere sınırsız hakaretin olduğunu göremezsiniz" karşılığını verdi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN 'DERİN DEVLET' İDDİALARINA YANIT

Demokratik parlamenter sistem içerisinde özgürlüklerin sınırsız yaşandığı ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Avrupa Birliği üyesi ülkelerin birçoğunda olmayan bu tür talepleri, bu tür etkinlikleri Türkiye'den çok daha etkin bir şekilde yapabilen ülke sayısı nadirattandır, yarışırız onlarla. Ve bunu iddia ile söylüyorum, iddia ile konuşuyorum. Türkiye'de yazılı ve görsel medya, sosyal medya şahsım başta olmak üzere, çocuklarım, eşim başta olmak üzere her türlü hakareti sınırsız bir şekilde yapmaktadır. 13-14 yıllık başbakanlık ve cumhurbaşkanlığım döneminde biz bunları hep sabırla karşıladık, hala da sabırla karşılıyoruz. Şimdi 'derin devlet' deniliyor Cumartesi günü olan hadiseyle ilgili, bu neye göre söyleniyor. Bir tespiti burada açık ve net yapmamız lazım. Fikirle mi konuşuyoruz, bilgiyle mi konuşuyoruz? Eğer fikirle konuşursanız hep yanılırsınız ama bilgiyle konuşursanız bilgide delil vardır, ona saygı duyulur. Gördüğüm o ki bilgiyle değil dedikoduyla konuşuluyor veya bir fikir, bir ideolojiyle konuşuluyor. Zaten sıkıntı burada herhangi bir delile dayanmadan 'iftira at tutmazsa iz bırakır' mantığıyla hareket ediliyor" ifadelerini kullandı.

"DERİN DEVLETİN İZİ VAR' DİYENLER ASLINDA KENDİLERİNİ GİZLİYORLAR"

1 yıl önce Türk halkının yüzde 52 oyuyla cumhurbaşkanı seçildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Halkının yüzde 52'sinin oyuyla seçilmiş bir insanı acaba diktatör olarak ilan edenler kimler. Menfaatleri elden gidenler mi, istedikleri gibi hükümet kurup istedikleri hükümet indirenler mi, dışarıdan beslenen, içeride de bu tür hakimiyetlerini tesis edemeyenler mi? Türkiye ekonomide nereden nereye geldi, özgürlüklerde nereden nereye geldi, eğitimde, sağlıkta, adalette, emniyette nereden nereye geldi. Bütün bunların hepsinin ölçüsü bilgi olarak ortada. Ama bütün bunlara rağmen hala bu iftiralara devam ediliyorsa buna benim söyleyecek hiçbir şeyim kalmaz. Bakınız bu denli yazılı ve görsel medyada iftiraları yapanlar rahatlıkla ortalıkta dönüyor, dolaşıyorlar. İşte şimdi bu olayda da 'Bakın hemen burada derin devletin izi var' diyenler aslında kendilerini gizliyorlar. Bunlar ortaya çıkacak. Bakın hemen emniyet, adalet bütün teşkilatlarımız çalışmalarını sürdürüyor ve bu çalışmaların neticesinde bu hangi örgütler tarafından yapılmış, bunlar ortaya çıkacak. Şu anda zaten izler sürülüyor ve bu canlı bombalarla ilgili DNA testleri, bunlar yapılıyor ve istihbarat örgütlerimizin işte şurada daha kısa süre önce yaptıkları açıklamalarla yurtdışından ülkemize gelen bölücü terör örgütünün mensubu bazılarının eylem yapmaya hazırlandıkları bu tweetler filan da zaten açıklandı. Bunların hepsi ortaya çıkacak ama biraz tabii ki sabırlı olmak gerekiyor. Şu anda DNA testleri üzerinde duruluyor. Bunlarla beraber bu çalışmalar sürdürülüyor. İnanıyorum ki neticesinde bu haince eylemi kim yaptı, bunları da birlikte göreceğiz."

"EL OVUŞTURMADAN NETİCEYE GİTMEMİZ LAZIM"

Terör saldırısının ardından ortaya atılan "ihmal" ve "istihbarat zaafiyeti" olduğu yönündeki iddialar hatırlatılarak "Bu iddialardan yola çıkılarak iki bakanın istifası isteniyor, sizce istifa gerekli mi?" sorusuna yanıt veren Erdoğan, "Bu tür faaliyetlerin içerisinde özellikle terör ve terörle mücadele noktasında hiçbir zaafiyetin olmaması iddiasını ben tabii çok yüksek tonda bir yaklaşım olarak görürüm. Muhakkak ki bir hata bir eksiklik bir yerde vardır ama bunun boyutu ne kadardır, bunlar da incelemeler esnasında ortaya çıkacaktır. Burada el ovuşturmadan öncelikle bizim neticeye gitmemiz lazım. Bütün bu DNA testleri vesaire niye yapılıyor? Bunları tespit edebilmek için yapılıyor. Bu DNA testleri yapılırken günler öncesine, haftalar öncesine gidilip istihbarat örgütünün vermiş olduğu ülkemize girerek ülkemizde değişik eylemlerde bulunmaya yönelik bazı hazırlıkların yapıldığı ki bu Suriye kaynaklı olduğuna dair burada bazı istihbaratlar var. Tabii istihbarat örgütü bize taşır, bunu nereden alır? Zaman zaman dinlemelerden alır zaman zaman insani istihbarattan alır, teknik takip ile bunları yakaladıkları olur. Birçok bunların yolları, yöntemleri var. Bu çalışmaları yapmak suretiyle bu tür adımlar atılmıştır" ifadelerini kullandı.

"HEMEN İSTİFA MEKANİZMASINI ÇALIŞTIRMA ANLAYIŞI DOĞRU BİR YAKLAŞIM DEĞİL"

"Bazı eksikler var mıdır, yok mudur bütün bunların sonunda eksiklerimiz nerede, nasıl bunu yaptık... Bunların üzerine ayrıca gidilecektir" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz de arkadaşlarımızla bunun çalışmalarını, görüşmelerini yaptık ve bu çalışmalar daha da geliştirilerek devam ediyor. Fakat bir şeyi söylemem lazım, arkadaşlar her bu tür olayda hemen istifa mekanizmasını çalıştırma anlayışı doğru bir yaklaşım değildir. Eğer siz her bu tür anlayışta hemen 'İstifalarını versinler' yaklaşımıyla yaklaşırsanız burada bir şey ortaya çıkar. Arkadaşlar biz devlet yönetiyoruz ve insanız. Hepimizin hatası olabilir eğer bunu söyleyenler kalkıp da istifa mekanizmasını bu kadar kolay çalıştırıyorlarsa bir siyasi partiye genel başkan niye olunur? O siyasi partiyi iktidara taşımak için olunur. Ama siz bir siyasi partiyi iktidara taşıyamıyorsanız peki size birileri 'Hadi istifa et' dediği zaman niye istifa etmiyorsunuz? Başarılı olmak zorundasınız, niye başarılı olamadınız. Bunlar için istifa söz konusu değil ama orada yüzde yüz başarı bekliyor. Yüzde yüz başarılı olamayabilir. Ama burada bazı şeylerin de yerli yerinde hakkını teslim etmek lazım. Bizim şu anda üzerinde durulan bu arkadaşlarımız Türkiye'nin dört bir yanında terörle mücadelenin kavgasını veriyor. Gerek İçişleri Bakanımız olsun gerek Adalet Bakanımız olsun, bunlar koşturuyorlar, takip ediyorlar, böyle bir mücadeleyi veriyorlar. Diğer taraftan valilerimiz, emniyet genel müdürlerimiz bu mücadelenin şu anda içindeler. Hemen istifa ile çözüm bulamazsın. Nerede eksiğimiz var önce bunu dört dörtlük bir tespit edelim ha ondan sonra gerçekten burada bir görevi ihmal söz konusuysa o zaman zaten atılması gereken adımı başarı için Başbakan da atar, ilgili diğer birimler de atar. Bundan kimsenin şüphesi olmasın." 

SİNAN USLU

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Sivas-İstanbul arası 7 saat kısaldı: YHT Sivas’a ilk seferini yaptı Türkiye’nin önemli ulaşım projelerinden biri olan Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattı, Sivas ile İstanbul arasında kesintisiz seyahat imkânı sunmaya başladı. Türkülere konu olan Sivas’tan İstanbul’a seyahat süresi otobüsle yaklaşık 14 saat sürerken, aktarmasız Sivas-İstanbul seferi ile seyahat süresi yaklaşık 7 saate düştü. Ankara’dan Sivas’a ulaşımı 2 saate indiren Ankara-Sivas YHT hattı, 26 Nisan 2023 yılında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın katıldığı törenle açılmış ve yaklaşık 1 yılda 1 milyon yolcu taşımıştı. Otobüs yolculuğu ile yaklaşık 14 saat süren İstanbul-Sivas arası, aktarmasız ekspres Yüksek Hızlı Tren hattının devreye girmesiyle 7 saat 8 dakikaya düştü. Sabah 08.40’ta yapılan ilk seferde Söğütlüçeşme İstasyonu’ndan kalkan tren 7 saat sonra Sivas’a vardı. Hızlı tren vatandaşlar tarafından oldukça beğenilirken, gelen yolcular için karşılama programı düzenlendi. Programa Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun, Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zeki Özdemir, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Mehmet Kul, bazı il protokol üyeleri ve vatandaşlar katıldı. İstanbul’dan Sivas’a gelen vatandaşlar davul ve zurna ile karşılanarak, karanfil verildi. “Rahat ve güvenli” AK Parti Grup Başkanı ve Sivas Milletvekili Abdullah Güler, Yüksek Hızlı Tren teknolojisinin rahat ve konforlu olduğunu dile getirerek, “Gayet konforlu, rahat ve güvenli bir seyahati toplam 7 saat 18 dakikalık bir sürede tamamlandık. Hemşehrilerimiz bizi coşkuyla selamladılar. Ben bütün hemşehrilerime bu güvenli yüksek teknoloji ürünü olan İstanbul-Sivas ve Sivas-İstanbul seyahatini tercih etmelerini buradan hassasiyetle öneriyorum” dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz ise, “Sivas’ımıza, milletimize hayırlı uğurlu olsun. Böylesine bir medeniyet havzası olan Sivas’a sadece Sivaslılar değil, İstanbul’daki ve başka coğrafyadaki insanların da akın edip geleceğine inancım tamdır” diye konuştu. “Hızlı tren şehrimizde yeni ufuklar açacak” Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, Yüksek Hızlı Tren’in kentte yeni ufuklar açacağını belirterek, “Bugün Sivas olarak yine tarihi bir gün yaşıyoruz. Bu seferle birlikte İstanbul seferlerimiz başlamış oldu ve İstanbul-Sivas arası mesafede 7 saate indi. Hızlı tren şehrimizde yeni ufuklar açacak. Şehrimizin başta turizm olmak üzere sanayisi ve ekonomisine her yönüyle katkıda bulunacak” şeklinde konuştu. “Yüksek Hızlı Tren’in akraba ilişkilerini de güçlendireceğine inanıyoruz” Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun, Yüksek Hızlı Tren’in akraba ilişkilerini güçlendireceğine inandıklarına değinerek, “Yaklaşık bir yıl önce Ankara-Sivas hızlı tren seferleri başlamıştı. 1 milyonun üzerinde yolcunun taşındığını görmekteyiz. Bundan sonraki süreçte de inanıyoruz ki bu sayı daha da artacak. Bu da Sivas’ın hem kültürüne hem turizmine katkı sağladığı gibi Sivas-İstanbul arasındaki akraba ilişkilerini de güçlendireceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı. Trenle seyahat eden vatandaşlar ise seferden memnuniyet duyduklarını söyledi.
Mersin Vali Pehlivan: "Mersin’de bitki örtüsünün yüzde 57’sinin kızılçamdan oluşması yangın hassasiyetini üst seviyelere çıkarıyor" Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, yüzde 53’ü ormanlarla kaplı olan Mersin’de bitki örtüsünün yüzde 57’sinin kızılçamdan oluşmasının yangın hassasiyetini üst seviyelere çıkardığını söyledi. Orman Yangınları ile Mücadele Komisyon Toplantısı, Vali Pehlivan başkanlığında Orman Bölge Müdürlüğü’nde gerçekleştirildi. Pehlivan, toplantıda orman yangınlarında hızlı ve etkin müdahalenin önemine işaret etti. Önleyici eğitim çalışmalarının planlandığı şekilde devam ettiğini ifade eden Pehlivan, uyarıcı tedbirlere yaz ayları boyunca devam edileceğini kaydetti. Mersin’in yüzölçümünün yaklaşık yüzde 53’üne denk gelen 835 bin 534 hektar alanın ormanlık alan olduğunu vurgulayan Vali Pehlivan, şöyle devam etti: "Orman alanlarımızın tamamı yangına 1. derecede hassas. Bu nedenle orman yangınları ile etkin mücadele kapsamında 5 helikopter, 72 arazöz, 21 su ikmal aracı, 1 su tırı, 90 ilk müdahale aracı, 10’u su atarlı 20 devriye motosikleti, 10 dozer, 12 greyder, 11 ekskavatör, 5 treyler, 104 su tankı hizmet etmek üzere değişik yerlerde konuşlandırılmaktadır. 12 gözetleme kulesi faal olup, iki görevli ile 24 saat gözetleme yapılmaktadır. 6 gözetleme kulesinde ilaveten kameralı gözetleme yapılmaktadır. 34 ayrı noktadan yaz aylarında saat başı meteorolojik veriler izlenmektedir." "Ormanlık alanlar insansız hava aracı ile gözetleniyor" Meteoroloji Genel Müdürlüğünden her gün 3 günlük risk haritası alındığına dikkat çeken Pehlivan, "Bu sayede 3 günlük hava durumu izlenerek genel ve yerel tedbirler alınabilmektedir. Özellikle kritik havalarda ormanlık alanlara yakın köy ve mahallerde muhtarlar, din görevlileri, orman gönüllüleri ve görevli personele cep mesaj uygulaması yapılarak dikkatleri çekilmektedir" diye konuştu. Ormanlık alanlarda insansız hava aracı ile gözetleme yapıldığını ifade eden Pehlivan, haberleşme hizmetinde kullanılmak üzere eski analog telsiz sistemine ilave olarak sayısal telsiz sisteminin de kurulduğunu kaydetti. Monte edilen araç takip sistemiyle 305 aracın 24 saat izlendiğini belirten Pehlivan, "Bütün orman yollarımız sayısallaştırılmış, arazöz ve su ikmal araçlarımıza tablet dağıtılarak yangın ihbarına en kısa yoldan ve sürede ulaşmaları sağlanmaktadır. 2023 yılı sonu itibarıyla ilimizde Orman Genel Müdürlüğü tarafından 264 yangın havuzu yapılmıştır. Ayrıca yerleşim yeri içme suyu şebekelerine ilimizin farklı yerlerinde 200 yangın vanası tesis edilmiştir" dedi. Son 3 yıllık ağaçlandırma çalışmaları Toplantıda ayrıca il genelinde son 3 yılda gerçekleştirilen ağaçlandırma çalışmalarına da değinen Pehlivan, "İlimizde 2021 yılında 3 bin 876 hektar, 2022 yılında 7 bin 646 hektar, 2023 yılında ise 4 bin 35 hektar alan ağaçlandırıldı. Ayrıca, 2021 yılında 5 milyon 279 bin 826 adet, 2022 yılında 6 milyon ve 2023 yılında da 6 milyon adet fidan üretildi" ifadelerini kullandı. Orman Bölge Müdürü Mustafa Yalçın’ın yapılan faaliyetler, orman yangınlarına ait istatistiki veriler ile orman yangınlarıyla mücadele stratejileri hakkında bilgi verdiği toplantıda, yangınla mücadelede paydaş kurumların ve görevli personelin yerine getireceği vazife ve sorumluluklara ilişkin konular karara bağlandı. "Mersin, Türkiye’de orman varlığı en fazla olan illerden birisi" Vali Pehlivan, ayrıca Orman Bölge Müdürlüğünün Toroslar ilçesinde faaliyete geçen yeni hizmet binasını ziyaret etti. Orman Bölge Müdürü Yalçın’dan yürütülen faaliyetler hakkında bilgi alan Pehlivan, Yangın Yönetim ve Koordinasyon Merkezi’nde 9 orman işletmesinin bağlı olduğu telsiz sisteminden birimlere seslendi. Pehlivan, şunları kaydetti: "Şu anda görevinin başında bulunan orman teşkilatımızın çok kıymetli mensupları, biraz önce orman yangınlarıyla mücadele komisyonumuzu topladık. Çok verimli bir toplantı gerçekleştirdik. Mersin, Türkiye’de orman varlığı en fazla olan illerden birisi. Toplam alanının yüzde 53’ü orman olan Mersin’de bitki örtüsünün yüzde 57’sinin kızılçamdan oluşması yangın hassasiyetini üst seviyelere çıkarıyor. Bu konudaki çalışmaları ilgili kurum ve kuruluşlarımız ile iş birliği ve koordinasyon içinde orman teşkilatımız yürütüyor. Orman teşkilatımızın neferleri olarak sizler de sahada yürütüyorsunuz. Hayati öneme sahip bu çalışmalarınızda sizlere üstün başarılar temenni ediyorum." Vali Pehlivan’a ziyaretinde Vali Yardımcısı Mehmet Ali Özkan da eşlik etti.
Bingöl Bingöl’de öğrencilere malzeme desteği Bingöl’ün Genç Kaymakamlığı himayesinde öğrencilere proje kapsamında malzeme desteği verildi. Genç Kaymakamlığı himayesinde, Bingöl Şehit Aileleri Gazileri ve İnsan Hakları (BİŞHAK) Derneği, Yeni Genç Muratspor kulübü, Bingöl Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (BİNFED) ile hayırsever iş insanı Mahsum Dursun’un maddi manevi destekleriyle hayata geçirilen ‘Gençler Harekete Geçiyor’ projesi kapsamında öğrencilere malzeme desteği verildi. Genç ve gençlik sevdalısı gönüllüler tarafından hayata geçirilen proje ile öğrenciler sevindirilirken, Genç Kaymakamı Muhammet Güzel de ilçe stadyumunda düzenlenen malzeme dağıtım törenine katılarak malzemeleri kendi elleriyle teslim etti. Hayata geçirilen bu anlamlı projede emeği geçenlere teşekkür eden Kaymakam Güzel, “Böylesi anlamlı bir projeyi hayata geçirip çocuklarımızın mutlu olmasına vesile olan başta değerli iş insanımız Mahsun Dursun olmak üzere, Bingöl Şehit Aileleri Gazileri ve İnsan Hakları (BİŞHAK) Derneği, Yeni Genç Muratspor kulübü, Bingöl Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (BİNFED) derneğimize şükranlarımızı sunuyorum. Çocuklarımızın yüzlerinde ki mutluluğu görünce bende çok mutlu oldum. Geleceğimizin yarınları olan çocuklarımızın yanında durmaya ve sportif faaliyetler içerisinde olmalarına devam edeceğiz” diye konuştu. Hayata geçirilen proje ile Muratspor altyapısında eğitim gören futbolcuların tam teşekküllü malzemeye kavuştuğunu belirten iş insanı Mahsun Dursun’un elini taşın altına atarak büyük bir fedakarlık örneği sergilediğini belirten Muratspor Yönetimi ise, “Hayırsever iş insanımıza ne kadar teşekkür etsek az kalır. Kendisi Muratspor için düzenlenen gecede sözünü verdiği malzeme sözünün kat ve kat fazlasını yaparak bizleri fazlasıyla mutlu etmiştir. Hem altyapı futbolcularımıza hem de diğer branşlarda eğitim gören çocuklarımıza sunduğu malzeme desteği için minnettarız” şeklindeki açıklamaya yer verdi. iş insanı Mahsun Dursun ise, “Genç Muratspor dayanışma gecesinde çocuklarımızın malzeme konusunda büyük eksiklikler çektikleri konusu gündeme gelince Genç sevdamdan ötürü bu yükün altına girmemin bende farz olduğuna karar verdim. Talep edilenin daha fazlasını göndermek ve diğer branşlarda eğitim gören çocuklarımızın da sevinmesine vesile olduğum için çok mutluyum. İnşallah bundan sonraki süreçte de elimden gelenin fazlasını yapmaya devam ederek çocuklarımızı sevindirmeye ve mutlu etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.